Erdoğan'a PKK'ya Yardım ve Yataklık Suçlaması

[@Insanlikarayan]

CHP’li vekil Mahmut Tanal, Erdoğan, Davutoğlu ve Mevlüt Çavuşoğlu hakkında, PKK’nın Suriye kolu YPG’ye yardım ettikleri iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçen Salı günü partisinin grup toplantısında, CHP İstanbul Milletvekili Avukat Mahmut Tanal’a, “Mahmut Tanal karşımda oturuyor, salı günü dilekçeni ver. Cumhuriyet Savcılığına, Erdoğan’ın terör örgütlerine yardım ve yataklık yaptığından dilekçeni ver. Bu mahkeme kararlarını da vereceğim, hem Yargıtay kararını, hem Mardin’deki ağır ceza mahkemesinin kararını, o karardan sonra Salih Müslim’i buraya kim davet ettiyse, onlar terör örgütleriyle işbirliği içindedirler. Bunu ver, bakayım ne diyecekler” diyerek Cumhuriyet Savcılığına şikayet etme talimatı vermişti.

Kılıçdaroğlu’nun talimatı üzerine Tanal, 7 Şubat 2018’de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu hakkında, PKK’nın Suriye kolu PYD’ye yardım ettikleri iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Tanal dilekçesinde, 2014 yılında Mardin'deki 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin PYD, YPJ ve YPG'yi terör örgütü olarak ilan ettiğine ilişkin kararına dikkat çekerek, bu karar sonrasında PYD'nin Eş Genel Başkanı Salih Müslim'in Ankara'da hükümet tarafından ağırlandığı ifade edildi.

Erdoğan, Davutoğlu ve Mevlüt Çavuşoğlu hakkında, "terör örgütü propagandası, terör örgütüne yardım ve yataklık, suçu ve suçluyu övme, kayırma ve görevi kötüye kullanma, suçu ve suçluyu bildirmeme" suçlarından dolayı suç duyurunda bulunan Tanal, “2014’te Mardin Mahkemeleri PYD, YPJ ve YPG’yi terör örgütü olarak kabul etmiştir. Bu kararın sonrasındaki yıllarda basına yansıyan haberlerde görüyoruz ki terör örgütü PYD’nin yöneticisi Salih Müslim başkentte krallar gibi karşılanmış, en üst düzey yetkililerimiz ile görüşmüştür. İktidar, terör örgütü yöneticisi ile birlikte hareket etmiştir” dedi.
Tanal, dilekçesini şöyle özetledi:

“MAHKEME KARARINA RAĞMEN İKTİDAR, TERÖRİSTBAŞI SALİH MÜSLİM’İ BAŞKENTTE AĞIRLADI”

“Mardin 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi, 17.09.2014 tarihinde PYD, YPJ ve YPG’yi terör örgütü olarak kabul etmiştir. Mahkeme tarafından terörist olarak kabul edilen PYD terör örgütün başındaki kişi ile mahkeme kararından sonra defalarca iktidar tarafından Türkiye’de resmi düzeyde görüşmeler yapılmıştır. Mahkemenin terörist olarak kabul ettiği PYD terör örgütünü yöneten kişi, Türkiye’ye geldiği zaman soruşturma yapıp, ifade alıp, gözaltı işlemi ve hakkında cezai işlem yapması gerekir iken törenle karşılanması suç teşkil etmektedir, terörün propagandası yapılmaktır.

İktidarın yaptığı bu görüşmeleri bir başka siyasi parti lideri veya sıradan vatandaş yapsa terörist ilan edilir. Neden iktidardakiler hakkında bugüne kadar işlem yapılmamıştır.

Öte yandan kendilerini, ‘Biz PKK’yı terör örgütü olarak kabul ettik. PYD’de PKK’nın uzantısı olduğuna göre, dolaylı olarak PYD’yi de terör örgütü olarak kabul etmiş oluyoruz’ şeklinde koruyorlar. PKK ve PYD, iki terör örgütünün yöneticisi de ayrıdır. O zaman neden DHKP-C’ye, DevSol’a ayrı Bakanlar Kurulu kararı ile ayrı kırmızı bülten çıkarıldı. Dev sol ve DHKP-C aynı türevden olduğu halde ayrı ayrı terör örgütleri oldukları kabul edilmiş, Bakanlar Kurulu, karar almış ve resmî gazetede ilan edilmiş yöneticileri Interpol İle aranmıştır. PYD ile PKK da aynı türevden oldukları halde ayrı ayrı terör örgütü olduğunu mahkeme kabul etmiştir. Bu sebeple Bakanlar Kurulu kararı ile İnterpol aracığıyla kırmızı bülten çıkarılması gerekir iken PYD için bu yapılmamıştır.

