Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türk ve Dünya Tarihi > Dünya Tarihi


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 19.06.2009, 22:21   #1
Çevrimdışı
ReaL
Deniz Sevengillerden

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü

Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü
(Liberty of Statue)





Heykel, 19. yüzyılın ortalarında Türk toprağı olan Mısır’a dikilmesi maksadıyla Fransızlar tarafından hazırlanmış ama sonradan yaşanan bazı şanssızlıklar yüzünden Mısır yerine Amerika yolunu tutmuştu. İşin daha da garip tarafı, heykelin masraflarının büyük kısmının, zamanın hükümdarı Sultan Abdülaziz tarafından bizzat ödenmiş olmasıydı.



1880’li yıllarda Fransa’da yapılan Özgürlük Heykeli’nin masraflarının büyük kısmının Osmanlı'dan çıkıp, projesinin New York’a değil, o yıllarda Türk toprağı olan Mısır’a dikilmek üzere hazırlanarak son anda yaşanan bir talihsizlik neticesinde Amerika’ ya gitmiştir.




Kaçırılan Bu Fırsatın Kısa Öyküsü

19. asırda Osmanlı İmparatorluğu’nun toprağı olan Mısır, yüz- yılın ilk yıllarından itibaren Kavalalı Mehmet Ali Paşa’ nın soyun dan gelen ‘Hıdiv’ unvanlı valiler tarafından idare ediliyordu ve içişlerinde bağımsız hale gelmişti. Mısır valileri, sadece yabancı memleketlerle imzaladıkları anlaşmalarla mali protokolleri padişaha tasdik ettirmekle yükümlüydüler ve İstanbul, bu gibi talepleri genellikle her zaman yerine getiriyordu.

Mısır Valisi Said Paşa’nın Fransız mühendis Ferdinand de Lesseps’e 1854’te hazırlattığı ve Akdeniz ile Kızıldeniz’i birbirine bağlayacak olan Süveyş Kanalı projesi de onaylanmak için Osmanlı hükümdarına sunulmuştu. Projenin arkasında Fransa vardı ama İngiltere, Akdeniz’deki ve Hindistan’daki hakimiyetini sona erdirebilecek olan böyle bir hazırlığa karşı çıkıyor ve zamanın hükümdarı Sultan Abdülaziz’i, projeyi reddetmesi için devamlı bir baskı altında tutuyordu.



Said Paşa, İstanbul’un tasdikini beklemedi ve 1854’ün 30 Kasım’ında Fransız mühendise projenin hayata geçirilmesi için gerekli şirketin kurulması iznini verdi. Fransız sermayesiyle kurulan şirketin hisse senetlerinin tamamı satılınca İngiltere, Sultan Abdülaziz’e daha da fazla baskı yapmaya başladı ve hükümdar, Mısır Paşası’nın projesini 12 yıl boyunca onaylamadı.

Mısır tarafı ise, İstanbul’un tasdiki gelmeden işe başladı ama Said Paşa 1863’te birdenbire ölüverdi. Yerine geçen İsmail Paşa ise Fransız değil, İngiliz taraftarıydı, bu yüzden iktidarının ilk yıllarında projeye gereken önemi vermedi ama daha sonraki senelerde Kanal’ın Mısır’a nasıl bir hayati değişiklik getireceğini farkedince işe o da dört elle sarıldı. Kazılar neredeyse tamamlanmak üzereyken Fransız hükümeti, Sultan Abdülaziz’e İngilizler’den daha fazla baskı yapmaya başladı.

Sultan Abdülaziz, 1866’nın 19 Mart’ında yayınladığı fermanla Kanal’a izin verirken Kanal Şirketi ile Said ve İsmail Paşalar arasında varılan anlaşmaları onayladı, üstelik Mısır’ın kanal inşaatı için yaptığı dış borçları da devlet garantisi altına aldı ve kendisi de Kanal Şirketi’nin hisselerine oldukça yüksek bir meblağ yatırdı.



