Palmira ve Zennubya;
Çöl Ortasında Efsanevi Bir Krallık ve Kraliçe

Tedmur (Palmira) Şam’a kuzey yönünde 240 km uzaklıkta Unesco Dünya Mirası'nda yer alan tarihi bir şehir. Tahminlere göre MÖ. birinci yüzyılda ticaret kafileleri için bir dinlenme merkezi olarak kurulmuştur.

Sonrasında da Kral Uzeyna döneminde büyüyüp gelişerek doğunun en büyük krallıklarından biri olan Palmira krallığı, bir dönemin en güçlü krallıklarından biri oldu, hatta Büyük Roma İmparatorluğuna meydan okuyacak kadar güçlendi.

Palmira şehrine geldiğimizde farklı bina ve bölgelere açılan koridorlardan oluşan bir şehirle karşılaşırız. Koridorlar tiyatro, halk meydanı, mezarlık gibi şaheser niteliğinde yapıların bulunduğu meydan ve binalara açılıyor.

Kral Uzeyna bir süikast sonucu öldürüldüğünde, yönetimi 14 yaşındaki oğlu adına eşi Zennubya iktidara gelir. Tarihin en güzel ve en çüçlü bayan savaşçısı ününü kazanan Kraliçe Zennubya, Palmira Krallığını Küçük Asya ve Mısır topraklarına kadar genişletir.

Askerlerinin bölgeden uzak olduğu bir dönemde aylar süren kale hisarından sonra, Kraliçe Zennubya yardım toplama amacında kalenin gizli kapısından çıkarken Roma ordusu tarafından esir alınır. Böylece Roma Kralı Aurelian ile girdiği savaşta Zennubya yenilgiye düşer. Karilçenin esir düştüğünü haber alan kaledeki komutanlar, Roma askerlerine karşı koyarlarken hayatlarını kaybederler. Ve 272 yılında Roma istilasıyla Palmira Krallığı yıkılır.

Palmira'da Tarihi Eserler

Palmira'daki tarihi eserler çok büyük bir üne sahip, öyle ki neredeyse dünyanın her yerinde bilinir. Bu nedenle Taşlarının ve eserlerinin gizlediği hikayeler dünyanın her yerinden milyonlaca turisti Palmira'ya çekiyor.

Palmira'da (Palmyra) Antik Kemerler

Tiyatro

Tiyatro yarım daire şeklinde inşa edilmiş. Sahne ve amfiden oluşuyor. Amfisi 13 basamaklı merdivenlerden oluşuyor.

Sahne taş levhalarla döşenerek amfi merdivenlerinden ayrılıyor. Amfinin arka kısmında ise din adamları için özel bir oturum yeri yapılmış.

Palmira Mezarlığı

Palmira'nın mimarisi ve tasarımıyla birçok özelliğini mezar yapılarında görmek mümkündür. Palmira mezarlıkları büyüklükleri ve estetik yapılarıyla ön plana çıkıyor. Bu yönüyle ziyaretçilerini mezarlığın soğuk görüntüsünden uzaklaştırıp insan oğlunun yaratıcılığı ve sanatıyla farklı bir aleme götürüyor.

Bel (Baal) Tapınağı

Bölgenin sakinleri olan taşlardan yapılmış heykeller kimi ayakta kimi oturan figürleriyle ziyaretçilerini ağırlıyor. Mezar yapıları genel olarak burç şeklinde yükselerek dikkatleri çekiyor. Burçların mimari yapısı Palmira’ya özgü bir mimarinin özelliklerini yansıtıyor.

Mezarlık yüzlerce mezarı sığacak genişlikte yepılmış. En ünlü mezarları Eilabel ve Yemliku mezarıdır. Burç şeklindeki mezarların dışında bir diğer mezar örneği de tek katlı evler şeklinde tasarlanmış mezarlardır. Bu şekilde tasarlanan yüzlerce mezar bulunuyor.

Palmira'da Kule Mezar

Ayrıca hala gün yüzüne çıkmamış yüzlercesi bulunan bir mezar örneği de zemin mezar denilen mezarlardır. Mezarlık genel olarak birbirini kesen uzun ve geniş iki yoldan oluşuyor. Yolların kesiştiği noktada dört sütun üzerine oturtullmuş bir pervaz bulunuyor.

