Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türkiye ve Dünyadan Haberler > Ülkemiz ve Dünya Gündemi > Diğer Köşe Yazıları

Diğer Köşe Yazıları Ülkemiz Yazarlarının Ulusal Basında Yazdıkları Köşe Yazıları ve Bizlerin Yorumları


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 12.05.2014, 08:51   #1
Çevrimdışı
Deniz
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cumhuriyet Türkiye’dir (Hikmet Altınkayna)

Günümüzde gazeteler eskiden olduğu gibi “fikir gazeteleri” ve “bulvar gazeteleri” diye gruplanmıyor. Artık gazeteler “Yandaş” ve “Yandaş olmayanlar” diye ikiye ayrılıyor. Kuruluşunun 90. yıldönümünü kutladığımız Cumhuriyet, bildiğiniz gibi her dönemde toplumun sesi ve düşüncesi olma yanında; en gerçekçi ve en bağımsız özelliğiyle de fikir gazeteciliğinin simgesi olmayı sürdürüyor.
Kurucusu Yunus Nadi, 7 Mayıs 1924 günü yayımlanan ilk sayısında, “Cumhuriyet’i Okuyuculara Sunuş” yazısında gazetenin hedefi, ilkeleri ve niteliklerini açıklarken gazetenin bağımsızlığını “Gazetemiz ne hükümet gazetesi, ne de bir parti gazetesidir” sözleriyle vurguluyordu. Cumhuriyet’in çarşamba günkü 32354. sayısı da bu sözlerle ve “Gururluyuz 90. Yıl” vurgusuyla çıktı. Üç ayrı ekte, üç ayrı dönemdeki Cumhuriyet’in 90 yıllık öyküsü, ana başlıklarda özetlendi.
Cumhuriyet’in 90 yılı, aslında Türkiye Cumhuriyeti’nin de 90 yıllık öyküsüdür. Adını Mustafa Kemal vermiştir. Yazılsa, kitaplara, ansiklopedilere sığmaz. Bu bakımdan “Cumhuriyet Türkiye’dir” diyorum. Her zaman gerçeği yansıtmıştır. Her dönemde gerçeği öğrenmek isteyenlerin gazetesi olmuş, bu nedenle de çok ağır bedeller ödemiştir.
Cumhuriyet şimdi de “Basını özgür olmayan ülkeler”in içinde yer alan Türkiye’nin özgürlük mücadelesinde en ön safta yerini almayı sürdürmektedir. Tıpkı Yunus Nadi’nin ilk yazısında söylediği gibi, “Cumhuriyet ve demokrasi fikir ve esaslarını çiğneyen ve yıkan ve yıkmaya çalışan her kuvvetle mücadele edecektir”.
Cumhuriyet okurları bilir, çarşamba günkü eklerin ilkinde de yer alıyordu, ama ben yine de anımsatmak isterim. Cumhuriyet’in kurucusu Yunus Nadi (Fethiye, 1880 -Cenevre, 1945), Galatasaray Sultanisi’ni bitirip Hukuk Mektebi’nde okurken Baba Tahir’in çıkardığı Malûmat gazetesinde yazarlığa adım attı (1900) ve 24 yıl gazetecilik yaptıktan sonra, 44 yaşında Cumhuriyet’i yayımlamaya başladı.
Bu 24 yıl, pek kolay geçmedi. Çünkü II. Abdülhamit’in baskı ve zulmüne karşı dernek kurmak suçuyla Midilli Kalesi’nde üç yıl hapis yattı. İkinci Meşrutiyet’in ilanından sonra İstanbul’a dönerek İkdam, Tasviri Efkâr gazetelerinde makaleler yazdı. İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin Selanik’te çıkardığı Rumeli gazetesinde başyazarlık yapan Yunus Nadi, 1911’de Aydın milletvekili seçilerek parlamentoya girdi. 1918’de kurduğu Yeni Gün gazetesinin 375. sayısından sonra, İngilizlere karşı tavır aldığı makaleleri yüzünden tutuklanacağını anladı ve Ankara’ya kaçtı (Mart 1920). Gazetesini burada çıkarmayı sürdürdü. Mustafa Kemal Paşa’nın başlattığı bağımsızlık savaşına basın yoluyla destek verdi. 1920 yılında Muğla milletvekili seçildi. VI. Dönem sonundan yaşamını yitirene kadar da Cumhuriyet’teki savaşını sürdürdü.
Çarşamba günkü üç özel eki hep birlikte okuduk. Aynı günün akşamı Şişli Belediyesi Kent Kültür Merkezi’nde 90. yılımızı kutladık.
Açılış konuşmasını Cumhuriyet adına Orhan Erinç yaptı. “Atatürk devrim ve ilkelerini savunarak Türkiye’yi daha aydınlık yarınlara götürmek, görevimizdir” dedi. Sonra 90 yıl perdeye yansıdı. Ardından Boğaziçi Caz Korosu’yla coşan davetliler, Seren Akyoldaş, Grup Cazova ve Hasan Karayol ile ayrı bir coşkuya yelken açtı.
Boğaziçi Caz Korosu Şef Masis Aram Gözbek’in yönetiminde 40 dolayındaki kızlı - erkekli koroyla salona Gezi ruhunu taşıdı. Özellikle “Çapulcu musun vay vay”la herkese hem neşe kattı, hem de Gezi direncini hatırlattı. Bunu bir yandan mırıldanırken Yunus Nadi’nin yazdığı “Biz Türkiye’yi Sokakta Bulmadık” kitabı aklıma geldi. İşte Boğaziçi Caz Korosu da, çapulcular da, davetliler de Hasan Karayol da Cumhuriyet kadrosu da aslında bunu demek istiyordu.
Cumhuriyet Türkiye’dir dedim ya. Çünkü temelinde işte bu fikir vardır. Nice aydınlık yıllara Cumhuriyet…