Asya'nın Işığı Olacaktı

Said Paşa ile kanalın mühendisi olan Ferdinand de Lesseps arasında 1854’te varılan anlaşmanın çok ilginç bir maddesi vardı: Kanal’ın Akdeniz’e açıldığı yere dev bir heykel dikilecekti. Heykel, firavunlar zamanının giysilerine bürünmüş bir kadın şeklinde olacak ve elinde ‘Asya’nın ışığının Mısır’dan geldiğini’ sembolize eden bir meşale tutacaktı. Sultan Abdülaziz’in ödediği paralar arasında yapılacak olan heykelin masraflarının bir bölümü de vardı.

Paşa ve mühendis, eseri Fransa’nın tanınmış heykeltraşlarından olan Frederic Auguste Bartholdi’ye sipariş ettiler, hatta bir hayli avans da ödendi ve Bartholdi işe başladı. Dikileceği yerde monte edilecek şekilde parçalar halinde hazırlanan heykel birkaç sene sonra tamamlanmış, kanalın Akdeniz’e açıldığı yerde birkaç hafta içerisinde yerleştirilebilecek hale getirilmiş ve Marsilya’dan bir gemi ile Mısır’ a nakledilmesinin hazırlıklarına bile girişilmişti.

Said Paşa’dan sonra Mısır’ın başına geçen İsmail Paşa, Müslüman bir memlekette böylesine büyük bir heykelin dikil- mesinin halk arasında hoşnutsuzluk yaratacağını düşündü ve mü hendis Ferdinand de Lesseps’e, heykelin Mısır’a getirilmemesi talimatını verdi. Mühendis’in Paşa’yı ikna çabaları neticesiz kaldı. Süveyş Kanalı 1869 Kasım’ ında dünyanın dört bir tarafından gelen davetlilerin katıldı ğı büyük ama “heykelsiz” törenlerle açıldı. Bartholdi’nin eseri ise, Mısır’da bu yaşananlardan sonra Paris’te bir depoya kondu ve tozlanmaya terkedildi.

O yıllarda dünyanın bir başka tarafında, Fransa ile Amerika Birleşik Devletleri arasında büyük bir muhabbet yaşanıyor ve taraflar birbirlerine jest üstüne jest yapıyorlardı.



Heykel Amerika Yolunda

Paris’te kurulan Fransız-Amerikan dostluk grubunun lideri olan Edouard Rene Lefebvre de Laboulaye, Fransız Hükümeti’ni Amerikalılar’ın Fransa’n ın dostluğunu daima hatırlamaları için bir hediye gönderilmesi konusunda ikna etti ve hediyenin devasa bir heykel olması kararlaştırıldı. Heykel bir elinde hukuku simgeleyen bir kitap tutacak, diğer elinde de “Dünyayı aydınlatan özgürlüğün sembolü” olan bir meşale taşıyacaktı.

Paris Fuarında Sergilenirken (4 Temuz 1884)



Sipariş gene aynı heykeltraşa, Frederic Auguste Bartholdi’ ye verildi. Bartholdi’nin eseri zaten hazırdı, senelerden beri bir depoda beklemedeydi ve tek eksiği üst kısmında, yani elleriyle kollarında ve yüzünde bazı değişiklikler yapılmasıydı.



Amerikalılar heykelin New York’un hemen girişinde bulunan ufak adalardan birine yerleştirilmesine karar verdiler. Bartholdi, kaidenin yerini görmek için New York’a gitti ve Paris’e dönüşünde yeniden işe başladı. Bakır ve çelikten yaptığı heykelin mühendisliği ilgilendiren taraflarını Paris’e kendi adıyla anılan bir kule dikmiş olan Gustave Eiffel ile beraberce çalışarak tamamladı ve 1884 Haziran’ ın ilk günlerinde eserini Fransız hükümetine teslim etti. Bartholdi heykelin yüzünü tamamen değiştirmiş ve metale annesi Charlotte’ in siluetini işlemişti. Birbirine monte edilecek şekilde yapılmış 350 parçadan oluşan heykel “İsere” adındaki bir Fransız gemisine yüklendi ve 4 Kasım 1885 günü New York’a ulaştı.




