Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Yaşamı Tamamlayan Uğraşılar > Bağ, Bahçe, Çiçek, Ağaç

Bağ, Bahçe, Çiçek, Ağaç Ağaçları, çiçekleri sevelim, koruyalım


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 19.05.2015, 13:23   #1
Çevrimdışı
Ekin
Başına Buyruk

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Bakımı | Kayısının Faydaları






Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Bakımı | Kayısının Faydaları





Kayısı (Prunus Armeniaca)





Kayısı (Prunus Armeniaca), 2-10 m yüksekliğinde, dikensi ve tüysüz bir ağaçtır.



Yapraklar uzunca ve mızraksı, kenarları dişli, ucu sivri veya küttür. Çiçekler beyaz veya pembe renkli olup, yapraklardan daha önce meydana gelirler. Meyvelerin üzeri tüylü olup, sarımsı-turuncu renkte eriksidir.



Dünya yaş kayısı üretiminin yaklaşık % 10-15’inin yapıldığı Türkiye'de 6 kayısı bölgesi bulunmaktadır.




Bu bölgeler;

• Malatya,
• Baskil, Elazığ
• Erzincan bölgesi
• Kars, Iğdır bölgesi,
• Akdeniz (Mersin, Mut, Antakya) bölgesi
• Marmara Bölgesi,
• Ege Bölgesi.
• İç Anadolu Bölgesi



Bu bölgeler içerisinde Malatya dışındaki bölgelerin üretimleri sofralık tüketime yöneliktir. Malatya kayısısı, Türk ekonomisinin önemli ihracat kalemlerinden biridir. Malatya dışında Erzincan ve Elazığ'da da ihracata yönelik kayısı üretimi yapılmaktadır. Kars, Iğdır, Mersin, Hatay gibi bölgelerde yetişen az miktarda kayısı ise, miktar yetersizliği ve kalite açısından ihraç edilme şansı taşımamaktadır. Birinci bölgedeki kayısıların çoğunluğu kurutulmakta ve bu bölge dünya kuru kayısı üretiminin yaklaşık % 85-90’nını karşılamaktadır. Halen dünyada en yaygın olarak Anadolu'da (özellikle Malatya ve çevresinde) bulunur. Yağmurlama sistemiyle 10-12 gün aralıklarla sulanan kayısının % 85 gibi büyük kısmı kuru kayısı olarak dünya piyasasına verilir.



Türkiye'de en erken hasat Mut'ta yapılır. İlk ürünler Mayıs ayının ikinci ya da üçüncü haftalarında olgunlaşır. Haziran sonuna kadar devam eder.



Türkiye'de Yetiştirilen Sofralık Kayısı Çeşitleri

Madador: Erken Turfanda ürün veren bir kayısı çeşididir.Bodur meyve ağacı olup 2-3 yaşında ürün vermeye başlar. Dikimi daha çok Akdeniz Bölgesi Mersindir. Renkli ve aramosaının yüksek olması ihracat ve iç pazarda talep görmektedir. İhracata yönelik üretimin yapılması nedeni ile üretimin % 60'ı ihracat edilmektedir. Türkiye'nin Turfanda kayısı üretimini % 80 oranında karşılayan Mersin ilinin Mut İlçesinde modern bahçeler tesis edilerek üretimi yapılmaktadır. Nisanın 3. haftasında ürün olgunlaşması ile hasat edilmeye başlanmaktadır. Mersin'in Mut ilçesinde bu kayısı çeşidinin yanında Colarado, Linfa, Aldeniz, Çağataybey gibi diğer kayısı çeşitleri takip etmektedir.

Tirintina: Erken turfanda ürün veren bir kayısı çeşididir. Ağaçlar 3-4 yaşında ürün vermeye başlar. Sürgünler genellikle dikine uzamaya meyillidir. Bu sebeple sık dikim yapılabilir. Meyveler az miktarda şeker içerdiğinden tadı pek hoş değildir. Ancak dayanıklı, iri ve erken olgunlaşması nedeniyle tercih edilir. Çekirdeği acıdır.

Septik: Erken ürün veren türlerden biridir. Meyvelerinin dayanıklılığının az olması ve daha erken ürün veren türlerin yayılmasıyla birlikte üreticiler arasında rağbet görmemektedir. Çekirdeği tatlıdır.

İtalyan Tokalı: Kayısı sezonunun tam ortalarında ürün verir. Meyveler hafif mayhoş, lezzetli ve nispeten dayanıklıdır. Olgunlaşmış haldeyken rengi oldukça sarıdır. İyi bakım yapıldığında ürün rekoltesi genellikle stabildir. Çekirdeği tatlıdır.

Karacabey: Sezonun sonunda, geç turfanda ürün verir. Meyveler oldukça mayhoş, sert ve dayanıklıdır. Olgunlaştığında rengi sarıdan çok kırmızımsıdır. İyi bakıldığında ağaçlar uzun ömürlüdür. Acı ve tatlı çekirdekli olmak üzere iki farklı çeşidi vardır.

