Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Gezelim & Görelim > Mağaralar

Mağaralar Yeraltındaki doğal güzellikler


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 21.08.2013, 22:23   #1
Çevrimdışı
Dilaver
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Dupnisa'ya Gitmeli | Dupnisa Mağarası (Demirköy – Kırklareli)






Yosun tutmuş taşları döve döve aşağılara inen, cılız ama buz gibi berrak sular karşılar sizi ilk olarak. Bu sular kendisini çevreleyen yeşile kesmiş ormana hayat sunar. Hele ki güneşe doğru uzanmak için birbiriyle yarışan kayınlar, Istranca ormanlarının süsüdür. Suyun düze kavuştuğu mesire alanının bulunduğu yerden yukarı doğru uzanan dar patikayı takip ederek bu saklı güzelliğe doğru adımlarınızı atmaya başlarsınız.

Dupnisa Trakya’ nın turizme açılmış tek mağara sistemi. Bulgarca da delik anlamına gelir. Kırklareli’nin Demirköy ilçesine bağlı Sarpdere köyüne 5 km mesafede, Istranca Ormanlarının en güzel köşelerinden birinde saklı bir güzellik. Öyle ki, mağaranın bulunması bile yöreyi eskiden beri bilen çobanların ihbarlarıyla olmuş. Girişi saklayan büyük taş kemeri ve etrafını çevreleyen ormanı görünce, buranın gözden saklı kalmasını daha iyi anlayacaksınız.


Uzun yıllar sonra bunu değerlendirme gereği duyan merciler, gerekli araştırmaları mağarada yaptırır. Nihayet, son yıllarda bu değerimiz mağaranın turizme açılmasıyla taçlandırılmıştır.




Kırklarelililerin en gözde sayfiye yeri haline gelen Dupnisa’yı görmeye gelenlerin sayısında son yıllarda büyük artış vardır. Bunda hafta sonu gezileri düzenleyen, özellikle İstanbul merkezli gezi-etkinlik gruplarının, Dupnisa ve Istranca Ormanları’nı güzergahlarına dahil etmiş olmasının katkısı büyüktür.


Kırklareli Fen Lisesi Dupnisa Gezisi



Özellikle Kırklareli’den fotoğraf gruplarının çarpıcı fotoğrafları öyle dikkat çekmiştir ki, Trakya’nın çeşitli köşelerinden ve İstanbul’dan başka başka fotoğraf grupları da Kırklarelililerin misafiri olmaya başlamıştır. Öyle ki, kış aylarında dahi ellerinde fotoğraf makineleriyle Balkan Köylerinde dolaşan fotoğrafçılara her hafta sonu rastlamanız pek mümkündür.

Bu saklı cennet ve civarı öyle ismini duyurmuştur ki, son aylarda Yunanistan ve Bulgaristan’dan fotoğrafçılar ve mübadeleyle buradan ayrılmış mübadillerin çocukları, torunları bile yöreyi gezmeye başlamıştır.

Yaklaşık 180 milyon yıl önce oluşmuş olan Dupnisa Mağarası mermerler içerisinde gelişen, birbirine bağlı iki kat ve üç mağaradan oluşmuştur.

Üst katını, Kuru ve Kız mağaraları oluşturmaktadır. Gelişimini tamamlamış bu mağaralardan 50-60 metre aşağıda Sulu Mağara yer alır. İçinden devamlı akışı olan bir yer altı nehri akan ve deniz yüzeyinden 345 metre yukarıda giriş ağzı bulunan bu mağaranın toplam uzunluğu 1977 metredir. Son noktası ise, girişten 61 metre daha yukarıda yer alır.

Kuru mağara 900 mt, sulu mağara 1700 mt olmak üzere toplam uzunluğu 2600 mt olup üstteki mağara sarkıt, dikit, sütun ve damlataş yönüyle sulu mağaraya göre daha zengindir.



Sulu mağaranın girişinde karstik olarak oluşmuş bir kemer yer almaktadır.ortalama sıcaklık kuru mağarada 17 derece sulu mağarada ise 10 derecedir. Sulu mağarada ki bu oluşumlar halen devam etmektedir.


Sulu Mağaraya inen merdivenler








Sulu mağaranın 250, Kuru Mağara'nın ise 200 metresi turizme açıktır. Yarasaların olmadığı Kuru Mağara ise yılın 12 ayı turizme açık bulunuyor. Dupnisa'nın Kız Mağarası olarak bilinen bölümünde yaşayan 11 türden yaklaşık 60 bin yarasanın kış dönemini geçirmesi ve üremesi için, bu bölüm 15 Kasım ile15 Mayıs arasında ziyarete kapalı tutuluyor.


