Yurttaşa, yurtsevere çağrı yapmanın tam zamanı

[@Mustafa Akten]

YURTTAŞ'A, YURTSEVERE ÇAĞRI YAPMANIN TAM ZAMANI

Eğer Türkiye Cumhuriyeti devletinde, Cumhuriyetin kazandırdığı imkanlar ile siyaseten iktidar olanlar , Atatürk deyimi ile; "Gaflet, delalet ve hatta hıyanet" içinde iseler, emperyalistler ile işbirliği ve güç birliği içinde olanlar, Emperyalist ülkelerin gücünün ülkemiz üzerinde tüm varlığı ile hissedilmesi için işbirliği yapanlar, “EKONOMİK, SOSYAL, SİYASALVE ASKERİ” olarak uluslararası etkinliğini kullanarak, kendine tabi kıldığı işbirlikçi AKP hükümeti kanalıyla ulusal değerler üzerinde etkin ve ulusal değerlerin yok edilmesine matuf planlarını ülkemiz Türkiye üzerinde sürdürmek isteyen ABD ve benzeri emperyal güçlere maşa olanlar, ABD tarafından işbirlikçi olarak kullanılan AKP hükümeti, komşular ile sıfır sorun politikası diyerek, halk kandırılıp, aldatılıp ülkemizin dindaşları olan, komşu ülke vatandaşlarının katledilmesine, meşru idarelerinin yıkılmasına, iç işlerine karışılmasına çanak tutuyorsa, emperyalist güçlere aracılık ve maşalık yapıyorsa, onların çıkarları için çalışıp, ulusal çıkarlarımız göz ardı ediliyorsa, Atatürk'ün "YURTTA Sulh CİHANDA Sulh" ilkesi göz ardı ediliyorsa, İslam'a bakış açımız farklı da olsa dindaşlarımız olan Irak, Mısır, Libya, Suriye, İran gibi ülkelerin iç işlerine karışılarak emperyal güçler istemediği için idarecilerine görevi bırakın telkinleri ile müstemleke valisi gibi davranılıyorsa, ülkemizin iç ve dış politikası iflas etmiş, barış ise hayal olmuştur. İzlenen bu politikaların ceremesini Türkiye mutlaka bir şekilde çekecektir.

Abdullah Gül ve esli ABD dış işleri bakanı Colın Powell arasında akdedilen ihanet belgesi sözleşmeler hala hatırlarda ve aktif ise, bu sözleşmeler ile Türkiye'nin dış politikası emperyalist güçlerin vesayetine terk edilmişse ve amaç bu ise, şehitlerimizin atalarımızın kanlarını dökerek hayatlarını vererek kurduğu laik, sosyal, hukuk üstünlüğüne dayalı demokratik parlementer "CUMHURİYETİ" korumak ve kollamakla görevli kılınan TSK'yı, bu görevinden dolayı vesayetci sayan, bu vesayeti demokratik parlementer rejim için onursuzluk, ama emperyal güçlerin ülke üzerindeki vesayetini onur sayan bir idare olan AKP hükümeti ile Türkiye 11 yıldır karşı karşıyadır. Bu idarenin adı AKP zihniyeti ve hükümetidir.
Bu hükümetin anlayışıışı ile ülke hem içerde hem dışarıda kan kaybetmektedir. Bu anlayış bize Atatürk'ün 02.06.1919 tarihli "Amasya tamimi" ni çağrıştırmaktadır. "Milletin bağımsızlığını gene milletin kararlılığı kurtaracaktır" Kan uykusunda uyuyan ve toplumsal yanılgı ile AKP'ye oy verenlerin afyonlanmış ve groke durumdan kurtarılması ile AKP den kurtuluş mümkün olacaktır.


" SAMSUNDA BİR BAŞKA ŞEKLİ İLE TEZAHÜR EDEN DAVRANIŞ BİRLİĞİ,
AMASYA TAMİMİ İLE YAPILAN ÇAĞRI, SİVAS’TA, ERZURUM’DA YURTSEVER ATALARIMIZI HAREKETE GEÇİRMİŞ, ATATÜRK'ÜN KURDUĞU CUMHURİYETİ, KURULDUKTAN SONRA KORUNMAK ÜZERE BAKINIZ! HANGİ TALİMAT İLE ATATÜRK KİMLERE EMANET ETMİŞTİR?"
Baş komutan Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK’ÜN emridir:

EY TÜRK GENÇLİĞİ;
"Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait çok na müsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini müstevlilerin siyasî emelleri ile tevhit edebilirler. Millet fakr’ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte; bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur."