Şekerpare: Sezonun ortasından sonra, geç turfandan önce ürün verir. Ağaçlar pek fazla dikine uzamaz, bodur kalmaya eğilimlidir. Yapraklar her daim içe doğru hafif kıvrık vaziyette, ağacın susuz kaldığı izlenimi verir şekilde aldatıcı bir görünüme sahiptir. Meyveler oldukça ufak ve nakliyata dayanıksızdır. İlaçlama yapılsa bile çok kolay çillenir. Ancak çok yüksek şeker barındırması nedeniyle meyveler çok tatlı ve lezizdir. Hem sofralık tüketim hem de kurutma için en lezzetli türdür. Çekirdeklerin içi dolgun ve tatlıdır. Ağacının ve meyvesinin narin yapısı, rekoltesinin düşük olması gibi nedenlerden dolayı çok fazla üretimi yoktur.

Kayısı Çekirdeği
Kayısının kendisi gibi çekirdeği de birçok alanda kullanılmaktadır. Çekirdeğinin kabukları aktif karbon üretiminde, metal yüzeyi temizlemede, alternatif enerji kaynağı olarak fırınlarda kullanılmaktadır. İçi ise kuruyemiş sanayisinde veya yağı alınarak kozmetik ürünü olarak kullanılmaktadır. Kayısı çekirdeği içinin halen kansere karşı kullanılabilirliği araştırılmaktadır ve bazı kanser ilaçlarında kullanılmaya da başlamıştır.




__________________
  Alıntı ile Cevapla
11 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.05.2015, 13:26   #2
Çevrimdışı
Ekin
Başına Buyruk

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Faydaları

Kayısı Yetiştiriciliği





Kayısı ağacı yazı sıcak ve kurak geçen bölgelerde dağların bol güneş gören güneye bakan eteklerinde derin ve su tutmayan, az meyilli ve hafif kireçli olan yamaçlarda çok iyi yetişmektedir. Ağaçlar kuvvetli büyük yayvan taç teşkil eder, 8*10 metreye kadar boylanabilir.

Bahçe Yerinin Seçimi

İlkbahar geç donlarından etkilendiği için ova ve çukur yerlerden ziyade yamaç ve sırtlar tercih edilmelidir. Irmak kenarlarından, soğuk havaların toplandığı veya sislerin oturduğu çukur yerlerden kaçınılmalıdır. Ayrıca bol ışık ve güneş istediğinden güneşli yamaçlar tercih edilmelidir. Meyilli arazide soğuk hava alt taraflara çöktüğünden bu yerlere dikilen kaysı ağaçları dondan fazla zarar görürler. Yukarılara doğru çıkıldıkça ağaçların dondan zarar görmesi kısmen önlenmiş olur.
Kaysı ağaçları meyilli arazinin tesviye eğrileri üzerinde meydana getirilen çizgiler üzerine dikilirler. Meyilli arazide bu suretle meydana getirilen şekiller hem taban suyunun muhafazasına yardım ettiği gibi yukardan aşağıya inen yağmur sularının akıp gitmesini ve toprak erozyonunu önler.

Dikime Hazırlık

Kaysı bahçesi tesis edilecek arazi ilkbaharda krizma edilerek veya derince birkaç kez alt üst etmek suretiyle işlenir, toprak sonbahara kadar dinlenmeye bırakılır.
Yamaç araziler, arazinin meyil durumuna göre teraslama yapıldıktan sonra bahçe tesisi yapılmalıdır. Ağır topraklarda dönüme 2* 3 ton kadar çiftlik gübresi serilip, sürümle toprağa karıştırılmalıdır.

Dikim Zamanı

Kışı şiddetli geçen iklim bölgelerinde fidanların ilkbaharda dikilmesi daha uygun olur. Kış soğuklarının fazla olmadığı yerlerde sonbahar dikimi yapılmalıdır. Çünkü:

a. Toprak ve iklim dikime daha uygundur
b. Kış yağışlarından istifade edip, tutma oranı yüksektir.
c. Erken gelişme sağlanır.




Kaysı Bahçesinin Bakımı

Meyvecilikte devamlı ve kaliteli mahsül alınabilmesi için bahçe bakımlarının tekniğine uygun olarak yapılması gerekir. Rekabetin fazla olduğu yıllarda görülen fiyat düşüşleri ile bunun aksine olarak don zararı olan yıllarda ürünün alınmayışı sonucu üreticilerin büyük bir bölümünün aylık bakımı aksattıkları görülmektedir. Halbuki yaz aylarında kayısı ağacı, gelecek yılın tomurcuklarını teşekkül ettirmeye başlar. Böylece normal bakım işlerinin yapılması sonucu bir sonraki yılın ürününü olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle şartlar ne olursa olsun ağacın sağlığı, bahçenin ömrünün uzun, ürünün bol kaliteli ve sürekli olması için tüm bakım işleri tekniğe uygun olarak tam ve zamanında yapılmalıdır.

Bahçe Toprağının İşlenmesi

Bahçe Toprağının İşlenmesinde Güdülen Amaçlar:

Bahçe toprakları genellikle aşağıda sıralanan amaçlarla işlenir

1* Ağaçların su ve gıdalarına ortak olan yabani otları yok etmek,
2* Çeşitli gübrelerin toprağa karışmasını sağlamak,
3* Toprağın verimliliğini sağlayan küçük canlı varlıkların çalışmasını sağlamak,
4* Köklerin solunumlarını ve topraktaki besin maddesinin çözümlenmesini ve toprağın havalanmasını temin etmek,
5* Yağmur sularının toprak tarafından kolaylıkla emilmesini sağlamak ve kurak bölgelerde yağmur sularının akıp gitmesini önlemek,
6* Kış aylarında toprağa inen haşerelerin bıraktığı koza ve kurt şekillerini yok etmek için yapılır.

