Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Müzik > Müzik Haberleri

Müzik Haberleri Mp3 aramayın bulamazsınız


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 26.12.2016, 12:24   #1
Çevrimdışı
alkanaga
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Türk müziği ve Etkileşimleri...

Türk Müziği ve Etkileşimleri


Bizans sanatı Roma sanatının bir devamı olmuştur. Bizans’ın çeşitli ülkeleri içine alan coğrafi konumu ve resmî olarak kabul edilen Hıristiyanlık, bu sanata yeni unsurların ve yeni duyguların girmesini sağlamıştır. Kökeni eski Helenistik Yunan sanatına dayanan Roma sanat geleneği, Filistin, Suriye ve Mısır sanatının etkileri altında Bizans’ta yeni bir şekle bürünmüş ve bu medeniyete özgü Bizans sanatı özellikleri taşıyan bir sanat doğmuştur.


Bizans müziği;

a) Doğuya ait dinî şarkılar.
b) Yunan ezgileri
c) İmparator, imparator ailesi ve Ortodoks kilisesi büyükleri onuruna yapılmış tören melodileri olmak üzere üç grup olarak toplanabilir. Ayrıca, günümüzde Bizans halk ezgilerinin kalıntıları Yunan halk ezgilerinde devam etmektedir.


Bizans ezgilerinin kökeni kilisenin çok erken devirlerine, Filistin ile Suriye’deki Hıristiyan çevrelerine kadar inmektedir. Suriye ve Filistin’deki ilk Hristiyanların şarkıları ise sinagoglarda söylenen dinî ezgilere dayanır. Hıristiyan inancı putperest toplumlara yayıldıkça ilahilerde bu ezgilere ilâve edilmiştir. Yapılan araştırmalar Bizans müziğinin kaynağının Yunan’dan değil, Suriye ve Filistin’den doğmuş olduğunu ortaya koymuştur. Ezgilerdeki sekiz perde sistemi Suriye’den gelmiştir.

Meselâ çoğumuzun “tarihin ilk askeri müziği” olduğunu zannettiği mehterin daha eski örneği, Roma’nın “lejyon bandosu” idi ve geçmiş, asırlar boyunca varoluştur.



__________________
Sevmekten asla vazgeçmeyin. Sevgisiz bir hayat amaçsız, anlamsız olur.
Alkanaga
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz alkanaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.12.2016, 12:25   #2
Çevrimdışı
alkanaga
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Türk müziği ve Etkileşimleri...

Orta Asya Türk Kültürü en az M.Ö. 1700 yıllarına kadar uzanan yaklaşık 6000 yıllık uzun bir süreyi içermektedir.


Sonraları Mehter takımında görülen (M.Ö.1134-249) Çevgan Ortaçağda mucuk, buncuk, çagana diye bilinip, Ruslara, Lehlere, Ksiezye Turecki, İsveçlilere Turkist Klockspel, İngilizlere, Jinling Johnnie adlarıyla geçmiştir. M.Ö. 8.yüzyılda önce dümbelek, düdük, çan, gong, çeng çeşitleri ile uzun saplı bağlama tipi çalgılar kullanılmıştır. Sonra tekkelerde halile, zilli maşa, şakşak gibi aletler kullanılmıştır. Daha sonra ise parmak zili, mehter zili, kaşık, kayrak ortaya çıkmıştır. Yine M.Ö.8.yüzyılda Batı Türkistanda pipa(bipa) denilen bir Türk çalgısı Çinlilerce keşfedilmiş, Ortaçağda ise ud ve onun değişik boylardaki ailesi ortaya çıkmıştır.

__________________
Sevmekten asla vazgeçmeyin. Sevgisiz bir hayat amaçsız, anlamsız olur.
Alkanaga
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz alkanaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.12.2016, 12:26   #3
Çevrimdışı
alkanaga
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Türk müziği ve Etkileşimleri...