New York’ta, bu arada heykelin kaidesinin yapımı için bir bağış kampanyası başlamış, ilk bağışı Macar göçmeni olan, New York’ta ‘World’ adında bir gazete çıkartan Joseph Pulitzer yapmış ve kaide için 100 bin dolar vermişti. Macar göçmeni gazeteci, daha sonra gazetecilikte dünyanın en büyük ödülü sayılan “Pulitzer”in de isim babası olacaktı.



Kaidenin inşasından sonra sıra heykelin dikilmesine ve resmi açılışa geldi. Bartholdi, New York’a yanına bu defa Süveyş Kanalı’ nın mühendisi ve heykelin fikir babası olan Ferdinand de Lesseps’i de alarak gitti ve 1886’nın 25 Ekim’inde yapılan törende eserinin açılışını bizzat yaptı.
Kaynak




Heykelin Detay Görüntüleri
























__________________



Tüm katılımcı arkadaşların okumasını rica ediyorum... Lütfen Tıklayınız..
* * *
  Alıntı ile Cevapla
Eski 02.02.2010, 03:04   #2
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü

Kime niyet, kime kısmet olmuş.

Sanat anlayışının farkı o zamanlar da aynıymış, şimdi de..

Teşekkürler ReaL.
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 02.03.2010, 14:06   #3
Çevrimdışı
Öykü
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü

Teşekkürler, özgürlük heykeli İstanbul da olsaydı ne güzel olurdu.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Öykü'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 02.03.2010, 14:47   #4
Çevrimdışı
Mestra
Gerçek Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü

Parası bizim cebimizden çıkmıştı sanırım, gidip geri alalım
__________________
"Düşünmeden okumak köreltir, okumadan düşünmek yanıltır. Düşünmeden öğrenmek faydasız, öğrenmeden düşünmek tehlikelidir."
Konfüçyüs
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Mestra'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 25.06.2010, 23:18   #5
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Mestra Mesajı göster
Parası bizim cebimizden çıkmıştı sanırım, gidip geri alalım
Boşver, hediyemiz olsun. Arada gidip resim çektiririz.
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 11.10.2012, 22:28   #6
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü

Sunay Akın "Bir çift ayakkabı" isimli kitabında Özgürlük Anıtı'nın "Asyanın ışığı" bahsediyordu.

Bu heykelin yapılma amacı is hem Osmanlı'yı hem Mısır'ı temsil etmesiymiş.

Mısır'ı temsilen firavunlar dönemi kıyafetlerini giymiş kadın heykelinin başında, 7 iklimin padişahı olan Osmanlı Sultanı'nı temsil eden 7 kıta ve 7 denizi simgeleyen 7 sivri uçlu bir taç olacakmış.


Heykelin elinde bir meşale olacaktı. Abdülaziz Han, heykelin yüzünün batıya dönük olmasını istemiş.

Elindeki ışığı doğudan batıya götürdüğünü, ışığın, medeniyetin, uygarlığın, doğudan yükselip batıyı aydınlattığını simgelemesini istiyormuş.


Heykele ilk Singer dikiş makinelerinin kurucusu Isaac Singer'in dul eşi Isabelle Eugenie Boyer modellik yapmış.

Ve yüzü Sultan Abdülaziz Han'ın isteğinin tam aksine doğuya bakıyor. Güneş ışığı ise hala doğudan yükseliyor ve her sabah Özgürlük Heykeli'nin yüzünde parlıyor.

Heykelin daha küçük boyutlarda bir kopyası Paris'tedir ve Atlas Okyanusu'na doğru bakar. Dünyanın başka çeşitli yerlerinde de (Osaka, Priştine, Pekin, Nevada, Güney Dakota, Bordeaux gibi) küçük kopyaları bulunmaktaymış.


Müslüman bir ülkede kadın heykelinin yerel huzursuzluk çıkaracağı düşüncesi ise hiç yabancı gelmedi nedense.



