Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Gezelim & Görelim > Buram Buram Türkiye'm > Marmara


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 08.12.2010, 16:08   #1
Çevrimdışı
Mathematician
Kroniköğrencideğilartık:D
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Gölyazı Beldesi (Nilüfer - Bursa)

Gölyazı Beldesi (Nilüfer - Bursa)



Bursa’dan İzmir’e uzanan karayolunun 35. kilometresindeki Gölyazı levhaları, zeytinlikler eşliğinde kıvrıla kıvrıla Apolyont’un kıyısına çıkarıyor yolcularını. Uluabat Gölü ya da eski adıyla Apolyont’a uzanmış ince uzun bir yarımadanın üzerine kurulu kırmızı kiremit çatılı evleriyle Gölyazı, zarif bir kadının boynundaki alımlı bir kolyeyi andırıyor ilk bakışta.



Gölün kuzey kıyısında, küçük bir yarımada ile hemen karşısındaki adacığın üzerine kurulan köyün iki yakası, ince uzun bir taş köprüyle birbirine bağlanıyor. Modern zamanlara inat Gölyazı’da son sözün hâlâ doğada olduğu açıkça görülebiliyor. Tektonik bir çöküntü sonucu oluşmuş, 156 kilometrekare büyüklüğündeki Uluabat, en derin yeri 10 metreyi geçmeyen sığ bir göl. Kış aylarında dört metre kadar yükselen göl suları, köyün iki mahallesini birbirine bağlayan yarımadayı daraltarak bir ada görünümüne büründürüyor. Apolyont’a yolunuz kıyılarının kır çiçekleriyle kaplandığı ilkbahar aylarında düşerse, onu ömrünüzde hiç görmediğiniz kadar çok kuş türüyle tanıştığınız yer olarak hatırlayacaksınız.


Gölyazı, Bursa’nın en zengin antik yerleşim yerlerinden biridir. Bursa-İzmir karayolunun 35. kilometresinde bulunan yol ayrımından 7 kilometre mesafelik bir yolla ulaşılan ve Uluabat Gölü’nün doğu ucunda, derin bir yarımadanın üzerinde kurulan beldenin tarihi M.Ö. 6. Yüzyıla dek uzanır.



Yazılı kaynaklardan edinilen bilgilere göre; Gölyazı beldesinin antik adı, bugün Orhaneli Çayı (Kocaçay) dediğimiz antik Ryndacus ırmağından kaynaklanan “Apollonia ad Rhyndacum” dur. Apollonia eski çağların ışık tanrısı idi. Antik çağlarda Anadolu’da kurulmuş “Apollonia” adlı dokuz kent olduğu bilinir. Bu adın diğer kentlerden ayrılabilmesi, için Apolyont (Uluabat) gölünü besleyen Aizonai (Çavdarhisar) çevresinden çıkan Rhyndacus denilen ırmağa atfen konduğu kaynaklarda belirtilir.


Roma çağında gelişen Gölyazı, Bizans döneminde daha çok dinsel içerikli eserler kazanmıştır. Bugüne dek sürekli arkeolojik kazılar gerçekleştirilmeyen bölgeyle ilgili bazı bilgiler burada bulunan sikkelerin incelenmesi ile elde edilmiştir. Bölgede, M.Ö. 1. yüzyılda Apollonia’da kerevit kabartmalı sikkeler darp ediliyordu. Bölgede bol miktarda Bizans imparatorluk sikkeleri de bulunmuştur. 1303 Dimboz zaferinden sonra Kite (Ürünlü) Tekfuru’nun topraklarını alan Osman Gazi, Gölyazı Bölgesini de Türklere açmıştır. Hem beldede, hem de Uluabat Gölü üzerindeki adalardan Alyos ve Manastır adalarında Bizans döneminden kalma ören yerleri vardır.



Halk arasında “Deliktaş” olarak anılan ve su kemeri olduğu tahmin edilen bir yapı ile “Taş Kapı” diye adlandırılan antik kale kalıntılarının yanı sıra, Kız Adası’nda bulunan Apollon Tapınağı’nın kalıntıları, antik tiyatro kalıntıları, yarımadanın çevresinde kalıntılarına rastlanan surlar, 19. yüzyılda burada yaşayan Rum azınlık tarafından yaptırılan Hagios Georgios Kilisesi ve Manastır Adası’nda kalıntıları bulunan Hagios Konstantinos Manastırı Kilisesi bölgenin en ilgi çekici tarihi kalıntılarıdır.