Kaysı bahçeleri sonbaharda toprak tavında iken iklim bölgelerine göre Ekim*Kasım ayları içerisinde 15*20 cm derinliğinde pullukla işlenir veya bel ile bellenir. Böylece sonbaharda toprağı işlenmiş olan kayısı bahçeleri kışın yağmur ve kar sularını daha iyi bir şekilde tuttuğundan ağaçlarda daha sıhhatli ve meyveleri daha bol ve kaliteli olur.
Kaysı bahçeleri ilkbaharda 10*15 cm ve yaz aylarında ise 8*10 cm den fazla olmamak üzere yağmur ve sulamalardan sonra işlemek çok faydalıdır. Bu mevsimlerde toprak disk*harro, kültivatör, kaz ayağı veya rotovatör denilen çapa makinalarından biriyle her seferinde bir öncesine nazaran çaprazlama olarak sıralar arası işlenir. Kaysı ağaçları her defasında belli bir seviyede işlemek gerekir. Zira ağaçların kökleri işlemesine tabi olarak belli bir derinlikte gelişirler. Bu yüzden toprağın bazan yüzeyden bazan de çok derinden işlemek zararlıdır. Hele yazı çok şiddetli geçen aylarda lüzumsuz yere toprağın işlenmesi nemin kaybolmasına neden olur.

Kaysı Ağaçlarının Budanması

Ağaçlarda taç şekli maksadıyla yapılan budamalar esnasında ana ve tali dallar üzerinde uzanmış olan obur dallar ile aynı istikamette birbirine çok yakın uzanmış olan sürgünler kesilir. Bu suretle yapılan azaltma neticesinde ağaçtaki fazla yük kalkmış olacağından büyüme teşvik edilmiş ve iyi bir bahçe kurulmuş olur.
Eğer ağaç zayıf büyüyorsa meyve tutma durumu azalır. Bu taktirde ağaçtaki lüzumsuz tacin şeklini bazan dallar tamamen yok edilir. Genellikle çok ince ve uzun dalcıklar daima uzun budanır. Aksi taktirde ertesi yıl meyveleri çok küçük ve yeni sürgünler ise zayıf kalır.
Kış ve ilkbahar donlarından zarar görmüş olan ağaçlar umumiyetle sene içerisinde hiç bir zaman budamazlar. Kaysı ağaçları verim yıllarında meyve tomurcukları, bir yıllık genç sürgünler üzerinde teşekkül ederler.
Kayısı ağaçları yalnızca dikildikleri yıllarda taç teşkil maksadıyla şekil budaması yapılırsa da diğer verim yıllarında kesinlikle budanmazlar. Ancak don ve hastalıkların tesiriyle kurumuş olanlar kesilerek yok edilir.

1 ) Kayısı ağacının goble sistemi ile budanması
2 ) Kayısı ağacının budanması

Kaysı için en uygun şekil Goble sistemi budama şeklidir. Bahçeye yeni dikilmiş bulunan aşılı kayısı fidanlarına goble şekli vermek için 3 sene devamlı olarak budanır. Goble şekline kase veya vazo biçimi budama denilmektedir. Bu maksatla fidanlar ilk sene ilkbaharda 110* 120 cm yüksekliğinde budanır. İkinci sene tepeye yakın üç gözden uzayan dallar 10*15 cm mesafedeki yan gözler üzerinde kesilir. Yaz ayları boyunca bu dallar üzerinde dikine veya obur sürgünler yok edilir. İkinci sene teşkil eden bu üç sürgün tekrar 10*15 cm sürgün mesafeden kesilir. Böylece üç sene devamlı olarak yapılan budama taç teşekkül etmiş olur daha sonraki yıllarda hiç bir suretle budama yapılmayarak yalnızca kuru dallar ayıklanır.

Kayısı Bahçelerinin Sulanması

Kayısı ağaçları genel olarak sudan hoşlanmazlar. Ancak meyvelerin irileştiği ve olgunlaştığı yaz devresinde sulanması gerekmektedir. Su tutan ve derin topraklara dikilmiş kayısı ağaçları zamk çıkartmakta ve çok miktarda çiçek ve meyve dökümü yapmaktadır. Toprak yapısına ve yağış durumuna göre değişmekle beraber Malatya bölgesinde 3*5 sulama yapılmalıdır.

Sulama zamanları,

1 * Birinci sulama çağla devresinde,
2* İkinci sulama hasattan 15 önce,
3* Üçüncü sulama hasattan hemen sonra,
4* Dördüncü sulama Ağustos ayında,
5* Beşinci sulama Eylül ayında yapılmalıdır.

