21.05.2014, 09:24
|
#1
|
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
|
Vah Zavallı Ülkem! | Tokmak
Başbakan hedef saptırmakta gerçekten usta!
Her skandaldan sonra “Paralel yapı, hükümet düşmanları, darbe teşebbüsü, bizi devirmek istiyorlar!” gibi lâflarla karşı saldırıya geçiyor, “En iyi savunma hücumdur!” prensibini uyguluyor.
Bu onun değişmez taktiği!
Şimdi de köşe yazarlarına saldırıyor.
İki meslektaşımızı diline dolayıp, onların patronlarına seslenerek:
“Bunları hâlâ kapıya koyamıyorsan, sen de aynı zihniyettesin!” diye tehditler savurmayı kendisine nasıl yakıştırıyor, anlamak zor!
İki saygın yazarı işten attırarak ülkeyi düzlüğe mi çıkaracak?
Bu ne kin, bu ne öfkedir?
Hiç aynaya bakmaz mı acaba?
Bir an olsun “Bende de bir hata var mı?” diye düşünmez mi?
Ülkenin hâli pür melâline bakın!
Soma’da, zavallı işçilerin davasını üstlenmek üzere giden avukatlar kelepçeleniyor, kazazedelerin yakınları “Gazetecilerle konuşmayın. Onlara bir şeyler söylerseniz, tazminat alamazsınız!” diye tehdit ediliyor.
Tepkiler Soma sokaklarına taşıp “Başbakan istifa!” sesleri yükselince polisler ve TOMA’lar devreye giriyor!
“İşin fıtratında bu var!” diyerek faciayı normal karşılayan Başbakan’ın söylediği iddia edilen sözler de vahim:
“Hadi gel, benim yanımda yuh de bakayım!”
“Yuh çekersen, tokadı da yersin!”
“Niye kaçıyorsun ulan İsrail dölü?”
Tekmeler, tokatlar, silleler… Tam bir kargaşa!
Tüm bu olanlar ve bölgede estirilen devlet terörü aslında, yakınlarını kaybeden işçi ailelerinin derin ıstırabına saygısızlıktır!
Ülkenin acınacak hali yürekleri dağlıyor!
Sözcü
__________________
“Gittin mi büyük gideceksin!
Ayrılık bile gurur duyacak seninle..”
|
|
|