12.05.2014

Hikmet Altınkaynak

Cumhuriyet
__________________
Bağımsızlıktan yoksun bir ulus,Uygar insanlık karşısında uşak olmaktan kurtulamaz.


MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Deniz'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 12.05.2014, 09:34   #2
Çevrimdışı
Melek78
Gerçek Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Cumhuriyet Türkiye’dir(Hikmet Altınkayna)

Konu için teşekkürler... @Deniz68
__________________

  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Melek78'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 12.05.2014, 13:52   #3
Çevrimdışı
Insanlikarayan
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Cumhuriyet Türkiye’dir(Hikmet Altınkayna)

Evet, Cumhuriyeti sokakta bulmadik, Avrupanin göbeginde, Hiristiyan aleminle Savasirken, Yemenden giren Ingiliz Ordularinlada savasiyorduk.

Simdiki Suriye Topraklarindan giren, Fransiz ordularinla, Dogu Anadoluda bulusmus, Bacilarimiza, Analarimiza el atmaya basliyorlardi.

Halbuki simdiki durumda degisen baska birseyde, yok!.
Suriye sinirinda yeniden gavatlar toplanmis, Fransiz ve ingiliz Ispiyonlari Suriyeyi karistirirken, 2011 senesinde Amerikanin yardiminla, Afganistandan 80.000 Taliban yeniden Dogu Anadoluya sokulup, Afganistandan geri cekilen Alman ordulari bile, ERZURUM SAHILINDEN, Ordusunu geri cekmeye baslamistir.

Ayni Osmanli zamanida oldugu gibi, Ermeni toprak taleplerini günümüze tasiyan Hashasi, 23 nisanda, 1915 diye adlandirip, 1Mayista Ermeni Papazini Ankarada karsilayip, Irak´in kuzeyinde kurulan teröristlerle birlikte, Iran´in Batisinda bulunan Hashasi PKK´lilari birlestirip, Ermeni ordusunla yeniden Erzurum katliamlarin devamini getirtmek niyetinde!.