  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 12.10.2012, 00:31   #7
Çevrimdışı
Taner
Tam Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Öykü Mesajı göster
Teşekkürler, özgürlük heykeli İstanbul da olsaydı ne güzel olurdu.

Bence de güzel olurdu ama bizimkilerde böylesine azametli heykellere karşı bir antipati var. Biri çıkıp da onu da yıktırmak isteyebilirdi.
__________________
Gerçekçi ol İmkansızı iste.
  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz Taner'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 12.10.2012, 00:44   #8
Çevrimdışı
C.Doğan
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Basakca Mesajı göster
Sunay Akın "Bir çift ayakkabı" isimli kitabında Özgürlük Anıtı'nın "Asyanın ışığı" bahsediyordu.

Bu heykelin yapılma amacı is hem Osmanlı'yı hem Mısır'ı temsil etmesiymiş.

Mısır'ı temsilen firavunlar dönemi kıyafetlerini giymiş kadın heykelinin başında, 7 iklimin padişahı olan Osmanlı Sultanı'nı temsil eden 7 kıta ve 7 denizi simgeleyen 7 sivri uçlu bir taç olacakmış.

Heykelin elinde bir meşale olacaktı. Abdülaziz Han, heykelin yüzünün batıya dönük olmasını istemiş.

Elindeki ışığı doğudan batıya götürdüğünü, ışığın, medeniyetin, uygarlığın, doğudan yükselip batıyı aydınlattığını simgelemesini istiyormuş.

Heykele ilk Singer dikiş makinelerinin kurucusu Isaac Singer'in dul eşi Isabelle Eugenie Boyer modellik yapmış.

Ve yüzü Sultan Abdülaziz Han'ın isteğinin tam aksine doğuya bakıyor. Güneş ışığı ise hala doğudan yükseliyor ve her sabah Özgürlük Heykeli'nin yüzünde parlıyor.

Heykelin daha küçük boyutlarda bir kopyası Paris'tedir ve Atlas Okyanusu'na doğru bakar. Dünyanın başka çeşitli yerlerinde de (Osaka, Priştine, Pekin, Nevada, Güney Dakota, Bordeaux gibi) küçük kopyaları bulunmaktaymış.


Müslüman bir ülkede kadın heykelinin yerel huzursuzluk çıkaracağı düşüncesi ise hiç yabancı gelmedi nedense.



Heykelin öyküsü gerçeğinin yanında yazılımıdır? Dünya biliyormudur?
__________________
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz C.Doğan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 12.10.2012, 01:11   #9
Çevrimdışı
Karagöz
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü




Özgürlük heykeli tamamlanana kadar meşaleyi tutan kol; 1876 ve 1882 yılları arasında, New York'taki Madison Square Garden Parkı'nda kalmıştır. Bu ayrıntıdan başka bir ayrıntı daha var o da şudur; Meşalenin balkonuna çıkmak isteyenler; 50 sent ödemeleri koşuluyla bu isteklerine ulaşabiliyordu. Yukarıda ki fotoğraf da o zamanlardan kalma bir hatıra...



__________________
  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz Karagöz'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.02.2014, 19:25   #10
Çevrimdışı
Subutay
Eflamor

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Özgürlük Heykelinin Tarihi ve Öyküsü

Vay be ne hikayesi varmış heykelin..

Eline emeğine sağlık Real.
__________________
Asya boz kırlarında bir bebek dünyaya geldi. Bu bebeğe asya stepleri beşik oldu. Rüzgarlar şarkı söyledi ona. Yıldızlar yol gösterdi. Yağmurlar yıkadı. Bu bebek büyüdü ve ona Türkadını verdiler. Türk büyüdü kasırga oldu tayfun oldu. Türk budur. Türk tayfundur, kasırgadır, Boradır. | Mustafa Kemal Atatürk.






la şey e vaki ün mutlak bel küllün mümkin
nisi credideritis non intelligentis
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Subutay'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
bilinmeyen, heykeli, heykelinin, heykeli’nin, hikayesi, liberty, of statue, ozgurluk heykeli, Özgürlük, tarihi


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 05:24.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.