“MAKAM VE MEVKİ, SUÇ İŞLEME ÖZGÜRLÜĞÜ VERMEZ”

Başta Cumhurbaşkanı, dönemin Başbakanı, dönemin Dışişleri Bakanı, görüşme ve karşılama yaparak TCK uyarınca sorumlu olan sıralı hiyerarşik sorumluların tespiti ile cezalandırılması gerekmektedir. Kayırmacılık yapılarak suç ve suçluyu övmeye, teröre yardım ve yataklık suçunun işlenerek yargıya ve devletin de itibarının sarsılmasına sebebiyet verilmiştir. Mahkemenin terörist gördüğü örgütün başındaki kişiyi ise siyasi iktidar terörist olarak görmemiştir. Suçluyu korumuştur, kayırmıştır. Özel davetiye, ikramlar, yemekler, protokoller ve karşılamaların tamamı suçtur. Makam ve mevki, suç işleme özgürlüğü vermez. Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü ilkesi uyarınca bu soruşturmanın yapılarak tüm hiyerarşik sorumlular hakkında işlemin yapılması yasanın amir hükmüdür. Kanunlara göre, örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dâhil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır. Terör örgütü PYD’nin yöneticisi olarak kabul edilen Salih Müslim’ in gelişine ilişkin olarak kırmızı halı ile karşılanması, Türk Ceza Kanunu’nun 215. ve 122. maddelerine göre cezalandırmayı gerektirir.”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçen Salı günü partisinin grup toplantısında, CHP İstanbul Milletvekili Avukat Mahmut Tanal’a, “Mahmut Tanal karşımda oturuyor, salı günü dilekçeni ver. Cumhuriyet Savcılığına, Erdoğan’ın terör örgütlerine yardım ve yataklık yaptığından dilekçeni ver. Bu mahkeme kararlarını da vereceğim, hem Yargıtay kararını, hem Mardin’deki ağır ceza mahkemesinin kararını, o karardan sonra Salih Müslim’i buraya kim davet ettiyse, onlar terör örgütleriyle işbirliği içindedirler. Bunu ver, bakayım ne diyecekler” diyerek Cumhuriyet Savcılığına şikayet etme talimatı vermişti.

Kılıçdaroğlu’nun talimatı üzerine Tanal, 7 Şubat 2018’de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu hakkında, PKK’nın Suriye kolu PYD’ye yardım ettikleri iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.

Tanal dilekçesinde, 2014 yılında Mardin'deki 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin PYD, YPJ ve YPG'yi terör örgütü olarak ilan ettiğine ilişkin kararına dikkat çekerek, bu karar sonrasında PYD'nin Eş Genel Başkanı Salih Müslim'in Ankara'da hükümet tarafından ağırlandığı ifade edildi.

Erdoğan, Davutoğlu ve Mevlüt Çavuşoğlu hakkında, "terör örgütü propagandası, terör örgütüne yardım ve yataklık, suçu ve suçluyu övme, kayırma ve görevi kötüye kullanma, suçu ve suçluyu bildirmeme" suçlarından dolayı suç duyurunda bulunan Tanal, “2014’te Mardin Mahkemeleri PYD, YPJ ve YPG’yi terör örgütü olarak kabul etmiştir. Bu kararın sonrasındaki yıllarda basına yansıyan haberlerde görüyoruz ki terör örgütü PYD’nin yöneticisi Salih Müslim başkentte krallar gibi karşılanmış, en üst düzey yetkililerimiz ile görüşmüştür. İktidar, terör örgütü yöneticisi ile birlikte hareket etmiştir” dedi.
Tanal, dilekçesini şöyle özetledi:

