Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türkiye ve Dünyadan Haberler > Ülkemiz ve Dünya Gündemi > Serbest Kürsü

Serbest Kürsü Her konuda tartışma açılan konular burada


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 11.10.2013, 09:42   #11
Çevrimdışı
Tanıdık
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bizim Akrabalar....

Allah cümle şehitlerimize rahmeti ile muamele eylesin, mekanları cennet olsun...
Elbette unutmayacağız bu vatan için canlarını feda edenleri..
__________________
Bizde bilirdik kıkırdak fıkırdak olmasını...Ama kalbe en güzel hüzün yakışıyordu, bizde onu bastık sinemize...

Tanıdık
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Tanıdık'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 11.10.2013, 11:04   #12
Çevrimdışı
Tntcool
Kelebek gibi uçar, arı gibi *******...

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bizim Akrabalar....

Ülkemizin gerçek kahramanlarının bugünlerde kemikleri oldukça çok sızlıyordur. Zira eşkıya ile el sıkışanlar bugün % 50'nin omuzlarında geziyor...
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Tntcool'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 11.10.2013, 11:44   #13
Çevrimdışı
Mislina
Süper Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bizim Akrabalar....

Evet “Ateş yeri yakar”haklısın fakat derdiniz derdimizdir,acınız acımızdır alevleri bizide sarar.
Ateş düştüğü yeri yaksada, ateş düştüğünde hepimizin üzerinde ki etkisi aynı:Acı,üzüntü,çaresizlik…
Millet olarak başımız sağolsun…
__________________
"Ama gerçek, aziz dostum, can sıkıcıdır."

  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Mislina'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 11.10.2013, 14:38   #14
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bizim Akrabalar....

Ateş sadece düştüğü yeri yakıyor. Bizler, yani böyle durumları yakınen yaşamamış olanlar, bu haberleri okuyor ve bir süre sonra da unutuyoruz.

İşte bu unutmakta adaletsizliğe bir nebze tarafımızdan katkı oluyor.


Kendi namıma utanıyorum bu durumdan.
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 20.10.2013, 15:11   #15
Çevrimdışı
K-Pax
Uzman Üye
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bizim Akrabalar....

Kahraman valilerimiz destan yaziyor sehit mezarliklari kurdelayla aciliyor geleni bol olsun diyeBu memleketin her karisi kanla alindi oyle belese gitmez
__________________
Dinle.... kendini, bak... görebildiğin ve uzanabildiğin kadar uzat elini, şu sınırsız olasılıklar düzleminde, seçim yapmadığın sürece herşey mümkün.
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz K-Pax'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 21.10.2013, 00:48   #16
Çevrimdışı
Zorba
F£N£RBAHÇ£

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bizim Akrabalar....

Sonra doğu insanı cahil.
Doğu insanının başına geleni yaşamayan bilemez. Kabul çok nankörü, çok insan olmayanı var. Bizim gibi memleketini bırakıp kaçanı yada kaçamayıp zulüm görenide.
Aynı toprak üstünde, aynı nefesi solurken dahi kimsenin buna göz yummarı, yaşananları görmezden gelmesi mümkün olmamalı aslında.
Yazık acı çekene.
Lanet olsun yapanlara da bunu yanlarına bırakanlara da...
__________________
  Alıntı ile Cevapla
Zorba'in Mesajına Teşekkür Etti
Eski 29.05.2021, 15:06   #17
Çevrimdışı
Ben kimim
Yasaklı Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bizim Akrabalar....

DRAMATİK BİR KOMEDİ ÜÇLEMESİ…

Zaman - zaman tiyatro eserleri yazabilmeyi istemişimdir hep… Aziz Nesin usta gibi, bu konuda mahir ve ehil biri olabilmeyi değil elbette. Onun mizah yeteneğindeki, insan tiplemeleri, bu insan tiplerindeki kahramanların, yanı başımızda bizimle birlikte yaşıyor olmaları, gülerken düşündüren ve hatta ağlatan dramatik ama komik insan öyküleri, her zaman ilgimi çekmiştir…

Galiba, artık bir dramatik bir öykü kaleme almanın zamanı gelmiş olmalıdır… Deneyip, görelim bakalım… İyi ama sahne, sahne ne olacak… Şu salonun tam ortasına bir sahne yerleştirelim… Sanırım, bu işe en çok köpeğim Dost bozulmuş olmalı, oğlum benim, bu yaşamdaki tek Dost’um… Bozuldu, çünkü onun yaşam alanının tam da ortasına sahneyi kondurduk…

Şimdi gelelim oyunculara:

Şöyle olmalı… Yıllarca, sahnelerin, sinema setlerinin tozunu yutmuş, toplumsal öfkenin gazını alabilecek ve de herkes tarafından sevilen, bir-kaç eski tüfek bulunmalıdır…

Örneğin şöyle:

Kadir, sarsılarak uyanır yatağından… Gece boyu, Sayın Başbakanla uğraşmıştır rüyasında… Terlidir ve şaşkındır… Nereden çıkmıştır, bu kutsal ve onurlu görev, yıllar sonra… Şöyle demiştir Başbakan Kadir’e:

“-Kadirciğim; artık barış zamanıdır, gel şu dağdakilere düze indirelim!..”

“-Kimi, hangi dağı Başbakanım?”

