13.11.2010, 23:58 | #1 |
Çevrimdışı
|
Bursa İlinin Tarihi ve Gezilecek Yerleri
“Su sesi ve kanat şakırtılarından Billûr bir âvize Bursa’da zaman…” Ahmet Hamdi Tanpınar
Bursa bölgesi, İ.Ö. 4. yüzyılda Bithynia Devleti kurulana dek, çeşitli kolonilerin ve ülkelerin egemenliğinde yaşamıştı. Ünlü Herodot Tarihi’ne göre, o tarihte Bursa ve civarında var olan tek kent, Cius’tur. (Gemlik) Cius kentinin kuruluşu İ.Ö. 12. yüzyıla kadar uzanır. Apamea (Mudanya) kentinin ise, İ.Ö. 10. yüzyılda kurulduğu sanılmaktadır. Uluabat Gölü’nün üzerinde bir adada bulunan Apollonia’nın (Gölyazı) da, İ.Ö. 6. yüzyıldan önce kurulduğu sanılmaktadır.
Orhangazi İlçesi Topselvi Mahallesi Ilıpınar Höyüğünde Yapılan İlk Kazılar (1948 Yılı)
1900 Yılında Ulucami, Pirinç Han ve Koza Han
Tayyare Sineması Bursa'nın Zor Yılları | İşgalden Kurtuluşa Bursa
Yeşil Türbe Bursa’nın işgali, sadece Bursa’da değil, tüm ülkede büyük üzüntü yarattı. Ankara’daki TBMM kürsüsü üzerine, Bursa’nın düşman işgalinden kurtuluncaya kadar kalmak üzere siyah bir örtü örtüldü. O tarihteki Bursa’da yaşayanların neredeyse üçte biri gayrimüslim olduğu için bazı Bursalılar çaresizlikten silahını alıp dağlara çıkmıştı. Kentte kalanlar da, Kuvayi Milliye için istihbarat çalışmaları yapıyorlardı.
|
14.11.2010, 00:13 | #2 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Yeşilin Ortasına Kurulan Şehir: Bursa (Prusa)
Bursa Fotoğraf: Serkan Kaynak
Fotoğraf: Serkan Kaynak
Toplam yüzölçümü 10.819 km2 olan Bursa ili topraklarının % 17'sini ovalar oluşturmaktadır.
Uludağ Göller Bölgesi
Bursa Şehrinin Doğal Yapısı | Doğa ile Kaynaşmış Bir Kent…
Bursa sınırları içinde, doğa ile tarihin bir arada yaşadığı bir eşsiz güzellik de Uluabat Gölü kıyısındaki Gölyazı Köyü'dür. İlkbaharda yükselen sular nedeniyle yarı bellerine kadar su içinde kalan ağaçlar, yine bu sularda sevgi dolu bir melodi gibi süzülen ördekler, arnavut kaldırımlı dar sokaklar; antik çağda Apolyont olarak bilinen bu köyün güzelliklerinden yalnızca birkaçıdır. Tümüyle SİT alanı olan bu bölge, özellikle Apollon Tapınağı ve kilisesi ile dikkati çeker. Gölyazı
Su Uçtu Şelalesi (Mustafakemalpaşa) Mustafa Kemal Paşa'dan 10 km. uzaklıkta bulunan Su Uçtu, doğayla baş başa kalmak isteyenlerin, bu isteklerine fazlasıyla cevap veren bir yer. Bölgeye adını veren 11 çağlayan, yılların yorgunluğunu bir anda insanın üstünden silip atabilecek bir etkileyiciliğe sahip. 38 metre yükseklikten, kendisini özgürlüğe bırakan suların mutluluk dolu şarkısı insanın ruhunda bambaşka duyguların kapılarını aralıyor. Cumalıkızık Fotoğraf: Yonca Evren Bursa'nın, Bizans döneminde bile ünlü olan doğal ayrıcalıklarından birisi de şifalı kaynak suları ve bu sulardan rahatça yararlanabilmek için inşa edilmiş kaplıcalarıdır. Bizans zamanında yapılan kaplıcalar daha sonradan harap olmuşsa da, ardından inşa edilen Türk hamamları Roma plan tipinden oldukça etkilenmiştir. Bursa'nın kaplıca suları, Bademli Bahçe ve Çekirge bölgelerinden çıkmaktadır. Her iki bölgeden çıkan suların kimyasal analizleri farklı olup, Çekirge sularına çelikli, Bademli Bahçe sularına ise kükürtlü sular denilmektedir. Bu sulardan şifa bulmak amacıyla her yıl düzenli olarak gelen birçok turist vardır. Fotoğraf: Yonca Evren Soğanlı Botanik Parkı Bursa'da yeşil kuşak kapsamında, kente bol oksijen sağlamak, yeni bir dinlenme ve sağlıklı spor alanları kazandırmak amacıyla 1998 yılında "Soğanlı Botanik Parkı" hizmete açılmıştır. Soğanlı Botanik Parkı; 400.000 m2'lik alanında, 150 türden 8000 ağaç, 76 türden 100.000 çalı, 20 türden 50.000 yer örtücü ve 27 türden 6000 gül ile Bursa Ovası'nı korumakla birlikte, bitkisel araştırma ve bilimsel çalışmalara açık bir parktır.
