15.01.2010, 20:27
|
#1
|
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
|
Hitchcock'un sarışınları
1899 – 1980 yılları arasında yaşayan İngiliz sinemacı Alfred Hitchcock’un sarışın kadınlardan çok fazla hazetmediği ve filmlerinde özellikle bu nedenden dolayı sarışın kadın karakterlerin başını derde soktuğu söylenir; işte bunların arasından –bana göre- beş en çarpıcı seçki:
Grace Kelly - Dial M for Murder 1954
Grace Kelly bu filmde kocası tarafından tutulan bir kiralık katille cebelleşiyor yukarıdaki resimde görüldüğü üzere; bu cebelleşmenin neticesinde baltayı taşa vuran kiralık katil, öldürdüğü önceki kurbanlarının yanına gider. Sonra polis soruşturmaları ve kocanın yeni girişimleri falan; aslında Kelly bu filmle aynı tarihte çekilen ve yine Hitchcock’un yönettiği Rear Window (Arka Pencere) filminde daha cevval ve gözü kara bir karakteri canlandırmıştı. Bu filmin yani Dial M for Murder’in 1998’de Michael Douglas ve Gwyneth Paltrow’lu A Perfect Murder (Kusursuz Cinayet) ismi altında pek de parlak bulunmayan bir yeniden çevrimi yapılmıştı…
Janet Leigh - Psycho (Sapık) 1960
Hitchcock deyince akla ilk gelen film budur; özellikle Leigh’in duşta bıçaklanarak öldürüldüğü sahne pek çok korku filmine esin kaynağı olmuş ve bu türün düzeyli düzeysiz pek çok filminde benzer sahnelere rastlanmıştı. Söz konusu sahnede kamera hareketleri ve kurgu öylesine başdöndürücü şekilde hızlıydı ki yumuşak bir plastikten yapılmış bıçağın Leigh’in vücuduna her değdiğinde eğilip bükülmesi ancak çok dikkatli seyircilerden kaçmamıştır, kuşkusuz. Bu filmin çekildiği tarihte renkli sinemaya geçilmişti ama Hitchcock sırf siyah-beyaz bir filmin de ticari başarı kazanabileceğini kanıtlamak için bu filmi siyah-beyaz çekmişti, özellikle. Ve sonuç; tüm zamanların en büyük hasılatını yapan Hitchcock filmi vücuda gelmişti…
Barbara Leigh-Hunt - Frenzy (Cinnet) 1972
Hitchcock’un belki de en bahtsız sarışını; Leigh-Hunt’ın filmde canlandırdığı Brenda isimli karakter, Londra sokaklarında takım elbisesiyle dolaşan ve gözüne kestirdiği kadınları kravatıyla boğarak öldüren bir seri katilin kurbanı olmuştu. Bu film ile ilgili kurbanlar bununla sınırlı değil tabii; yapım yılı göz önüne alındığında çok cesur bir cinayet sahnesi olan söz konusu sahne, filmin yıllar önce TRT’de “Kravat” ismiyle yapılan gösteriminde sansür makasına kurban gitmişti. Boğazı sıkılırken yavaş yavaş canı çekilen ve ölüme doğru saniye saniye giden bir kadının yakın plan kullanılarak çekilen görüntüsü belki de çok az filmde böylesine cüretkar şekilde verilmiştir. Brenda’nın son nefesini vermeden önceki son cümlesi “Jesus help me” idi; alt yazıda her ne kadar “Tanrım yardım et” yazsa da aslında Hz. İsa’dan yardım istemiştir genç kadın (boynundaki haça dikkat). Bu film aynı zamanda Hitchcock’un kadın çıplaklığını kullandığı ilk ve tek filmdir…
Tippi Hedren - The Birds (Kuşlar) 1963
Ah anne! Biz çocuktuk ve bu film yıllar önce televizyonda gösterildiğinde kuşlardan korkmayalım diye bizi yatırdın ve ben hâlâ bu filmi izleyemedim; filmin bazı sahnelerini ki buna Tippi Hedren’in canlandırdığı öğrencilerini korumak için hayatını tehlikeye atan genç öğretmenin her yanının kuşlar tarafından didiklendiği sahne de dahil, ancak internette izleyebilmiştim. Filmin, tahmini gösterim tarihi 2011 olarak öngörülen yeniden çevriminde Hedren’in rolünü İngiliz aktris Naomi Watts üstlenecek…
Vera Miles - Psycho (Sapık) 1960
Duşta bıçaklanarak öldürülen Leigh’in kızkardeşini canlandırmıştı ve ablasının ölümünü araştırırken sürdüğü iz onu ablasının katili Norman Bates’in evinin mahzenine kadar götürmüştü. Sevgilisinin son anda imdadına yetiştiği Norman’la olan karşılaşmasında attığı –en az- beş saniyelik çığlığı hâlâ kulaklarımızdadır. Ancak Miles’ın canlandırdığı bu karakter, filmin 23 yıl sonra çekilen devam filminde bu kadar şanslı değildi…
__________________
Küçük hırsızlar el feneri kullanır, büyük hırsızlar deniz feneri...
|
|
|