(Sinaya) – Romania
Balkanların Zümrütü

Sinai Romanya’nın Prahova bölgesinde, Braşov’un 50 km güneyinde, Prahova nehri vadisinde bir şehirdir.

Sinai, kayak merkezi olarak bilinen Bucegi Dağları ile çevrelidir. 2000 metre yükseklikteki kayak merkezine şehirden teleferikle çıkmak mümkündür.

Bucegi Dağı

Bucegi Dağları

Romanya'nın başkenti Bükreş'ten hareket eden tren bir saat sonra dağlık alana gelmiş oluyor. Tren tıngır mıngır dağlara doğru tırmandıkça etraftaki tarlalar yerlerini önce tek tük ağaçlara, sonra gür ormanlara bırakıyor. Ama ne orman! Birbirinin içinden fışkıran her tonda yeşil. Karadenizliler kızacak ama bu yeşil, bizim Doğu Karadeniz yaylarında bile yok.

Yaz - Kış Turist Dolu

Trenin tırmandığı yer Romanya Alpleri denilen Karpat Dağları. Sinaya (Sinaia) işte bu yeşilliğin ortasına Karpatların arasına kurulmuş tarihi bir kasaba. 15 bin yerel nüfusu var ama bütün bölgenin hem yazlık, hem de kışlık turizm merkezi. Bütün kış çok ucuza kayak imkânı sunduktan sonra, yazın da doğal güzelliklerini görmeye gelen turistlerin akınına uğruyor.

Kış boyunca kayak yapılan yerlerde yazın bisikletçiler, doğa yürüyüşçüleri, yayla tatilcileri dolaşıyor. Çünkü Sinaya’nın yazın ılık ve serin, kışın da çok soğuk olmayan bir iklimi var. Ortalama sıcaklık yazları 21, kışları eksi 4 derece.

Herşey Çok Ucuz

Sinaya’da modern ve düzgün yollar, her türlü konforunuzu karşılayacak oteller, şık restoranlar, dinlenme tesisleri mevcut. Yemek bol, çeşitli, taze ve damak tadımıza uygun. Mesela dolma ve yoğurt yiyorlar. Sarma diyorlar, bizden öğrenmişler.

Asıl önemlisi inanılmaz ucuz. Bizim paramızla 10 lira harika bir brunch yapabiliyorsunuz. Sadece sabırlı olmanız lazım. Romenler son derece gevşek ve tembel insanlar. Yemeğinizi yeterince erken söylemezseniz, beklerken açlıktan ölebilirsiniz. İki kez sordunuz diye fırça yemesi de çabası.

Kent yürüyüş ve kış sporları, özellikle yokuş aşağı kayak için popüler bir yer.

Turistik yerlerinden arasında en önemlileri:

• Peles Kalesi,
• Pelişor Kalesi,
• Sinaia Manastırı,
• Sinaia Casino,
• Bran Şatosu,
  
• Sinaia tren istasyonu vardır.

Muhteşem Bir Mimari

Romanya’nın dünyaya açılmasıyla gittikçe popülerleşen Sinaya aslında 1900’lerde aristokratların tatil mekânıydı. O yüzden sadece doğa değil, birbirinden güzel şatolar, villalar, manastırlar, kiliseler var. Her biri ayrı bir tarzda. Kimisinde ülkeye adını veren Romalıların etkisi var, kimisinde savaştıkları Osmanlı’nın. Bazıları ülkeyi modernleştiren Almanların mimari tarzında, bazıları kısa süre öncesine kadar ülkede çok etkili olan Rusların. Ama sırıtmıyor, tam aksine büyük bir zenginlik yaratıyor.

Şatolar – Kaleler



Dünyanın En Modern Şatosu, Peles Şatosu

Sinaia’ya ister kışın kayak ister yazın gezmek için gidin, mutlaka görmeniz gereken iki özel yapı var. Bunlardan ilki Peles Şatosu. Bu şatoyu ülkeyi birleştirmesi için Almanya’dan getirilerek kral yapılan 1. Carol yaptırmış. Carol da aslında bir Alman prensi. Kral ilan edildiği Romanya’da Sinaia’yı görünce vurulmuş. Memeleketine de benzettiği için burada kendine Alman tarzında bir saray inşa ettirmiş. İşte Peles Şatosu Carol’un yaptırdığı o saray.

19. yüzyıl’da yapılan şato bütün dünyadaki en modern bina olarak inşa edilmiş. Binada merkezi ısıtmanın yanı sıra elektrik ve asansör de bulunuyor. Burası için gereken enerji şatonun yanından akan akarsuya bir elektrik tribünü kurularak sağlanmış. 160’dan fazla odası var. İçi ağaç oyma süslemeler, heykeller, tablolar, kitaplar, silahlar, bir kral ait olması gereken ne varsa tıka basa onlarla dolu.

Peles Kalesi’nin Geniş Konusu İçin | Tıklayınız

Adı Mısır’dan Geliyor, Sinaia Manastırı

Şehre adını veren Sinaia Manastırı ise daha eski. 17. Yüzyıl’da Prens Mahail Cantacuzino tarafından yaptırılmış. Yazlarını sürekli Sinaia’da geçiren prens Mısır’daki Sina yarımadasına yaptığı hac ziyareti sırasında bu manastırı yaptırma kararı almış. Adını da Sina’dan esinlenerek koymuş. Manastır etrafında gelişen şehir sonradan Sinaia diye anılmaya başlamıştır.

Sinaia Manastırı Ayrıntılı Konu İçin | Tıklayınız





Pelişor Şatosu

Pelişor Şatosu (Kalesi) (Romen dilinde: Castelul Pelişor) Romanya’nın Sinaia şehrinde olup buradaki şatoların içinde en büyük olanıdır. 1899-1903 seneleri arasında Kral I.Carol tarafından yeğeni ve aynı zamanda varisi olacak olan Prens Ferdinand’ın yazlık ikametgahı olarak yaptırılmıştır. (Ferdinand Kral Carol’un abisi Leopold Von Hohenzollern’in oğludur)

2006 yılında uzun bir süre müze olarak kullanılan Şatonun kanuni varislerinin Romanya Kraliyet ailesi olduğuna karar verilmiş. Varislerin kanuni mülk sahibi olarak kalıp Şatoyu Romanya devletine satmayı ve müze olarak kullanılmasına devam edilmesi istenmiştir.

Pelişor Şatosu Ayrıntılı Konu İçin | Tıklayınız





Dracula’nın Şatosu, Bram Şatosu (Kalesi)

Sinaya’nın en özel sürprizi ise Sinaya’ya 60 kilometre uzakta bulunan Bram Kalesi. Namı diğer Dracula Şatosu. Bugün turistlerin ziyaretine açık, müze olarak kullanılıyor. Şato çok etkileyici, içini de güzel yapmışlar, ancak şatoya yakışmayan şekilde beyaz renge boyamışlar.

Bran Şatosu Ayrıntılı Konu İçin | Tıklayınız

Kont Dracula’nın Hayatı İçin | Tıklayınız




Tren İstasyonu






Casino

Restorantlarda siparişler çok geç geliyormuş, aa ben bu duruma dayanamam...

Pattaya'ya gideriz... Yada illa balkanlar deniliyorsa Mykonos'a gideriz...