Bursa İli ve İlçelerinin Sınırları
Bursa - Osmangazi İlçesi Konumu itibariyle Bursa’nın merkezinde yer alan Osmangazi, kültür merkezleri ve tarihi mekânlarıyla kentin kalbi durumundadır. Bursa’nın üç merkez ilçesinin en büyüğü olan Osmangazi; Uludağ’ın eteklerinde, doğuda Gökdere Vadisi’yle başlar; batıda Nilüfer deresi ve Yeni Mudanya Yolu ile kuzeyde Samanlı dağlarından oluşur. Nilüfer Çayı ve Bursa Ovası’nı içine alan topraklara sınır oluşturan bölgeyi kapsayan Osmangazi ilçesi; 116520 kilometrekarelik bir alana yayılmıştır. Tarihi Belediye Binası
Tophane
Bursa Kalesi |
18.11.2010, 19:29 | #3 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Yeşilin Ortasına Kurulan Şehir: Bursa (Prusa)
Uludağ’ın eteklerine kurulmuş Yıldırım ilçesinin doğusunda Kestel ve Gürsu, kuzeyinde Osmangazi ilçesine bağlı Demirtaş Bucağı, batısında Osmangazi ilçesi vardır. Yüzölçümü 399 kilometrekaredir. Denizden yüksekliği 150-155 metredir. İlçenin güneyinde Uludağ yükselir, kuzeyi düzdür.
Fotoğraf: Erdoğan Orçin
Gölyazı
Bursa Gürsu - Yamaç Paraşütü Tesisleri Fotoğraf: Ahmet Barış Işıtan
Kestel Kalesi
Gemlik Körfezi
Kumla Fotoğraf: İlker Çırakoğlu
M.Ö. 7. yüzyılda bir İon Kolonisi olarak Kolofonlular tarafından kurulan Mudanya, önce Mirleia, daha sonra Apamia ve son olarak da Montania adını taşımaktaydı. Mudanya adı da Montania’nın değişmesinden gelmiştir.19 yüzyılda ilçe merkezi olan Mudanya, batıda Karacabey, güneyde Bursa, doğuda Gemlik ile komşu olup, kuzeyinde Gemlik Körfezi yer alır. Bursa’ya 32 km uzaklıktadır. 346 km2’lik bir alan kaplar. Mudanya’ya bağlı 2 belde (Zeytinbağı ve Güzelyalı),36 köy bulunmaktadır. İlçe merkezinde 8 mahalle bulunur. İlçenin nüfusu 2007 verilerine göre 62.369 olup, sürekli göç almaktadır. Asırlardır önemli bir liman kenti olan Mudanya, günümüzde de “Bursa’nın limanı” görevini sürdürmektedir. Bursa’nın İstanbul ile deniz yolu ile bağlantısı Mudanya/Güzelyalı sahilinden gerçekleştirilmektedir. M.Ö. 7. yüzyılda 12 İyon şehir devletinden olan Gemlik ve Erdek’in de kurucusu Kolofonlular tarafından kurulan Mudanya, zaman zaman işgale uğramıştır: Makedonya Hükümdarı 5. Filip (Phliposs) tarafından yıkılmış ve yerine, “Apameia” adı ile yeni bir şehir inşa edilmiştir. Bu şehir de işgale uğramış ve imar edilerek “Montania” adını almıştır. 1321 yılında Orhan Bey tarafından fethedilerek Osmanlı topraklarına katılan bu sahil kenti “Mudanya” ismi ile anılmaya başlanmıştır. Mudanya, Mondros Mütarekesi’nden sonra, önce İngiliz istilasına uğramıştır. Fakat Jandarma Onbaşısı Şükrü Çavuş’un, İngiliz Deniz Piyadesi’nin çıkartma yaptığı iskelede İngiliz Ordusundan bir binbaşı ile bir eri öldürmesi üzerine bu işgal bir gün bile sürmemiştir. 25 Haziran 1920’de gerçekleşen bu olaydan 11 gün sonra İngiliz ordusunun yerini Yunanlılar almıştır. Düşman işgali altında 2 yıldan uzun süre kalan Mudanya, 12 Eylül 1922 günü Yunan işgalinden kurtulmuştur. Türk Kurtuluş Savaşı’nı sona erdiren anlaşma 3- 11 Ekim 1922 tarihleri arasında yapılan konferans sonucunda Mudanya’da imzalanmış ve Mudanya Mütarekesi adını almıştır. Mudanya Mütarekesi’nin yapıldığı mekân bugün müze olarak ziyarete açıktır. Güzelyalı (Mudanya)
Mudanya Mütareke Binası Harmancık, Orhaneli, Dursunbey, Balıkesir (Balıkesir) ve Mustafakemalpaşa ilçelerine komşudur. Denizden yüksekliği 830-840 m civarındadır. Yükseklik nedeniyle serin dağ iklimi görülür. Engebeli ve dağlık bir yapıya sahiptir. Yüzölçümü 672 km2dir. 1 merkez ve 40 köyden oluşur, nüfusu ise 2007 yılı verilerine göre 14.199’dur.
