Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türkiye ve Dünyadan Haberler > Ülkemiz ve Dünya Gündemi > Diğer Köşe Yazıları

Diğer Köşe Yazıları Ülkemiz Yazarlarının Ulusal Basında Yazdıkları Köşe Yazıları ve Bizlerin Yorumları


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 15.03.2019, 19:45   #1
Çevrimdışı
Rosebud
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Entellektüel Harlot* ya da...

İnsanın tarihinde, kendisi dışında, yeni olan belki de hiçbir şey yoktur… İyi, kötü, güzel, çirkin, doğru ve yanlış gibi insanın yaşamını saran kavramlar da aslında yoktur ve hatta “boştur”; bir bedende yaşanmadığı, bir yürekte duyulmadığı, bir zihinde yer almadığı sürece. Daha da ötesi; onlar bir benliğin içinden duyulmadığında ne anlamlı ve ne de önemlidirler. “Benim-olmayan” bir iyilik “benim-olmayan” bir kötülük kadar “ben-siz”dir… Ve bu bakımdan düşünüldüğünde, insanın üzerinde düşünmesi gereken belki de en önemli sorulardan biri “ben neyim”den çok “ben-siz” miyim? sorusudur. Çünkü; “ben-sizlik” sizden her şeyi alır ve de “benliğinizi” hamal yapar. Zaten“ben-siz” olanın “ben neyim” sorusunu sorması mümkün olmadığı gibi sorduğunda da vermiş olduğu yanıt hem önemsiz ve hem de anlamsızdır. Böylesi durumda “ben”; var-olma ve eyleme biçimlerinin kendisi hakkında tasdik edildiği şeyler olmaktan çıkar; bizzat kendisini oluşturan her şeyin başkalarının tasdik ettiği durumlar, eylemler ve biçimlerin hamalı haline gelir. “Ben” gitmiştir; yerine gelen beli bükük bir taşıyıcıdır; kendisini bile kendisinin sırtından atan “ben-sizlik” gelmiştir yerine…

Bu satırların nedeni ya da nedenleri insanın tarihinde görülen onca yoksunluk, “yoksulluk” ve her türden düşkünlük durumlarıdır; dün olduğu gibi bugün de varlığını sürdüren. Dünü anlamak işte bu bakımdan önemlidir… Şaşkınlık yerini ancak böylece analize ve kavrayışa bırakabilir…

Dün; Sofistler diye anılan bir grup insan vardı… En önemlileri ve ünlüleri arasında Leontinili Gorgias, Protagoras, Antiphon, Prodikos, Kritias ve de Thrasymakhos anılabilir. Onlar kimdi? Onlar neyi savundular? Bu ve benzeri soruların yanıtlarını vermek güç olmasa da onların bir Okul oluşturmadıklarını söylemek; açıklamanın en azından kısa olamayacağını ve dolayısıyla da burada bunu yapmanın uygun olmayacağına ilişkin kendiliğinden bir açıklama oluşturur. Bununla birlikte yine de onlar iki gruba ayrılabilir: ı) Eleştirel aklı temel alarak bilgeliği sürdürenler ıı) Sahte bilgelik pozuna bürünenler; bilgeymiş gibi, bilgiliymiş gibi görünenler.

Sofist terimi (sophist, sophistes) başlangıçta birini aşağılamak, küçümsemek veya alaya almak için kullanılmıyordu. Herodot; Solon ve Pythagoras’ı sofist olarak çağırıyordu. Bu bağlamda sofist; bilge insan, bilgelik sahibi olan insan (sophia) anlamına geliyordu. Ancak daha sonraları ‘sophistes’, yani Sofist bilgelik ile bağlarını yitirdi ve de o ‘to sophon’(cleverness, kurnaz, zeki, işini bilen, her kalıba giren ve en önemlisi de aldatan, kandıran, sahtekâr) olarak tanımlandı. Ben bunu entellektüel harlotluğun miladı olarak görüyorum. Başka bir ifadeyle; bu, bilgeliğin karşısına erdemini yitirmiş aklın çıkışıdır… Sofist artık bilge değildir; o kendini bundan böyle yaptığı her şeyi meşrulaştırma savaşında kurnazca, zekice argümanlar öne süren, kendi çıkarları için aldatandır, kandırandır. O, bu bakımdan Aristotelesçi bir kavrayışla söylenecek olursa, “çakma entellektüeldir”.