Araplarda ise, İslamdan önceki devrede Arapların çoğunluğu deve, koyun sürülerini besleyerek göçebe bir hayat sürerek çadırlarda yaşamıştır. Bu yüzden güzel sanatların özellikle şiir kolunda ilerlemişlerdir. Sonra şiire yakın olarak müzik doğmaya başlamıştır.

İslamlığın başlangıcında musikiye karşı bir direnme gösterilmiştir. Şarkı söylenmek pek hoş karşılanmamıştır. Bunun sebebi, müzik ve şarkının insanı zevk ve sefaya yöneltmesi, dini vazifeleri ihmale götürmesi ve cinsel istekleri teşvik etmesi olarak düşünülmesindendir. Daha sonra Peygamberin Kuran-ı Kerim’i güzel okuyanlara karşı memnuniyet duyması ile insanların müziğe karşı bakış açısını yavaş yavaş değiştirmiştir. İslam’ın ilk çağında Kuran ses perdeleri pek az olan minör gamından oluşan sade melodiler ile okunmuştur.

Yavaş yavaş musikinin azibesine tutulan devlet büyükleri arasında şarkı söylemek, çalgı çalmak moda olmuştur. Böylece musiki derece derece ilerleyerek Abbasiler çağında daha üstün bir düzeye ulaşmıştır. Abbasiler döneminde yaşamış ünlü Türk-İslam bilgini ve filozofu Farabi yazmış olduğu “Kitab ül Musiki” adlı eserinde müziği nazari açıdan açıklamış, müzik aletleri hakkında bilgi vermiştir.



__________________
Sevmekten asla vazgeçmeyin. Sevgisiz bir hayat amaçsız, anlamsız olur.
Alkanaga
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz alkanaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.12.2016, 12:27   #4
Çevrimdışı
alkanaga
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Türk müziği ve Etkileşimleri...


Türklerin İslamiyeti kabulü 9.yüzyılın sonlarına rastlar. İslamiyetten önce büyük göçlerle batıya taşınan bu eski kültür, kendi kültürleriyle kaynaşmış ve değişik müzik türlerinin doğmasına sebep olmuştur. Türk-İslam kültürü içinde esaslı bir yer edinen musiki özellikle saray ve tekkelerde, mehterhane çevresinde gelişmesini sürdürmüştür. Bu gelişmelerin merkezini ağırlıklı olarak Mevlevihane ve Enderun oluşturmuştur.



Mevlevi ve diğer tarikat mensupları arasında büyük bestekârlar yetişmiş, hem dini hem din dışı musikinin gelişmesi ve ilerlemesi gözlenmiştir. Bektaşilik tarikatı içinde halk müziği varlığını sürdürmüştür.


İslamiyetten önceki Asya Türk Musikisindeki beşseslilik, dini tesirle birlikte değişmeye başlamış ve bir gamda sekiz ses kullanılmaya başlanmıştır. Bu müzik yavaş yavaş Selçuklu müziğini ve bununla yakın ilgisi olan Mevlevi Müziğini oluşturmuştur. 13.yüzyılda yaşayan Safiyüddin Urmevi büyük Türk-İslam bilgini olarak karşımıza çıkar. Safiyüddin, Türk Musikisi sistemini ilmi şekilde ortaya koymuş, santur, nüzhe, mugni gibi çalgıları icat etmiştir.




__________________
Sevmekten asla vazgeçmeyin. Sevgisiz bir hayat amaçsız, anlamsız olur.
Alkanaga
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz alkanaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.12.2016, 12:29   #5
Çevrimdışı
alkanaga
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Türk müziği ve Etkileşimleri...


Bugün ‘Bizans’ dediğimiz Doğu Roma İmparatorluğu, geçmişin çok büyük bir medeniyetiydi. Biz, Bizans ile Osmanlı asırlarından çok önceleri, taaa Selçuklular zamanında yakından tanışıyorduk, devletler birbirleriyle sık sık savaşırlardı ama Ortodoks ve Müslüman halk, Anadolu’nun bazı yerlerinde içiçe yaşamaktaydı ve aralarında bir kültür alışverişi vardı.