İnegöl İshakpaşa Camii ve Şadırvanı Fotoğraf: Özkan Bayhan
Tarihi Kalıntılar
İznik Gölü Fotoğraf: Birsu Celtek
Ayasofya Camii Fotoğraf: Eser Atlas
Yeşil Camii Fotoğraf: Canberk Canbazoğlu
Karacabey, Bursa’nın 60/65 km batısındaki bir ilçesidir. İlçe merkezi, Bursa’ya 62 km’lik işlek bir karayoluyla bağlanır. Yüzölçümü 1.285 km2, toplam nüfusu yaklaşık 80 bin olup nüfus yoğunluğu 51 kişi/km2’dir. Merkez bucağına bağlı 66 köyü vardır. Toprakları yüksek verimli Karacabey Ovası’nda en çok buğday, arpa, mısır, fasulye, bezelye, şekerpancarı, pamuk, ayçiçeği ve tütün yetiştirilir. Ayrıca patates ve soğan üretiminde gelişen ilçede, sebzecilik ve meyvecilik de gelişmiştir. Kültürel Tarihi Mekânlar:
Karacabey’in Marmara Denizi sahilinde bulunan Bayramdere, Uluabat Gölü’nün güneyinde bulunan Ayvaini Mağarası, Uluabat Gölü kıyısında yer alan ve antik adı Apolyont olan Gölyazı Köyü turistik yerleridir. |
20.11.2010, 15:14 | #4 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Yeşilin Ortasına Kurulan Şehir: Bursa (Prusa)
Bursa - Keles İlçesi Moğol istilasından kaçarak Anadolu’ya göçen Türk boyları Selçuklu İmparatorluğu idaresinde uç beyliği olarak Karacadağ yöresine yerleşmişler, beylik genişleyince Keles ve civarındaki yaylalar yazlık olarak kullanılmıştır. Keles’e 4 km. mesafedeki Kocayayla’da o dönemde Sultan’ın otağ çadırı kurulduğu bilinmektedir. Kocayayla’da yapılan Sultan Camii’nin kalıntıları da mevcuttur. Ahmet Vefik Paşa’nın valiliği döneminde Yörük göçmenler Keles’e yerleştirilmiştir. Yunan işgali sırasında ve Kurtuluş Savaşı’nda milisler büyük yararlılık göstermiştir. Dağlık bölge olduğundan Bursa’nın diğer yörelerine göre folklorik değerler burada daha az zarar görmüştür. Yıldırım Beyazid’in kardeşi Yakup Bey tarafından yaptırılan külliye, ilçedeki en önemli tarihi eserdir. İlçeye 5 km uzaklıktaki, Sultan Otağı’nın kurulduğu Kocayayla’da her yıl Haziran ayında geleneksel Yörük şenlikleri düzenlenir.
Keles Baraklı Göleti Yaygın bitki örtüsü karaçam ormanlarıdır. Uludağ’a yaklaştıkça Köknar, Yabani Kavak, Ardıç ve Gürgen gibi ağaç türlerine rastlanır. 1 belediye ve 36 köyden oluşur. Nüfusu, 2007’ye göre 16 bin’dir. 1999’a kadar göç alan bir ilçe iken Marmara depreminden sonra göç vermeye başlamıştır. 1953’de ilçe olan Keles ismi Orta Asya kökenli bir isimdir. Özbekistan’da Taşkent’e bağlı bir yerleşim biriminin adının Keles olduğu öğrenildikten sonra bu yer, kardeş şehir ilan edilmiştir. Keles aynı zamanda Kazakistan’da bir nehir adıdır. Kasabanın adı muhtemelen Eski Yunan kolonilerindeki Kleos, Kilos adından gelmedir.1953 yılına değin Orhaneli’ne bağlı nahiye olan Keles bölgesinde Bitinya, Roma, Bizans kalıntıları bulunur. Roma döneminde önemli yerleşim birimlerinden biri olmuştur. M.S. 548’de yaygın bir vebadan sonra yöre önemini yitirmiş ve kent terk edilmiştir ancak Uludağ’ın keşişler tarafından önem kazanması ile Keles’e canlılık gelmiştir. Osmanlı Beyliği’nin kurulduğu 12. yy’da göçmen Yörük boyları bölgeye gelip yerleşmiştir. Bursa - Mustafakemalpaşa İlçesi
Fotoğraf: Berktuğ
Bursa - Orhaneli İlçesi
Bursa - Orhangazi İlçesi
Fotoğraf: Efkan Sinan
|
20.11.2010, 16:26 | #5 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Yeşilin Ortasına Kurulan Şehir: Bursa (Prusa)
Hüdavendigar Külliyesi; Kentin batı tarafında, Çekirge semtinde, Eski Kaplıca’nın batısında, I. Murad ve Hamam Caddeleri arasında kalan bölgededir. Hüdavendigâr Külliyesi olarak bilinen Sultan I.Murad Külliyesi 1363-1366 yıllarında Bursa Ovası’na bakan tepenin üzerinde yapılmış olup, cami, medrese, imaret, çeşme, hamam ve türbeden oluşmaktadır. Abdesthane ve tuvaletlerin önünde, iki adet anıtsal özelliklere sahip çınar ağacı vardır. Külliyenin bulunduğu mahalle, Bizanslılar döneminden beri Bursa’nın en eski mahallesidir
Türbede oğlu Emir Ali, eşi Hundi Hatun ve iki kızı yatmaktadır. Emirsultan Caddesi’nin kuzeyinde mezarlık duvarına dayalı 4 metre yüksekliğindeki Beşir Ağa Çeflmesi 1744 yılında yapılmış olup, kentin en görkemli çeşmelerinden biridir. Caminin batısındaki avlu duvarında bulunan Kurtbasan Çeşmesi 1851 tarihlidir. Emir Sultan Camii’nin güneyinde bulunan çeşme, Darüs’saade Katibi tarafından 1743 yılında yaptırılmıştır. Emir Sultan Camii’nin güney duvarına bitişik, yuvarlak bahçe girişinin solundaki çeşme 1743 yılında Darüs’saade Ağası tarafından yaptırılmıştır. Diğer çeşme ise Emir Sultan Külliyesi’ne giderken mezarlığın başında, Memiş sokağının girişinde olup 1821 tarihinde yapılmıştır.
