Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türkiye ve Dünyadan Haberler > Ülkemiz ve Dünya Gündemi > Diğer Köşe Yazıları

Diğer Köşe Yazıları Ülkemiz Yazarlarının Ulusal Basında Yazdıkları Köşe Yazıları ve Bizlerin Yorumları


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 04.08.2016, 17:34   #1
Çevrimdışı
ReaL
Deniz Sevengillerden

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Uzlaşı: Kimle, Hangi Konuda?

Uzlaşı: Kimle, Hangi Konuda?

15 Temmuz gecesi Türkiye bir felaketin eşiğinden döndü.

Felaketin bıraktığı enkaz büyük.

Sonrasında ortaya çıkan tabloya bakılırsa darbe iktidara değil, ülkeye yapıldı.

Böyle bir ortamda elbette siyasi görüş farklılıklarını ve tartışmaları bir tarafa bırakmak gerek.

Ülke ağır bir krizden geçerken “Geçmişte sen şunu yapmıştın, sen şöyle yaptığın için bu işler böyle oldu” demenin şu anda kimseye bir faydası yok.

Birliğe, bütünlüğe ve buradan çıkacak ortak akla ihtiyacımız var. Çünkü ülke, ortak akılla ancak düzlüğe çıkabilir.

İktidar da muhalefet de birlik, bütünlük mesajları veriyor. Bu iyi bir şey.

Fakat iş mesajdan öteye gitmiyor. Çünkü iktidar mensupları uzlaşmayı ortak bir akıl üretmek, sorunların üstesinden el birliğiyle gelmek olarak görmüyor.

Uyguladığı politikalara destek olunması ve herkesin onların yanında durması olarak anlıyor.

“Gelin benim yanımda durun, benim politikalarıma destek olun, bu felaketi atlatalım” diyorlar.

Böyle uzlaşı mı olur Allah aşkına?

Uzlaşma, ortak akıl üretmek demektir. Bir felaket karşısında ayrılıkları bir tarafa bırakıp el birliği yapmak demektir. Yoksa birinin yanına gidip onun politikalarına teslim olmak değil.

Darbe başımıza zembille inmedi ki. Sizin 14 yıldır uyguladığınız politikalar neticesinde ülke bu hale geldi.

Hal böyleyken hâlâ kendinizi tek doğru görüp herkesi yanınıza çağırmak akıl alır bir davranış mı?

Elbette uzlaşmak gerek. Elbette birlik ve bütünlük kurmak gerek. Elbette bu alçak saldırı karşısında ülkeyi yöneten iktidarın yanında durmak gerek.

Yanınızda duralım tamam da tüm bunlarda sorumluluğu olan sizler nerede duruyorsunuz? Ne yapıyorsunuz? Ne söylüyorsunuz?

Yaşadığımız bu yıkımdan çıkmak için ne öneriyorsunuz?

Yalnızca sizin aklınızla işler düzelecek olsaydı zaten ülke bu hale gelmezdi.

Kendiniz de söylüyorsunuz: “Aldatıldık, kandırıldık, yanlış yaptık.”

Darbeden sonra kimseye danışmadan, kimsenin fikrini almadan attığınız adımların ülkeyi daha büyük felaketlere sürüklemediğini nereden bileceğiz?

Bir kere daha kandırılmadığınızın, aldatılmadığınızın garantisi ne?

Mesela….

Mesela dinle hayatı tanzim etme fikrinden vazgeçtiniz mi?

Laikliğin ülke için bilhassa inanç özgürlüğü için çok kıymetli bir değer olduğunu kabul ettiniz mi?

Hamasi dış politikanın ülkeyi felakete sürüklediğini anladınız mı?

Liyakati bir tarafa bırakıp ‘alnı secde gören adam’a geçtiğiniz iltimasa dayalı istihdam politikalarından vazgeçtiniz mi?

‘Dindar nesil yetiştireceğiz’ diye eğitim sistemini felç ettiniz; kendini dindar olarak tanımlayan bir grubun neden olduğu felaketten sonra bu görüşünüzü değiştirdiniz mi?

Demokrasiyi sadece sandıktan ibaret görüp özgürlükleri kısıtladınız; bağımsız yargıyı, bağımsız medyayı yok ettiniz; bu konuda farklı bir tutuma yöneldiniz mi?

Din, toplumsal ilişkileri düzenleme aracı yapıldığında büyük felaketlere neden oluyor; bunu görüp kabul ettiniz mi?

İktidarın, özellikle Erdoğan ve çevresinin ülkeyi felakete sürükleyen bu alçak darbe sonrası uyguladığı politikalara, siyasette kullandığı dile bakılırsa yukarıdaki sorulara evet cevabı vermek neredeyse imkansız.

Çünkü hâlâ kabadayılığa ve hamasete dayalı bir dış politika var.

Bu politikalarla mı ülkeyi yıkımdan kurtaracaksınız?

Din hâlâ siyasetin odağında.