Suyun dengesiz verilmesi meyvelerde çatlamalara dökülmelerine ve kalite bozukluğuna yol açar. Ağır topraklarda da suyun göllenip zamklaşma ve kök çürüğü gibi hastalıklara yol açmaması için suyun kontrollü verilmesi gereklidir.
Sulama suyunun bilhassa yazın şiddetli sıcaklarının devam ettiği günlerde gövdeye su değmemesi lazımdır. Bu sebepten suyun gövdeye temas etmemesi için çevresine topraktan bir yatak yapılmalıdır. Ağaç taç izdüşümü genişlediğinde ikinci bir çanak açılır ve su bu iki çanağın arasına verilir. Bu içteki çanağa hava yatağı da denilmektedir. Bazı üreticiler sulama suyunun gövdeye değmemesi için kökboğazı kısmına toprak yığarlarsa da bu doğru değildir. Çünkü kök boğazının etrafındaki toprak nem ve ısının tesiriyle bu kısmı çürüttüğünden ağacın kurumasına sebep olur.


Kaysı Ağaçlarının Gübrelenmesi

Bir canlı varlık olarak kaysı ağaçları yaşadıkları müddetçe büyümesi, çiçek açması, yapraklanması, sürgün vermesi ve meyve bağlaması için belli ölçüde besin maddelerine ihtiyaç göstermektedir. Ağaçlar topraktan aldıkları besin maddeleri çok çeşitli olup, her türlü toprakta yeteri kadar bulunmazlar, veyahut ta zamanla nispetleri azalır ve büsbütün yok olurlar. İşte bu nedenle eksilen besin maddeleri toprağa iade edilmeyecek olursa ağaçlar zayıf kalacaklarından çeşitli aksaklıklar meydana gelir.

Gübreleme ameliyesinde en iyi ve ekonomik sonucu alabilmek için aşağıdaki hususların çok iyi bilinmesi gerekmektedir.

1* Hangi cins gübre kullanılmalıdır?
2* Gübrenin şekli nasıl olmalıdır?
3* Gübre toprağın neresine verilmelidir?
4* Gübreler ne zaman verilmelidir?
5* Gübreler nasıl verilmelidir?
6* Ne miktar gübre kullanılmalıdır?

Hangi Cins Gübre Kullanılmalıdır?


Kullanılacak gübrenin cinsini tayin etmek için toprak analizlerinin yapılması gereklidir. Ayrıca bitkinin türü ile iklimde göz önünde bulundurulmalıdır.
Kireçli topraklar için suda erir fosfor asidine havi gübreler (bulgur) şeklinde gübrelerle asit karakterindeki azotlu gübreler tercih edilmelidir.
Mikroorganizma faaliyeti düşük olan özellikle asitli topraklar için nitrat şeklindeki azotlu gübreler uygundur.

Gübrenin Şekli Nasıl Olmalıdır?


Gübreler, gaz, sıvı ve katı şekilde bulunurlar. Katı haldeki azotlu, fosforlu ve potasyumlu gübrelerin toprak ve bitki şartlarına uyacak nispetlerde suda eritilmelerinden sıvı gübreler elde edilir. Sıvı gübreler özel aletlerle toprağa verilir.

Gübreler Toprağın Neresine Verilmelidir?

Gübrelerle verilen besin maddelerinden bitkilerin azami derecede faydalanmaları için kök sistemi çevresinde uzun müddet elverişli halde kalabilmektedir. Bu sebepledir ki gübreler kılcal köklerin bulunduğu kısma tatbik edilir.
Fosfor asidini havi gübreler toprağın 15*20 cm derinine gömmek lazımdır. Aksi taktirde 3*4 cm derinliğinde veya sathinde verilecek olursa yağmur ve sulama sularıyla kökün bulunduğu derinliğe inemeyeceğinden bitkilerde bundan faydalanamaz.
Nitrat şeklinde azotlu gübreler çabuk eridiğinden hafif şekildeki yağışlarla daha elverişli derinliğe inerler. Onun için bu cins gübreleri toprak üzerine serptikten sonra çapa ile hafif şekilde karıştırmak yeterli olmaktadır. Bu gübreler fosforlu gübrelerde olduğu gibi derine verilecek olursa bu defa kök
bölgesinden daha derinlere gideceğinden bitkilerin yararlanmaları çok azalır.

Gübreler Ne Zaman Verilmelidir?


Toprağın tabii verimlilik durumunun değişik olması, çeşitli bitkilerin gelişme devreleri boyunca besin maddelerinden değişik zamanlar içerisinde ve çeşitli miktarlarda faydalanmaları, toprakların bazı besin maddelerine belirli bir zaman içerisinde bitkilerin yararlanamayacakları şekilde dönüştürüldükleri, iklim faktörlerinden bilhassa yağışın miktarı ve dağılışı itibariyle tatbik edilen gübrelerin yıkanması üzerine tesiri, gibi faktörler iyi bilindiği taktirde en uygun gübre verme zamanını tahmin etmek kolaylaşır.

Ne Kadar Gübre Kullanılmalı?


