Cennet'in Krallığı Filminden bir sahne. Mullah ve Saladin bir savaş sonrasında tartışmaktadırlar.

Mullah: Neden geri çekildik? Neden? Allah onların tarafında değildi. Savaşların neticesini belirleyen bir tek Allah'tır!
Saladin: Savaşların sonucunu belirleyen elbette ki Allah'tır, ama hazırlığı, asker sayısını, hastalıkları ve su miktarını ayarlayan da O'dur. Kimse arkasından hareket eden bir düşman varken kuşatmaya kalkışamaz. Allah bizim tarafımızdaysa, önceki savaşları neden Hristiyanlar kaybetti?
Mullah: Çünkü o zamanlar günahkardık.
Saladin: Kaybettik, çünkü hazırlıksızdık!
...

Madem böyle bir serbest kürsü kurulmuş, ben de bu platformdan spekülasyonlarımı atıp tutmaya karar verdim. Kudüs'ü fetheden Saladin yukarıdaki sahnede savaşların nasıl kazanıldığını ne güzel tarif etmiş. Prensipler hala aynı.
Benim tahminimle NATO kuvvetleri Suriye'yi ağustos sonunda vuracak.
Şu anda Suriye'deki kuraklığın artması için bekliyorlar. Aynı zamanda, Ramazan ayında Suriye'yi vururlarsa, vicdanen razı olmayan Türk kamuoyu, NATO'ya tamamen karşı olacaktır.

http://tr.wikipedia.org/wiki/Muammer_Kaddafi

Libya da aynı takvimle vuruldu. Hafızalarınızı tazelemek isterseniz, Kaddafi'nin ölüm tarihine bir göz atın. Yaz sonunda bombalandılar ve 20 Ekim'de yakalandı. Umuyorum ki halkımız bu tür oyunlara gelmez ve Suriye'deki olaylar büyümeden sona erer.

Güzel bir düşünce olmuş. Ben de Eylül diye bir tahminde bulunayım. 16 yada 25 Eylül.

__________________

Çin ve Rusya engeli aşılamadı burada. Suriye, Çin'den savaş başlıkları sipariş etmiş. Ortada Milyon Dolar ticaret rakamı var. Çin vurdurur mu Suriye'yi. Altın yumurtlayan tavuğu kestirmezler sanırım.

__________________
Kader, çadırındaki kilim gibidir. İpliğini Tanrı verir sen dokursun

İş bahse kadar geldi dayandı demek.

Bugün Hürriyet yazarı Mehmet Yılmaz'ın bir yazısı vardı. Bizim Düşişleri bakanına sormuş "rahat uyuyor musunuz?" diye... Yaklaşık 60 kez gitmiş Suriye'ye canciğer kuzu sarması olduğumuz dönemde ve "bir kez olsun bir dost olarak uyardın mı?" diye sormuş mealen...

Ne zaman mı vurulacak? Zaten vuruldu ya!..

1. Dünya savaşı ve sonrası ihanetle suçladığımız Araplar'ın o zamanlar Lawrence'ı vardı müslümanlığı ve inceliklerini öğrenerek onların içine sızdırılmış.

Şimdi bizim içimizde Araplara ve kendi ulusumuzun yurtseverlerine karşı yetiştirilmiş ve kullanılan Lawrence'lerimiz var.

Henüz fiilen vurulmadı ama babasından sonra o koltuğa oturtulan ve bugüne kadar ak kaşık muamelesi gören biri aslında çoktan vuruldu bence...

__________________
Ben hiç insan kaybetmedim...
Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim...

Türkiye'de radikal bir şekilde gündem yaratılmasına alışmıştıkta, 8 şehidimizden sonra yine bir gündem oluşması ve başka bir ülkeyi vurmak için göz göre göre kendi pilotlarımızın kurban edilmesi için bir ortam oluşturulmasına alışmamıştık.

Tayyibin Suriye'ye yapılacak bir müdahelede suskun ve pasif kalması aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık olacaktır.

Simdiden savas cigliklari atmak anlamsiz, isterseniz sizi suraya davet edeyim:
http://www.habervakti.com/news_detai...tails&id=73098

Düsünceler ayri olabilir, ama Sancakta ayri düsünceler biter, BERABERLIK baslar.

Surada Cetin altinda yorumlarimi biraktim.

Orada koydugum Linkte, simdi 0´dan 584 Km. hiz yapabilen bir ucaga deyindim, Sadece bir savasi kazanabilmek icin, Zionistlerin Teknigine veya Amerikanin Teknigine bakarsak, savasi basindan kaybetmis oluruz.

Bu Türkiyede icati düsünülen ucak G3´le asagiya indirilebilinen bir vasita.

Turbinleri 3 Machá en azindan cikmasi lazimki, bu capulculara karsi bir kozumuz olsun.

Hem daha ucak nasil indirildiginin acik sorulari var, neden onlarin hava sahasina girdi, bu bile cevaplanmamis.

Acaba elimizde olan teknik bize mi ait yoksa oyunami geliyoruz, bu sorular ilk önce cevaplanmasi lazim!.

Burada Amerikanin teknigine veya Zionistlerin teknigine güven olmaz.

__________________
Ne Mutlu Türk'üm Diyebilene!.

Konuyu kesinlikle bahis konusu olsun diye açmadım. Bu sadece bir tahmindi. İlk mesajda söylediğim gibi umarım hepimiz haksız çıkarız. Batının amacı sürekli doğudaki ülkeleri bölmek ve dağıtmaktır. Hiçbir savaşı fiilen kazanmaları gerekmiyor. Karşıt ülkelerde yaratılan kaos ve yıkım onlar için yeterli.

