03.02.2016, 20:38
|
#1
|
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
|
Florya
Florya
Çocukluğumdan izi kalan, vicdanımı sızlatan kuş..
Florya..
Küçüktüm..
10 lu yaşardayım..
O denli net hatırlıyorum ki...
.......
Okulun bahçesindeki çam ağaçları arasında, elimde taş kuş avlıyorum hesapta..
Çocukluk işte..
Bir sürü ağaç, kuş olmaz mı hiç?
Cıvıl cıvıl her yan.. Öğleden sonra..
İşte orada..
Vurmama imkan yok..
Çok yukarıda ve yerinde durmuyor.
.....
Elimde de irice bir taş..
Hani bin sefer denesem vuramam.
Taşı fırlattım..
Kuş aşağı düştü..
......
Vurmak için attım, vurdum..
İçim acımadı..
İçim yandı yandıııı...
Vuracağıma inanmamıştım bile..
Yoldan geçen abiye (Ayhan abi) seslenmiştim.
Geldi baktı.. -Ölmüş, dedi...
Usulca gittim yanına..
Gagasında biraz kan vardı, gözleri kapalıydı..
Sarılı yeşilli...
Bayılacak gibi olmuştum...
-Madem vurdun, al kuşu dedi Ayhan abi..
Kaçtım...
.......
O günden sonra değil kuşlara taş atmak, su birikintisinden içen kuşları ürkütmemek için yolumu değiştiriyorum...
Otogarda aracın kalkmasını beklerken yediğim simite ortak ediyorum serçeleri..
Karga ve saksağanlara hala iyi gözle bakmıyorum ama....
Taş atmıyorum artık hiç bir kuşa...
__________________
Tanrılar, erkeklerin ''balıkta'' geçirdiği zamanı ömründen saymaz. (Babil Atasözü)
|
|
|