Kaysı bahçeleri için her üç yılda bir dönüm başına 3 ton çiftlik gübresi verilmesi en uygun şekildir. Suni gübrelerden her yıl ağaç başına her ağacın yaşı için 100 gram hesabı ile (örneğin: 10 yaşındaki bir ağaca 1 kilogram) verilmesi faydalıdır. Fosforlu ve potaslı gübreler sonbaharda ağacın gövdeden itibaren 1*1,5 metre dışına açılacak bir ark içerisine bant şeklinde gübre verilmesi, azotlu gübrelerinden ilkbaharda Mart başında 2/3 ünü Mayıs başında 1/3 ünü olmak üzere serpme şeklinde verilmesi gerekir.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.05.2015, 13:27   #3
Çevrimdışı
Ekin
Başına Buyruk

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Faydaları


Kuru Kayısının Faydaları

Kuru Kayısı A, B, C, P vitaminlerini içinde barındıran kayısı, son zamanlarda özellikle bayanların çok ilgisini çekmiştir. Kurusu, tazesi, meyve suyu gibi oluşumlarının her biri cilde ve vücuda olumlu katkı sağlamaktadır. Vitamin ve mineral açısından zengin olan meyve; yüksek dozda demir, kalsiyum, fosfor ve magnezyum barındırmaktadır.


Vücutta biriken zararlı maddeleri dışarı atmakta etkin olan meyve, aynı zamanda kan dolaşımını hızlandırmaktadır. Bu da cildinizin daha pürüzsüz ve sağlıklı olmasına katkı sağlamaktadır. Uzmanlar özellikle gelişme çağında olan çocukların, zihinsel ve bedensel gelişimi için mutlaka tüketmelerini önermektedir.

Kayısı, birçok hastalığa kalkan misyonu üstlenmektedir. Kayısının, reçeli, kompostosu, kurutulmuşu, meyve suyu, çekirdeği ve tazesini tüketmek mümkündür. Ve her bir oluşumun faydası farklıdır ve hastalık tedavilerinde kullanılmaktadır. Vücut yorgunluğunu sonlandıran ve zinde kalmayı sağlayan meyve, bağışıklık sistemini de güçlendirmektedir.

Zihin açıklığının yanı sıra sizi sakinleştirir ve stresinizi ortadan kaldırır. Bu mucizevî meyve, gelişme bozukluklarına iyi gelmektedir. Baş ağrısına bire bir etkili olan meyve, migren ağrılarını sonlandırabilmektedir. Dişlerin daha sağlıklı olmasına yardımcı olur ve çürüklere karşı korumaktadır. Kalp ve şeker hastalıklarına iyi gelmektedir.

Kayısı, kanserden koruyan ve özellikle cilt kanserine karşı önlem almanızı sağlayan kayısı, cinsel gücü de artırmaktadır. Kansızlığı önlemede ve tedavi etmekte başarılıdır. Mide ülserine ve hemoroit problemlere çözüm bulmaktadır. Sindirimi kolaylaştırır ve kabızlık sorunundan kurtarır. Çocukların kemik ve kas gelişimine büyük fayda sağlar. Karaciğerin hasar gören yerlerinin tamirini yapar. Tansiyon ve kolesterol düşürmede etkilidir.


Her derde deva olan kayısı, aynı zamanda kilo problemi olan kişilere olumlu katkılar sağlıyor. Bu meyveyi tüketildiğinde tokluk hissi vereceğinden, çabuk acıkmayacak ve doğal yollardan sağlıklı bir şekilde kilo veriyor olacaksınız. Antioksidan içeren meyve, yaşlanmayı geciktirir ve yüz kırışıklarını engeller.

Gece görme problemi olan yani gece körlüğü sorunu yaşayan kişilere yararı dokunmaktadır. Cildi nemlendirir, korur, pürüzsüzleştirir ve yumuşatır.

Kayısı kürü ile mucizevî cilt güzelliği etkisine şahit olabilirsiniz. Tamamen doğal malzemeler ile evinizde yapabileceğiniz kürün faydalarını çok kısa sürede göreceksiniz.



Kayısı Nasıl Kullanılır?

Kayısı kuru ya da taze olarak yenebileceği gibi reçeli ve kompostosu da yapılabilir. Ayrıca, Kayısı çekirdeği yağ elde etmek için kullanılır. Kayısının yaprakları da kullanılır. Kayısı kompostosu idrar söktürür ve kabızlığı giderir.


Kuru Kayısı A, B ve C vitaminleri ve potasyum minerali açısında oldukça zengindir. Kayısının yemeklerden sonra yenmesi hazmı kolaylaştırmasını sağlar. Bunların dışında, kayısı cilt bakımı için maske yapılarak yüze sürülebilir.

İçeriğinde nemli Mineraller ve vitaminler bulunan kayısının özellikle insan vücudu için bir çok faydaları var.



– Beynin düzenli çalışmasını sağlar, esi azaltır.

– Karaciğerde tahrip olan kısımların tamiri için faydalıdır.

– Kemiklerin daha düzgün ve sağlam olmasında önemli rolü vardır.

– Dişlerin daha sağlam olması için önemli bir besindir.

– Kan yapımını artırarak, kansızlığı engeller.

– Mide ve on iki parmak bağırsağı ülserinin oluşmasını önler.

– Ülserlerin iyileşmesinde de önemli rolü vardır.

– Böbreklerde taş oluşmasını azaltır.

- Üreme sistemi üstünde olumlu etkileri vardır, cinsel gücü artırır.

– Kansere karşı koruyucu bir etkisi vardır.

– Kalp kaslarını güçlendirir ve daha düzenli olarak çalışmasını sağlar.