__________________

Tanrılar, erkeklerin ''balıkta'' geçirdiği zamanı ömründen saymaz. (Babil Atasözü)
  Alıntı ile Cevapla
Eski 23.08.2013, 21:19   #2
Çevrimdışı
Dilaver
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dupnisa'ya Gitmeli | Dupnisa Mağarası (Trakya)

Dupnisa mağara sisteminde 11 yarasa türü ile 184 mağara omurgasızının yaşaması önemli bir yer altı habitatı olduğunu gösteriyor. 2003 yılında ziyarete açılan, Türkiye mağara literatüründe en bilinen mağaralar arasında yer alan Dupnisa mağaralarının içinde, sürekli akışa sahip yer altı nehri ve bu nehrin oluşturduğu, derinliği yer yer 2 metreye ulaşan göletler bulunuyor.

Kuru ve Sulu mağaralarda süt beyazdan kırmızı ve kahverenginin her tonunda renge sahip dev sarkıtlar, dikit ve sütunlar ile perde bayrak taşları ve damla taş havuzları yer alıyor.


Sarkıtlar





Dikitler





Bu muhteşem güzelliklere dokunmaya hazır mısınız?

__________________

Tanrılar, erkeklerin ''balıkta'' geçirdiği zamanı ömründen saymaz. (Babil Atasözü)
  Alıntı ile Cevapla
13 Üyemiz Dilaver'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 23.08.2013, 21:22   #3
Çevrimdışı
Dilaver
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dupnisa'ya Gitmeli | Dupnisa Mağarası (Trakya)


Mağara, Kırklareli'ye 58, İstanbul'a da 230 kilometre uzaklıkta bulunuyor.
İstanbul ve Tekirdağ yönünden gelecekler için, Kırklareli’ nin Pınarhisar ilçesi üzerinden Üsküp Beldesi’ ne ulaşmalarını önerirken, Edirne yönünden gelecekler illa ki Kırklareli’ye uğrayıp Üsküp Beldesi’ne gitmeliler.
Burası Kırklareli’ye bağlı bir belde merkezi. Istranca Dağları hemen ardından yükselmeye başlıyor. Orman kuşağının başladığı meşelikler kuşatıyor etrafınızı.
Köyün adına bakınca, mübadeleyle Üsküp’ ten gelen göçmelerce kurulduğu düşünülebilir. Oysa burada Üsküp’ten yerleşen kimseler yok. Aksine tarihi oldukça eski.

Roma İmaparatorluğu'nun ikiye bölündüğü, sonradan Bizans adını alacak Doğu Roma Krallığının kurulduğu dönemlerde kurulduğu düşünülüyor ( M.S. 425 ) Pınarhisar ilçesiyle aynı dönemlerde kurulan belde, Bizans’ ın sınır boylarında yer aldığı için savunma maksatlı burçlarla donatılmış. Hisarcık Kale kalıntıları Palamut Tepe ve Panayır tepe’de hala görülebilir. Hristyanlığın Bizansla yöreye gelmesiye Ayaparskevi Manastırı ve Üsküp Kiliseleri inşa edilmiş fakat 1937’ de Kırklareli Halkevi inşaatında ve Erikler Köyü okulunun temellerinde taşları kullanılan kiliseden geriye birkaç taş parçası ve eski fotoğraflar kalmıştır.


Evliya Çelebi seyahatnamesinde buradan bahsederken, Müslüman ve Rumların bir arada kendi mahallelerinde oturdukları, sosyo ekonomik yönden çok gelişmiş ve kalabalık bir Üsküp’ü anlatır. ( 1661 ) Bağcılığın, Rumların elinde şarap imalatının çok ileri düzeyde olduğunu söyler. Öyleki, Kırklareli ve Burgaz’dan gelen şarap yolları burada birleşir, buradan Istranca Dağları arasındaki yollardan Kıyıköy’e kadar manda arabalarıyla taşındığını anlatır. Bu kaliteli şaraplar “Antik Dionysos Şarap Yolu” ile varılan limandan, Avrupa kentlerine gönderildiği kaynaklarda yer almaktadır.


Çukurpınar Köyü eski adıyla Sazara olarak bilinir. Hala bile yörede bu eski adları kullanan çok sayıda insan vardır. Köyün adının, tarihte köyün Roma İmparatoru Sezar’ın adıyla anılmış olması ve çeşmenin yazıtında Sezar adına rastlanmasından sebep olduğu ileri sürülmektedir. Bizans’ın av için hafta sonunu geçirdiği orman köylerinden olduğu için, kilise ve manastır kalıntıları da yörenin önem verilen bir yer olduğu fikrini güçlendirmiştir. Şimdilerde, fasulyesi ile meşhur günden güne yalnızlaşan Balkan köylerimizdendir ne yazık ki.

