S-400'ler Geldikten Sonra ABD'den Türkiye Karşı İlk Hamle

[@Insanlikarayan]

ABD, Kıbrıs Rum kesimine silah ambargosunu kaldırmak için harekete geçti.

ABD Temsilciler Meclisi, Güney Kıbrıs Rum yönetimine uygulanan silah ambargosunun kaldırılmasını düzenleyen yasayı kabul etti.

Demokrat Parti Milletvekili David Cicilline tarafından ABD Temsilciler Meclisi’ne sunulan yasal düzenleme, 253 lehte, 171 aleyhte oy ile kabul edildi. ABD Senatosu’nda da onaylanan yasanın imza için ABD Başkanı Donald Trump’a gönderileceği belirtildi.

ABD Senatosu ile ABD Temsilciler Meclisi’nde onaylanan yasa, Güney Kıbrıs’a belli ön koşullar çerçevesinde silah ambargosunun kaldırılmasını öngörüyor. Yasaya göre; Rum yönetimi, Rusya'ya ait savaş gemilerinin limanlarını kullanmasına izin vermeyecek.

Doğu Akdeniz'deki enerji kaynakları nedeniyle kriz yaşanırken, ABD'nin verdiği bu karar dikkat çekti.

KKTC LİDERİ AKINCI'DAN RUM YÖNETİMİNE ORTAK KOMİTE TEKLİFİ

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti lideri Akıncı, Birleşmiş Milletler (BM) Kıbrıs Özel Temsilciliği aracılığıyla, Rum lider Nikos Anastasiadis'e hidrokarbonlar konusunda ortak bir komite kurulması yönünde yeni bir öneri sundu.

Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre Akıncı, öneriyi Rum lider Anastasiadis'in önceden incelemesine ve iki liderin baş başa görüşmelerinde birlikte değerlendirebilmelerine olanak sağlamak amacıyla, BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs İyi Niyet Misyonu'nda koordinatörlük görevi yapan Sergiy Illarionov aracılığıyla bugün iletti.

Açıklamaya göre öneri iki toplumdan eşit sayıda üyenin katılımıyla oluşacak komitenin BM gözetiminde olmasını, ayrıca AB'nin de gözlemci olarak yer almasını içeriyor.
Ortak komitenin yapısı, hedefleri ve çalışma yöntemini belirleyen öneri, ayrıca bir fon oluşturulmasını ve fondan nasıl yararlanılacağı gibi detayları da kapsıyor.

DIŞİŞLERİ’NDEN DESTEK

Dışişleri Bakanlığı, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, Kıbrıs Adası etrafındaki hidrokarbon kaynaklarının araştırılması ve işletilmesine yönelik Kıbrıs Türk tarafının hazırladığı yeni bir kapsamlı işbirliği önerisini Birleşmiş Milletler (BM) aracılığıyla Kıbrıs Rum tarafına bugün sunduğunun öğrenildiğini, bunu memnuniyetle karşıladıklarını ve desteklediklerini açıkladı.


Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, söz konusu önerinin, Kıbrıs Türklerinin ve Kıbrıslı Rumların, Ada'nın eşit ortakları olarak, eşit haklara sahip oldukları hidrokarbon kaynakları konusunda, gelir paylaşımı dahil, işbirliği yapmalarını ve bu kaynaklardan eşzamanlı olarak birlikte yararlanmalarını öngördüğüne vurgu yapıldı.

Açıklamada, "Kabulü halinde bu öneri, iki taraf arasında yeni bir işbirliği dönemi başlatacak, bölgesel barış, istikrar ve işbirliğinin gelişimine katkıda bulunacak ve Kıbrıs meselenin çözümü için de uygun bir zemin yaratacaktır. Bu nedenle BM ve AB dahil, ilgili tüm taraflara ve özellikle garantör ülkelere, bu önemli fırsatı değerlendirmeleri, söz konusu işbirliği önerisine destek vermeleri ve Ada'daki iki tarafı hidrokarbon kaynakları konusunda işbirliğine teşvik etmeleri çağrısında bulunuyoruz" denildi.

Açıklamada, "Ülkemizin Doğu Akdeniz’de kendi kıta sahanlığı haklarının yanı sıra Kıbrıs Türklerinin Ada’nın doğal kaynakları üzerindeki eşit haklarını korumak konusundaki kararlılığı tamdır. Bu çerçevede Kıbrıs Türklerinin söz konusu hakları garanti altına alınıncaya kadar, bu hakları korumak konusundaki kararlı ve ilkeli duruşumuzu devam ettireceğimizi bir kez daha uluslararası toplumun dikkatine getirmek isteriz" ifadeleri kullanıldı.


KRİZİ NASIL BAŞLADI

Son dönemde giderek artan gerginliğin geçmişi, 2000'li yılların başına, yani Doğu Akdeniz'de zengin doğalgaz kaynaklarının yer aldığına ilişkin bilimsel öngörülerin ortaya çıkmaya başladığı döneme dayanıyor.

2010'dan itibaren Doğu Akdeniz'de zengin hidrokarbon yataklarının keşfedilmesi ve uluslararası büyük enerji şirketlerinin bölgeye akın etmesiyle birlikte gerginlik daha da arttı.

Kıbrıs Rum kesimi, 2002'den itibaren Doğu Akdeniz'de başta Mısır olmak üzere diğer kıyıdaş ülkeler Lübnan, Suriye ve İsrail ile Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) anlaşmaları yapmaya başladı.
Türkiye ise bu anlaşmaların KKTC Türkleri ve Türkiye'nin haklarını çiğnediği için konuyu BM'ye taşıdı ve kendi münhasır ekonomik bölge haritalarını BM’de onaylattı.

Türkiye'nin BM nezdinde itirazlarına rağmen Kıbrıs Rum kesimi, 2007'nin başında 13 adet arama sahası ilan etti ve büyük petrol şirketlerine ruhsat verme aşamasına geçti. Buna karşılık olarak Türkiye, Doğu Akdeniz'de kendi ekonomik bölgesinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde belirlediği bölgelerde TPAO'ya arama ruhsatları verdi.

Kıbrıs Rum kesimi Türkiye ve KKTC’nin münhasır ekonomik bölgesinde de hukuk dışı aramalara başlaması üzerine, Türkiye’de kendi ve KKTC’nin izni ile kendi arama ve sondaj faaliyetlerine başladı.

Odatv.com