Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Sağlığımız ve Hastalıklar > Psikoloji

Psikoloji Psikoloji, psikiyatri ve kişisel gelişim


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 08.04.2015, 18:20   #1
Çevrimdışı
Ekin
Başına Buyruk

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Panik Bozukluk ve Tedavi Yöntemleri

Panik Bozukluk Ve Tedavi Yöntemleri

Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre anksiyete bozukluklarının görülme sıklığı son yıllarda artış gösteriyor. Bununla birlikte 'panik bozukluk' ve 'panik atak' kavramları birbirine sıkça karıştırıldığından çoğu kişi kendinde panik atak olduğu yanılgısına düşüyor. Acıbadem Bursa Hastanesi Psikiyatri bölümünden Dr. Bekir Tasalı, panik atak olduğu düşünülen birçok durumun aslında panik bozukluk olduğunu söyledi. Panik bozukluk durumunun, bir reaksiyon ya da bazı durumların uyarabildiği bir tepki olarak ve bir tür nevrotik bozukluk şeklinde ortaya çıktığını ifade etti.

Panik bozukluk durumunun panik atağa oranla çok daha hafif bir psikolojik sorun olduğunu ve tedavi edilebildiğini belirten Dr. Bekir Tasalı, "Klasik olarak nevroz terimi bireyde anksiyeteye karşı özel savunma belirtileriyle kendini belli ediyor, bireyin gerçekle bağlantısı kopmuyor, toplumsal uyumunun fazla bozulmuyor ve psikozlara göre bütün fonksiyonlarda bozukluk çok daha hafif gözleniyor. Bu tür bozukluklarda gerçeği değerlendirme gücü veya yeteneği bozulmuyor. Yani kişi hastalığını biliyor ve düşüncelerini saçma buluyor. Nelerin veya neyin düşünce, istek ya da düş; neyin eylem ya da olay olduğunu rahatlıkla fark edebiliyor." dedi.

HER 4 KİŞİDEN BİRİNDE GÖRÜLÜYOR

Dr. Tasalı, şu bilgileri verdi: "Panik bozuklukta temel patoloji, anksiyete yani bunaltı olarak kendini gösteriyor. Panik bozukluk son yıllarda her 4 kişiden birinde görülen bir rahatsızlık. Yaşam boyu en az 1 defa panik nöbeti geçirme sıklığı yüzde 10. Kadınlarda görülme oranı ise erkeklere göre daha fazla. Panik bozukluğun oluş sürecinde bireyde anksiyeteden önce öznel ya da nesnel belirtiler gözleniyor. Kişi bu belirtileri algılayıp olduğu gibi yaşayabiliyor ya da savunma mekanizması devreye girdiği için bilinçaltı bu anksiyeteleri bastırmaya çalışabiliyor. Bu bastırma düzeneği veya daha değişik savunmalar yeterli gelmezse bireyde panik bozukluk belirtileri gözlenmeye başlıyor."

Panik bozukluk rahatsızlığında, panik nöbetler olmadığı zamanlarda hastanın genel durumunda hiçbir bozukluk görünmediğini belirten Tasalı, hastalığın belirtileri için şunları ifade etti: "Ancak panik nöbeti olduğu sırada hasta ileri derecede telaşlı ve hareketli görünüyor. Bununla birlikte çarpıntı, titreme, ağız kuruluğu, hava açlığı veya nefes alamama, nefes alamamadan ötürü boğulma hatta ölme korkusu gibi şikayetler de gözlenebiliyor. Panik nöbetinin olmadığı durumlarda kişilerarası ilişkilerde herhangi bir bozukluk görülmezken, nöbet sırasında kekeleme ve konuşma güçlüğü görülebiliyor. Bu süreçte kişi çok gergin oluyor ve her şeyin kötü olduğu ya da olacağı duygusu yaşıyor. Her durumun tehlikeli ve olumsuz olduğu duygusu yayılıyor. Bununla birlikte karın ağrıları, psikojenik bulantılar, sık idrara çıkma, sıcak soğuk basmaları ve kan basıncının yükselmesi oldukça yaygın görülüyor. Bu nöbetler genellikle 10-15 dakika sürüyor. Başlangıçta hasta neye uğradığını anlayamayabiliyor ve delireceği ya da öleceği korkusuyla yakınlarından yardım bekleyebiliyor."

TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELER?

Panik bozukluğun tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu belirten Tasalı, "Nöbet sonrasında panik bozukluğundan şüphelenilmesi durumunda tanı ve tedavi için mutlaka bir uzmana görünmek önemli. Panik bozukluk tedavisinde uygun bir ilaç tedavisini takiben psikoterapötik yaklaşımlar, özellikle bilişsel davranışçı yöntemler, destek psikoterapileri, uygun zamanlama ile üzerine gitme yöntemleri, meşguliyet tedavileri ile çok iyi sonuçlar elde edilebiliyor." dedi.


Kaynak
__________________
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 02.08.2016, 10:03   #2
Çevrimdışı
HilmiCankurtaran
Yeni Üye
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Panik Bozukluk

  • Panik Atak Nedir?
Panik atak; aniden veya durumsal olarak ortaya çıkabilen, çeşitli bedensel belirtilerle birlikte tabloya ölüm düşüncesinin de eşlik ettiği, 10 dakikalık bir süreçte belirtilerin zirveye ulaştığı yoğun korku halidir.
  • Panik Atakta Hangi Belirtiler Olur?
Panik atak sırasında kişide, çarpıntı, göğüs ağrısı, nefes darlığı ya da boğulacakmış gibi olma, terleme, titreme, sarsılma, bulantı, karın ağrısı, üşüme, ürperme, ateş basmaları, uyuşma ve karıncalanmalar, baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş bayılacakmış gibi olma, ölüm korkusu, kontrolünü kaybedeceği ya da delireceği korkusu gibi belirtiler görülebilir. Bu belirtilere, aynı zamanda depersonalizasyon (kendi bedenine yabancılaşma) ve derealizasyon (çevreye yabancılaşma) eşlik edebilir.

Bu belirtilere bir tehlike beklentisi veya sonunun geldiği düşüncesi ve atağın ortaya çıktığı ortamdan kaçma dürtüsü de çoğu kez eşlik eder. Panik atak sırasında bu belirtilerin hepsi görülmeyebilir.
  • Panik Atak Hangi Sıklıkta Gelir ve Ne Kadar Sürer?
Tipik bir panik atak dakikalarla sınırlıdır. Çoğunlukla 5–10 dakika veya 20–30 dakika ya da ender olarak bir veya birkaç saat sürebilir.

Panik ataklarının sıklık ve şiddeti değişkendir. Sözgelimi bazı kişilerde ortalama haftada bir ya da daha sık görülürken, bazıları haftalar hatta aylar boyunca hiçbir atak geçirmeyebilirler. Hastalığın olağan seyri kronik fakat inişli çıkışlıdır.

Panik atak ile başvuran hasta, korkusunu genellikle şiddetli olarak tanımlar ve kontrolünü kaybedeceğini, delireceğini ya da öleceğini düşündüğünü söyler. Özellikle çarpıntı, göğüs ağrısı, göğüste sıkıntı hissi, boğulacakmış gibi olma, nefes darlığı gibi yakınmaları nedeniyle bir kalp krizi geçirdiğini zanneder.
  • Panik Bozukluk nedir?
Panik bozukluk, tekrarlayan beklenmedik panik ataklarla devam eden, kişide yeni ataklar olacağı veya bu ataklar sonucunda kalp krizi geçirip ölme, kontrolünü yitirme, felç geçirme gibi yoğun ve sürekli kaygıların görüldüğü durumdur. Birçok kişi yaşamında en az bir kere panik atak yaşarken, bazı kişiler panik bozukluğu geliştirirler. Panik bozukluğu olan kişilerin sonuçta sağlıklı olduklarını ve tehlikede olmadıklarını öğrenmek üzere acil servise gitmeleri sık rastlanılan bir durumdur.