“MAHKEME KARARINA RAĞMEN İKTİDAR, TERÖRİSTBAŞI SALİH MÜSLİM’İ BAŞKENTTE AĞIRLADI”

“Mardin 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi, 17.09.2014 tarihinde PYD, YPJ ve YPG’yi terör örgütü olarak kabul etmiştir. Mahkeme tarafından terörist olarak kabul edilen PYD terör örgütün başındaki kişi ile mahkeme kararından sonra defalarca iktidar tarafından Türkiye’de resmi düzeyde görüşmeler yapılmıştır. Mahkemenin terörist olarak kabul ettiği PYD terör örgütünü yöneten kişi, Türkiye’ye geldiği zaman soruşturma yapıp, ifade alıp, gözaltı işlemi ve hakkında cezai işlem yapması gerekir iken törenle karşılanması suç teşkil etmektedir, terörün propagandası yapılmaktır. İktidarın yaptığı bu görüşmeleri bir başka siyasi parti lideri veya sıradan vatandaş yapsa terörist ilan edilir. Neden iktidardakiler hakkında bugüne kadar işlem yapılmamıştır.

Öte yandan kendilerini, ‘Biz PKK’yı terör örgütü olarak kabul ettik. PYD’de PKK’nın uzantısı olduğuna göre, dolaylı olarak PYD’yi de terör örgütü olarak kabul etmiş oluyoruz’ şeklinde koruyorlar. PKK ve PYD, iki terör örgütünün yöneticisi de ayrıdır. O zaman neden DHKP-C’ye, DevSol’a ayrı Bakanlar Kurulu kararı ile ayrı kırmızı bülten çıkarıldı. Dev sol ve DHKP-C aynı türevden olduğu halde ayrı ayrı terör örgütleri oldukları kabul edilmiş, Bakanlar Kurulu, karar almış ve resmî gazetede ilan edilmiş yöneticileri Interpol İle aranmıştır. PYD ile PKK da aynı türevden oldukları halde ayrı ayrı terör örgütü olduğunu mahkeme kabul etmiştir. Bu sebeple Bakanlar Kurulu kararı ile İnterpol aracığıyla kırmızı bülten çıkarılması gerekir iken PYD için bu yapılmamıştır.

“MAKAM VE MEVKİ, SUÇ İŞLEME ÖZGÜRLÜĞÜ VERMEZ”

Başta Cumhurbaşkanı, dönemin Başbakanı, dönemin Dışişleri Bakanı, görüşme ve karşılama yaparak TCK uyarınca sorumlu olan sıralı hiyerarşik sorumluların tespiti ile cezalandırılması gerekmektedir. Kayırmacılık yapılarak suç ve suçluyu övmeye, teröre yardım ve yataklık suçunun işlenerek yargıya ve devletin de itibarının sarsılmasına sebebiyet verilmiştir.

Mahkemenin terörist gördüğü örgütün başındaki kişiyi ise siyasi iktidar terörist olarak görmemiştir. Suçluyu korumuştur, kayırmıştır. Özel davetiye, ikramlar, yemekler, protokoller ve karşılamaların tamamı suçtur. Makam ve mevki, suç işleme özgürlüğü vermez. Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü ilkesi uyarınca bu soruşturmanın yapılarak tüm hiyerarşik sorumlular hakkında işlemin yapılması yasanın amir hükmüdür. Kanunlara göre, örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dâhil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır. Terör örgütü PYD’nin yöneticisi olarak kabul edilen Salih Müslim’ in gelişine ilişkin olarak kırmızı halı ile karşılanması, Türk Ceza Kanunu’nun 215. ve 122. maddelerine göre cezalandırmayı gerektirir.”

Odatv.com

[@ReaL]

Tribünlere oynamak gibi adeta... Birşey olacağı da yok... Laf olsun padişahıma...

Bumerang gibi geri döner. Kendi aleyhlerinde propaganda malzemesi olur, yaşayıp göreceğiz.

[@Insanlikarayan]

Yeter´ki, CHP´nin arkasinda durdugumuzu genellikle göstere bilelim.

[@Hasan Tahsin]

Orjinal Mesaj Sahibi ReaL

Tribünlere oynamak gibi adeta... Birşey olacağı da yok... Laf olsun padişahıma...

