Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Sağlığımız ve Hastalıklar > Psikoloji

Psikoloji Psikoloji, psikiyatri ve kişisel gelişim


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 12.05.2011, 18:49   #1
Çevrimdışı
ReaL
Deniz Sevengillerden

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

Kime ve niye aşık oluruz? Aşık olunca niye heyecanlanır, aklımızdan o kişiyi istesek de neden silip atamayız?.... Aşkla ilgili yüzlerce soru var ve yüzyıllardır insanoğlu bu soruların yanıtlarını arıyor.



Pek çoğu henüz kesin olarak yanıtlanmasa da, aşkın kimyası bilim dünyasının da araştırma konusu. Acıbadem Fulya Hastanesi’nden Psikiyatri Uzmanı Dr. Aylin Aksoy, aşkın bilimsel hallerini ele aldı.

Aşkla ilgili ilk çağlardan bu yana uzayıp giden ve yanıtları henüz tam olarak bilinmeyen yüzlerce soru var. Bilim dünyasının da ilgi alanına giren ve üzerine pek çok araştırma yapılan aşk konusunda, bilimsel sonuçlar da elde edildi.


Acıbadem Fulya Hastanesi’nden Psikiyatri Uzmanı Dr. Aylin Aksoy, aşık olduğumuzda beynimizde ve vücudumuzda çok sayıda kimyasal maddenin hareketlendiğini, östrojen ve testosteronun ise seks güdüsünün yaratıcısı olduğunu belirtiyor. Aşkın kimyası hakkında bilgiler veren Aksoy, aşk konusunda yapılan araştırmalardan yola çıkarak şunları söylüyor:


Farklı hormonlar aynı anda farklı etkiliyor


Aşık olan kişiler; kalbin daha hızlı çarpması, yüzün kızarması ve ellerin terlemesi gibi tepkiler veriyor. Bu durumdan vücutta salgılanan dopamin, noradrenalin ve feniletilamin sorumlu. Dopamin yoğun mutluluk, yoksunluk ve bağımlılıkta önemli rolü oynuyor. Madde ve bazı ilaç bağımlılıklarında da etkili bir hormon. Noradrenalin adrenaline benziyor. Adeta ayakları yerden kesiyor ve kalp çarpıntısına neden olup heyecan yaratıyor. Aynı zamanda dikkat, kısa süreli hafıza, hiperaktivite, uykusuzluk ve hedefe yönelik davranıştan sorumlu. Yüksek dopamin seviyeleri noradrenalin ile ilişkili.

Aşk iksiri, dopamin ve noradrenalin karışımından

Rutgers Üniversitesi’nden, aşk üzerine araştırmalar yapan antropolog Helen Fisher, bu iki hormonun birlikte salgılanmasıyla sevinç, yoğun enerji, uykusuzluk, yoksunluk, iştah azalması ve artmış dikkate neden olduğunu ve aşık olunduğunda vücudun bu hormonlardan oluşan “aşk iksirini” salgılamaya başladığı belirtiyor. Helen Fisher’in ekibiyle birlikte yaptığı bir fonksiyonel beyin görüntüleme çalışmasında, aşık olunan kişinin fotoğrafına bakıldığı anda yapılan çekimlerde, dopamin reseptöründen zengin beyin bölgelerinde kanlanma artışının olduğu saptanıyor.

Aşıkların beyni obsesif kompulsifler gibi


University College Londra´dan araştırmacıların yaptığı başka bir çalışmada, aşık olan insanların beyninde mutluluk hormonu olarak bilinen serotoninin azaldığı ortaya çıkmış. Bulunan düşük serotonin hormonu seviyelerinin, obsesif kompulsif (tekrar eden takıntılı davranış) bozukluk hastalarında ortaya konan serotonin eksikliği ile benzer olduğu için kişi, aşık olduğu insanı aklından çıkaramıyor.

Bağlanmadan sorumlu hormonlar bile var


Oksitosin ve vazopressin hormonlarının özellikle bağlanma ile ilişkili hormonlar. Dolayısıyla aşktaki bağlanmadan sorumlular. University of California, San Francisco´dan araştırmacılara göre oksitosin hormonu, diğer insanlarla sağlıklı ilişki kurmak ve sürdürebilmek için gerekiyor. Orgazm sırasında salgılanıyor ve duygusal bir bağın kurulmasını sağlıyor. Aynı zamanda doğum sırasında ve emzirme döneminde de salgılanıyor. Doğum eylemindeki kasılmalar oksitosin olmazsa başlamaz. Doğumla bebeği önce anneden ayıran ancak doğumdan sonra tekrar anneye bağlayan hormondur. Doğumlardan sonra rastlanan olası bebek reddini ortadan kaldırır. Emzirme sırasında da süt kanallarının daha iyi kasılmasını ve bebeğin daha kolay emmesini sağlar.

