Her sene sonu olduğu gibi, oyun sezonu bu ekim ayı ile başladı. FIFA 13, Pro Evolotion Soccer 2013, Resident Evil 6, Dishonored gibi bir çok oyuna kavuştuk ama Medal of Honor: Warfighter olsun, Assassin’s Creed III olsun, Need for Speed Most Wanted (2012) olsun, Call of Duty: Black Ops II olsun, Hitman: Absolution, Crysis 3, Far Cry 3 vs gibi… büyük oyunlara yakın zamanda sahip olacağımızda kesin. Peki yapımcılar yılların süren emeğinin karşılığını tam olarak alabilecekler mi? Yıllar süren yapımların sadece kopyala/yapıştır yaparak bir kaç MB’lık bir exe dosyası ile harcanması doğru olur mu? Zaten cevap bellidir ya da karışıktır. Bunu sizin düşüncenize bıraksam da ilerleyen zamanlarda tüm detaylara ineceğim.

Değişik bir konu olacak ama amaç aslında crack yapımcılarını övmek ya da kendilerini reklam etmek değil. Oyun yapımcıları her ne kadar yeni sistem geliştirse bile, bazen oyunları reverse eden crack yapımcıları ile iş birliği yapsalar bile eninde sonunda bir grup çıkarak yılların emeğini, kazancını yok edebiliyor. Yeni neslin geçikmesinde, oyunlarda yenilik olmamasında, aynı motorun aynı teknolojinin devam etmesinde, firmaların para kazanması için DLC olayını abartmasında, oyunların PC’e çıkmamasında ve PC için gecikmesi gibi durumlar aslında bu grupların kırdığı oyunlarla ve internetin hızlanması ile kolaylıkla korsan oyunlara ulaşarak dünya genelini korsana teşvik ederek, korsanın doğurduğu büyük olumsuzluklardan biri ve crack reverse gruplarının doğurduğu en büyük engeller…

Peki kim gruplar? Hiç düşündünüz mü? Ya da bu crack yapımcılarının amacı nedir diye? Bunları düşünedururken, yılların emeğini yok eden Crack yapımcılarını, Recep Baltaş‘ın forumumuzda ustalıkla hazırladığı konular aracılığı ile bir güzel tanıyalım.



Razor 1911, ya da kısaltmasıyla RZR internetin en meşhur warez ve demo gruplarından birisidir. Grubun adının 1911 olmasının sebebi, bunun onaltılık (Hexadecimal) sistemde 777'ye tekabül etmesidir. Razor 2992 ismiyle başlayan grup, Doctor No, Insane TTM ve Sector9 tarafından Norveç'te, 1985 yılının Kasım ayında kurulmuştur.


Commadore 64 yazılımlarını kırararak işe koyulan Razor 1911, 1987'de Amiga platformunda çalışmaya başlamış, 90'ların başında ise IBM PC mimarisine geçmiştir. O zamanın meşhur demo gruplarının özellikleri; demolar, müzikler ve oyunlar için crackler çıkartmalarıydı. Disketlerle oyun satılan ve kopyalanan günlerden CD-ROM günlerine geçen grubun 90'larda pek çok rakibi oldu: Tristar & Red Sector inc. (TRSi), Pirates with Attitude (PWA), The Dream Team (TDT), Fairlight (FLT), Prestige, Hybrid (HBD) ve daha bir çoğu...

Yıllar sonra Nexus isimli gruptan İngiliz üyeler alan Razor 1911, kadrosunu genişletti. The Speed Racer (TSR), Hot Tuna, The Gecko, Zodact, The Renegade Chemist (TRC), The WiTcH KiNG, Butcher, SwiTch, Marauder ve Randall Flagg grubun önemli üyeleriydiler. Disketten CD'ye geçişte TSR, Pharaoh, Fatal Error, Third Son, Hot Tuna, Beowulf, Pitbull, Bunter, Manhunter, Vitas ve The Punisher gibi üyelerin de katılımıyla büyüdüler.

Artık CD devri bile geride kalmıştı, ISO dosyalarının paylaşıldığı ve internetten indirildiği günlere The Punisher damgasını vurdu. Ancak The Punisher'dan sonra grup içerisinde liderlik mücadeleleri Razor 1911'i yıprattı. Sonunda 90'lardan Pitbull isimli üye geri döndü ve ekibi toparlayıp başa geçti.