Platon Sofist adlı diyalogunda sofistin altı farklı anlamını verir. Temel düşünce ise Sofistlerin aklın tüccarlığını yapmasıdır. Bir Sofist akıl tüccarıdır; hakikat, doğru, iyi, güzel vb. şeyler onu ilgilendirmez. Birçok bakımdan günümüzün pseudo/sahte/çakma entellektüellerine de benzerler. Çünkü; onlar da her şeyde “yararın hükmünü” görürler.

Aristoteles’in Sofistlere ilişkin tanımı çok daha açıktır: “Sofistler sahte bilgelikten para kazananlardır.” Acaba Aristoteles dün olduğu gibi bugün de sözüm ona çeşitli düşünce kuruluşlarında “efendisinin” çıkarlarını yazanları, meşrulaştıranları, övenleri, aldatanları, sahtekârları, kandıranları ve bu zemin üzerinden tartışanları kastetmiş olabilir mi?

Dün olduğu kadar bugün de, ne çok entelektüel, bu anlamda, sofistleşmenin ve de ben-sizleşmenin arzulu alkışlayıcıları arasında yer almaktadır… Ne çok sofistler ben-sizleşenler ile çoğalmaktadır… Sahte bilgelik nasıl da bilgeliğin üzerine yürümektedir; aynı bir harlot gibi. Harlotlaşmak ne kadar da tüccar akla yakışıyor ve de taraftar topluyor… Sahte bilgelik günümüzde de ne kadar çok aklı, hakikati ve erdemi karartıyor; aynı dün Dünyanın ilk demokrasisini, Atina demokrasisini karartıp yıktığı gibi.

Demokraside bilgelik yerini entellektüel harlotluk ile değiştirirse ömrü uzun olmaz. Demokraside entellektüel harlotlar ya da sofistler hakiki bilgelerin yerini alır, bilgelik sürgün edilirse bırakın demokrasiyi ortada insan kalmaz. Çünkü demokrasi kültürü propaganda ile yeşermez, yeşeremez. Hitler bunun en başarılı örneğidir. Eleştirel aklın bir at sineği gibi demokrasiyi uyanık tutması gerekir. Sokrates bunu çok önce görmüştür. Sorgulanmamış yaşamın yaşamaya değmeyeceğini söyleyerek her türden dogmatizmin taşıdığı felaketi sezmiştir.

Tüccarlık kendi başına ne iyi ve ne de kötüdür; ama sahte bilgelik tüccarı olan entellektüel harlotlar kötüdür; onlar her şeyin o güzel kokusunu, rengini ve de özünü alırlar. Onlar hakikati çalarlar… Geriye bıraktıkları nahoşluktur, yozlaşmışlıktır, sığlıktır her anlamda… Ve belki de Alev Alatlı’nın ifade ettiği anlamda paçozluktur da…

Bu kavrayış yeni değil. Ksenophon’un entellektüel harlotluğun özünü hepimizden iyi görmüş ve de tanımlamış olduğu söylenebilir. O şöyle der:

Sophistler/harlotlar aldatmak ve çıkar elde etmek için yazarlar; onların kimseye hayrı dokunmaz. Çünkü Sofistlerin hiçbiri ne erdemlidirler ve ne de erdemli olurlar. Zaten onların kendileri de Sofist olarak çağrılmaktan hoşnutturlar ki bu terim düşünenler için bir hakarettir. O nedenle; sizleri sofistliği meslek edinenlere karşı kendinizi korumanız hususunda uyarıyorum…

Sofistler aklını satar. Onların sahip olduğu akıl erdemini kaybetmiş akıldır. Dolayısıyla almış oldukları duruşlar ve pozlar da harlotluğa uygundur.

Platon, Aristoteles ve Ksenophon sofistlerin/harlotların çakma entelektüel olduklarını söylerler. Onlar için para/nakit aşkı her şeyden önce gelir. Tüm yaşamları bu aşk tarafından esir edilmiş gibidir. “Akıllı olmak”, “zeki olmak” insanı bilge kılmaz; ama harlot kılabilir… Demokrasiyi bence ve bugün en fazla tehdit eden de demokratik erdemleri yok ederek iyi, güzel ve soylu olan her şeyi boğan bu entellektüel harlotlardır; bu entellektüel harlotluktur. Hepimizin yakından gördüğü ve bildiği gibi… Dünyada ve Türkiye’de demokrasinin kaderi bu gerçeğin görülmesine bağlıdır.