Vazopressin erkeklerde sosyal davranıştan özellikle başka erkeklere gösterilen saldırganlıktan sorumlu. Ayrıca uzun süreli ve tek eşli ilişki ile ilişkili. Bu her iki hormonunun konsantrasyonu yoğun romantik bağlanmada, eşleşme sırasında ve seks yapıldığında yükseliyor. Vazopressin ve Oksitosin reseptörleri beyin kökünün çeşitli bölümlerine dağılıyor ki bu bölgeler, aşk ve anne sevgisiyle aktive olur. Dr. Fisher oksitosin ve vazopressinin, dopamin ve noradrenalin yolakları ile çatışması nedeniyle bağlanmanın artmasıyla tutkulu aşkın söndüğünü belirtiyor.


Aşkın ömrü üç yıl


Aşkın ömrü üzerinde uzun süreden beri tartışmalar devam ediyor. Ancak bilinen gerçek şu ki, tutkulu aşk zaman içinde azalıyor. Yapılan bilimsel araştırmalarda aşkın ömrünün 2-3 yıl olduğu saptanmış. Aşk için gerekli olan dopamin, noradrenalin ve feniletamin gittikçe azalıyor. Aşık olunan kişinin hataları birdenbire görünmeye başlanıyor. Aslında aşık olunan insan değişmiyor ancak aşık olan kişi mantık çerçevesinde değerlendirmeye başlıyor. Bu durumda iki seçenek çıkıyor kişinin karşısına; aşkınız bitiyor ya da sağlam bir ilişki haline dönüyor. Eğer ilişki devam ederse endorfinler devreye giriyor ve huzur, güven gibi duygular ilişkiye ekleniyor. Seksle beraber oksitosinin salınması ile doyum ve bağlanma gerçekleşiyor.

Kendimize benzeyeni seçiyoruz


Yapılan bilimsel araştırmalara göre aslında kişiler eşlerini de kendisine benzeyen kişilerden seçiyor. İskoçya’da Univercity of St.Andrews’da yapılan bir çalışmanın sonucuna göre, eş seçimi ile ilgili yapılan testlerde kişilerin, kendilerine gösterilen ve içinde yüzlerin olduğu fotoğraflardan, genellikle kendilerine benzeyenleri seçme eğiliminde olduğu saptanmış. Görünüşte olduğu gibi kişilik seçiminde de kendine geçmişi -çoğunlukla aile ya da çocuklukta yakın olanlar- hatırlatan kişiler tercih ediliyor.

Aşk niye acı veriyor?


İlişki istendiği gibi gitmediğinde hayat kabusa dönebiliyor. Pek çok kişi hayatının bir döneminde sevdiği kişi tarafından reddedilme durumuyla karşılaşabiliyor. Özellikle geçmişinde büyük kayıplar yaşamış kişiler ayrılığa karşı daha duyarlı ve savunmasız olabiliyor. Bu gibi durumda genel olarak kişide; umutsuzluk, öfke gibi duygular oluşuyor. Yalnızlık korkusu, karamsarlık, hayatı yaşamaya değer bulmama, hayatın anlamsızlığı, düşünülüyor. Evden dışarı çıkmama, günlük hayatın aksaması gibi durumlarla karşılaşılıyor. Derin bir acı yaşanıyor. Ölüm düşünceleri, intihara eğilime kadar giden depresyon görülebiliyor.

Aşk sadece duygu mu?


Erken dönemde aşkın dopaminle ilişkili olduğunu düşünüldüğünde, aşkın yalın bir duygudan öte bir şey olduğunu anlaşılıyor. Aşık olunan kişinin peşinden sürüklenmeye, sadece onu düşünmeye ve ona odaklanmaya iten güçlü bir “dürtü”. Bugüne kadar aşk adına yapılmış resim, tiyatro oyunu, edebi eserlere bakıldığında basit bir duygudan öte tüm yaşamı peşinden sürükleyen güçlü bir arzu olduğunu görülüyor. Evrimsel yönünden düşünüldüğünde soy ve yaşam devamlılığını sağlayan itici bir kuvvet olduğu düşünülüyor. Tabii bu kadar güçlü bir itici kuvvetin karşısında durmak akıntıya tek dalla karşı gelmeye benziyor.

