Kadının, Ölen Kocasıyla Diri Diri Yakılması | Hindistan'da Sati Geleneği

[@ReaL]

İnce düşünülünce, Atatürk'ün kıymeti bir kez daha anlaşılıyor. Yok yok belirli bir kültür seviyesinde olan kadınlar tarafından demem gerekirdi.

Bazıları hala ve hala ikinci sınıf insan olmayı yeğliyor.

[@Asena]

Orjinal Mesaj Sahibi Sami

Hindistan' da 1829' dan itibaren yasak bu. 1956' da yeniden yasakladıktan sonra 1987' de bir kere daha tamamen yasaklanmış. Yasaklamayı genel olarak Hint toplumu değil, ingilizler yapmış.

Fakir Hint toplumunda hiç kimsenin dul kadına bakmak istememesinin gerçek sebep olabileceği düşünülüyor.

Yakılan kadına da, yakıldıktan sonra dünyaya yeniden geldiğinde, erkek olarak geleceği müjdelenmiş. Kadını yakan Brahman' ın kadının altınlarını alma hakkı olması da küçük gibi görünen büyük bir ayrıntı.

Güncel dönemde, dul kadınlar uyuşturucu verilerek yakılmasalar da, saçları kazınarak, beyaz düz giysiden başka bir giysi giymeden, Hint fakiri tarzı yaşama zorlanmakta, çocukları ve aileleri tarafından geçimleri temin edilmediği için dilencilikle hayatta kalmaya çalışmaktalar.

Hindistan' da bu durumda yaşam savaşı veren kadınlar, nüfusun yüzde üçü.

Bizim yasadigimiz dünyada yasadiklarina insan inanamiyor degilmi?

[@Çengelli İğne]

Orjinal Mesaj Sahibi Aristo

Vasiyetimdir!:

Ben öldüğümde eşim ya da sevgilim falan varsa kesinlikle yakılsın.

Bi kere mükemmel kadın, kocası ölünce zaten artık yaşayamaz...


Bizi yanyana da yakabilirsiniz ayrı ayrı da; ama yakın onu da kesinlikle...

Benden sonra kimseye kalmasın

Ama size de güven olmaz ki...

En iyisi işi garantiye almak için öleceğimi anlayınca kandırıp Hindistan' a götürmek.

:k iki:


Yoruma bak ya


Konuya gelince okudukça afaganlar bastı.

Saçma olsa da gerçek işte.

Bir de canlı olarak gömülmek varmış.

Nasıl gelenektir bunlar yahu.

[@Papazulya]

Sacma Hindu gelenekleriyle beyinleri yikanmis bu insanlar bu kadar acik olan bu mantiksizligi ve vahseti goremeyecek durumdalar. Tastan heykellere yemek yedirmeye calisan, ineklerin onunde secde eden kisilerden ne beklenir ki zaten.

[@Asena]

Orjinal Mesaj Sahibi Aristo

Benim bi arkadaş hıristiyan bi kadınla evli... Kadının babası da papaz ha!...
Bu papaz baba Hindistan' da yıllarca kilise açıp, okuma yazma öğreten, yaşadığı civara da tuvalet yaptırıp, sokağa hıçan hintlilere WC alışkanlığı kazandırmaya çalışan biri...
Papaz baba bir de kilise bütçesinden epey bir hintliyi maaşa bağlamış... Beleş parayı alan hintliler kiliseye geliyo, okuma yazma kurslarına falan gittiği gibi bir de papazın yaptırdığı WC' lere hıçıyo hep...

Neyse papaz emekli olunca yerine Hindistan' a gidecek başka bi papaz bulamıyolar...

İşte gel zaman git zaman... Benim arkadaşın karısı da babası orda Papaz olduğundan Hindistan' da büyümüş...

Hatun benim arkadaşa bayağı ısrar ediyor... Hindistan' a gidip o yaşadığı yerleri, babasının papaz olduğu kiliseyi, açtığı okulu, yaptırdığı tuvaletleri falan görmek istiyor...

Neyse hatun sonunda, Türk kocasıyla Hindistan' da büyüdüğü yere geliyor...