Elbette sayısız oyun kıran gruba yasal baskılar da oldu ve zaman zaman FBI operasyonlarıyla grubun tutuklanan üyeleri oldu. Pitbull ya da gerçek ismiyle Sean Michael Breen, Operation Buccaneer (Korsan Operasyonu) kapsamında tutukalndığında 38 yaşındaydı. 50 ay hapis ve 3 yıl şartlı tahliyenin yanında Cisco'ya verdiği zararlar yüzünden şirkete 690.236 dolar ödemeye mahkum edildi. Zira korsanlıktan öte, online siparişler ve sahte bir kargo şirketi aracılığıyla Cisco'dan büyük miktarda donanım satın alarak, daha doğrusu mevcut müşterilerin hesapları üzerinden çalarak dev bir vurgun yapmıştı.

6 Ay boyunca duraklayan grup sonrasında çalışmaya devam etti. Zira grup genişti ve Pitbull'un yaptıkları grupla bağlantılı değildi. Anlaşılan o ki tutuklanan üyeler diğerleri hakkında bilgi vermemiş ya da verememişti.


22 Haziran 2006'da Razor 1911 tekrar oyunlar yayınlamaya başladı. O zamandan beri gayet düzenli bir şekilde oyunlar yayınlamaya devam eden grup, bugün yeni sürümleri kırma konusunda en verimli gruplardan biri haline gelmiştir.

Shane Pitman artık gruba dahil değildir ve kendisi Neowin.net forumlarında öne çıkan bir rol üstlenmektedir. Özellikle de moderasyon ve haber grubunda görev yapmaktadır.

22 Nisan 2011'de Razor 1911'in Demo bölümü, Rez tarafından kodlanan ve Dubmood'dan alınan müzikle yapılan Insert No Coins adlı 64k introsu ile Scene.org'un The Gathering'deki ödül töreninde halkın seçimi ödülünü kazanmıştır.