Muradiye Külliyesi Muradiye Külliyesi; Kültürpark’ın arkeoloji kapısının karşısında Çekirge Caddesi’nden ayrılıp sağa dönerek ilerlediğinizde Kaplıca Caddesi ile Hamzabey Caddesi’nin kesiştiği noktanın yakınında yer alır. Muradiye Külliyesi, Bursa’da Osmanlı Sultanları tarafından yaptırılan son külliyedir. Sultan 2. Murad tarafından 1425-1426 yılları arasında yaptırılmış ve içinde bulunduğu semte ismini vermiştir. Cami, medrese, hamam, darüşşifa ve türbeden oluşan “Muradiye Külliyesi” daha sonraki dönemlerde şehzadelerin de buraya defnedilmesiyle türbelerle dolmuştur. Dolayısıyla “bugün Muradiye deyince sadece cami ya da II. Murad Türbesi değil; türbelerin topluca bulunduğu bahçe ve çevresi, sonuçta koca bir mahalle” akla gelmektedir. Türbelerin 12’si bir bahçe (hazire) içinde, biri dışarıdadır. Ama bu türbelerin hiç biri II. Murad dönemi eseri değildir. En eskisi olan Hüma Hatun Türbesini, oğlu Fatih Sultan Mehmed yaptırmıştır. Ötekiler de (1451-1481), II. Bayezid (1481-1512), Kanuni (1520-1566) dönemlerinde yaptırılmıştır. Bursa’nın en güzel yeşil ve sessiz köşelerinden biri olan Külliye’nin bahçesinde sergilenen Osmanlı mezar taşlarını da görebilirsiniz. Ölüm ile yaşamı, rüya ile hakikati, hüzün ile huzuru bir arada tadabileceğiniz, hissedebileceğiniz bu mistik mekânın bahçesinde yer alan çınarlar, serviler, çiçekler arasında hem bedenen hem de ruhen dinlenebilirsiniz.
|
21.11.2010, 14:28 | #6 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Yeşilin Ortasına Kurulan Şehir: Bursa (Prusa)
Bursa İnanç Merkezleri
Emir Sultan’ın asıl adı Şemseddin Muhammed Bin Ali El Buhari’dir. Soyu Hz. Hüseyin’e dayanan Emir Sultan, Sultan Yıldırım Bayezid’in kızı Hundi Fatma Hatun ile evlenmiş, 1429’da vebadan hayatını kaybedene kadar Bursa’da yaşamış bir din bilginidir. Türk tasavvuf aleminin en seçkin isimlerinden olan Emir Sultan, padişahların sefere çıkmadan önce ziyaret edip duasını aldıkları, Yıldırım Bayezid ve Sultan I. Murad’a kılıç kuşatan, Anadolu’nun Müslümanlaşmasında etkili olan bir alimdir. Bursa’nın en önemli tarihi yapılarından olan Emir Sultan Külliyesi eşi Hundi Fatma Hatun tarafından Sultan I. Murad zamanında yaptırılmıştır. 15. yüzyılın başında yaptırılan caminin asıl ibadet alanının üzerini büyük bir kubbe örtmektedir.
Osmanlı mimarisinin şaheserlerinden olan ve İslam dünyasının en önemli 5 mabedinden biri olarak gösterilen Ulu Cami, Bursa’nın en büyük ve en görkemli yapısıdır. İslam’da en yüksek mertebeli ibadethane Mekke’deki Mescid-i Haram’dır (Kabe). Burayı Mescid-i Nebevi (Medine), Mescid-i Aksa (Kudüs) ve Mescid-i Emeviye (Şam) izler. Bu dört caminin ardından mertebe bakımından 5. sırada Bursa Ulu Cami yer alır. Atatürk Caddesi’nde Hanlar Bölgesi’ne komşu olan Ulu Cami, gerek mimarisi gerekse işçiliği ile döneminin de en önemli eserlerinden biridir. Yüksek iki minaresi ve benzer boyutlarda yirmi kubbesi olan Ulu Cami, çok ayaklı cami şemasının klasik ve abidevi bir örneğidir.