Dolayısıyla Bizans’tan etkilenmemiz ve bir şeyler almamız son derece mümkündür. Bizans kiliselerinde okunan dua makamlarının, klasik Türk müziğindeki uşşak, hüzzam, hicaz, rast makamlarına benzerliği de son derece dikkat çekicidir. Örnekleri de vardır. Mesela, girit'te gezen bir eleman camiden mevlit sesi geliyor diye sesin kaynağına doğru gider, kilise ve ortodoks ayini çıkar. osmanlının bizanstan aynı şekilde İrandan bu şekilde etkilenmesi güzeldir estetiktir. Müzik biçimdir içi her türlü içerikle inançla doldurulabilir, kaldı ki anadolu islamı ve tasavvufu ile eski yunan hristiyan mistisizmi arasında da parallellik görülebilir.

__________________
Sevmekten asla vazgeçmeyin. Sevgisiz bir hayat amaçsız, anlamsız olur.
Alkanaga
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz alkanaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.12.2016, 12:29   #6
Çevrimdışı
alkanaga
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Türk müziği ve Etkileşimleri...

Cumhuriyet kurulur kurulmaz, 1924 yılında halk müziği derlemelerine başlandı. İstanbul Konservatuvarı’nın 1924’teki halk müziği derleme anketinden sonra, MEB Hars Müdürlüğü Seyfettin-Sezai (Asaf) kardeşleri Batı Anadolu’ya derlemeye gönderdi. Derlenen türküler “Yurdumuzun Nağmeleri” adı altında yayımlandı (1925).
İstanbul Konservatuvarı 1926-1929 yılları arasında Anadolu’ya dört derleme gezisi daha düzenledi; bu gezilerde derlenen ezgiler “Halk Türküleri” adı altında 15 defter halinde yayımlandı.

1929’daki dördüncü gezi sırasında bazı halkoyunlarımız filme de alındı. Devlet ödeneğiyle yapılan bu derleme gezilerine başta Konservatuvar Müdürü Yusuf Ziya (Demircioğlu), Rauf Yekta, Dürri Turan, Ekrem Besim, Muhittin Sadık (Sadak), Mahmut Ragıp (Gazimihal), Ferruh (Arsunar), Abdülkadir (İnan) gibi isimler katıldı.
İstanbul Konservatuvarı devlet ödeneği almaksızın Halkbilgisi Derneği uzmanlarının iştirakiyle 1932 yılında beşinci bir derleme gezisi daha düzenledi.
Atatürk yapılan çalışmaları bilimsel temellere oturtmak için 1936 yılında Macar müzikbilimci Bela Bartok’u Türkiye’ye davet etti.

(Aynı yıl Alman müzikolog Paul Hindemith’in yardımlarıyla Ankara Devlet Konservatuvarı’nın kurulması tesadüf değildir!)
Doğu Avrupa halk müziği derleyicisi Bela Bartok, 16-29 Kasım 1936 tarihleri arasında, Ahmet Adnan Saygun, Necil Kazım Akses, Ulvi Cemal Erkin ile birlikte, başta Osmaniye olmak üzere 14 ayrı yöreden 90 parça kaydetti.
Bela Bartok Anadolu’daki gezisinde hep bir şeye dikkat etti:
“En eski, hiç şüphesiz Asya kökenli olan Macar halk musikisi ile Türk halk musikisi arasında herhangi bir bağ olup olmadığını da çok merak ediyordum.” (Küçük Asya’dan Türk Halk Musikisi)

Peki Bela Bartok, bizim türküler ile Macaristan ezgileri arasında bir benzerlik bulabildi mi?
“Toprakları bu kadar geniş bir ülkeden derlenen doksan ezgi kesin sonuçlara varabilmek için çok az imkân sağlayabilir. Ancak, bu küçük ölçekli malzemenin yüzde yirmisinin eski Macar musikisiyle benzerlikler göstermesi, sistemli olarak derlenen, daha geniş ölçekli bir malzeme sağlandığında arada daha çok benzerlik noktaları bulunabileceğini düşündürüyor. Bunun sadece bir rastlantı olmadığı ortadadır.”