• 23 Temmuz 1996'da Razor 1911, çıkışından bir gün sonra Quake'in kırılmış sürümünü piyasaya sürdü. Bu, The Punisher tarafından sağlanan ilk oyundu.
• 14 Ekim 2006'da Razor 1911, Battlefield 2142'yi çıkışından dört gün önce piyasaya -daha doğrusu Scene'in kullanımına sürdü.
• 2007'de Razor 1911, sadece Windows Vista üzerinden çalışan bir oyunu, Sahdowrun'ı, Windows XP'de de çalıştırmak için kıran ilk gruptu. Bu gelişme, Microsoft'un işletim sisteminin satışlarını artırmak için oyunları Vista'ya özel çıkardığına dair inanışı doğruladı. Daha sonraları da Razor 1911 tarafından kırılan Halo 2 için diğerleri uyumluluk yamaları hazırladılar.
• 11 Kasım 2007'de Razor 1911, Crysis'in Avrupa sürümünü çıkış tarihinden beş gün önce kırıp piyasaya sürdü.
• 6 Ekim 2007'de Razor1911, FIFA 08'in Avrupa sürümünü çıkış tarihinden beş gün önce kırıp piyasaya sürdü.
• 7 Aralık 2008'de Razor 1911, Grand Theft Auto IV'ü çıkışından beş gün sonra kırarak piyasaya sürdü. Grup bu esnada SONY'nin 200.000$ değerindeki SecuRom korumasını kırmış oldu. Her ne kadar 1.0.2.0 yamasıyla birlikte oyunu Crack'li kullananlar bazı görevleri bitirememek ve oyun içi bilgisayar işlevlerinin devre dışı kalması gibi sorunlarla kaşılaşsa da grup bu sorunların da üstesinden geldi.
• 28 Mayıs 2009'da Razor 1911, çıkışından iki hafta önce The Sims 3'ü kırmayı başardı. Her ne kadar bu hatalı bir sürüm olsa da grup daha sonra bu sürüm için bir düzeltme yayınlamayı ihmal etmedi.
• 10 Kasım 2009'da Razor 1911, Call of Duty: Modern Warfare 2'nin PC sürümünü kıran ilk grup olmayı başardı. Grup her ne kadar Steam oyunlarını kırmada çok az deneyimli olsa da bir Steam hesabı olması şartıyla oyunu oynanabilir bir biçimde piyasaya sürdüler. Birkaç saat sonra SKIDROW oyunun non-Steam sürümünü yayınladı.
• 20 Kasım 2009'da Razor 1911, Left 4 Dead 2'yi kıran ilk grup olma başarısını gösterdi.
• 21 Ocak 2010'da Razor 1911, resmi çıkış tarihinden beş gün önce Mass Effect 2'yi kırıp yayınladı.
• 8 Şubat 2010'da Razor 1911, BioShock 2'yi resmi çıkış tarihinden bir gün önce kırıp piyasaya sürdü.
• 16 Şubat 2010'da Razor 1911, Aliens vs. Predator'ı çıkış tarihinden üç gün önce piyasaya sürdü.
• 23 Şubat 2010'da Razor 1911, Napoleon: Total War'u resmi Avrupa çıkışından üç gün önce, Amerika sürümüyle de aynı günde kırıp piyasaya sürdü.
• 2 Mart 2010'da Razor 1911, Supreme Commander 2'yi çıkış günüyle aynı gün kırıp piyasaya sürdü.
• 11 Mart 2010'da Razor 1911, piyasaya çıkışından bir gün sonra Warhammer 40,000: Dawn of War II – Chaos Rising'i kırmayı başardı.
• 27 Nisan 2010'da Razor 1911, The Settlers 7: Paths to a Kingdom'ı kırarak Ubisoft'un sürekli internet bağlantısı gerektiren DRM korumasını kıran ilk grup olduğunu iddia etti.
• 31 Temmuz 2010'da Razor 1911, Blizzard'ın StarCraft II: Wings of Liberty oyununu kırdı.
• 21 Eylül 2010'da Razor 1911, F1 2010'u resmi Avrupa çıkış tarihinden dört gün, Amerika tarihiyle ise aynı günde kırıp piyasaya sürdü.
• 16 Kasım 2010'da Razor 1911, Harry Potter and the Deathly Hallows – Part 1'i çıkışından bir gün önce piyasaya sürdü.
• 6 Aralık 2010'da Razor 1911, Wikileaks için WikiLeaks adresinde bir ayna sunucu hizmeti verebileceklerini açıkladı.
• 9 Haziran 2011'd Razor 1911, Duke Nukem Forever'ı çıkış tarihinden birkaç gün önce piyasaya sürdü. Fakat oyunda kapandıktan sonra Save dosyaları silme gibi bir sorun vardı. Birkaç saat sonra SKiDROW bu soruna bir çözüm yayınladı.
• 1 Kasım 2011'de Razor 1911, Battlefield 3 için oyuncuların EA'in Origin'ini pas geçmesini sağlayan bir Crack yayınladı. Grup bu sürümle birlikte "EA'in çevrimiçi DRM'i Origin'i kabul etmediklerini ve desteklemediklerini" belirttiler.
• 10 Kasım 2011'de Razor 1911, The Elder Scrolls V: Skyrim'i Batı Yarımküre hariç diğer bölgeler ve Avustralya çıkış tarihiyle aynı gün kırıp piyasaya sürdü.

Reloaded(RELOADED ve RLD olarak yazılır) Haziran 2004′te DEViANCE’ın eski üyeleri tarafından kurulan bir warez grubudur. Grup, Spore’u 4 gün, The Sims 3 beta sürümünü de piyasaya çıkış tarihinden 15 gün önce kırıp piyasaya sürmüştür. Grup, 29 Şubat 2008′de Assassin’s Creed‘in kırılmış bir sürümünü, oyunun çıkış tarihi olan 28 Mart’tan bir ay önce piyasaya sürmüştür. Fakat daha sonraları bu sürüm hem son perakende sürümü olmadığı dolayısıyla hem de bazı çökme sorunları dolayısıyla nuke’lenmiştir. Grup yaklaşık bir ay sonra oyunun perakende sürümünü piyasaya sürmüştür.


26 Mayıs 2006′da Reloaded, StarForce korumalı Tom Clancy’s Splinter Cell: Chaos Theory‘i piyasaya sürdü. Kırılmış olan bu sürüm, oyunun çıkış tarihinden tam 424 gün sonra piyasaya çıktı.

27 Şubat 2010′da Reloaded, Battlefield: Bad Company 2‘nin kırılmış sürümünü çıkış tarihinden üç gün önce piyasaya sürdü, fakat oyuncular oyunun kontrolleriyle ilgili sorunlar rapor ettiler.