– Bağırsakların düzenli çalışmasında etkilidir.

-Kayısı iyi bir betakaroten kaynağı olup,akciğer ve mide kanserlerinden koruyucu özelliğe sahiptir.

-Kayısı Yorgunluğu alır.

-Kayısı beslenme problemi olan yaşlıların potasyum eksikliğine bağlı depresyon sorunlarının

giderilmesinde de çok faydalıdır.

-Gırtlak iltihabına ve astıma iyi gelir.Astımda balgam söktürücü özelliğe sahiptir.

-Kabızlığa önlüyor.

-Gece körlüğünü önlüyor.

-Yaşlanmaya karşı vücudu korur.

Beyinin düzenli çalışmasını sağlar.

-Strese iyi gelir.




Kuru kayısı, özellikle diyet yapanlara şeker krizi geldiğinde sağlıklı bir çözüm olarak tavsiye edilen kuru kayısı sadece şeker ihtiyacına karşı değil pek çok faydası ile sağlık için de kullanılabilir.

Kayısı kurutulurken besin değerleri kaybolmadan sadece suyu alınır. Yaklaşık 5 kilo taze kayısıdan 1 kilo kuru kayısı elde edilebilir. Bu nedenle diğer kurutulmuş meyvelere oranla kuru kayısıda çok daha fazla besleyici özellik bulunur.

Kuru kayısı taze havuç, yeşil yapraklı sebzeler, patates ve kavun gibi beta-karoten yönünden zengindir. Ayrıca potasyum, lif, demir, kalsiyum, silisyum, fosfor gibi mineralleri ve A ve C vitaminini kuru kayısıdan alabilirsiniz.



Hangi Renk Kuru Kayısı Daha İyi?

Biz daha çok sarıya yakın turuncu renkli kuru kayısı görsek de pek çok farklı renkte kuru kayısı bulmak mümkün. Turuncu renkli kayısılarda rengi koruması ve oksidasyona uğramaması için kükürt dioksit kullanılmaktadır. Kükürt dioksit olmadan kurutulan kayısılar ise doğal kahverenginde bulunabilir.

Kabızlık: İçeriğindeki selüloz ve pektik hafif etkili bir müshil olarak kabızlık tedavisinde kullanılabilir. Kronik kabızlık şikayetiniz varsa günde 8-10 organik kuru kayısı yiyerek bu sorunu hafifletebilirsiniz.

Hazımsızlık: Yemeklerden önce yenecek 2-3 kuru kayısı hazımsızlığı çözebilir. Burada dikkat edilmesi gereken yemekten önce çok fazla yiyerek iştahı kapatmamak.

Anemi: Kırmızı kan hücresi seviyesinin düşük olması sonucu ortaya çıkan anemi demir eksikliğine neden olur. Demir içeriği yüksek olan kuru kayısı ise anemi tedavisinde destekleyici ürün olarak kullanılabilir.

Ateşli Hastalıklar: Kayısı suyu ve bal ateşli hastalıklar sırasında vücudun ısısını düşürmeye yardımcı olur. İçerdiği vitamin ile mide, karaciğer, kalp ve sinirlere hastalık esnasında destek sağlar.

Cilt Hastalıkları: Kayısı yapraklarını egzama, güneş yanığı ve uyuz tedavisinde kullanabilirsiniz. Soğuk nedeniyle tahriş olan cilde de iyi geldiği bilinmektedir.

Yağ Depolanmasını Önlemek: Düşük kalorisi ve yağ içeriği ile neredeyse her diyet listesinde kullanılmaktadır. Düzenli olarak kuru kayısı tüketerek açlığınızı bastırabilir ve vücudunuz için gereken vitamin ve mineralleri bu az kalorili besinden alabilirsiniz.



Kuru Kayısının Besin Değerleri

Turuncu, şeker ilave edilmiş 100 gram kuru kayısının besin değerleri ise şöyle;

Toplam 113 kalori
Lif 4 gram
Karbonhidrat 29 gram
Protein 1 gram
A vitamini 2139 IU
C vitamini 1.4 mg
B6 vitamini 0.1 mg
Kalsiyum 15 mg
Demir 1.5 mg
Magnezyum 15 mg
Fosfor 38 mg
Potasyum 443 mg
Sodyum 3 mg
Çinko 0.2 mg
Bakır 0.1 mg




Kaynak 1 2 3
__________________
  Alıntı ile Cevapla
10 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.05.2015, 14:19   #4
Çevrimdışı
Kartal
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Bakımı | Kayısının Fayda


Ekin
konuda sadece kuru kayısının faydaları var,
ben ise yaş kayısı seviyorum onlar faydasızmı
her akşam veya iki gün araile 7-8 adet tüketiyorum,
yalnız ilk hasat olanlar ( Mayıs ayındayız) biraz lezzetsiz.

Güzel konu ellerine emeğine sağlık
  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz Kartal'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.05.2015, 14:40   #5
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Bakımı | Kayısının Fayda

Kayısının yemesi ve faydaları ilgilendiriyor beni Ama halen, tatlı ve lezzetli bir kayısıya rastlamadım..