Mustafa Kemal ATATÜRK. Şimdi gelelim 2002 yılından itibaren azdırılan vatan haini PKK ve onun kent içindeki yandaşlarının yardımları ile son 11 yıldır ülkemiz için canını veren şehitlerin Gazilerin halinden sonra AKP'nin Başbakanı hazret Erdoğan'ın beyanlarına. Hazret iMAM RECEP TAYYİP diyor ki; PKK ile mücadele sert ve çetin olacak..

"ADAMA SORMUŞLAR ADIN NE? EL CEVAP MÜLAYİM..HADİ ORADAN SERT OLSAN NE YAZAR."

Mücadele ediyormuş gibi gözüküp Osla’da İmralı'da ve başka mekânlar da terör ve terörist ile müzakere ancak AKP zihniyeti siyasetine yakışır şekilde olabilir. Terörist ile hiç bir dünya devleti müzakere etmemiştir. Daha geçtiğimiz aylarda tv kanallarından CHP sözcüsü AKP ve PKK arasında akdedilen organizatör devletinde şahit olarak altına imza attığı belgeyi açıklamıştır. Terörist ile mücadele böylemi yapılacaktır? Şimdi Oslo bitmiş bizzat cani başı APO ile görüşmeler yapılmaktadır.

ABD Suriye' nin işini AKP Hükümeti yardımı ile bitirmek istemektedir. Bunun için düne kadar destek verdiği PKK'yı bir süreliğine görmezden gelerek, kandile yapılacak operasyonlara şimdilik izin verecek gibi gözüküyor ve hatta ilk 3 ay içinde Kandil dağındaki PKK lider kadrosunun yakalanarak Türkiye'ye teslim edilmesini sağlayacak, ama bu hareketin karşılığında acil olarak Suriye'ye askeri müdahale dâhil, ekonomik ve sosyal konularda konulacak ambargolara destek olunmasını isteyecektir. ABD oyun ve planları Türkiye milli menfaatlerini dinlememekte, AKP gibi bir işbirlikçiyi bulmuşken Türkiye içindeki tüm planlarını hayata geçirmek istemektedir. Patriot füzelerinin Türkiye içlerine yerleştrilmesi, Türkiye'yi Nato toprakları sayan AKP Başbakanı zihniyeti ile mümkün olmuştur.

Bu durumda Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurtuluşu için tüm yurttaşlara yurtseverlere çağrı yapmak yerinde değilmidir? AKP’nin kime neye hizmet ettiğini yurttaşlara anlatmak her aydın Türk entellektüellerinin boynunun borcu değilmidir?

Son söz çare: Tüm Türkiye'de kan uykusunda uyuyup AKP'ye oydaş olanları ve yandaşları uyandırmak üzere uyandırma merkezleri kurulmalı ulusalcı, Atatürk miliyetçisi herkes buralarda aktivist olarak görev almalıdır.

16/01/2013
Mustafa AKTEN　

[@aakinaksoy]

Tümüyle vakit geçmeden yapabileceğimiz her şeyi denemeliyiz kanımca.
Sonradan,pişman olmamak için. İş işden geçmeden. Birazcık olsun vaktimiz varken.

Bir kaç torba kömüre,pirinçe,kuru erzaka oylarını ve onurlarını satan bilinçsiz kitlelere ulaşmalıyız.
Ulaşmalıyız ki; kimlerin kime hizmet ettiğini artık öğrensinler. Ülke hangi bataklığa doğru sürüklenmekde görsünler. Kaybedilecek değerlerin tekrar yerine getirilebilmesinin ne denli olanaksız olduğunu artık bilsinler.

Silkelemeliyiz,aydınlatmalıyız onları. Hepimizin amacı bu olmalı.

Bu bizlerin yurtseverlik görevi, Atamıza, geleceğimize, yavrularımıza karşı boynumuzun borcu.

Bunu da başaracağız mecburuz çünkü.