Tamamı birinci derece sit alanı olan Gölyazı 2006'da Tarihî kentler Birliği'ne üye oldu. 2005'de, Toplum Gönüllüleri Vakfı TOG üyesi gençler 200 evi boyadı, tamiratlar yaptı. 2006'da ise Avusturya, Hollanda, Fransa ve Kanada'dan gelen sanatçılar Gölyazı'yı açıkhava müzesine çevirdiler ama ne yazık ki, sokakta sergilenen birçok eserin başına gelenler Gölyazı'da da yaşandı: "Dijital dilek ağacı ve dijital yatır" isimli eser birileri tarafından tahrip edildi, eserin orijinalinde yer alan bilgisayar kasaları ve cd kutuları çalındı.




Sur Kalıntıları
200 yaşındaki Rum evleri, koruma altındaki kuşlar 733 yıllık anıt ağaç "Ağlayan Çınar" Gölyazı'yı görülesi kılan özelliklerden sadece birkaçı.

Gölyazı, Türklerle Rumların ortak tarihi açısından önemli özelliklere sahip bir beldedir. Eski bir Rum köyü olan ve bugün daha çok mübadele ile Selanik’ten göç edenlerin yaşadığı Gölyazı, Osmanlı döneminde Türklerle Rumların bir arada yaşadığı ve Rumların çoğunlukta olduğu bir yerleşim merkeziydi. 1924 yılında mübadele anlaşması ile gelen Türk göçmenler, Gölyazı ve çevresi ile uyum sağlamışlar, çalışkanlıklarıyla çevre kültürünü geliştirmişlerdir. Tamamı SİT alanı olan ve bağlı olduğu ilçeye adını veren muhteşem nilüfer çiçeklerine ev sahipliği yapan Uluabat Gölü, 2–4 metre arasındaki derinliği ve puslu havasıyla farklı bir görüntü yansıtır.


Gölyazı halkının geçim kaynağı tarım, balıkçılık ve turizmdir. Gölde turna, sazan ve köylüler tarafından “Feki” adı verilen küçük bir balık türü yaşar. Uluabat’ın simgesi olan kerevit ise bölge halkının geçim kaynağı olmaktan çoktan çıkarak anılardaki yerini almış durumdadır. İlkbaharda gölün yükselmesiyle su içinde kalan ağaçlar, yine bu sularda süzülen ördekler, çoğu zaman gölü kaplayan sis, sazlık bölgeler, sandallarında avlanan balıkçı kadınlar, Arnavut kaldırımlı sokaklar; antik çağda Apolyont olarak bilinen bu köyün güzelliklerinden yalnızca birkaçıdır.




Mitolojide Gölyazı
Efsaneye göre, Marmara Denizi'nin güneyinde bulunan Odryes Çayı, Bandırma'dan denize dökülürmüş. Bugünkü Uluabat Gölü'nün olduğu yerde Apollonia Krallığı, Odryses Çayı'nın bulunduğu yerde de Melde Krallığı kuruluymuş. Melde Kralı, Apollonia kralının kızını oğluna istemiş. Ancak kız, bu izdivaca gönlü olmadığı için prensle evlenmemiş. Apollonia Kralı da kızını korumak için, bir tepe üzerinde saray yaptırarak kızını buraya saklamış. Bunun üzerine çileden çıkan Melde Kralı, oğluna istediği kızı alamamaktan dolayı kırılan onurunu onarmak için intikam alma yoluna gitmiş ve Odryses Çayı'nın yolunu değiştirip Apollonia kentinin bulunduğu topraklara akmasını sağlamış. Böylece tüm Apollonia toprakları sular altında kalırken prensesin bulunduğu sarayın çevresi sularla çevrili bir ada olarak kalmış. İşte efsaneye göre Uluabat Gölü de böyle oluşmuş.








  Alıntı ile Cevapla
20 Üyemiz Mathematician'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 08.12.2010, 16:22   #2
Çevrimdışı
**EMEL**
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Gölyazı Beldesi (Nilüfer- Bursa)

Harika olmuş Meldam eline emeğine sağlık canım
__________________
Hayat dediğiniz 1 çay
İnsan ise sadece 1 şeker
Karıştırdıkça hayattan tat aldığını sanırsın
Oysaki;
Hayatın seni erittiğini çay bitince anlarsın..