Detaylı konu için teşekkürler Ekin.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.05.2015, 14:46   #6
Çevrimdışı
Ekin
Başına Buyruk

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Bakımı | Kayısının Fayda

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Kartal Mesajı göster

Ekin
konuda sadece kuru kayısının faydaları var,
ben ise yaş kayısı seviyorum onlar faydasızmı
her akşam veya iki gün araile 7-8 adet tüketiyorum,
yalnız ilk hasat olanlar ( Mayıs ayındayız) biraz lezzetsiz.

Güzel konu ellerine emeğine sağlık
İçeriğinde nemli Mineraller ve vitaminler bulunan kayısının özellikle insan vücudu için bir çok faydaları var.



– Beynin düzenli çalışmasını sağlar, esi azaltır.

– Karaciğerde tahrip olan kısımların tamiri için faydalıdır.

– Kemiklerin daha düzgün ve sağlam olmasında önemli rolü vardır.

– Dişlerin daha sağlam olması için önemli bir besindir.

– Kan yapımını artırarak, kansızlığı engeller.

– Mide ve on iki parmak bağırsağı ülserinin oluşmasını önler.

– Ülserlerin iyileşmesinde de önemli rolü vardır.

– Böbreklerde taş oluşmasını azaltır.

- Üreme sistemi üstünde olumlu etkileri vardır, cinsel gücü artırır.

– Kansere karşı koruyucu bir etkisi vardır.

– Kalp kaslarını güçlendirir ve daha düzenli olarak çalışmasını sağlar.

– Bağırsakların düzenli çalışmasında etkilidir.

-Kayısı iyi bir betakaroten kaynağı olup,akciğer ve mide kanserlerinden koruyucu özelliğe sahiptir.

-Kayısı Yorgunluğu alır.

-Kayısı beslenme problemi olan yaşlıların potasyum eksikliğine bağlı depresyon sorunlarının

giderilmesinde de çok faydalıdır.

-Gırtlak iltihabına ve astıma iyi gelir.Astımda balgam söktürücü özelliğe sahiptir.

-Kabızlığa önlüyor.

-Gece körlüğünü önlüyor.

-Yaşlanmaya karşı vücudu korur.

Beyinin düzenli çalışmasını sağlar.

-Strese iyi gelir.


Kurutulurken besin değerleri kaybolmuyormuş.


Bunlar taze kayısınında yaraları.
Şekerpareyi çok severim...
__________________
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.05.2015, 14:54   #7
Çevrimdışı
Kartal
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Bakımı | Kayısının Fayda

@Ekin

Kuru kayısı ile aynımı yani. Tamam o zaman yukarıda, konuda belirtilen kuru kayısı ile aynıymış demek.

Kayısı ve Kayısı Yağı Zararları
Kayısı çok fazla tüketilirse ishal yapar ve de kan şekerinin yükselmesine sebep olabilir. Şeker hastalarının kontrollü yemesi gerekir. Bunun dışında zararı bulunmamaktadır.

Hamilelik ve emzirme:

Kayısı çekirdeği hamile ve emzirme döneminde olan anne ve anne adayları için GÜVENSİZDİR. Tüketilmesi önerilmez.

Zararlarınıda yazmakta fayda var
Mesela ben fazla erik tüketiyordum bir baktım fazlası böbrek taşı oluşumu yapıyormuş, çok sevmeme rağmen şimdi kontrollü yemeye çalışıyorum, benim gibi tek böbreği alınmış olanlar veya doğuştan tek böbrekli olanlar yediklerine biraz fazla titiz davranıyorlar.
Arkadaşlarım kusurumuma bakmasın biraz titiz davranmamın sebebi budur.
  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz Kartal'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.05.2015, 15:10   #8
Çevrimdışı
Ekin
Başına Buyruk

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Bakımı | Kayısının Fayda

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Kartal Mesajı göster
@Ekin

Kuru kayısı ile aynımı yani. Tamam o zaman yukarıda, konuda belirtilen kuru kayısı ile aynıymış demek.

Kayısı ve Kayısı Yağı Zararları
Kayısı çok fazla tüketilirse ishal yapar ve de kan şekerinin yükselmesine sebep olabilir. Şeker hastalarının kontrollü yemesi gerekir. Bunun dışında zararı bulunmamaktadır.

Hamilelik ve emzirme:

Kayısı çekirdeği hamile ve emzirme döneminde olan anne ve anne adayları için GÜVENSİZDİR. Tüketilmesi önerilmez.

Zararlarınıda yazmakta fayda var
Mesela ben fazla erik tüketiyordum bir baktım fazlası böbrek taşı oluşumu yapıyormuş, çok sevmeme rağmen şimdi kontrollü yemeye çalışıyorum, benim gibi tek böbreği alınmış olanlar veya doğuştan tek böbrekli olanlar yediklerine biraz fazla titiz davranıyorlar.
Arkadaşlarım kusurumuma bakmasın biraz titiz davranmamın sebebi budur.
Sıkıntı yok abi hep beraber öğreniyoruz

Bak şimdi eriği bilmiyordum. Arkadaşın böbrek taşından zoru vardı. Tam mevsimide çok kaçırmasın hemen söyliyeyim.