Beypınar Köyü ise, eskiden Romalıların mermer ocaklarında çalıştığı bilinse de, Osmanlı Rus Savaşının ardından göç yollarına düşen Bulgaristan Şumnu’dan göçmenlerin yerleştirildiği köydür. Kısa aralıklarla serpiştirilmiş Istrancalar’ın güney yamaçlarına bakan bu Balkan köyleri, doğanın da sarmalayan dokusuyla pastoral tablolar sunar sizlere adeta.

Ve Armutveren…
Burayı ne söylesek eksik anlatacağız, orası aşikar. Doğasına ve sosyal hayatına nüfuz etmiş kendine has dokusuyla özel bir Balkan köyü Armutveren. Köy daha çok eski adıyla yörede biliniyor, ne yapılırsa yapılsın bu eski adlar daha bilinir kılıyor buralardaki köyleri. Armutveren, nam-ı diğer Paspala da öylesi bir köy.

Yeni adında lezzetli armutlarına vurgu yapılmak istenmişse de, Armutveren’ in fasulyesi çok meşhurdur. Öyle ki, Osmanlı Saraylarının mutfağına fasulye hep bu yöreden gitmiş.

Dikkat edilirse, bu civara yakın birkaç köyde daha fasulyenin çok meşhur olduğu görülecektir. Bunun yörenin ekolojik şartlarıyla alakalı olduğu bir gerçektir. Tarım alanlarındaki coğrafi zorlukları sebebiyle, geleneksel tarım metodlarıyla tarım yapıldığına tanık olabilirsiniz. Hala bir çift öküze koşulmuş dipkazanlarla, pulluklarla tarla sürüldüğünü görürseniz Trakya’da olduğunuza bir an inanamayabilirsiniz.Oysa büyük bir yalnızlığın serhad bekçileridir bu köyler.

Sınıra birkaç kilometre mesafede yer alan bu köyler, 80’ lerden itibaren hızla göç vermiş, şimdilerde yaşlıların yaşadığı yerler oluvermişlerdir. Öyle ki, yakınlardaki Karanlık Köyü, ömürlerine bereket ki; el ele tutuşmuş ve 80’ lerini devirmiş son iki aşığının nefesi hatrına ışığını söndürmemiştir henüz. Yoksa, dedik ya büyük yalnızlık hikayeleri akar bu civardaki Balkan köylerinin, bayramlarda gelecek misafirleriyle ancak şenlenen ve “ya ansızın gelirlerse” diye hep ardına kadar açık kapılarından.


Bu, unutulmuşluğu, ihmal edilmişliği her seferinde ülkenin doğusunda arayanlara, batıdan sarsıcı bir tokattır aslında.

İncesırt Köyü ise, hemen ardındaki Bulgaristan Istırancalarına Serhad toprağı olduğunu ilan edercesine, yüksekçe bir tepeden göz kırpar. Günden güne azalan nüfusuna rağmen üstelik.

Ve, göz alabildiğine bir orman. Göz alabildiğine yeşil. Kontrasta giren başka renkler bulamazsanız yeşil gözlerinizi yoracak kadar her yere hakim. Hele ki kayın ormanları, rüzgara ıslık çalan nazenin edalarıyla meşeliklerden sonra Istranca ormanlarının önemli bir parçasını oluşturur.

Armutveren’ den sonra, Sarpdere Köyü’ ne varmanız gerekir ki, köyün içinden Dupnisa’ ya giden yolu bulabilesiniz.

Burası da ismiyle müsemma, dağların kovuğunda ulaşımı güç bir köy. Sarpdere’ den 5 km.lik bir orman yoluyla Dupnisa Mağrası’ na ve mesire alanına ulaşıyorsunuz.

Üsküp’ ten başlayan yolculuğumuzdan itibaren, Dupnisa’ ya ulaşana kadar, yöreye özgü dağ alalarının görülebildiği tertemiz derelerden, adım başı pınarlardan geçiyorsunuz.



Son yıllarda yöreye akın eden gezginlerin ve sayfiyecilerin, bu sebeple çevrenin korunmasına daha önem vermesi gerektiğini düşünüyoruz.


Gezginler öyle der ya ; “ Geride ayak izinden başka bir şey bırakmayacaksın ! "

Bu civardaki köylerde yöreye özgü lezzetleri bulabileceğiniz, salaş lezzet durakları bulabilirsiniz. Özellikle Balaban ( Velika ) köyünde, kiremitte tereyağlı alabalık ve yörenin zengin ve lezzetli etlerinden, süt ürünlerinden tadabilirsiniz. Demirköy, bu manada size önerebileceğimiz bir başka yakın durak.

