Ne Kadersiz Milletmişiz!.. | Mehmet Türker

[@Cansuyu]

Sevgili okurlar,
Şu dershanelerin kapatılması kararıyla başlayan, iktidardaki ekibin bakanlarına ve çocuklarına yönelik yolsuzluk-rüşvet operasyonlarıyla azıtan kavga şu gerçeği ortaya çıkardı:
Türkiye maalesef iki dinci grubun elinde kalmış!..
Günlerdir, aylardır devam eden post kavgasında halkımız, iki grubun arasında şaşkına döndü, ibretlik hikayeler dinliyor!..

Bir tarafta yolsuzluk, peşkeş, rüşvet iddiaları!..
Diğer tarafta “çete”, “karanlık odak”, “Haşhaşi” naraları!..
Türkiye Cumhuriyeti’nin düşürüldüğü şu hale bakınız!..

Osmanlı İmparatorluğu 1. Dünya Savaşı’ndan yenik çıkmış, yurdun dört bir köşesi işgal edilmiş, Türk Ulusu yokluk ve sefalet içinde…

İngiliz, Yunan, Fransız, İtalyan işgali Türk Ulusu’nun onurunu ayaklar altına almış…

Ve 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’dan bir güneş doğuyor, Mustafa Kemal Paşa topuyla, tüfeğiyle, uçaklarıyla, zırhlı savaş gemileriyle Türkiye’ye çöreklenen işgal kuvvetlerine karşı Kurtuluş Savaşı’nı başlatıyor!..

Bir avuç kahramanla yola çıkıyor, Yunan’ı, İngiliz’i, Fransız’ı, İtalyan’ı da ülke topraklarından söküp atıyor!..
Sonra yepyeni bir Türkiye yaratıyor, ümmetten millete geçişi sağlıyor!..

Dünyada ortaya başı dik, göğsü gururla dolu bir ulus çıkıyor!..

Yoktan var ediyorlar, fabrikalar kuruluyor, devrimler gerçekleştiriliyor çağdaş medeniyet seviyesine ulaşmak için hamle üzerine hamleler yapılıyor…

Bunların hepsi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının eseri…

Bir de bugünlere, onların mirasyedilerine bakalım!..
Kurtuluş Savaşı ile alay edenler;
Mustafa Kemal Atatürk ile onun en yakın silah ve siyaset arkadaşı İsmet Paşa için “iki ayyaş” diyenler;
Atatürk’ü unutturmak isteyenler;
Türklüğü ayaklar altına alanlar;
T.C. ibaresini sakıncalı (!) görüp silenler;
“Ne Mutlu Türküm diyene” sözünden rahatsız olup kaldıranlar birbirine girmiş durumda!..

Mahalle kavgası içindeler!..
Birbirlerine hakaret ediyorlar!..

Peki neyin kavgasıdır bu?..
Buradaki sihirli sözcük şudur:
“Ne istediler de vermedik!”
Aslında açık bir itiraf!..
Bu itirafı yapan da ülkenin Başbakanı!..
Koalisyon yaptıkları bir dinci gruba ne istedilerse vermiş!..
Şimdi o verdiklerini geri almak için devlet memurlarına, özellikle de polis ve yargıya ameliyat yapıyorlar!..
Türkiye’yi haftalardır kavgalarıyla meşgul edip herkesin sinirini bozuyorlar!..

Türkiye gerçekten de çok kadersizmiş!..
Çapsız siyasetçiler yüzünden ülke bir türlü dengesini bulamadı, kendine gelemedi!..

“İleri demokrasi” diye yalan söylediler, baskı ve sindirme atakları tavan yaptı, yarım yamalak demokrasinin yerini otoriter rejim aldı!..

Bakınız, şanlı geçmişimizden nerelere geldik!..
Bir yanda dinci bir grup, diğer yanda din üzerinden siyaset yapan iktidar!..
Arada kaldık!..
Kendi psikolojileri bozuk, bizimkini de bozdular!..
Çare nedir?..
İkinci bir Atatürk gelmeyeceğine göre, bizi bunların elinden Allah kurtarsın!..

Bağırdıkça dolar ve faiz hopluyor!..

“Faiz lobisi” diyordu, faizi artıran Merkez Bankası oldu!..
Ama yine de olmadı, dün sabah 2.19 lira ile açılış yapan dolar öğle saatlerinde 2.24 liraya kadar çıktı; akşama kadar ve yarın (bugün) ne olur bilemem!..

Daha önce faizi artırmayınca Tayyip, Merkez Bankası’na teşekkür etmişti!..

Para Politikası Kurulu baktı ki Merkez Bankası’nın döviz satmasıyla bu iş olmayacak, faizi zıplattı!..

Fakat dolar, “Doların belini kıracağız” diyen Merkez Bankası Başkanı’ndan intikamını almaya devam etti!..

Türkiye’nin durumunu yukarıdaki yazıda anlatmaya çalıştık!..

Böyle bir ülkede güven ve istikrar olur mu?..
“Allah, fakir kulunu sevindirmek için önce eşeğini kaybettirip sonra buldururmuş” derler!..
Dolar zaten almış başını gitmişti, şimdi 2.24 liraya kadar düşünce sevindik!..

Hani 1.92 olacak, hatta yılın ilk günlerinde 1.80’li seviyelere kadar inecekti?..
O laflar unutuldu!.
Hazret mütemadiyen bağırıyor!..
Her gün çeşitli vesilelerle yaptığı konuşmalarda bağırmaktan yüzü kıpkırmızı oluyor!..
Kendine de yazık ediyor!..
Bu makamlar geçici!..
Bağırsa da gidecek, bağırmasa da gidecek!..

-------Sözcü-------