__________________
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.05.2015, 15:23   #9
Çevrimdışı
Kartal
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Bakımı | Kayısının Fayda

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Ekin Mesajı göster


Sıkıntı yok abi hep beraber öğreniyoruz

Bak şimdi eriği bilmiyordum. Arkadaşın böbrek taşından zoru vardı. Tam mevsimide çok kaçırmasın hemen söyliyeyim.


Evet öyle bir problemi varsa dikkat etmesi lazım, şu aşağıdaki yazıyı arkadaşına okutabilirsin.
Bence en iyisi sen Erik ile ilgili faydaları ve zararları diye bir konu aç
Hep açtığımız konularda faydalardan bahsediyoruz ama azda olsa herşeyin fazlasının mutlaka bir zararı oluyor, zararlarından da bahsedersek konular bence tam amacına ulaşmış olacak
Tamam erik konusu burada bitsin, kayısının konusunu dağıtmayalım

!!
Fazla Erik Yemenin Bir Zararı Var mı?

Besin değeri bakımından oldukça zengin olan eriğin fazla tüketimi bazı yan etkilere yol açabilmektedir. Bu yan etkilerden en çok öne çıkanı böbrek taşlarıdır. Böbrek taşı nedenleri arasında gösterilen oksalat vücudumuzda, meyvelerde, bitkilerde ve hayvanlarda doğal olarak bulunan organik asit molekülüdür. Vücudumuzda doğal olarak bulunur ve örneğin C vitamini hücreler tarafından düzenli olarak oksalata dönüştürülür. Halihazırda vücutta bulunan oksalat gıdalar yoluyla düzenli olarak fazla miktarda alındığında kalsiyumun vücut tarafından işlenmesine engel olarak kalsiyum zerreciklerinin böbreklerde birikmesine yol açabilir. Böğürtlen, yaban mersini, ahududu, çilek, kuş üzümü, kivi, incir ve mandalina gibi erik de oksalat seviyesinin artmasına sebebiyet vermemek için aşırı tüketilmemelidir.
Eriğin yüksek miktarda besin lifi içermesi aşırı tüketildiğinde dezavantaja dönüşebilir. Suda çözünebilen lifin fazlası bağırsaklarda gaza yol açabilir ve genel olarak şişkinlik yaratabilir. Gazın vücuttan atılamaması durumunda ise mide krampları ve ağrılar yaşanabilir. Ayrıca eriğin asitli yapısı mide asidini dengede tutmaya çalışan bazı hastalar için uygun olmayabilir. !!
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Kartal'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.05.2015, 15:36   #10
Çevrimdışı
Efruz
Dost Nâzım

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kayısı | Kayısı Yetiştiriciliği | Kayısının Bakımı | Kayısının Fayda



Bu kayısılar islime girmiş, kükürt görmüş kayısılar. Bunlar islimden çıktıktan sonra çekirdekleri ayıklanır. Buna köyde patik diyen var paspas diyen var. Asıl önemli olan orda biz temizlerken kalite kalite ayrılır kasalar. Birinci kalite olanlar, ikinci kalite olanlar ve çok kötü durumda olup ıskarta diye ayırdığımız kayısılar.

1 numarayla gösterdiğim kayısıdaki yarayı biz düzgün bir şekilde keser ve "ikinci kalite" kasasına atarız.

2 numarayla gösterdiğim kayısı ise ıskarta kasasında yer bulur kendine.

Marketlerde görüyorum çoğu zaman, bizim ıskarta veya kötü kayısı olarak ayırdığımız kayısılar 750 gramı 14-15 liraya satılıyor. Almayın. Paranıza yazık. Bir şekilde yolunu bulup Malatya'dan alın.

İslim görmüş olanların pazarda yeri çok büyüktür ama sonuçta kükürt ve ispirtoyla hiç hava geçirmeyen, ışık görmeyen bir odada yakılıyor ve bir gün orada bekletiliyor. Çekirdeklerinin bile tadı değişiyor.

Bana göre en sağlıklısı "gün kurusu" diye geçen, dalından toplandığı gibi güneşin altında kurumaya bırakılan kayısılardır. Ki bunlar da kahverengi olanlar. Cidden çok uğraş istediği için az yapılır. Fotoğraflarda da görüyorsunuz zaten, dedem özenle dizerdi onları.

Bir de kurban olayım şu meyve sularını içmeyin Bakmayın reklamlarda müthiş meyveler göründüğüne. Biz bahçeden çok bilindik bir markaya kayısı veriyoruz. Çoğunlukla yere dökülmüş, ezilmiş hasta tipli kayısılar. Dedem hep derdi ki: "Domuzlar yiyeceğine onlara verelim."

Bir de yararından zararından bahsetmişken, zerdali kayısının acı çekirdeğinde kanserli hücreleri öldürdüğü söylenen bir madde var. Ama bu madde parçalandığında HCN (hidrosiyonik asit) salar, bu yüzden fazla tüketilmemesi gerekir.
__________________



Sakın sen kuş vurma yavrum,
En engin bir kardeşlikte uçar kuşlar gökyüzünde.
Tüfekle oynama yavrum,
Şakacığı bile çirkin bir canlıyı öldürmenin.

  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Efruz'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
faydaları, günkarası, islim, kaysı, kayısı, kayısı gün karası, kayısının, kayısının faydaları, kayısının yararları, taze kayısının faydaları, yetiştiriciliği


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 15:15.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.