Kiliseyi ev yapmışlar... Okul desen yine hintliler yerleşmiş ev gibi yaşıyor... Tuvaletlerin yerinde yeller esiyor...

Hatuna ise tanıyanlar bile samimiyet göstermiyor... Pederi ölünce kiliseden aldıkları paralar kesilmiş ya...

Yani tam bir fiyasko gezisi...

Neyse bunlar epey de trene falan binmişler orda...

Benim arkadaş anlatıyor... ''Yahu istedikleri yere eğilip kaka yapıyolar, işiyolar'' falan...
Hatta istasyon içinde bile aynı durum...

Pislikten, boktan, sidikten geçilmiyor yani...

Benim arkadaşta istasyonda sigara içiyor...

Kafa türbanlı bi görevli gelip ceza kesmeye kalkıyor sigara yüzünden...

Arkadaş, işeyenleri, sıçanları falan gösterip ''bunlara bir şey demiyorsun da ben sigara içiyorum diye bana ceza mı keseceksin'' ayaklarında...

Görevli bu pislik kendi kültürü olduğu için arkadaşın ortalığa hıçılıp, işenmesine gösterdiği tepkiye ''so what'' diye tepki veriyor... Yani ''ee n'olcak; hıçıyolarsa hıçıyolar'' falan gibi...

Tuvalet kağıdı su falan da yok ha!!..

Ve siz bir hint lokantasında yemek yiyorsunuz...

Hani diyim miii, demeyim miii; bilmiyorum da...

Temiz nesiller yetiştirmeyi beceremeyen kadınlar yakılsa neee, yakılmasa ne...

Midem bulandı. Bütün hindistan hayallerimi öldürdün

[@Mediter]

Orjinal Mesaj Sahibi Aristo

Vasiyetimdir!:
Ben öldüğümde eşim ya da sevgilim falan varsa kesinlikle yakılsın.
Bi kere mükemmel kadın, kocası ölünce zaten artık yaşayamaz...
Bizi yanyana da yakabilirsiniz ayrı ayrı da; ama yakın onu da kesinlikle...
Benden sonra kimseye kalmasın

Sevgili @Aristo vasiyetine bütün kalbimle ben de katılıyorum.
Ama aklıma bir şey takıldı.
Hani Cennetliklere, el değmemiş, tomurcuk sineli huriler verilecekmiş ya!
Bizim Cennet'e yolumuz kesin düşmez,
Senle bene huri vermezler
O zaman, acaba sevgilimizin yanında bir kaç tane de geyşa yaktırsak mı?
Kötü bir niyetim yok valla!
Maksat cenazemiz aydınlansın.

Üstad Aristo,
Bir başka sorum daha olacak.
Hintlilerin orta yerlere hacet giderdiklerini yazmışsın.
Acaba diyorum:
''Hintlilerin kıvrak danslara yatkınlıkları, bu ''mıcıklara'' basmamak için küçükten beri kıvrak hareketler yaptıklarından mıdır?

[@ReaL]

Bu arada; Hindistan'ın teknoloji ve ekonomik yönden bizden çok çok ileride olduğunu da biliyorsunuzdur.

Bize göre normal gelen, onlara da saçma gelebilir. İnanç işte.

[@Sevda]

Hindistan kafayı kadınlarla bozmuş olmalı. Turist kadınlara tecavüz ve taciz konusunda ilk sırada. Sati yasaklanmış olmasaydı bu çağdışı ve vahşi geleneği Hintlilerin devam ettireceğine eminim.

[@OkyanusunKalbi]

Canlı canlı yakılması kan donduran uygulama. Dine göre intihar günah olduğundan, kabul etmek zorunda kalıyorlar herhalde..

Toplumsal baskıyı kaldırabilecek kadar psikolojisi sağlam olmayan kadınlar 21. yy da bile eşi öldükten sonra intiharı seçiyor da o zamanın koşullarına göre değerlendirilince anlayabiliyorum.

Sadece şu kısmına anlam veremedim. Saygınlık kazanmak için ve ' iyi bir anne' mertebesine ulaşmak için yapmalarını..