23.05.2014, 08:49
|
#1
|
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
|
Hiç Yakışıyor mu? | Tokmak
Bu karışık günlerde, beyefendinin hedefinde Cumhurbaşkanlığı var!
Sahi, bu öfkeyle, bu kinle, bu nefretle nasıl Cumhurbaşkanı olacak?
Dünya böyle bir Cumhurbaşkanı görmüş müdür?
Halkının en az yarısını sevmeyen, sürekli suçlayan, nefret eden bir insan nasıl o ülkenin Cumhurbaşkanı olur?
Yabancılar bile “Başbakan Erdoğan Türkiye’yi ne duruma getirdi?” diye şaşkın şaşkın bakıyor ve halimize acıyor!
Dünyaca ünlü Financial Times gazetesinde yayınlanan David Gardner imzalı yorumda, Başbakan Erdoğan’ın söylemlerinin ülkede kutuplaşmaya yol açtığı belirtilerek “Durdurulamayan Erdoğan, bölünmüş bir Türkiye’ye başkanlık edecek!”deniliyor.
Başbakan, sürekli olarak hücumda… Kendisini eleştirenlere neler demiyor ki?
Gazeteciliğin yüz aklarından olan saygın meslektaşlarımıza “Sürüngen, utanmaz, insan müsveddesi” diye bağırıyor.
Hızını alamıyor, ağzından (bir başbakana hiç yakıştıramadığımız) hakaret sağanağı boşalıyor:
“Şerefsiz, edepsiz, ahlâksız, alçak, zavallı, haysiyetsiz, vicdansız, utanmaz, vicdanına beton dökülmüş, hain, zelil, sefil, dalkavuk, nebbaş!”
Cümleleri arasına serpiştirdiği bu hakaret sözcüklerinden en ilginci: “Nebbaş”Arapça kökenli bu kelime “Ölü soyucu, mezar soyguncusu” anlamına geliyor.
Evet, bu ülkede mezar soyguncuları da var ammaa… Onlar, Başbakan’ın işaret ettiği haysiyetli, şerefli, onurlu kişiler değil…
Ölü soyucuların kimler olduğu, Soma faciasında ortaya çıktı!
Sözcü
__________________
“Gittin mi büyük gideceksin!
Ayrılık bile gurur duyacak seninle..”
|
|
|