Bumerang gibi geri döner. Kendi aleyhlerinde propaganda malzemesi olur, yaşayıp göreceğiz.

Evet yaşadık ve gördük, Erdoğan'ın davul zurna ile getirip Suriyenin kuzeyine yerleştirdiği teröristler şimdi orada bir Kürt devleti kurup Türkiyeyi işgal etmeye hazırlanıyorlar.




22 Ekim 2014

Erdoğan: 'Peşmergenin Kobani'ye geçişini biz teklif ettik'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kobani'ye Peşmerge kuvvetleri gönderme teklifini ABD Başkanı Barack Obama'ya ilk olarak kendisinin ilettiğini söyledi.



https://www.bbc.com/turkce/haberler/...gan_abd_kobani

**

29.Ekim.2014

Peşmerge, Habur Sınır Kapısı'ndan girdi

Şanlıurfa'da peşmergeye Kürtçe Obama sloganı

Şanlıurfa'da peşmerge konvoyunu karşılayan grup "Biji Serok Obama" diye slogan attıı.



Özel harekat polislerinin zırhlı araçları eşliğinde ilerleyen peşmerge konvoyu, saat 21.00'de Şanlıurfa'ya ulaştı.



Konvoyu kent girişinde karşılayan kalabalık, sık sık "Yaşasın Başkan Obama" anlamına gelen Kürtçe "Biji Serok Obama", sloganlarıyla havai fişek attı.



Yol üzerindeki bir tesiste mola veren konvoydakiler, yaklaşık 1.5 saat süren yemeğin ardından bazı peşmergeler tesise çağırılan ambulansta kontroldan geçti. Konvoy, otoyoldan Suruç'a hareket etti.


http://icdn.ensonhaber.com/resimler/...959666b.pr.jpg



**

10.Şubat.2018



12/Aralık/2018

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Suriye topraklarında Fırat’ın doğusunda kalan YPG kontrolündeki bölgeye yönelik operasyonun birkaç güne kadar başlayacağını açıkladı.

Erdoğan: Fırat'ın doğusuna harekat birkaç güne başlayacak - Diken

**

09.Ocak.2019

Erdoğan’dan Fırat’ın doğusu için açıklama:

Bir gece ansızın gelebiliriz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat’ın doğusuna yönelik operasyonla ilgili soruya Kıbrıs Barış Harekâtı’nın parola cümlesiyle yanıt verdi. Erdoğan, “Bir zamanlar, ‘Ayşe tatile çıkmıştı.’ Biz de bir gece ansızın gelebiliriz” ifadesini kullandı,

Erdoğan

**

O günleri yaşayan herkes bilir, ancak o günleri bilmeyen bu günkü gençliği bilgilendirmek lazım.

Bu vatan masa başında kazanılmadı ve masa basşında da satılmayacaktır.



"Türk Silahlı Kuvvetleri, Kıbrıs'a indirme ve çıkarma harekâtına başlamış bulunuyor. Allah milletimize, bütün Kıbrıslılara ve insanlığa hayırlı etsin."

Kıbrıs harekatı "Ayşe tatile çıksın" parolası ile 45 yıl önce Ecevit’in 1974 sabahı şu tarihi kararı açıklaması ile başladı ve 2 günde Kıbrısın yarısı işgal edildi.

**

Suriye savaşı çıktığından beri "Bir gece ansızın gelebiliriz" şarkısı dinliyoruz.

O bir gece hiç gelmiyor.

[@Cimcimecik]

Orjinal Mesaj Sahibi Hasan Tahsin

Evet yaşadık ve gördük, Erdoğan'ın davul zurna ile getirip Suriyenin kuzeyine yerleştirdiği teröristler şimdi orada bir Kürt devleti kurup Türkiyeyi işgal etmeye hazırlanıyorlar.

...

Kobani'ye geçirilen Peşmergeler Işid'e karşı sivilleri korumak amacıyla geçirildi ve bu işi başardıktan sonra da geri çekildiler.

Orada insanî bir durum vardı. Hatta oraya Türkiye Devleti müdahale edip Işid'i bozguna uğratsaydı hem insanî, hem de askerî ve siyasî bir kazanım elde edecekti. Bunun bölge halklarının gözünde Türkiye'ye büyük bir prestij kazandıracağı açıktı.