Cumhuriyet
__________________



Tüm katılımcı arkadaşların okumasını rica ediyorum... Lütfen Tıklayınız..
* * *
  Alıntı ile Cevapla
13 Üyemiz ReaL'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 12.05.2011, 21:42   #2
Çevrimdışı
dR€aM
Gerçek Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

Yani aşk bir kaç hormonun aynı anda salgılanmasıyla oluşan manyakça bir ruh hali diyebilir miyiz. Bence diyebiliriz. Bu hormonların birden fazla kişi için salgılanması olanağı da var mı acaba.
Yoksunluk, bağımlılık.
__________________
Hollywood kızları hepsi hikaye
benim gibi var mı, gösterin bir tane ...




  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz dR€aM'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 20.12.2011, 15:40   #3
Çevrimdışı
_b!r!s!_
Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

çok doğru valla yaş kaç olursa olsun bir aşık olmaya gör
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz _b!r!s!_'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 20.12.2011, 16:26   #4
Çevrimdışı
Papazulya
Bal Yazmalı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

Sadece kimyasini mi biyolojisini, psikolojisini, hesabini, kitabini, tarihini, cografyasini, edebiyatini, fizigini, muzigini, hayat bilgisini, kisacasi her birseyini degistiriyor insanin.
__________________
Seni camiinde namaz kılarken, kilisende dua ederken ve putuna diz çökerken de seviyorum. Çünkü sen ve ben, tek bir dinin çocuklarıyız. O da ruhtur...
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Papazulya'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 20.12.2011, 16:35   #5
Çevrimdışı
Alpers
Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

Keşke aşkı çok erken yaşta tanımasaydım diyorum bazen.
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Alpers'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 20.12.2011, 16:40   #6
Çevrimdışı
Mestra
Gerçek Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

ne aşkı ya.. ne acısı... uğraşacak başka iş mi yok :PPP
__________________
"Düşünmeden okumak köreltir, okumadan düşünmek yanıltır. Düşünmeden öğrenmek faydasız, öğrenmeden düşünmek tehlikelidir."
Konfüçyüs
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Mestra'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 20.12.2011, 21:59   #7
Çevrimdışı
GeceLuna
... Kartaliçe ...
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

İlk olarak belirtmeliyim ki çok uzun geldi tamamını okuyamadım. Ama bence zaten aşk diye bir şey yok, sadece psikolojik ve biyolojik bir olay.
__________________
Bir Siyah-Beyaz kaşkoldur aşk.
Bir çubuklu forma dünyamız.
Meşalelerde duman duman.
Bir deli yangındır sevdamız.



Her şeyde biraz Ceyhun Yılmaz...




♥...BEŞİKTAŞ
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz GeceLuna'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 20.12.2011, 22:44   #8
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

Hakketten değiştiriyor mu?

Bu konuda tecrübesi olanlara mikrofonu doğrultmak istiyorum.

Buyrun kimya , fizik, biyoloji ve anatomi dalları.... Söz sizin.















__________________
"Ey egosu boyundan büyük insan..
Bir gün ölüp toprak olacaksın. Bir tohum filizlenecek ot olacaksın, bir öküz seni yiyecek ve atık olacaksın.. Yani hep aynı kalacaksın."

  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 29.12.2011, 19:17   #9
Çevrimdışı
Papazulya
Bal Yazmalı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi GeceLuna Mesajı göster
İlk olarak belirtmeliyim ki çok uzun geldi tamamını okuyamadım. Ama bence zaten aşk diye bir şey yok, sadece psikolojik ve biyolojik bir olay.
Eee iste ortada psikolojik ve biyolojik diye tabir ettiginiz bir olay var ve o olaya da ask deniyor. Kimisi ask yerine sacmalik, kimisi delilik, kimisi fasa fiso der. Bu biraz da aska nasil baktigina, askin icinde neler barindirdigina, onu nasil yasadigin ve yasamadigina bagli bir durum.
__________________
Seni camiinde namaz kılarken, kilisende dua ederken ve putuna diz çökerken de seviyorum. Çünkü sen ve ben, tek bir dinin çocuklarıyız. O da ruhtur...
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Papazulya'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 29.12.2011, 20:18   #10
Çevrimdışı
ReaL
Deniz Sevengillerden

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Aşk Kimyamızı Değiştiriyor

Aşka inanmayanları da gördük bu forumda.. Sonra aşık olup salya sümük ağlayanları da, hatta yemekten kesilenleri de...

Kim o demeyin devlet sırrı gibidir ölsem de isim vermemmm...

* * *

Öbür sayfada da Dırdır'ın küçük resitali var.. Aşk konusunda iyi gidiyor valla.. Tıklayın...
__________________



Tüm katılımcı arkadaşların okumasını rica ediyorum... Lütfen Tıklayınız..
* * *
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz ReaL'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
değiştiriyor, kimyamızı


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:56.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.