09.04.2015, 16:11 | #101 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Seçkin Şiirler
Umutlarım Çırılçıplak
Kaçıncı dolunaysız gece bu Kaç sabahım zifirye esir düştü bilirmisin? Zincir vurulmuş düşlerime Karabasan uykularıma yâr olacaksan Gel… Ertesi yok Dünler bügün Yarınlar sürgün Ötesi yok Tükenmiş yüreğimin Soluk aralarında Anlık bir mutluluğa tutunacaksan gel… Burda mevsim yok Kar yangın Güneş ayaz Yağmur ağlayan saçlarımdan Çığlık çığlığa yükselen niyaz. Sıcağımda donacaksan Ayazımda yanacaksan Niyazıma ses olacaksan Gel… Dirseğine kadar sıvanmış korkularım Aldatmasın seni Umutlarım çırılçıplak Hazırım Hadi gel… Leyla USTA
__________________
•*¨`*•.¸¸.•´*¨`*•K.Atatürk•*¨`*• .¸¸.•´*¨`*• |
09.04.2015, 20:32 | #102 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Seçkin Şiirler
SAĞIR BİR ŞARKIDA UNUTULDU KEKEME ÇOCUKLUĞUM Muhalif harflerin toplama kamplarında Yürek sesini kaybettiği zamanlardan bu dilsiz telaş. Tekil bir uykulardan kaçarken Bir düş ağacının köksüz damarlarında Bulunuldu sevdanın otopsisi. Aşırı dozda uykusuzluğun dehlizlerinde kaybettim İçimdeki çocuğun kırgın sesini. Tehirli kalmış cenazelerin Gıyabi namazında saf tutmuş tüm azınlıklar. Oysa iki uçurumun Kıyametten önce kavuşması kadar uzaktı vuslatları. *** Çarmıha gerili kelebeklerin utangaç gözyaşlarında Temize çekiyorum ama günahlarını. Bir yetimhanenin yüzyıllık kapısında Unutulmuş bir çocuğun yaralı düşleri sahipleniyor Pansumanı gecikmiş yol üstü sancılarımı. Kırgın bir gökyüzünden perde perde düşüyorum Düşsüzlüğümün öksüz duvağına. Yapay bir çiçeğin kurak dudaklarında Asılı bulunuyor merdiven altı umutlarım. Üşümüşlüğümde yaktığım Hangi morg soğuğu cesetlerin bedeli bu ki, Yusuf’un gömleğinin en geniş düğmesine bile denk gelmiyor Alfabemin hiçbir harfi. Serbest şiirlerim sorgusuz sualsiz gözaltındayken Bir Filistin askısının merhametli kollarında İfşa ediliyor kısır gövdem. Hep mi aynı yerinden kırılır kırgınlıklarım ? Hep mi aynı gölgede sobelenir karanlığı reddeden yoz Aydınlığım ? *** Yalnızlığın iktidarında sevdaya Muhalefet eden gözlerin kadar acıya rehin.. Yüreğim ise gözbebeklerinde Toprağa kavuşmadan kuruyan acıların kadar derin. Şimdi beni hangi anlatım bozukluğunda unutmaya Yelteneceksin Ya da hangi sahipsiz bir darağacında yeniden yeşeren Utangaçlığımı hangi kurak geceye gelin edeceksin ? Fail-i meçhul bir şehrin telaşlı betonarme acılarında Öldürüldü içimdeki kekeme çocukluğum. Bileklerinde miadı dolmuş bir intiharın izini taşıyan gövdeme Yeni kayıp suretler arıyorum. Ve üveyik kuşları ölmeden Çelimsiz bir cinayetle sevişmelerim ifşa ediliyor ulu orta ve Kör bir bıçak şah damalarımda soğumadan çığlıklarım, Saçlarına dolanan baharları öldürmekten Dipsiz bir fiske izi bırakılıyor sol yanıma. *** Sağır gözyaşlarımı öpen Yusufçukların hatrına, Beni bana bırakma ey acı. Gövdemin azınlık gölgesine vuran şavkına inat Sen beni sana intihar et. Kısır özlemlerimi çoğul yalnızlıklarıma devşir. Tenin kokusunda sarhoş olan çiçeklerle ört Hastane koridorlarından kaçarken suçüstü yapılan morg Yalnızlığımı. Sıvası dökülen betonların arasında anadan üryan kalmış Paslı demirlerin merhametine sar tahta arabalı çocukluğumu. *** Sağır bir şarkıda unutmaya başla yüreğimi Kısır ve çoğul bir cenazeye kundakla Tenha yalnızlıklarımı. Bir intihar mektubunun mürekkebi kurumadan Gözlerimi gözlerine sıvazla son kez. Dudaklarının kurak Cennetinden vazgeçir beni ki, Yokluğunun Cehennemini şahdamarıma helal et… İsmail SARIGENE
__________________
Bizde bilirdik kıkırdak fıkırdak olmasını...Ama kalbe en güzel hüzün yakışıyordu, bizde onu bastık sinemize...
