Güvercinim...

[@Banemin]

Matçının konusundan çalıntı yaptım. Benim de güvercinim oldu ve sizinle paylaşmak geldi içimden.

Benzer konu...


Bütün tülleri çektim. Yaklaşık 4 metrelik camlardan sadece bir tek kanat açıktı. Kahvemi aldım ve camın tam karşısındaki tekli koltuğuma gömüldüm.

Elimde sigaram, hem kahvemi yudumlayıp hemde camdan dışarıyı seyrediyorum. Yüzünü bir gösterip sonra kaybolan güneş, parça parça gri bulutlar, Atatürk havalimanına inmek için alçalıp inişe geçmeye başladığında görüş alanımdan çıkan uçaklar, tek-tük süzülen martılar, bir köşeden görebildiğim denizin üzerinde park etmiş gemiler ve önündeki bu manzaraya öylesine dalmış ben...

Sonra bir anda karşıdan uçarak yaklaşmakta olan onu gördüm. Sanki hedefe kilitlenmiş bir namludan çıkan mermi gibi hiç adres falan sormadan, kapalı ve onun farketmesi imkansız o kadar cam olduğu halde direkt açığa yönelen, sanki ne yaptığını çok iyi bilen bir pilotun komutasındaki uçak gibi en fazla 70 cm genişliğindeki açık camdan içeri girişi...

Kıpırdayamadım veya kıpırdamak istemedim. Tamamen ona kilitlenmiştim. Odanın içinde hiç bir yere çarpmadan 2-3 kez döndü ve camın önündeki çiçeğe kondu.

Kendinden o kadar emin ve o kadar rahattı ki sadece seyrediyordum. Bir ara bana baktı, sonra çevirdi kafasını kendinle meşgul olmaya başladı. Bunu fırsat bilerek yavaşça elimi telefona uzattım ve ilk resim için hazırlığa başladım.

O ise kendi havasında keyfini çıkarıyordu tünediği çiçeğimin. İki kez resmini çektim. Ses rahatsız eder gibi oldu ve ben resim çekme işini bırakıp yine hareketsiz kaldım.

Sadece seyrediyordum. Sonra oradan bir sıçrayışta koltuğun üzerine tünedi. Artık gözgözeydik ve ben nefes alış verişimi bile kontrol etmeye çalışıyordum ürkütmemek adına.

Ne kadar kaldık öyle bilmiyorum ama sanki zamanın dolduğunu ve gideceğini anladım. Tekrar resim çekmek için yavaş hareket ederek pozisyon aldım. En uygun anı beklerken sanki o da değişik birşey olsun der gibi kanatlarını açtı bir anda ve ben deklanşöre bastım.

Kaçmasını bekliyordum ama o yine kanatlarını kapatıp bakmaya devam etti. Kısa bir süreydi belki o an ama bana çok uzun geldi. Sonra tünediği yerden arkasındaki açık camın varlığından haberdar gibi bir anda çıkıp gitti.

İlginç bir ziyaretti ve beni mutlu etmişti.

Camlarınız açık olsun. Belki size de biri uğrar. İnanın çok güzel...

Yüreğinin yollarına sererken hıçkırıklarımı
Yağmur oldu tomurcuklara yağdı gözyaşlarım.
Senin sevdanla beslerken yüreğimi
Tüm duygularımı onun kanatlarına yükledim.

Hüznüm, yırtık bir gömlek gibi sırtımda
Bakışlarım, acıyı yansıtıyor aynalara
Özlemim, ağır bir yükken omuzlarımda
Tüm duygularımı onun kanatlarına yükledim.

Kaybolmuş düşlerimin arasında bulduğum
Soğuk gecelerde sıkı sıkı sarıldığım
Yeniden çağlamaya başlayan umut kaynağım
Tüm duygularımı onun kanatlarına yükledim.

Sevinçler dağıtırken, acılar topladım
Şimdi ömrüm gibi karlı ve puslu saçlarım
Sıcak bir kucak olup şefkatine sığındığım
Tüm duygularımı onun kanatlarına yükledim.