Prof.Dr. H.Nur ERKIZAN

Muğla Haber

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Felsefe Bölümü

*Harlot sözcüğünün İngilizcede karşılığı; ilkesiz, tercihlerinde ilkesiz, hiçbir ahlaki ilkesi olmayan, aldatan, dönek, namussuz, dürüst olmayan, aklına estiği gibi başıboş gezip dolaşan, haz, çıkar ve yarar peşinde koşan ve bunun için de kendini satan kadın ve erkek anlamlarına gelir. Eski Fransızcada daha çok erkek için kullanılır (harlot, herlot). Sofist aklını satar; dolayısıyla da o bir entellektüel harlottur. Harlot ile ilgili ve hemen hemen aynı anlam içeriğine sahip bir diğer terim ise Latinceden gelir. Meretricius bir sıfattır ve de meretrix’den gelir. Sözlük anlamı ‘kendini kiralayan’dır (mereri).İngilizcedeki meretriciousness terimi de aynı kökten gelir. Birinci anlamıyla o; biraz da Aristotelesçi bir ruhla söylenecek olursa; görünüşte ilgi çekici olmakla birlikte gerçekte hiçbir değere, öneme ve de saygınlığa sahip olmamayı ifade eder. İkinci anlamıyla ise, meretricious ya “kendini satma”, “kiralamayı” ya da bu özellikleri gösteren karakter özelliklerini belirtir.

Prof.Dr. H.Nur ERKIZAN

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Felsefe Bölümü

*Harlot sözcüğünün İngilizcede karşılığı; ilkesiz, tercihlerinde ilkesiz, hiçbir ahlaki ilkesi olmayan, aldatan, dönek, namussuz, dürüst olmayan, aklına estiği gibi başıboş gezip dolaşan, haz, çıkar ve yarar peşinde koşan ve bunun için de kendini satan kadın ve erkek anlamlarına gelir. Eski Fransızcada daha çok erkek için kullanılır (harlot, herlot). Sofist aklını satar; dolayısıyla da o bir entellektüel harlottur. Harlot ile ilgili ve hemen hemen aynı anlam içeriğine sahip bir diğer terim ise Latinceden gelir. Meretricius bir sıfattır ve de meretrix’den gelir. Sözlük anlamı ‘kendini kiralayan’dır (mereri).İngilizcedeki meretriciousness terimi de aynı kökten gelir. Birinci anlamıyla o; biraz da Aristotelesçi bir ruhla söylenecek olursa; görünüşte ilgi çekici olmakla birlikte gerçekte hiçbir değere, öneme ve de saygınlığa sahip olmamayı ifade eder. İkinci anlamıyla ise, meretricious ya “kendini satma”, “kiralamayı” ya da bu özellikleri gösteren karakter özelliklerini belirtir.
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz Rosebud'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 15.03.2019, 19:53   #2
Çevrimdışı
Rosebud
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Entellektüel Harlot* ya da...

Her zaman, insanların sadece entellektüalite sahibi olmalarının onları eğitimli, okumuş ve bilgili yapmayacağını savunmuşumdur o yüzden insan kalitesinden söz etmem gerektiğinde entelektüel kavramı yerine sofistike kavramını kullanırım çünkü gerçek anlamda sofistizm, entellektüaliteden daha geniş bir kavramdır, sofistike insan; hayatı bilen, entelektüel, fazlasıyla incelmiş, doğal olmayan insandır; burada sözünü ettiğim doğal olmama durumuna olumsuz bir anlam yüklemeyin doğal olmamak özetle odun gelip kütük gitmemektir, incelemektir, elektronik cihazlar söz konusu olduğunda da çoğunlukla sofistike cihazlar denilir bu çok gelişmiş kompleks aygıtları tanımlamak için de kullanılır.
Sayın Erkızan konuyu çok iyi irdelemiş, hislerime tercüman olmuş; son 17 yıldır maalesef onlarca Entelektüel Harlot belli köşe başlarını tutmuş TV’lerde, gazetelerde her gün beyin yıkıyorlar ve çok üzücüdür ki renksizlik modernite olarak çıkıyor karşımıza.
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz Rosebud'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
entellektüel, harlot


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 17:55.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.