Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türkiye ve Dünyadan Haberler > Ülkemiz ve Dünya Gündemi > Yılmaz Özdil


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 19.09.2021, 20:45   #1
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Günaydın | Yılmaz Özdil

Günaydın


Voyager…

44 yıl önce, yine böyle bir eylül ayıydı, uzaya gönderildi.

44 yıldır yolculuğuna devam ediyor.

Şu anda Dünya'dan 23 milyar kilometre uzakta.

Jüpiter'i ziyaret etti.

Satürn'ü ziyaret etti.

Güneş sistemi'nden çıktı.

Heliosfer'i aştı.

Yıldızlararası uzaya ulaştı.

Saniyede 17 kilometre hızla gitmeye devam ediyor.

300 yıl sonra kuyruklu yıldız kümesi Oort bulutu'na ulaşacak, Oort bulutu'nu geçmesi 30 bin yıl sürecek, 40 bin yıl sonra takımyıldızı Camelopardalis'e varacak, eğer herhangi bir şeyle çarpışmazsa, galaksiler arasında sonsuza dek dolaşacak.



Voyager'ı elbette NASA gönderdi ama, tüm insanlığı temsil ediyor.



Bu amaçla…

Dünyadışı akıllı yaşam formlarıyla, yani uzaylılarla karşılaşırsa, sesli ve görsel temas kurulsun diye, Voyager'a “altın plak” yüklendi.



İçinde kağıt not bulunan ve kozmik okyanusa bırakılan şişe misali.



Altın plağın içeriği, Cornell Üniversitesi'nde, astrobiyolog Carl Sagan başkanlığında bir komite tarafından belirlendi, dünyadaki hayatı, kültürlerin çeşitliliğini yansıtan, sesler ve görüntüler kaydedildi.



Rüzgar, yağmur, gökgürültüsü, kıyıda kırılan dalgalar, bebek ağlaması, kahkaha, kalp atışı, kuş/balina/kurbağa/fil/ şempanze/köpek/at gibi hayvan sesleri yüklendi.

115 farklı ses var.



Kadın, erkek, insan anatomisi, hamile, emziren anne, aile portresi, sofrada yemek yiyen insanlar, deniz, kum, ağaç, orman, yaprak, çiçek, kartal, timsah, yunus, matematik/fizik/kimya sembolleri, astronot, dağcı, jimnastikçi, balıkçı, pamuk hasadı, Çin seddi, Taç Mahal, Sidney opera binası, Golden Gate köprüsü, trafik, uçak, tren, fabrika, süpermarket, müze, nota, keman gibi 116 fotoğraf yüklendi.



90 dakikalık müzik seçkisi yüklendi, Beethoven, Bach, Mozart, Stravinsky var, Louis Armstrong, Chuck Berry var, Asya'dan Afrika'dan Latin Amerika'dan etnik müzikler var.



Ve…

55 dilde “selamlaşma” mesajı var.



Niye böyle bir ortak mesaj verildi derseniz?

Uzaylılarla karşılaşırsak ilk olarak ne deriz diye düşündüler, tek farklı görüş bile çıkmadı, birbirimizle karşılaştığımızda ne diyorsak gene onu deriz dediler, dünyanın bütün dillerinde selam vermekte uzlaştılar.



İngilizce, Fransızca, Almanca, İtalyanca, Rusça, Japonca, İspanyolca, Farsça, İbranice, Çince, Hintçe ve Arapça'yla beraber Türkçe var.

Sadece güncel diller de değil, altı bin yıllık Sümerce var mesela, Akadca var, Hititçe var, antik Yunanca var.

Kimisi “hepinize içten selamlar” diyor, kimisi “herkese merhaba arkadaşlar” diyor, kimisi “dünyanın çocuklarından merhaba” diyor, kimisi “mutlu günler iyilikler diliyoruz” diyor, kimisi “uzaylı arkadaşlar nasılsınız” diyor, kimisi “mutlulukla merhaba” diyor, “iyi günler” diyor, kimisi “huzurlu günler” diyor.

Peki ya Türkçe?

“Türkçe konuşan sevgili arkadaşlar, sabah şerifleriniz hayrolsun” deniyor.



Çünkü…

Seçici komitede yeralan Profesör Peter Kuniholm, antropolog/arkeologtu, yıllarca Türkiye'de Anadolu Medeniyetleri Müzesi bünyesinde araştırma yapmıştı, Frigya uzmanıydı, Türkçe biliyordu, üstelik, 1962-68 arasında Robert Kolej'de İngilizce öğretmenliği yapmıştı.

Aynı dönemde Behçet Kemal Çağlar da Robert Kolej'de edebiyat öğretmeniydi.

Faruk Nafiz Çamlıbel'le birlikte Onuncu Yıl Marşı'nın sözlerini kaleme alan efsane şairimiz Behçet Kemal Çağlar, yabancı öğretmenlerin Türkçe öğrenmesini çok önemsiyordu, bu konuda elinden geleni yapıyor, teşvik ediyor, bizzat öğretiyordu.

Bu nedenle, her sabah okulun koridorlarında karşılaştığı yabancı öğretmenlere “Türkçe konuşan sevgili arkadaşlar, sabah şerifleriniz hayrolsun” diyordu.

Sadece “sabah şerifleriniz hayrolsun” demekle yetinmiyor, Türkçe bilmelerinin önemine özellikle vurgu yaparak “Türkçe konuşan sevgili arkadaşlar, sabah şerifleriniz hayrolsun” diyordu.

Voyager'ın seçici komitesinde yeralan Türkiye sevdalısı Profesör Peter Kuniholm, işte bu sebeple, Behçet Kemal Çağlar'ın selamlama şeklini, kalıp olarak kullanmayı tercih etmişti.

Türkiye'de öğrendiği Türkçe'yle kendisi seslendirmiş, sadece “sabah şerifleriniz hayrolsun” dememiş, tıpkı Behçet Kemal Çağlar gibi, Türkçe'ye saygısına özellikle vurgu yaparak “Türkçe konuşan sevgili arkadaşlar”ı eklemişti.

Yani, uzayda bile, nasıl selam verirsen ver, Türkiye'yi temsil ediyorsan, Türkçe vermen önemliydi.



E bakıyoruz şimdi…

Günaydın demek cahiliye dönemi adetiymiş, iyi akşamlar, gününüz aydın olsun, hayırlı sabahlar filan demek, dinimize aykırıymış.



Türkçemiz uzayda sonsuzluğun sınırına yol alırken…

Bunlar çoktaaaan sözün bittiği yere ulaştı yani!



__________________
  Alıntı ile Cevapla
Canan'in Mesajına Teşekkür Etti
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
günaydın, özdil, yılmaz


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 09:59.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.