"Bahis" derken sadece olaya biraz espirili girmekti amacım. Onun dışında konuyu küçümsemek veya herhangi bir şekilde eleştirme kastım asla yoktu -ki daha sonrasında yaptığım yorumda bunu açıklıyor zaten.

Konu güzel ve üzerinde konuşmak (içerik olarak olmasa da) fikir alış-verişi bağlamandı keyifli.

__________________
Ben hiç insan kaybetmedim...
Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim...

Bu konuda aylar önce yazmış olduğum nacizane bir başka yazım daha var. İlgilileri buyursun:


*********

Saba damlalarının fiyatı artık tutulamayınca dorukta,
Ölü insan gövdelerinin kül olana dek yandığı.
Ve de Faros Adası'nın kruvazörlerle uyandığı zamanda,
Rodos'ta arzı endam edecek ürkütücü bir hayalet

CENTURIE V/16

Bu dörtlükte yeni bir savaş haberi verilmektedir. Hem de, olabildiğince kesin ve açık bir tarihleme ile. Yukarıdaki satırlar şu şekilde anlaşılmalıdır:Saba damlaları, binlerce yıl önce petrole verilen isimdir. Mısırlılar, bu akaryakıtı, Saba Melikesi'nden temin etmişlerdir ilk kez ve ölülerinin tahnit işlemlerinde kullanmışlardır.

Nostradamus, buradan hareketle bizim zamanımız için bir uyarı getirmektedir gündeme: Devri zamanında ölü bedenlerin korunabilmesi için kullanılan petrol, günümüzde yakıcı bir araca dönüşmüştür. Hatta, böyle bir düşünce, onun zamanının insanları için tek kelime ile skandal olsa da ölülerin yakılması için başvurulan bir meta haline gelmiştir.

Bu ilk belirleme ile, çağ, kabaca nitelenmiştir. Asıl önem taşıyan uyarı ise şudur: Petrol büyük bir önem kazanacak, üsteilk petrol fiyatları hayati bir rol oynayacaktır. Ve, petrol fiyatlarının artı daha fazla yükselemeyeceği güne dikkat etmek gerekir. İşte o zaman, Kahin'in dilinde savaş demek olan bir korkunç Hayalet, hemen kapının eşiğindedir.

Faros, İskenderiye önlerinde küçük bir adadır ve Nostradamus kehanetinin son mısralarında Faros ve Rodos adalarının arasında kalan bölgeyi işaret etmektedir. 6 Mart 2012 tarihinde Amerikan bandıralı USS Sullivans Kruvazörü Hint Okyanusu'ndaki görevi için Bodrum sahilinden ayrıldı. Savaş gemisi bugünlerde Rodos ve Faros adaları civarından rotasına devam ediyor. Kruvazöre ait videoyu izlemek için tıklayın:http://www.focushaber.com/videogaler...rum-da-v-15291

Yükselecek Rodos'tan yardım çağrıları.
Dostlarının vurdumduymazlığı ile kalacaklar yarı yolda.
Arap imparatorluğu yeni bir yön verecek geleceğine.
Sırt çevirecek Batılı Güçler bu başvuruya.

CENTURIE IV/39

Son dörtlükteki 3. mısra açık bir şekilde 1. yıl dönümünü dolduran Arap Baharı'na işaret etmektedir. Çıkan olaylarla birlikte Arap ülkeleri bir yıldır çalkantılı güçler geçirmekte ve Arap toplumları artık kendi kaderlerini kendileri tayin etmek istemektedirler. Diktatörlüklere karşı mücadele veren muhalif güçler olayların şiddetlendiği bazı yörelerde batılı güçlerden yardım görmektedirler. (Libya lideri Kaddafi'nin yakalanışı gibi) Bu sebeplerle, Nostradamus kehanetinin 2. mısrasındaki 'Dostlar' tabiriyle batılı güçlere (NATO) dikkat çekmektedir.

Dostlarının vurdumduymazlığı ile kalacaklar yarı yolda...

NATO, Suriye'deki şiddet olaylarının iç savaş boyutuna ulaştığının farkında, fakat coğrafi sebepler batılı ülkelerin Suriye'deki Esad rejimine karşı güç kullanmasına izin vermiyor. Kaddafi rejimi müttefiklerine (Rusya, İran, Suriye...) uzak kaldı, ama Hafız Esad için durum böyle değil. Mevcut güç dengeleri NATO'nun Suriye'ye askeri bir yaptırımda bulunmasına olanak vermiyor. Bu yüzden, batı tarafından desteklenen muhalif güçler Esad Rejimi tarafından kıyıma uğrayacaklar ve batılı ülkeler olayları gözardı edecek. USS Sullivans kruvazörü bir hayalet gibi sessiz sedasız Suriye kıyılarından geçecek.

Not: Yazının başlangıç kısmı Kurt Allgeier'in araştırmalarından alıntı yapılıp tekrar yorumlanmıştır.

O "Lawrence´leri bile olsa burada keyiften bahsedemem, yanlis anlamis olmam lazim, özgünüm.

TRT Türkte bir konusmayi dinledim, isi roketlerinden bahsedildi.

Burada anlasilamayan tek dava, isi Roketlerinin isabet etmesi gereken turbinlerde bir zarar yok.

Gül´ün konusmasindada, ilk önce Amerikanin yeni testlerinin bitirdigi savas sistemi aklima geldi.

Bu aciklamadan sonra sanirsam Komsum Mosad artik beni Ziaret eder.

__________________
Ne Mutlu Türk'üm Diyebilene!.