Bursa Türbeleri Bursa’daki görkemli yapıtlardan bazıları türbelerdir. Mehmet Şemseddin, 1900’lü yıllardaki Bursa’da; demir parmaklıkla çevrili olanlar dahil olmak üzere 253 türbe belirlemiştir. Bugün Bursa merkezinde 45’i yapısı olan, 19’u yapısı yıkılmış toplam 64 türbe ayakta kalmıştır. Bursa türbelerinde, Anadolu Selçuklu dönemi türbelerinin izleri görülür. Dikdörtgen veya çoğunlukla altıgen, sekizgen bir mekân olan türbelerin üzeri kubbe ile örtülmüştür. Bursa’da kübik gövdeli türbeler de yapılmıştır. Bu türden olan Muradiye’deki Gülşah Hatun, Mükrime Hatun ve Gülruh Hatun türbeleri, son yıllardaki onarımlarla bu özelliklerini yitirmişlerdir. XIV. yüzyılda yapılan Gülçiçek Hatun Türbesi, kare planlı türbeye geçişin ilk örnek yapısı. Bursa’daki türbelerin çoğu Muradiye Camii bahçesinde yer alır. Diğer türbelerin çoğu Osmanlı sultanları ve ailelerine ait türbelerdir.
Bursa’ya tepeden bakan Tophane Parkı içindeki Osman Gazi Türbesi’nin bulunduğu yerde eskiden kendisinin hayatta iken, güneş vurduğunda üstündeki kurşunların parlamasından dolayı “Şol Gümüşlü Kubbe” olarak isimlendirdiği Bizans Manastırı bulunmaktaydı. Osman Gazi ölümünden önce burayı işaret ederek “beni buraya gömün” diye vasiyet ettiği için, manastır/kilise türbeye dönüştürülmüştür. 1801 yangınında, akabinde 1855 depreminde tamamen yıkılan bu yapı 1863 yılında Sultan Abdulaziz tarafından, kesme kefeki taş ile yeniden yapılmıştır. Sekizgen bir plan üzerine yapılan türbede yedi pencere yer almaktadır. Bursa’ya gelen yerli turistler bakımından öncelikle ve sıkça ziyaret edilen yerlerin başında yer alan türbenin ortasında; sedef kakmalı süslerle bezenmiş muhteşem kabir, parmaklıklarla çevrili sanduka, sırma işlemeli yazılı örtü ile lâhit, Osmanlı’nın ilk Sultanı Osman Gazi Han’a aittir. Giriş kapısına en yakın olan kabir, büyük oğlu Alâüddin Bey’e (1331) aittir.
Osman Gazi’nin Türbesi’nin hemen yanında yer alan Orhan Gazi Türbesi; dört köşeli, dört mermer sütun üzerine kurulu olup, türbenin zemininde Bizans Manastırı’nın kalıntısı olan mozaik parçaları bulunur.1855 yılındaki depremde tamamen yıkılan bu yapı, 1863’de Sultan Abdulaziz tarafından tekrar yaptırılmıştır. Orhan Gazi Türbesi’nin aslında Osman Gazi Türbesi ile yan yana olduğu, Sultan Abdulaziz zamanında ikiye bölünerek bugünkü hali aldığı bilinmektedir. Türbenin ortasında yer alan Orhan Gazi’nin ahşap işlemeli muhteşem kabri, yeşil örtülü ve pirinç parmaklıdır. Türbede; Cem Sultan’ın oğlu Abdullah (1481), kapı tarafında II. Bayezid’in oğlu Korkut (1513), yanında hanımı Nilüfer Hatun, oğlu Kasım Çelebi, Yıldırım Sultan’ın oğlu Musa Çelebi, kızı Fatma olmak üzere toplam 21 kabir yer almaktadır. Zaviye ve Tekkeler
|
21.11.2010, 15:10 | #7 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Yeşilin Ortasına Kurulan Şehir: Bursa (Prusa)
Bursa Hanları
Tarih boyunca ticaret yollarının üzerinde bulunan Bursa, yüzyıllardır önemli bir ticaret merkezi olmuş ve bu ayrıcalıklı durumunu günümüze kadar sürdürmüştür. Günümüzdeki alışveriş merkezlerinin ilk modeli sayılan ve tüm canlılığı ile bugün de ayakta olan Kapalı Çarşı ve onu sarmalayan hanlar bölgesi, bunun en güzel göstergesidir. Bursa Kapalıçarşı, bu tür çarşı tipinin ilk örneklerinden biridir. Koza Han, Geyve Han, Fidan Han, Emir Han, Bedesten, Tuz Hanı, Galle (Tahıl) Hanı, Hacı İvazpaşa Çarşısı gibi ticaret merkezlerine ulaşmak için açılan yoldan ve bu yolun iki kenarına yapılmış olan dükkânlardan oluşan bir üretim ve ticaret merkezi meydana gelmiştir. Bu çarşılar bütününe Osmanlı döneminde “Uzun Çarşı” deniliyordu.