Panik bozukluğu olan kişilerde bedensel belirtiler, duygular ve düşünceler birbirleriyle etkileşim içindedir. Örneğin, panik atağa yatkınlığı olan bir kişi kalbinin normalden daha hızlı attığını fark ederse, “belki de kalp krizi geçiriyorum” diye düşünebilir. Bu düşünce korku ve kaygıya yol açarak adrenalin salınımını tetikler. Adrenalin salınımı kişiyi kalp krizi geçirdiği konusunda ikna edebilecek şekilde kalp atışını daha da hızlandırır. Bedensel duyularla ilgili düşünceler bu duyumları daha da şiddetlendirebilir.
  • Panik Bozukluk Hangi Sıklıkta ve Kimlerde Görülür?
Yapılan araştırmalara göre panik bozukluğunun toplum içinde görülme sıklığı %1,5-3,5 arasındadır. Öyle ki toplum içinde herhangi 100 kişinin yaklaşık 3 yada 4’ü bu hastalığı ya geçirmişlerdir ya da halen yaşamaktadırlar. Genellikle ilk kez 20-35 yaşları arasında başlar. Kadınlarda, erkeklere göre 2-3 kat fazla görülür. Ayrıca panik bozukluğunun birinci derece akrabalar arasında, normal popülasyona göre 4-7 kat daha fazla görüldüğü bildirilmiştir.
  • Panik Bozukluk ve Agorafobi
Panik bozukluğu olan birçok kişi aynı zamanda agorafobi de yaşar. Fakat her panik bozukluğa agorafobi eşlik etmeyebilir.

Agorafobi, açık alan korkusu anlamına gelir. Bu kişiler açık alanda utanç verici, yardım alamayacakları bir durumda kalıp kaçamayacaklarını düşünürler. Kişi hem yalnız başına kalamaz hem de kalabalıkta endişesi artar. Evde yalnız kalamaz, sokağa yalnız çıkamaz, toplu taşıt araçlarına binemez, kapalı ve kalabalık yerlere giremez, asansöre binemez, dar sokaklardan ve köprülerden geçemez. Bazen de ancak yanında güvendiği birisiyle endişe ve rahatsızlık duysa bile bu tür yerlere girebilir. Kişilerin kendilerinde paniğe yol açabilecek yerlere gidememe, bu tür yerlerde kalamama durumlarına agorafobi adı verilir. Agorafobili kişilerin bu tür ortamlardan kaçınmaları temel özellikleridir.

Yaşanılan korkunun şiddeti kaçınmalarının derecesini de belirler. Hastalığın hafif seyrettiği bir durumda, gerektiğinde bu tür ortamlarda bulunmaya sıkıntı çekerek de olsa katlanabilir ve görece olağan bir yaşam biçimini sürdürebilirler. Korkunun şiddeti arttıkça kaçınma davranışı belirginleşir ve kısıtlı bir yaşam biçimi ortaya çıkar. Hastalığın en ağır durumunda ise, kişi eve kapanır ve kendisine eşlik eden bir kimse olmadıkçadışarı çıkamaz. Korkunun şiddeti ve kaçınma davranışının derecesi değişebilmekle birlikte, agorafobi günlük işlevleri önemli ölçüde aksatır.


Her dışarıya çıkamayan agorafobili değildir. Bu durum bir hastalığa bağlı da gelişebilir. Zamanla hastalık geçse de, dışarıda kendilerini güvensiz hissetikleri için agorafobi geliştirebilirler. Bu konuda ayrı bir değerlendirme yapmak gereklidir.
  • Tedavi
Tedavide iki yaklaşım vardır, bunlar ilaç ve psikoterapi işbirliğidir. Panik bozukluğunun tedavisinde, beyin sinir hücrelerindeki bozuk olan hormon faaliyetlerini düzelterek panik ataklarını önleyen ilaçlar kullanılmaktadır. İlaç tedavisi ve psikoterapötik müdahalelerle panik bozukluk hastalarının birçoğu düzelir, bir kısmıda çok az belirti göstererek yaşamlarına normal bir şekilde devam edebilirler.

Bu nedenle panik bozukluk belirtileri gösteren kişilerin, kulaktan dolma bilgiler veya yöntemlerle kendilerini tedavi etmeye kalkışmamaları, en kısa zamanda bir uzmanın yardımını istemeleri, hastalığın doğru şekilde tedavisi açısından faydalı olacaktır.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz HilmiCankurtaran'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
bozukluk, panik, tedavi, yöntemleri


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 15:11.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.