Tanıdık |
16.04.2015, 22:07 | #103 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Seçkin Şiirler
MUTLULUKLARINI SAT BANA EY ÇOCUK...
Bu gece.. Evet bu gece. Bana aldığın o rengarenk eteği giyip ... Soyundum dudak payı verilmiş acılarımdan. Filistin’liğimden Kudüs’lüğümden feragat edip Çiceklendim senin hep söz ettiğin kır düğünü düşüne. Rengarenk balonlarınla Bozkır teninde bir umuda filiz verdim.. Ey tahta arabalı çocuk’luğum, Mutluluklarını sat bana ey çocuk. Ne kadar şeker istersen veririm sana. Yeter ki uzaklığımı unut. Zamanlığımı reddet. Uzattığım ellerimi geri çevirme ey çocuk. Hile ile üttüğün bilyelerin ardından beni de koştur. Rüzgarı diz çöktür saçlarıma. Seni / beni doğuran Ağustos sıcağına inat Nefesinden bir nefesi bana yar et. Ve ben sussam da sen susma.. Avazın çıktığı kadar, Dilin döndüğü kadar anlat beni bana.. Çünkü kimse bana masal anlatmadı senden başka. Ey ölümümü hayatla evlendiren hayat’ım, Umutlarından bir umut ver ey yar. Can’ından bir canı canıma paye eyle. Gözlerinin kahvesinden bir Cenneti bağışla. Ve yüzüğünde yazılı adımı, Kavuşmamızın duasına sıvazla. Ve gögüsle tüm acılarımızı. Bilirsin sen bana şiirleri yazarken Ben kütük gibi uzanmışım geçmişin ayak izine. Kaldır başımı, Ve eğdirme boynumu. Ve bir zafere yor bu apansız savaşımı.. Şimdi kapat gözlerini ey çocuk. Omuzlarının genişliği kadar mutluluklarım. Bana masallar anlat ey çocuk. Sonra da şekerler dağıt rastgele. Ve ben gelene kadar açma yüreğini. Beni gözlerinde sakla ey çocuk. Ve ben gelmeden ölme sakın.. Ölme.. Ve gülümseme sakın ölüme. Sakın ölme işte.. Söz mü ey çocuk.. Mutluluklarını sat bana ey çocuk. Sat ki; Sana bir kır düğününü hediye eyleyeyim.. Bir sonbahar günü.. Siyah elbisem ile Yok yok çocuk.. Ne sonbahar günü olacak kavuşmamız.. Ne de üzerimde sevmediğin siyah… Bir Ağustos günü; Hani beni de seni de doğuran ayda Bir Ağustos günü, Rengarenk elbisemle koşacağım sana.. Hem de elimde mavi bilyelerinle.. Deniz kabuklarımla.. Söz mü diye sorma çocuk.. Söz verdim.. Söz… İsmail SARIGENE
__________________
Bizde bilirdik kıkırdak fıkırdak olmasını...Ama kalbe en güzel hüzün yakışıyordu, bizde onu bastık sinemize...
Tanıdık |
04.05.2015, 17:31 | #104 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Seçkin Şiirler
ÜŞÜYORUM... |
6 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti. |
13.05.2015, 21:31 | #105 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Seçkin Şiirler
Ya Rab bu hasrete can dayanmıyor; |
5 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti. |
31.05.2015, 23:35 | #106 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Seçkin Şiirler
Aşkım da değişebilir gerçeklerim de
Pırıl pırıl bir denize karşı Yangelmiş dizboyu sulara Hepinize iyi niyetle gülümsüyorum Hiç birinizle döğüşemem. Siz ne derseniz deyiniz. Benim bir gizli bildiğim var. Sizin alınız al inandım Sizin morunuz mor inandım Ben tam dünyaya göre Ben tam kendime göre Ama sizin adınız ne? Benim dengemi bozmayınız.. Turgut uyar. |
5 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti. |
31.05.2015, 23:36 | #107 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Seçkin Şiirler
İnsanlar vardır; |
5 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti. |
31.05.2015, 23:37 | #108 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Seçkin Şiirler
Fotoğraf çektirmek için yan yana getirilmiş iki nesne değiliz biz. |
4 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti. |
31.05.2015, 23:38 | #109 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Seçkin Şiirler
Günün tükendiği bu saatlerde |
4 Üyemiz Ekin'in Mesajına Teşekkür Etti. |
31.05.2015, 23:43 | #110 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Seçkin Şiirler
sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa |
Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz |
Etiketler |
ayışığına, bana, beni, bırakmadım, Çapraz, dair, değilim, düşünüyorken, eski, evler, kimse, mektubumdur, meleğim, sana, seçkin, seni, sevmeyi, sorgulardayım, söyle…, söyle…, sıcacıktır, varken, vurgundum, yaktın, yasaklı, yine, şeyler, şiirler |
Konuyu Toplam 3 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 3 Misafir) | |
|
|
Önemli Uyarı | |
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz. |