Sokak Köpeğiyle Karşılaşırsanız Yapmanız Gerekenler

[@Canan]

Sokak Köpeğiyle Karşılaşırsanız Yapmanız Gerekenler

Sokak köpekleriyle karşı karşıya kalındığında taş atılmaması ve sopayla saldırılmaması gerekirken, hızlı hareket etmeden sakince o bölgeden uzaklaşmak gerekir.

Antalya'da ırk köpeklere eğitim vererek sahipleriyle birlikte aralarında bağ kurmalarını sağlayan Uluslararası Köpek Irkları ve Kinoloji Federasyonu Başkanı, aynı zamanda GSD Alman Çoban Köpeği Derneği Başkanı Boran Aydın, sokakta yaşayan sahipsiz ve başıboş köpeklerle karşı karşıya gelme durumunda vatandaşların birkaç ayrıntıyı bilmelerinin, olası sürtüşmeyi engelleyeceğini söyledi.

"GÖZ TEMASI KURMAYIN"

Bir köpeğin iki farklı davranış özelliği olduğunu vurgulayan Aydın, "Köpeklerde avcılık içgüdüsü vardır. Sürü olarak dolaşan sokak köpekler biraz daha sıkıntılı ve sorunlu köpekler. Çünkü birisi geri çekilecek olsa diğeri havlayarak onu tekrar şiddete tetikliyor. Yaşanabilecek bir sürü havlamasında kişi sakin adımlarla o bölgeden uzaklaşmalı ve köpeklerle göz teması kurmamaya özen göstermeli. Köpekler size kendi bölgelerinde meydan okuyor, eğer siz onlara taş atıp, bağırır veya sopayla saldırırsanız onların meydan okumasını kabul etmiş olursunuz ve zarar görme olasılığınız yüksek." diye konuştu.

"SESSİZCE AYRILIN"

Aydın, konuşmasını şöyle sürdürdü; "Köpekler doğada çok saldırgan hayvanlar değildir. Köpeklerin düzeni, teslimiyet ve itaat üzerinedir. Size havlayan ve üzerinize gelen köpeğe teslim olduğunuzu hissettirirseniz bir şey yapmaz. Burada olay aslında köpeğin mahallesine, kendi alanına düşkünlüğü. Kendi alanını koruma içgüdüsüyle havlayarak meydan okuyorlar. İnsanlar meydan okumayı anlamadıkları için ya yerden taş alıp atmaya ya da sopa ile kovalamaya çalışıyor. Eğer baskın bir karakter köpekle karşı karşıya kalınırsa insanın zarar görme olasılığı çok yüksek. Yapılabilecek en mantıklı hareket, havlayan veya size doğru koşan bir köpeğin üzerine gitmeden o bölgeden sakin adımlarla uzaklaşmaktır. Alanından çıktığınızı gören köpek peşinizi bırakacaktır. Çünkü siz onun meydan okumasını kabul etmemiş oluyorsunuz."

"HAVLAYAN KÖPEK ISIRMAZ DEMEYİN"

'Havlayan köpek ısırmaz' atasözünü hatırlatan Boran Aydın, "Çok yanlış bir atasözü, çünkü köpeğin havlaması 'Burası benim bölgem, buradan git' mesajı ve meydan okumasının eylemi. Böyle bir havlama karşısında köpeğin üzerine taş atarak, üzerine giderek cevap verirseniz o meydan okumayı kabul etmiş olursunuz. Olası bir meydan okumada sakın yere çökerek hedef küçültmeye de kalkmayın. Çünkü hedef küçültmek, caydırıcılığınızı yok eder. Köpeklerin iki farklı davranış şekli vardır. Birisi korku, diğeri kendi mizacıyla oluşturduğu koruma davranışıdır. Baskın karakterli köpekler, direkt üzerinize gelir. Her yaptığınız eylem ona meydan okuma anlamındadır. Taş atmak, bağırmak, çağırmak onun meydan okumasını kabul etmek demektir. Böyle bir köpekle karşılaştığınızda da yine aynı şey geçerli, üstüne gitmeyin, hızlı hareket etmeyin ve sakin olarak o bölgeden uzaklaşın." diye konuştu.

Kaynak

[@OkyanusunKalbi]

Şu zamana kadar sokak köpeklerinin saldırısına uğramadım. Aksine onlar bana hep yoldaş oldular. İstanbul'da hiç unutmuyorum, market alışverişi yapıp eve döndüğümde, arka sokaklardan giderdim, sokak köpeği eve kadar takip eder; eve girdiğimi görünce, giderlerdi. Yazlıkta da bazı sokak köpekleri eve kadar peşimden gelirdi. Kumsalda plaj havlumun üstüne yatar ya da kucağıma kafasını koyarlardı. Burada da görüyorum gel seveyim dediğimde hemen patisiyle sarılıyor veya oturmuşsan kafasını koyup patisini veiyor. Şu küçük fino köpekler var ya -sahipli olanlar- ; ben onların saldırısına uğramıştım. Paçamı çekiştirip durmuştu. Havlayarak koşup geldiğini görünce ilk baştan çok korkmuştum. İnsanlar korkunca kötü enerji yayıyorlarmış, köpeklerde koruma içgüdüsüyle senin zarar vereceğini sandıklarından havlayıp kovalıyorlarmış. Çok saldırgan köpekse yanlarına yaklaşmadan uzaklaşmak lazım. Koşarsanız onlarda koşarlar. Hele saldırgan pitbullsa o zaman ayvayı yersiniz.

[@Canan]

Babam bize, köpek saldırırsa, kaçmayın, yere oturun diye öğretmişti.