Başbakan detaylı bir açıklama gereği duymuş olmalıdır. Devam eder:

“-Dağdaki Kürt kardeşlerimizden bahsediyorum Kadir’ciğim… Onlar artık iyi çocuk olacaklar, hem silahları da bırakacaklar… Bırakalım, kendi topraklarında, kendi kendilerini yönetsinler… Savaşta herkes kaybediyor zaten… Artık barış gelsin…”

Şaşırmıştır Deli Kadir… Vayyy be!... Neymiş O… Geçmişe bir gönderme yaptı da, hiç de diplomat rolü oynamadığını hatırladı… Mafya tipleri, sözüm ona delikanlı tipleri, Kürt geleneklerini ve işlenen adaletsizliklerini anlatan filmlerden sonra, artık diplomat rolünü de kesinlikle oynamak kararını aldı. Ancak, kafasındakilerini sorma gereği duydu Başbakan’a:

“-İyi ama Başbakan’ım, on binlerce şehit anası ne olacak? Onlar ne diyecek bu işe?”

Aldırma dedi, Başbakan. Bir yolu bulunur elbet!

Bu atmosfer içinde titreyerek uyandı Deli Kadir, gururlu bir çığlık attı ortalığa:

“- Açılın leyyyynn! Ben Kadir, Deli Kadir!.. İtiraz edenin bakmam gözünün yaşına, barış gelecek, yakarım itiraz edeni!...

Böylelikle, Akil İnsanlar Heyet-i Umûmiyesi, Deli Kadir’i akıllı insanlar arasına alıvermişti…

Ya Rab, Sen bu milleti bu tipteki Akil İnsanlardan koru, olur mu?

Tiyatro böylelikle sahneye konarken, arkadaki kulis kapısından bir zât-ı muhterem daha, arz-ı endâm eyledi!...

Oooo…Orhan Baba bu… Her zaman jöleli saçları, şık kıyafeti ve tescilli jüri üyemiz Orhan Gencebay!.. Seslendi:

“-Birlikteyiz Kadir’ciğim dedi,ben de Akillerdenim…

Konserler falan verecek, onlarca yıldır öfkeleri ve kini geçmeyen şehit analarına seslenecekti:

“-Affediverin n’olur!..Hem, hatasız kul olmaz!...

Ona göre, on binlerce askerin, hemşirenin, öğretmenin, bebeğin katilleri, artık Orhan Baba’ya göre, hata yapmışlardır ve yaşam felsefesine göre bu hatalı kürt kardeşlerimiz affedilmelidir!..

“-Hatasız PKK olmaz, hatalarıyla sev onları!..”

Tiyatro sahneye konulamıyordu bir türlü… Bu gece, şu benim Dost’umun mekânına kurduğum sahneye, ünlüler akın ediyorlardı…

İşte şimdi de Küçük Hanımefendi… Beyaz Perde’nin Küçük Hanımefendisi… Hülya Hanım… Bu güne kadar sosyal içerikli hiçbir filmini hatırlamadığım, pek etliye-sütlüye karışmayan, salon hanımefendisi, şimdi ana şevkâtiyle, dağdaki kardeşlerimizin affedilmesini sağlamak amacıyla, bu kutsal (ABD patenti) projede görev alıyordu.

“-Analar, bacılar, bağışlayalım onları… Barış gelsin artık!...”

Uğultular geliyor dışarıdan…”Bizi de alın, bizi de alın, sesleri…” Yıkılıyor ortalık… Bu oyun biz olmadan sahneye konamaz diyorlar… Haklılar…

On binlerce şehit anası… Sivil çöp konteynırlarına bırakılan bombalarla kolsuz bacaksız kalan onlarca küçük çocuk, öldürülen öğretmen eşleri, ağlayan öfkeli bir halk kalabalığı, bu sahnede yer almak istiyorlar…

“-Bizi de dinleyin!..”

Savaşa karşı durmak, insan olmanın gereğidir… Barış dolu bir dünyada yaşamak herkesin hakkıdır… Bu satırların yazarı da, bir barış gönüllüsüdür Sayın Başbakan… Yaşamının büyük bir bölümü, savaş muhabirliği ile geçen biri olarak, size sesleniyorum:

Hemen, nifakçı falan diye celâllenmeyin… Yapmaya çalıştığınız barışı ben de istiyorum… Ancak, evrensel hukuk kurallarına göre, suç varsa, cezası da olacaktır, olmalıdır…

Şer’i hukuka da, çağdaş hukuka da göre olsa, eşleri, çocukları vatan savunması yaparken şehit düşen şehitlerimizin katillerini siz bağışlayamazsınız… Buna hakkınız yoktur… Bir oldu bittiye getirip, böyle bir kararla ve yasalarla oynayarak bunu hayata geçirirseniz, gelecek kuşaklar sizden hesap soracaktır. Bunu unutmayın…

İspaya, ETA ile barış yaptı… İngiltere, İRA ile barış yaptı… İtalya, KIZIL TUGAYLAR ile barış yaptı… Danışmanlarınıza bu barışları ve barış koşullarını bir inceletin, göreceksiniz ki, hiçbir devlet, karşısındaki örgütlere bu kadar taviz vermedi.

Bu yüce halkın, tarafıma yüklediği, aydın kişi olmanın uyarıcılığı hakkımı kullandım…

Bağımsız Türk Yargısı emrinizdedir Sayın Başbakan…

Bir yeni dava açabilirsiniz…

Saygılar sunarım.

R.Ç.

http://www.forumgercek.com/serbest-k...-uclemesi.html
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
akrabalar, bizim, diye, için, neşe, neşe’nin


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:00.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.