Bela Bartok’un türküler üzerine yaptığı çalışmanın iki kopyası ölümünden 31 yıl sonra, 1976’da ABD ve Macaristan’da basıldı. Bu türkülerden 40 tanesi 1996’da Macar Etnografya Müzesi yetkilisi Jozsef Birinyi’nin çabalarıyla iki CD’den oluşan bir albüm olarak yayınlandı.
Ne yazık ki, halk müziğimiz konusunda bu tür çalışmalar Türkiye’de Atatürk’ten sonra pek yapılmadı. TV ekranlarından hiç ayrılmayan ümmetçiler ise, iddialarının aksine halk müziğine (hatta müziğe) hiç değer vermediler. Sonuçta Atatürk Türk halk müziğinin kayıt altına alınması için çok çaba sarf etti.

__________________
Sevmekten asla vazgeçmeyin. Sevgisiz bir hayat amaçsız, anlamsız olur.
Alkanaga
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz alkanaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.12.2016, 12:30   #7
Çevrimdışı
alkanaga
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Türk müziği ve Etkileşimleri...

Atatürk 1930 yılında Alman gazeteci Emil Ludwig’in Doğu müziğiyle ilgili görüşlerine ise şu cümlelerle itiraz etti: “Bunlar hep Bizans’tan kalma şeylerdir. Bizim hakiki musikimiz Anadolu halkında işitilebilir.”
Klasik Türk müziğinin ne kadarının Bizans etkisinde olduğunu çıkarmak zordur. Zaten bu konuda fazla çalışma yapan da yoktur.

Tek bildiğimiz, Osmanlı’nın özellikle kuruluş ve gelişim dönemlerinde hiçbir zaman kültürel etkileşim konusunda tutucu olmadığıdır.



Kaynaklar

http://www.akademikbakis.org/eskisite/36/34.pdf
Bizans'tan Bize Miras
Bizans
Atatürk hangi türküyü yasaklattı - Soner YALÇIN Haberleri
Trk Mzik Portal
__________________
Sevmekten asla vazgeçmeyin. Sevgisiz bir hayat amaçsız, anlamsız olur.
Alkanaga
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz alkanaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.12.2016, 13:44   #8
Çevrimdışı
alkanaga
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Türk müziği ve Etkileşimleri...

Seçme Halis muhlis Türk Türkülerimiz.Buyrun efendim;
http://www.youtube.com/watch?v=uOVj8njKAyQ
http://www.youtube.com/watch?v=yPzM5bJewlw
http://www.youtube.com/watch?v=Y6FxIzvZt1U
__________________
Sevmekten asla vazgeçmeyin. Sevgisiz bir hayat amaçsız, anlamsız olur.
Alkanaga
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz alkanaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.12.2016, 14:03   #9
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Türk müziği ve Etkileşimleri...

Türk musikisinin, çok eskilere dayanan özellik ve gelişimi hakkındaki okuduğum bilgiler beni doyurdu, düzenlemesini yaparken zevkle okudum.

Konudaki videoların bazılarını vakit buldukca ilk defa dinleyeceğim.

Teşekkürler alkanaga. Güzel bir derleme olmuş.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.12.2016, 14:13   #10
Çevrimdışı
Nisan
Gerçek Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Türk müziği ve Etkileşimleri...

Emegine saglik güzel bir calisma tesekkür ederim.
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Nisan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
etkileşimleri, müziği, türk


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:17.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.