Şimdi bak açık duran pencerene
Ya da çevir başını gökyüzüne
Bulacaksın orada gördüğün bir güvercinde
Tüm duygularımı onun kanatlarına yükledim...

Sev ve üzme onu...

Banemin

[MEDIA]http://storagestart2.divshare.com/launch.php?f=14670579&s=ed6[/MEDIA]

[@LaLe]

O güvercin bizim camdan içeri girseydi, ben dışarı çıkardım Banemin. Birileri gelene kadar da eve girmezdim.

Resimleri çok güzel yakalamışsın, özellikle 3 cü resim harika. Yazmış olduğun şiir hele çok çok güzel.


Ellerine sağlık ve teşekkürler güvercinini bizlerle paylaştığın için

[@ReaL]

Ellerine sağlık teşekkürler Banemin, yine yine güzeldi...

[@Öykü]

Masal tadında bir yazı olmuş. Şiir de çok güzel. Tebrikler, teşekkürler Banemin.

[@OkyanusunKalbi]

Camlarınız açık olsun. Belki size de biri uğrar. İnanın çok güzel...

Pencerem açık olmasına rağmen bana misafirliğe gelmiyorlar. Hem de o kadar çok sevmeme rağmen. Belki bir gün bana uğrarlar..

Şuanda uzaktan seyretmek bile çok güzel.

***
Resimler ve şiir çok güzel. Kalemine sağlık Banemin.

[@Banemin]

Ben teşekkür ederim güzel yorumlarınız için.


LaLe düzenleme ve müzik için tekrar teşekkürler.

[@ReaL]

Ankara'da iken yarım açık olan pencereye belli ki başka bir evden kaçmış olan Muhabbet Kuşu kondu... Binbir güçlükle yakalamayı başardım...

İlk hayvanım idi... Ne kadar da çok sevinmiştim... Sevindirikliğim geçmeden eve giderken güzel bir kafes ve gerekli yiyeceklerini aldım...

Kuş beslemeye alışkın değildim... Sağa sola çok yem sıçratıyordu... Bir müddet sonra meraklı bİr arkadaşa olduğu gibi verdim...

* * *

Düzenleme ve müzik için LaLe'ye de teşekkürler...

[@Smyrna]

Kapı pencere açık ama ne gelen var ne giden.

Çok güzel bir paylaşım. Sağol Banemin.

[@LaLe]

Kuşları sevmem, hem de hiç.

Ufakken vardı bir kuşumuz. Babam sakaları severdi, onundu. Sonra ne oldu hatırlamıyorum, sormadım da hiç anneme.

Evde kuş beslemek anlamsız gelir bana hem. Kucağıma alıp mıncıklayarak sevebileceğim bir hayvan değil ki.

Hem korkuyorumdur da belki, olamaz mı yani?

[@OkyanusunKalbi]

Orjinal Mesaj Sahibi ReaL

Ankara'da iken yarım açık olan pencereye belli ki başka bir evden kaçmış olan Muhabbet Kuşu kondu... Binbir güçlükle yakalamayı başardım...

İlk hayvanım idi... Ne kadar da çok sevinmiştim... Sevindirikliğim geçmeden eve giderken güzel bir kafes ve gerekli yiyeceklerini aldım...

Kuş beslemeye alışkın değildim... Sağa sola çok yem sıçratıyordu... Bir müddet sonra meraklı bİr arkadaşa olduğu gibi verdim...

* * *

Düzenleme ve müzik için LaLe'ye de teşekkürler...

Bizde öyle pencereden gelen muhabbet kuşuna bakmıştık. İsminin çapkın olduğunu konuştuğunda öğrenmiştim. Öyle de kaldı ismi..İsmini birkere söyleyince gelip omzuma konardı. Çok tatlıydı kereta..

Sonra annem evi boyatırken pencereyi açık bırakmıştı. Uçup gitmiş. Nasıl geldiyse öyle gitti. Çok üzülmüştüm. Acaba hangi pencerenin camına kondu?


***

Martılar, güvercinler hep uçsunlar. Onlara gökte uçmak, özgürlük yakışıyor.