Unutmalıydım.. Unutamadım..

[@Gülümsün]

Bir gece, oturuyorduk yine karşılıklı. Çay içiyorduk her zamanki gibi. Seninki üç şekerli, benimki iki. Konuşmuyorduk.. Söyleyecek tek kelimemiz yoktu. Bir masada karşı karşıya oturuyorduk öylece..

Hava yağmurluydu, inan hiç unutmuyorum. Hem de öyle bir yağmur ki, yağmur başladığı an sokaklara dökülen şemsiye satıcıları bile yoktu hiçbir yerde. Hani derler ya “Sel götürüyor.” Aynen öyle. Çayları tazeledim, şekerini ben attım bu defa, karıştırdım hatta. Sen önündeki bardakla oyalanırken yüz hatlarını inceledim. Bir an olsun bakmadın gözlerime. Masanın üzerindeki eline uzandım, çektin. Soğuktu ellerin. Bir sigara yaktım sonra.. Korkakça sordum neden böyle olduğunu. Kaldırdın yüzünü hafifçe. İfadesizdin, inan hiç unutmuyorum. Yağmur şiddetini daha da artırdı hatta. Ürktüm, biraz da üşüdüm sanırım.

O gece gittin. İnan hiç unutmuyorum, paramparça olmuştum. Kalbimin ve hayallerimin kırıkları ıslandı o yağan yağmurda. Yavaşça kalktın masadan. Yavaşça geçtin yanımdan. Yavaşça giydin montunu. Her şey öyle yavaştı ki.. Bir gidiş ancak bu kadar iz bırakabilirdi. Bu kadar acıtabilirdi. Yavaşça çektin kapıyı..

Masanın hemen yanındaki pencereden baktım dışarı. Yağmur hala şiddetliydi. Islanacaktın. O an tek düşündüğüm buydu, inan hiç unutmuyorum. Öpmeye kıyamadığın yanaklarım sırılsıklamdı oysa.. Adımların yavaştı. Koşsam yetişirdim, inan bana. Tutup kolundan “Gitme.” diyebilirdim. Demedim...

O gece yağmur hiç durmadı. Çayın altı açık kalmıştı, çaydanlık yandı. Tam karşımdaki çay bardağında dudak izin kaldı. Ben ise oturduğum yerden bir an olsun kalkmadım. Bir an olsun yaşananları ciddiye almadım, inan bana. Gözümü kırpmadan baktım dışarı. Gelecektin.. Gelmeliydin.. Gelmedin..

Nasıl uyunurdu her sabah kokusuyla uyandığın kişinin yokluğuyla? Nasıl doğardı güneş bundan sonra? Çözümler üretemedim hiç, inan bana. Ben de gittim bir müddet sonra. Nereye gittiğimi bilmeden. Gitmeliydim. Gittim. Ama inan seni her an özledim.

İşte bazı geceler kırgınlık çöküyor üzerime, yine bu sahne geliyor gözlerimin önüne.
Unutmalıydım.. Unutamadım...






Alıntı

[@Çengelli İğne]

Ellerine sağlık Gülümsün.

Ah o çekip gitmeler....

[@Cem1907]

Ben de konuya bir şarkı ile katkıda bulunayım!


https://youtu.be/O-STWcHq23E

[@Cem1907]

Orjinal Mesaj Sahibi Aristo

Biz suni yoldan (!) arabeskleştirilmiş bir toplumuz zaten.

Genlerimiz arabeskle GDO' lanmış...

Kendimizden geçmişiz aslında...

Kendimizden vaz geçmişiz...

...

Kültürel arabesk anasını satim...

Kahrolcan,

mahvolcan,

kaderine yancan,

...

Hatta dert yoksa dert çıkarıcan ortaya...

Kahrolmak,

mahvolmak falan bedava ya...

...

''Kahpe feleğim, kör talihim falan''...

...

Hani biz Türktük?..

İliklerimize arabesk GDO' lamışlar anasını satim...

Bu konu başlığının Arabesk ile bir ilgisi yok ki Aristo!Bu aşk ile ilgili!Neden her şeye ideolojik bakıyoruz?

[@Cem1907]

Orjinal Mesaj Sahibi Aristo

Hee ya...

Acaba neden Aristo herşeye ''ideolojik bakıyor?''

Aşk bile GDO' lanarak arabeskleştrilimiş ise...

Bunun sorumlusu ben miyim?

Aşk aşktır Aristo!Sen herhalde malum internet olaylarına takılıyorsun! ve oradan kapmaya bakıyorsun! Hani demiştin ya!

[@Cem1907]

Orjinal Mesaj Sahibi Aristo

Hah ha haaa...

Alemsin ya Cemo!..

Aşk kültür ve eğitime göre değişken bir kavram değil mi yoksa?

Mesela gavurun kızı elin oğluna tak diye aşık olunca...

Ya da mesela;

''bizim kız'' beşik kerklemesi (!) yapıldığı için evlenip, kendini aşık oldu sanınca falan...

Yani biraz da küfesinde ne varsa insanın...

Ya onunla aşık olur gerçekten...

Ya da kendini aşık oldu sanır...

Aşkın genelde ne eğitimle ne de kültür ile pek ilgisi yoktur Aristo!Sevgi ve saygı her sınıf ve düşünce kapsamında olabilir.Örneğin,ben yüksel tahsil yaptım,ilkokul mezunu bir bayana aşık olamaz mıyım?.İnsan'ın karşısına hayatta ne çıkacağı belli olmaz!Öyle bir kendini kaptırırsın ki, neye uğradığını şaşırırsın!İnsanları küçümsemeye hiç gelmez.İnsan illaki kendi bilgi,görgü ve eğitim düzeyindekilere aşık olmaz,kimse kimseye benzemez!

[@Cem1907]

Orjinal Mesaj Sahibi Aristo

Benim anlatmak istediğim bu değildi. Ben sınıf ve eğitim farklılıklarının aşka engel olacağına aynı senin gibi inanmam... Yukarıda yazdıklarına ben de katılırım zaten. Ben toplumsal kültürler ile aşk arasında bir bağlantı kurmuştum.

Uç bir örnekle derdimi şöyle anlatayım: Bir İzlandalı ile bir afgan için genel itibariyle aşk kavramları aynı değildir; zaten olması da mümkün değildir.

İster İzlandalı ister Afgan olsun fark etmez!Aşk farklı bir konu.Ne kadar geri kalmış toplumlar olsa bile insan yine insan ve hiç fark etmez!Bu işin ileri gitmiş veya geri kalmış toplumlarla ilgisi yok!Aşk kısmen de olsa seks kavramıyla beraber yürür ama tek başına büyük bir sevgi ve saygıdır!İnsanoğlu'nun olduğu yerde ufak tefek nüanslar dışında aşk hep aynıdır!

[@Cem1907]

Orjinal Mesaj Sahibi Aristo

Cevabın ilk bakışta akla yatkın ancak yazdıklarına katılmıyorum.

Her şeyin başı akıl Aristo,O zaman katılmadığın yönleri söyle sende!