Ama öyle yapılamadı. Kararsız kalındı. Sonunda belki dış baskıların da etkisiyle Peşmerge geçişine izin verildi. O şekilde geçişleri hatalı oldu tabii.

[@Insanlikarayan]

Orjinal Mesaj Sahibi Cimcimecik

Kobani'ye geçirilen Peşmergeler Işid'e karşı sivilleri korumak amacıyla geçirildi ve bu işi başardıktan sonra da geri çekildiler.

Orada insanî bir durum vardı. Hatta oraya Türkiye Devleti müdahale edip Işid'i bozguna uğratsaydı hem insanî, hem de askerî ve siyasî bir kazanım elde edecekti. Bunun bölge halklarının gözünde Türkiye'ye büyük bir prestij kazandıracağı açıktı.

Ama öyle yapılamadı. Kararsız kalındı. Sonunda belki dış baskıların da etkisiyle Peşmerge geçişine izin verildi. O şekilde geçişleri hatalı oldu tabii.

Burada cok büyük bir hatan var!.


PKK AKP tarafindan güclendirildikten sonra, oralardaki Köy halklarina giden PKK Haydutlari, Köy Halkinin en son Hafif Silahlarinida gasp edip, kendilerinin onlari koruyacaklarini ortaya koymuslardi!.


Halbuki Kahpe PKK´nin silahlari toplamasinin ardindan, hemen isbirlikcileri Isid´e haber yollayip, baskinlarini daha iyi bir ortamda gerceklestirmelerini sagladilr!.


Bu kahpelerin ortak yolu, Türk Düsmanliklarinda el ele vermeleri oldu!.


Ayni AKP, PKK, Ermeni Cümbüs Cemaat Yatak hesaplari gibi!.


Yorgan altinda yaptiklarini kasetleri yüzünden, MHP´yi bile Tasmaya takmis bulunan AKP, Kuyrugu elindeyken, MHP´yi istedigi gibi anirtmakta!.

[@Cimcimecik]

Orjinal Mesaj Sahibi Insanlikarayan

Burada cok büyük bir hatan var!.


PKK AKP tarafindan güclendirildikten sonra, oralardaki Köy halklarina giden PKK Haydutlari, Köy Halkinin en son Hafif Silahlarinida gasp edip, kendilerinin onlari koruyacaklarini ortaya koymuslardi!.


Halbuki Kahpe PKK´nin silahlari toplamasinin ardindan, hemen isbirlikcileri Isid´e haber yollayip, baskinlarini daha iyi bir ortamda gerceklestirmelerini sagladilr!.

...

Kobani'de mi böyle yaptılar? Böyle bir iddiayla ilk kez karşılaşıyorum.

[@Insanlikarayan]

Orjinal Mesaj Sahibi Cimcimecik

Kobani'de mi böyle yaptılar? Böyle bir iddiayla ilk kez karşılaşıyorum.

Türkmeneli hesabinda, Basi kesilen Bebeklerin resimleri bile vardi!.


Resimleri elde ettigim hesap Batiya battigi icin askiya alindi Katliamlarin en yüksek seviyesinde!.


PKK Petrolünü, Kontrollü bir sekilde, Yahudilere Burunlarindan gelincesine kadar yetistirdiklerinden sonra, Kontrolsüz sekilde Avrupaya yaydiklarinda, 2015/16 senelerinde, avrupada Litre Matotun fiyati 1€´nun altina düsmeye baslamisti!.



Nede olsa Gaze diye Oylari gasp eden, Müslümanlari öldüren yahudilere birak mazotunu, bu katliamda sarfettikleri kalorileri karsilama amacli, Yemeklerine kadar tasidi!.


Bu Petrol Piyasasini ellerine gecirebilmeleri icin, Reyhanlida patlayan Araba bombalarini bile üslendiler!.


Sayet kahpe BND, burada AKP´ye Bomba dolu arabalarini Reyhanliya degilde, Ankaraya yolda oldugunu söylemeselerdi, Katliam Reyhanlida degil, Ankarada olacakti!.


Pacalari tutusan Kahpeler, o anda, 6 saatligine kicindan bile terlediler!.