Böylelikle kardes katliami olarak sonuclanan, Türkiyeyi bülüp, Büyük Yahudistan projesini hizlandirmis olan Tayyip, Tarihte yeni bir kitap acip, Abisi Yahudistan Mosadina hayirli isler getirmis oluyor!.

Filistinde gördügümüz gibi, Gaze´ye sindirilmis Ulus gibi, Türk ulusunu dezime etme, Parcala Planlari, simdiki basimizda olan Hashasi gücler tarafindan ele alindigi acik olarak görülmekte!.

Bunun önüne Düsmanliklar cikartarak degil, el ele vererek anca karsilik verebiliriz!.
__________________

-Gurbet Ellerde Aldatılamadı-





Türkiyede
yasamasa bile!.
Ne Mutlu Türk'üm Diyebilene!.
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Insanlikarayan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 12.05.2014, 14:21   #4
Çevrimdışı
Deniz
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Cumhuriyet Türkiye’dir(Hikmet Altınkayna)

Bütün bu gelişmelerde Türkiye ile doğrudan ilişkide olan güç, “Türkiye’nin kırk yıllık müttefiki ABD”dir. Yani “karşı taraf”ta ABD bulunmaktadır. Bugün şu gerçek açıkça teslim edilmek zorundadır; Türkiye egemen sınıfları ikide bir “Sevr korkusu”nu halkın üzerinde salıyorlarsa, bunun baş sorumlusu Kürt halkı değil, ABD’dir. Şimdi de Kürt sorununda “koordinatör” dönemine girilmiş, bu sorunda iyice ABD’ye teslim olunmuştur. Ancak bu yol, çözüm değil, bölge halklarının sürekli olarak karşı karşıya gelmesi, ABD’nin bu sorunu dilediği gibi kullanması anlamına gelmektedir. ABD, bugün ulusal sorunlarda “halkların özgürlüğü ve demokrasi” bayrağını sallamakta, bu slogan, tüm sahteliğine karşın, halkları etkilemektedir. Türkiye egemen sınıflarıysa, Kürt sorununu eşitlik ve özgürlük temelinde çözme iradesinden yoksundurlar ve açıkça görülmektedir ki, iradelerini ABD’ye bağlamışlardır. Gidişat, ABD’nin Ortadoğu ve İran politikasına tam teslimiyetin karşılığı olarak, Kürt sorununu çözümsüz bırakma ve şiddet politikasında ısrar etme yönündedir. Bu yol, çıkmaz sokaktır, sürekli ABD ve diğer büyük emperyalistlerin politikalarına, şantajlarına boyun eğmenin yoludur ve sonunda düşmanlıklar ve çatışmalar bulunmaktadır. Sonuç, bölge halklarının birbirinden kopmaları ve uzaklaşmalarıdır.

-Ülkenin geçmiş bağımlılıklarını bugüne taşıyan, ülkenin geleceğini tehlikeli bir biçimde ipotek altına alan ve tehlikeye atan politikalardır. İşbirlikçi egemen sınıflar geçmiş bağımlılık ve kölelik politikalarından hiç ders almamışlar, bu gerici politikaları ABD’nin istekleri temelinde güncelleştirmişlerdir. Ülkenin sürüklenmek istendiği yer kan ve ateş denizinin tam ortasıdır. Ülkenin geleceği tehlikededir ve halkın aşağıdan gelecek yaratıcılığının dışında bir kurtuluş yolu gözükmemektedir. Ülkenin geleceği her kritik dönemde olduğu gibi bugün de yine halkın ellerindedir...
__________________
Bağımsızlıktan yoksun bir ulus,Uygar insanlık karşısında uşak olmaktan kurtulamaz.


MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Deniz'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
altınkayna, cumhuriyet, hikmet, türkiye’dir, türkiye’dirhikmet, türkiye’dirhikmet, yunus


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:31.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.