Buraya kadar size Dupnisa yolu üzerinde yer alan köylerden bir parça bahsetmiş olduk. Bundan fazlası sizin buradaki hayatlara dokunmanızla keşefedeceğiniz farklı farklı güzellikler olacaktır. İnsanına, doğasına dair yalnızlığını kırmak, ve sadece kendilerinin olan güzellikleri sizlerle paylaşmaları için buralara konuk olun.
Dupnisa Mağarası'nı hafta içi ortalama 100 kişi ziyaret ederken, bu sayı hafta sonu 500'e kadar ulaşıyor. Mağara girişi ise öğrenci 1,50 TL sivil 3 TL.

__________________

Tanrılar, erkeklerin ''balıkta'' geçirdiği zamanı ömründen saymaz. (Babil Atasözü)
  Alıntı ile Cevapla
Eski 23.08.2013, 21:33   #4
Çevrimdışı
Inatci
» İsyankar Zır Deli «

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dupnisa'ya Gitmeli | Dupnisa Mağarası (Trakya)

Resimler çok güzeldi mağara ilgimi çekti gezmek isterdim.Anlatılanlarda güzel ama çok uzundu yoruldum Paylaşım için teşekkürler. Kırklareline gidersem gezmek isterim bu mağarayı
__________________
  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz Inatci'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 23.08.2013, 21:37   #5
Çevrimdışı
Dilaver
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dupnisa'ya Gitmeli | Dupnisa Mağarası (Trakya)



Ya hu; yine bir şeye bahane buldun ya Inatci

Sen okurken yorulursan, gezmeye kalktığında işimiz var senle


Buna da şükür yine, ''acaba burayı tanıtan burayı gidip gördü mü'' de diyebilirdin

Asma Yaprağında Sardalya konusunu unutmadım daha
__________________

Tanrılar, erkeklerin ''balıkta'' geçirdiği zamanı ömründen saymaz. (Babil Atasözü)
  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz Dilaver'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 23.08.2013, 21:48   #6
Çevrimdışı
Mislina
Süper Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dupnisa'ya Gitmeli | Dupnisa Mağarası (Trakya)

Rakamlar göz önünde bulundurulduğunda mağaranın küçük bir bölümü ziyarete açık.Her köşesi cennet ülkemin kıymetini bilmiyoruz.
__________________
"Ama gerçek, aziz dostum, can sıkıcıdır."

  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz Mislina'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 23.08.2013, 21:53   #7
Çevrimdışı
Tntcool
Kelebek gibi uçar, arı gibi *******...

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dupnisa'ya Gitmeli | Dupnisa Mağarası (Trakya)

Edirne'de otururken bu mağaraya çok gitmek istemiştim ama kısmet olmamıştı. Çok güzel yerlermiş...Eline sağlık...
  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz Tntcool'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 23.08.2013, 22:50   #8
Çevrimdışı
Gündönümü
Tam Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dupnisa'ya Gitmeli | Dupnisa Mağarası (Trakya)

Çok güzel bir yer. Sarkıtlar, sütunlar harika. Mağara girişinde üşüyosun, çıkışta sıcak basıyor. Ancak ne yazıkki daha turizme son beş altı yıldır kazandırılmış. Henüz alt yapısıda tam oturmamış. Çevresi de Trakya'nın en güzel doğal arazisi.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz Gündönümü'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 24.08.2013, 10:39   #9
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dupnisa'ya Gitmeli | Dupnisa Mağarası (Trakya)

Mağaranın keşfedilmesi ve turizme açılması ne kadar yeni olsa da, gezmek için bir çok sebep vardır. Rakamsal veriler ve her ziyaretçilerin ilgi odağı olması bakımından tatminkar edişi ve unutulmaz anlar yaşanmasına vesile olduğu belli.

Doğa fotoğraçıları için bulunmaz eşsiz bir alan.


Teşekkürler Dilaver.


  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 24.08.2013, 11:57   #10
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Dupnisa'ya Gitmeli | Dupnisa Mağarası (Trakya)

Basit bir misinadan hikaye yazdın, bir mağaradan da roman yazmışsın Dilaver


Tamam şakayı bıraktım
Dupnisa'ya gitmeliymiş gerçekten. Yurdumun güzel, görülesi yerlerinden biriymiş doğrusu...
__________________
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
antik dionysos şarap yolu, balaban, beypınar, demirköy, dupnisa, dupnisa mağarası, dupnisaya, kuru mağara, kırklareli, mağara turizmi, mağarası, paspala armutveren, poralı köyü, sarpdere köyü, sazara, sulu mağara


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 00:19.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.