İktidar medyası ayrımcı yayınlarına devam ediyor.

Atılan adımların önemli bir kısmı ülkeyi düzlüğe çıkarmaktan daha çok iktidarı sağlama almaya yönelik.

Hal böyleyken bir uzlaşmadan bahsetmek olacak şey değil.

Ülke ağır enkaz altında.

Harp okullarını kapatalım. Genelkurmay başkanı başbakana bağlıyken, kuvvet komutanlarını savunma bakanına bağlayıp TSK’yı zayıflatalım.

TSK’ya imam hatip mezunlarını da alalım. MİT’i, genelkurmayı cumhurbaşkanına bağlayalım.

Yargıyı da cumhurbaşkanı dizayn etsin.

Medya da cumhurbaşkanına göre tutum belirlesin.

Herkes cumhurbaşkanına tabi olsun. Her şeyi cumhurbaşkanı kontrol etsin.

Ülkeyi polis devleti yapalım.

Bu politikalarla mı ülkeyi yıkımdan kurtaracaksınız?

Olacak şey mi bu Allah aşkına? Gerçekten ne yaptığınızın farkında mısınız?

Cumhurbaşkanının tek adam olma çabası ülkeyi bu felakete sürüklemedi mi?

Bu apaçık ortadayken, alçak saldırıdan sonra bile benzer politikaları sürdürmek olacak şey mi?

Hem bildiğini okumak hem de bir uzlaşıdan bahsetmek…

Bu uzlaşma değil, ülkeyi yıkıma götüren yanlış politikalara ortak olmaya çağırmaktır.

Uzlaşma, miting meydanlarında muhalefet liderleriyle poz vermek değil, hatalardan ders çıkarıp doğru politikaları bulmak için başkalarının görüşüne değer vermektir. Sorunların üstesinden gelmek için ortak akılla politika üretmektir. El birliği yapmaktır.

Yanlış yapıyorsunuz

İşin şakası yok. Türkiye ağır bir yıkım yaşadı.

Çeşitli nedenlerle Batı’da oluşan Erdoğan nefreti her geçen gün daha da büyüyor. Bu nefret, ülkeyi tahmin edemeyeceğimiz felaketlere sürükleyebilir.

Bu nedenle, enkazdan çıkmamız için gerçek bir demokrasiye ihtiyacımız var.

Kabadayılıkla, hamasetle değil, aklıselimle üretilecek iç ve dış politikalara ihtiyaç var.

Bağımsız yargıya ihtiyacımız var.

Olaylara tarafsız bakan farklı düşüncelerin rahatça dillendirildiği bağımsız medyaya ihtiyaç var.

Bütün yetkilerin tek bir kişide toplandığı değil, güç ve yetkinin paylaşıldığı sağlıklı işleyen, denetlenebilir bir sisteme ihtiyacımız var.

Gerçek anlamda iç barışı sağlayacak adımlara ihtiyacımız var.

Ülkemize dışarıdan gelen bu saldırıyı başka türlü atlatamayız.

“En doğrusunu ben biliyorum, siz yanımda durun yeter” diyerek bu yıkımdan çıkamayız.

Yanlış yapıyorsunuz. Kendinizi kurtarmak için can havliyle üzerinde düşünülmemiş adımlar atıyorsunuz. OHAL’in sağladığı kolaylıkla panik halde kimseye danışmadan kararlar alıyorsunuz.

Fakat şunu bilmelisiniz ki böyle yaparak kendinizi de ülkemizi de kurtaramazsınız.

Ülke kurtulmazsa siz de kurtulamazsınız.

Bunu biliyorsunuz değil mi?

Levent Gültekin
__________________



Tüm katılımcı arkadaşların okumasını rica ediyorum... Lütfen Tıklayınız..
* * *
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz ReaL'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 04.08.2016, 18:49   #2
Çevrimdışı
Mustafa Akten
Abdülmelik Hankendi

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Uzlaşı: Kimle, Hangi Konuda?

Can çıkarsa huy bedenden ancak ayrılır..

Bizim yöremizde huylu huyundan vazgeçmez diye bir söz var..
Zat-ı devletleri hazreti imam Tayyip, bir fundementalist=kökten dinci! Huylu huyundan vazgeçermi?

Bir kökten dinci belayı üzerimizden def etmeye çalışırken, herkese inanmadığı demokrasi adına mavi boncuk dağıtıyor, bir dinci bela giderken, 2. ci dinci bela devleti parsellemenin ve istediği kıvama getirmenin peşinde.

Devlet katmanlarında iki virüsten biri Cemaat mürit ve militanları idi, bir diğer virüs ise AKP ve onun idarecileri.. Bunlar devlet hayatından ve kadrolarından temizlenmedikçe Türkiye kolay kolay rahat yüzü görmeyecektir.. Şahsen inancımız bu yöndedir..
__________________
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz Mustafa Akten'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
hangi, kimle, konuda, uzlaşı


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 09:12.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.