Tedmur Kalesi

Palmira şehrinin Batı yaylasının en yüksek tepesinde Tedmur kalesi bulunuyor. Kale 16. yüzyılın başlarına götürüyor ziyetçilerini ve bir çöl şehri olan Palmira'ya tam hakim bir manzarası bulunuyor. Kalenin yüksekliği bütün şehrin 50 metre üstünde bulunuyor.

Tedmur Kalesinin Uzaktan Görünümü

Zennubya

Tarihte kendi çağının en büyük ve en güçlü Krallıklardan biri olan Tedmur (Palmira) tarihte güzelliği ve gücü ile iz bırakan Kraliçesi Zenubya anılmadan anlatılamaz, gezilemez.

Kraliçe Zennubya'nın eşi Kral Uzeyna bir suikastla öldürülünce iktidarı 14 yaşındaki oğlu adına Zennubya alır. İktidara geldikten sonra güçlü bir ordu kurarak başına askeri alanda uzmanlığını kanıtlamış olan Zabidas'ı komutan yapar. Ardından ticaret kafilelerine ve köylere korku saçan dağ çetelerini ortadan kaldırdı. Roma askerlerinin izin almadan Suriye sahillerine inmesini yasakladı.

Kraliçe Zennubya, devletin savaş ve katliam değil, bilim ve kütür üzerine inşa edilmesi gerektiği düşüncesiyle hareket etmiş ve Krallığını yönetmiştir.

Palmira Krallığı Zennubya döneminde Suriye, Küçük Asya, Ankara’nın güneyine kadar, Nil nehri sınırlarına kadar genişleterek en büyük doğu Krallıklarından biri haline gelmiştir.

Zennubya Gür, uzun saçları, kara, parlak gözleriyle sürekli gülümseyen yüzüyle görenleri büyüleyecek bir güzelliğe ve güce sahipti. Ayrıca avcılığa ve nişancılığa merak saran savaşçılığı ve güzelliği ile bir dönemin en güçlü krallığının kraliçesi olarak tarihe geçti.

Tabii büyüleyici güzelliğinin altında siyasette ve zekada dahi denecek derecede ileri sıfatları da barındıran Zennubya Roma İmparatoruna boyun eğmemek için kendi canına kıyacak onur ve gururuyla tarihte bir örnektir.

Roma Kralı Aurelian sarayını basarak Zennubya'yı esir aldığında esarete boyun eğmeyi redderek intihar etmiştir. Böylece savaşçı bir Kraliçeye yaraşır bir şekilde yaşayan Zennubya, onur ve gücün bir timsali olarak yaşamını yitirdi.

Baal Tapınağı'nda Fransızlarca yapılan tahribat ve tarih kazımaları. Fransızlar 1930'lu yıllar boyunca tapınakta bulunan kurşun çivileri, mermi yapımında kullanmak üzere sökmüşlerdi. Resimde tapınağın üst kirişlerine kazınan "1938" ibaresi açıkça görülüyor.

"Palmira Şeyhi" (1875) 19.yüzyılda bölgeye gelen Batılı turistler için Palmira Şeyhi ilgi çekici bir obje idi. Oysa bu tarihlerde şehrin turistik önemi Osmanlı Devleti'nce bilinmemesine rağmen, Avrupa ülkelerince orta doğuda arkeolojik çalışmalar ve bölgeye olan ilgi artmaya başlamıştı.

Palmira Tanrıları

Soldan sağa: Ay Tanrısı "Aglibol", Güç ve Gökyüzü Tanrısı "Beelshamen", Güneş Tanrısı "Malakbel", 1. yüzyıl, (Louvre Müzesi)

"Ey egosu boyundan büyük insan..
Bir gün ölüp toprak olacaksın. Bir tohum filizlenecek ot olacaksın, bir öküz seni yiyecek ve atık olacaksın.. Yani hep aynı kalacaksın."

Ya ama bu benim Palmyra'mmış bende bu konuyu hazırlıyordum

Müzik için daha sahravari bişey tercih edebilirdin

Hızlı çıktın ReaL ellerine sağlık

"Ey egosu boyundan büyük insan..
Bir gün ölüp toprak olacaksın. Bir tohum filizlenecek ot olacaksın, bir öküz seni yiyecek ve atık olacaksın.. Yani hep aynı kalacaksın."