Bursa Kapalıçarşısı yüzyıllar boyunca bir yandan gelişirken, bir yandan da geçirdiği yangınların, depremlerin yıkımına uğramıştır. 1958 yılındaki yangında büyük oranda hasar gören çarşı 1960 yılında aslına uygun olarak onarılmıştır. Günümüzde iç bölümleri kuyumcular, dış tarafı ise ayakkabıcılar çarşısı olarak kullanılmaktadır. Kapalıçarşı zaman içinde Sipahi, Gelincik, Bakırcılar, Yorgancılar, Sandıkçılar, İplikçiler Çarşıları ve Aynalı Çarşı ile genişlemiştir.
İvaz Paşa Camii’nin yanında yer alan İpek Han, Çelebi Sultan Mehmed tarafından Yeşil Külliyesi’ne gelir getirmesi amacıyla yaptırılmıştır. Arabacılar Hanı olarak da bilinen yapı, Bursa’daki en büyük hanlardandır. Hanın zemin katında otuz dokuz, üst katında kırk iki oda bulunmaktadır. Klasik Osmanlı hanları tarzında yapılan bu handa odaların önünde bulunan revakların üzeri kubbe ve tonozla örtülmüştür. Son yıllarda yapılan restorasyonlar sonucunda han orijinalinden oldukça uzaklaşmış, yalnızca batı bölümü özgün haliyle kalabilmiştir. Günümüzde tekstil esnafının faaliyet gösterdiği bir merkezdir.
Hacı İvaz Paşa tarafından 15. yüzyılda Yeşil Cami’ne gelir sağlamak amacıyla yaptırılıp, Çelebi Sultan Mehmed’e hediye edilmiştir. Önceleri Lonca Hanı olarak da anılan Geyve Hanı, 2007 yılında Osmangazi Belediyesi tarafından restore ettirilmiştir. Yapıda, kare planlı avlunun çevresine sıralanan revaklar ile bunlara açılan odalar bulunur. Alt katta yirmi altı, üst katta ise otuz oda bulunmaktadır. Bugün de ticari faaliyetlerin sürdüğü hanın ortasında bir de şadırvan yer almaktadır.
Ulu Cami ile Orhan Camii arasında yer alan Koza Hanı, Sultan II. Bayezid’in İstanbul’da inşa ettirdiği Bayezid Külliyesine gelir sağlamak amacıyla 1490 yılında yaptırmıştır. Bursa’nın en güzel ve günümüzde en yoğun olarak kullanılan hanıdır. Duvarları tuğla ve taşla örülmüş olan bu han, dikdörtgen bir avlunun çevresinde yer alan iki katlı bir yapıdır. Bu hanın doğusunda ahır ve depoların bulunduğu ikinci bir avlulu bölüm vardır. Yapıya, Kapalı Çarşı tarafından taş kabartma bezeli abidevi görünümde bir taç kapıyla girilmektedir. Üst kattan güneye, avluda depolara ve Orhan Camii yönüne açılan üç kapısı daha bulunmaktadır. Alt katında kırk beş, üst katında ise elli odası olan hanın avlusunun ortasında taştan yapılmış, sekiz ayak üzerine oturtulmuş bir köşk mescit bulunur. Alt kısmında bir şadırvan vardır. Günümüzde ulu çınarların altında şadırvan sesinin dinlenebildiği keyifli bir alışveriş merkezidir.
Hanlar Bölgesi’nde Ulucami ile Çakır han arasında yer alan Kapan Hanı 14.yüzyılın ikinci yarısında Sultan Murat Hüdavendigar tarafından yaptırılmıştır. Kapan hanı Osmanlı kentlerinde şehre kırsal kesimden gelen yağ, un, sebze, meyve gibi ürünlerin pazarlandığı bir yerdi. Bu han da dikdörtgen büyük bir avlunun çevresinde iki katlı revaklar ve bunların arkasındaki odalardan meydana gelmiştir. Atatürk Caddesinin genişletilme çalışmaları sırasında Hanın kapısından güneye uzanan büyük duvar yıkılmıştır. Günümüze tonoz örtülü birkaç odası gelebilmiştir.