  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz **EMEL**'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 08.12.2010, 16:44   #3
Çevrimdışı
Smyrna
Okunuşu: Simirna

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Gölyazı Beldesi (Nilüfer- Bursa)

Ne kadar güzel bir yermiş. Eline sağlık Matçı'm.

Bir dahaki sefere araba ile gelirim inşalah da bu güzellikleri de gezeriz.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Smyrna'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 08.12.2010, 16:47   #4
Çevrimdışı
Mathematician
Kroniköğrencideğilartık:D
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Gölyazı Beldesi (Nilüfer- Bursa)

Ben yolu bilmiyorum ama o zamana kadar öğrenirim.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Mathematician'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 08.12.2010, 17:14   #5
Çevrimdışı
ReaL
Deniz Sevengillerden

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Gölyazı Beldesi (Nilüfer- Bursa)

Ellerine sağlık, teşekkürler Matçı...

Bu yerin varlığını sadece fotoğraflardan biliyordum... Konusunu da okumuş oldum...

Sakinlik ve dinginlik...

__________________



Tüm katılımcı arkadaşların okumasını rica ediyorum... Lütfen Tıklayınız..
* * *
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz ReaL'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 08.12.2010, 17:22   #6
Çevrimdışı
Kardelen26
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Gölyazı Beldesi (Nilüfer- Bursa)




Teşekkürler Matçım, harika resimler
__________________
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Kardelen26'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 08.12.2010, 17:23   #7
Çevrimdışı
aksoy
Tam Üye
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Gölyazı Beldesi (Nilüfer- Bursa)

Harika bir yermiş yahu bayıldım vallahi. Teşekkürler Matçım..
__________________
Güzel gerçek; Gerçek Güzelliktir....
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz aksoy'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 08.12.2010, 19:46   #8
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Gölyazı Beldesi (Nilüfer- Bursa)

Resimlere bayıldım.Eline sağlık Matçı'm. Şehrin gürültüsünden kaçıp, kafa dinlemelik bir yer.

Otur gölün önüne, çekirdek çıtla. Hayal kur, kitap oku, günlük tut. Ders çalış, kpssye hazırlan. Oy ne diyorum ben.
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz OkyanusunKalbi'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 09.12.2010, 00:49   #9
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Gölyazı Beldesi (Nilüfer- Bursa)

Gerçektente bir kadının göğsüne doğru inen kolyeyi andırıyor.Sessiz,yumuşak,narin,huzur verici...

Alıntı:
Otur gölün önüne, çekirdek çıtla. Hayal kur, kitap oku, günlük tut. Ders çalış, kpssye hazırlan. Oy ne diyorum ben.
Oki araya bol Klı ve Sli şeyleri sokmazsan olmaz demi.Ne işi var onların orada oturacan orada yanında da başını yaslayabileceğin bir omuz ya da ....


***
Teşekkürler Matçı...
__________________
"Ey egosu boyundan büyük insan..
Bir gün ölüp toprak olacaksın. Bir tohum filizlenecek ot olacaksın, bir öküz seni yiyecek ve atık olacaksın.. Yani hep aynı kalacaksın."

  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 09.12.2010, 01:00   #10
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Gölyazı Beldesi (Nilüfer- Bursa)

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Basakca Mesajı göster
Gerçektente bir kadının göğsüne doğru inen kolyeyi andırıyor.Sessiz,yumuşak,narin,huzur verici...



Oki araya bol Klı ve Sli şeyleri sokmazsan olmaz demi.Ne işi var onların orada oturacan orada yanında da başını yaslayabileceğin bir omuz ya da ....


***
Teşekkürler Matçı...

Doğru dersin Başakça'm, kınalı kuzum.
Resimlere bakınca, çok bunalmışım demek ki. Yalnız tatile çıkıp kafa dinlemeye ihtiyacım varmış meğerse...Bakmayın bana siz olur mu ? Yalnızlık iyi bişi değil. Başınızı yaslayabilecek omuz buldunuz mu kaçırmayın derim.
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz OkyanusunKalbi'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
beldesi, beldesinin, bursa, gezilecek, golyazi beldesi, gölyazı, görülecek, görülecek yerleri, nilüfer, tarihi, yerleri


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 07:16.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.