Bursalıların dinlenmek için tercih ettikleri bir mekândır. Mahmut Paşa Hanı olarak da bilinen Han, eskiden fidan satışı yapıldığı için Fidan Hanı ismini almıştır. Bursa’nın en güzel hanlarından biri olan Fidan Hanı iki avluludur. Ahırlar ve diğer yan bölümlerin bulunduğu kısım bugünkü dükkanların olduğu yerdedir. Hana güneydeki çarşıdan girilmektedir. İç avlu kareye yakın dikdörtgen planlı olup, iki katlı revakların ayakları ve kemer yüzleri tuğla ve moloz taşla işlenmiştir. Ortasında bir havuz ve mescidi vardır. Birinci avlu üzerindeki hanın altta 48, üstte 50 olmak üzere 98 odası bulunmaktadır. Kara Timurtaş Paşa’nın oğlu Umur Bey tarafından 1454 yılında kendi adıyla anılan camiye gelir getirmek amacıyla yaptırılmıştır. Tamamı özel mülkiyette olan Tuz Hanı, Osmangazi Belediyesi tarafından 2007 yılında restore ettirilmiştir. Duvarları kesme taş ve tuğla ile örülüdür. Klasik Osmanlı hanlarında olduğu gibi dikdörtgen bir avlu etrafına iki katlı olarak sıralanan odalardan oluşur. Üst katta 18, alt katta 17 odası vardır.
Bursa Ulu Cami’den aşağıya inen yolun sonunda, İvaz Paşa Camii’nin karşısında yer alan Pirinç Hanı, Sultan II. Bayezid tarafından 1508 yılında Koza Hanı’nda olduğu gibi İstanbul’daki cami ve imaretine gelir getirmesi amacıyla yaptırılmıştır. Büyük bir avlunun çevresinde, iki katlı olarak sıralanmış revaklar ve onların arkasında odalardan oluşur. Üst katta otuz sekiz, alt katta ise kırk oda bulunur. Hanın önünde bulunan iki sıra dükkanlar, 1519 yılında yanmış ve sonradan onarılmıştır. Hanın doğu yönünde taş kabartma motifleriyle bezeli muhteşem bir kapısı vardır. Ancak depremlerde büyük hasara uğramıştır. 2000’li yılların başında tepeden tırnağa onarımdan geçen Pirinç Hanı’nda günümüzde çay bahçeleri ve küçük dükkanlar yer almaktadır.
|
26.11.2010, 10:33 | #8 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Yeşilin Ortasına Kurulan Şehir: Bursa (Prusa)
Fevkalade tarihi ve kültürel özelliklerinin yanı sıra doğanın son derece cömert davrandığı bir şehir olan Bursa, şifalı sular ve kaplıcalar bakımından da çok zengin bir kenttir. Uzun yıllardır Türkiye’nin en önemli termal merkezlerinden biri olan Bursa’da, ünlü Çekirge ve Kükürtlü kaplıcalarından başka, Gemlik, İnegöl, Orhangazi ve Mustafakemalpaşa ilçelerindeki ılıca ve kaplıca merkezleri günümüzde de yerli ve yabancı gezginlerin ilgisini çekmektedir.
Kaplıcanın Bizans sütunlarıyla çevrili havuz kısmında,Evliya Çelebi’nin verdiği bilgiye göre, burada bir banyo yaptıktan sonra insan vücudu, kulak memesine kadar yumuşuyor ve insanın eli vücudunda bir sabun gibi kayıyor. Günümüzde, hamamın altında bulunan zarif Kemerli Çeşme’den kalp çarpıntısına iyi geldiği söylenen su içilebilir ya da kaplıcanın sularında şifa aranabilir. Eski Kaplıca suyunun; sindirim yolu, kadın ve kalp-damar hastalıklarına iyi geldiği söylenmektedir.
Mustafakemalpaşa’ya 19 km. uzaklıkta Akarca yöresinde yer alır. Su, iki metre derinliğinde, kuyu benzeri bir yerden köpürerek kaynar. Fokurtular yaparak kaynadığından “Dümbüldek” ismi verilmiştir. Belediye tarafından işletilen otel ve hamamlar vardır. Banyo olarak ağrılı hastalıklara iyi geldiği, dolaşımı düzenlediği, içindeki demir nedeniyle cilt üzerinde iyileştirici etki yaptığı, içme kürü olarak da karaciğer, mide, bağırsak, pankreas ve safra kesesi rahatsızlıklarını giderici özellikleri olduğu söylenmektedir. |
26.11.2010, 13:15 | #9 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Yeşilin Ortasına Kurulan Şehir: Bursa (Prusa)
Bursa batı yakın çevre yolunda Hayvanat Bahçesi’nin bitişiğinde yer alan Botanik Park, 400 dönümlük bir alanı kaplamaktadır. Bitkisel araştırma ve bilimsel çalışmalara açık olan Botanik Park, kurulduğu 1998 yılından beri birinci derece SİT alanıdır. Japon Bahçesi, Fransız Bahçesi, İngiliz Bahçesi, gül bahçesi, kaya bahçesi, kokulu bitkiler bahçesi, şekilli bitkiler bahçesi gibi bölümlerin yer aldığı parkta, 150 tür ağaç, 27 çeşit gül, 76 tür çalı, 20 tür örtücü bitki bulunmaktadır. Yine parkın bünyesinde otel ve restoran olarak hizmet veren 17-19 yüzyıl Bursa konaklarının modellendiği bir bölüm yer almaktadır. Koşu ve yürüyüş yolları, spor alanları, bisiklet parkurları, çocuk oyun, otomobil pisti, spor aletleri gibi etkinlik alanlarının yanı sıra Botanik Park’ta bir de suni gölet bulunmaktadır.
Cumhuriyet tarihinin ilk fabrikalarından biri olan Merinos Yünlü Sanayi Dokuma Fabrikası, ülke ekonomisine sağladığı katkı ile Türkiye’nin simge tesisleri arasında kendine yer bulmuştur. Temeli 28 Kasım 1935 tarihinde İsmet İnönü tarafından atılan ve Türk sanayisinin en büyüklerinden olan Merinos Fabrikası, 2 Şubat 1938’de Atatürk tarafından hizmete açılmıştır. Merinos Fabrikası, 2004 yılında Özelleştirme İdaresi tarafından kapatılmıştır. Kapatıldıktan sonra Büyükşehir Belediyesi’ne tahsis edilen fabrika arazisi, gerçekleştirilen kentsel dönüşüm projesi ile park haline dönüştürülmüştür. Yapılan çalışmaların ardından Merinos Park, kente hayat veren önemli yeşil alanlar arasına katılmıştır. Park bünyesinde; Atatürk Kongre ve Kültür
Nilüfer Belediyesi tarafından 2005 yılında yapımına başlanan ve ilk etabı 2007 yılının mayıs ayında hizmete açılan Atatürk Kent Ormanı, sürekli gelişim gösteren bir park olma özelliğini taşımaktadır. Bünyesinde piknik alanları, yürüyüş parkurları, ahşap barınak alanları, sosyal donatılar, bebek bakım odası, ilkyardım birimi gibi birçok hizmeti de barındıran Atatürk Kent Ormanı, güvenlik kamerası, internet gibi modern hizmetleri de ziyaretçilerinin kullanımına sunmaktadır. Çekirge’den Uludağ’a çıkan yolun üzerindeki İnkaya Köyü’ndedir. Tahminen 600 yıllık olan İnkaya Çınarı, Türkiye’nin en yaşlı ağacı olma özelliğini taşımaktadır. Yüksekliği 35 metre, çevresi 9,45 metre, çapı 3 metre olan çınarın on üç ana kolu vardır. Çınar eskiden harman yeri olarak kullanılan alana gölgelik yapması için dikilmiştir. Kayalık olan arazinin iç bölümündeki su sızıntıları ile devamlı beslenen çınar, günümüze kadar sağlıklı bir şekilde ulaşmıştır. Tarihi çınarın altında çay bahçesi, restoran, hediyelik eşya dükkanları, meyve ve sebze stantları bulunmaktadır.
1. Kaplıkaya muhtarlığı yanındaki Soytürk hayratı
Btihynialılar döneminde yapılmaya başlanan Bursa surları; Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde çeşitli onarımlardan geçmiş ve eklentilerle genişlemiştir. Surlarda görülen taşların önemli kısmını Roma devrine ait sütunlar, lahit parçaları, adak mezar steli heykel kaideleri ve şeref kitabeleri oluşturmaktadır. Bunlar Hisar kapının doğusunda yoğunluk kazanmaktadır. Surların sadece güney kısmındakiler çift duvarlı ve beş köşeli burçlarla sağlamlaştırılmıştır. Bursa surları Orhan Gazi tarafından üç köşeli burçlarla takviye edilmiştir.
|
29.11.2010, 22:47 | #10 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Yeşilin Ortasına Kurulan Şehir: Bursa (Prusa)
Bursa Müzeleri Tarih boyunca çeşitli medeniyetlere ev sahibi olan Bursa’nın yüzyıllardır biriktirdiği kültürel ve tarihi zenginliği, kentin dört bir yanına yayılmış müzelerde sergilenmektedir. Bursa’da özel ve resmi olmak üzere 20’ye yakın müze ziyarete açıktır.
Karagöz Evi Müzesi ve Anıtı
Celal Bayar Vakfı’na ait müze ve kütüphane, 1970’de Gemlik ilçesi Umurbey kasabasında ziyarete açılmıştır. Umurbey’de dünyaya gelen Türkiye’nin üçüncü Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ı n, Kuvay-i Milliye döneminde, Kurtuluş Savaşı’nda, Cumhuriyetin ilk yıllarında, Bakanlık ve Başbakanlık yaptığı dönemlerde topladığı belgeler, fotoğraflar, kendisinde verilen çeşitli hediyeler, anı eşyaları, tablolar, çeşitli nişanlar, madalya ve şiltler sergilenmektedir. Cumhuriyetin ilk yıllarına ışık tutan Celal Bayar Müzesi’ni pazartesi (öğleye kadar) ve Salı günleri dışında ziyaret edebilirsiniz. 20 bin ciltlik zengin bir kütüphane ile anıt mezarın bulunduğu mekânda Celal Bayar’ın doğduğu 3 katlı, 19. yüzyıla ait özel eşyalar ve dönemin aksesuarlarıyla yeniden restore edilen ahşap geleneksel Osmanlı evini de gezebilirsiniz. |
Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz |
Etiketler |
bursa, bursa'nın, gezilecek, hamamları, hamamı, ilinin, tarihi, yerleri |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
|
|
Önemli Uyarı | |
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz. |