Reloaded tarafından oluşturulan keygenler, XRLD ile biten anahtarlar oluştururlar. Burada X yerine bir harf ya da rakam gelir.

Macrovision, Rovi Corporation olunca ve SafeDisc ve Safecast DRM korumalarının geliştirmesine son verince Reloaded, kendi içlerinde kullandıkları bir aracı halka açtı. Araç sayesinde CD/DVD kontrolleri, deneme süreleri, çevrimiçi etkinleştirme, çalıştırma sayısı ve arka planda gerçekleşen CD/DVD kontrolleri aşılabiliyordu.

23 Haziran 2010′da Reloaded bu defa Singularity‘yi resmi çıkış tarihinden 6 gün önce piyasaya sürdü.

Tom Clancy’s Rainbow Six: Vegas 2 için yayınlanan bir güncelleme oyunun yasal olarak indirilen bir sürümünü bozunca Ubisoft, Reloaded’ın kırılmış EXE dosyasını kullandı.

24 Ekim 2011′de Reloaded, Battlefield 3‘ü çıkış tarihinden dört gün önce piyasaya sürdü.

Grup yine 8 Kasım 2011′de Modern Warfare 3‘ün kırılmış sürümünü oyunun resmi çıkış günüyle aynı günde piyasaya sürdü.


SKiDROW, UbiSoft’un DRM korumasını kırmasıyla bilinen bir crack grubudur.[*] Paranoimia’nın küllerinden doğan grup, işe Amiga oyunlarını kırarak başlamış ve 1990′dan bu yana aktif bir biçimde içerik yayınlamaya devam etmiştir. Grubun dağılmasına neden olan iç çatışmalar başlamadan önce grup iki yıl boyunca Amiga için içerik yayınlamıştır. Daha sonra grubun Blackhawk gibi üyeleri Paradox’u tekrar hayata geçirmek için gruptan ayrılmıştır. 2004 ila 2007 arasında piyasadan çekilmiş gibi görünen grup, 2 Haziran 2007′de Scene’e geri dönerek bu tarihten sonra birçok içerik yayınlamıştır. Bunlar arasında trainerlar, oyunlar ve crack’ler vardır.

Grup her ne kadar çok sayıda oyunu kırıp yayınlamış olsa da oyun piyasasında tam anlamıyla üne kavuşmaları, Ubisoft’un DRM korumasını kırmalarıyla olmuştur. Silent Hunter 5: Battle of the Atlantic ve Assassin’s Creed II bu korumayı kullanan oyunlar arasındaydı ve her iki oyun da diğer birçok oyun gibi SKiDROW tarafından kırıldı. Ubisoft’un ikinci DRM koruması da grup tarafından kırılmıştır. From Dust ve Shaun White Skateboarding bu korumayı kullanan oyunlardı. Grubun en son kırdığı oyunlar arasında resmi çıkış tarihinden 9 gün önce kırıp piyasaya sürdükleri Assassin’s Creed: Revelations yer almaktadır.

• 1990 . Skidrow Amiga için içerik yayınlamaya başladı
  
• 1991 . Skidrow PC bölümü kuruldu
  
• 1991 . Skidrow, The Dream Team ile bir araya geldi
  
• 1991 . Skidrow’un PC bölümü dağıldı
  
• 1992 . Skidrow’un Amiga ayağı dağıldı
  
• 1993 . Skidrow PC dünyasına geri döndü
  
• 1993 . Skidrow, High Voltage ile işbirliğine girdi
  
• 1994 . Skidrow, High Voltage ile tamaen birleşti
  
• 2007 . Skidrow, PC dünyasına geri dönerek ilk ISO’larını yayınladı

Grup, Assassin’s Creed II NFO’sunda, Ubisoft sunucularına saldırdıklarıyla ilgili haberlerin gerçeği yansıtmadığını dile getirmiştir.


Bilgisayar tarihinin ivme kazanmış kronolojisinin belli bir dönemine baktığımızda, hemen her büyük bilgisayar platformunda, 1987 yılında Commodore 64 platformunda kurulan Fairlight (FLT) ismini görüyoruz. Erken dönem korsan scene zamanlarından beri saygı gören bu isim, zamanla modern ama farklı bir alan olan demo scene’de bir güç merkezine dönüştü.

Scenery 64′te Fairlight’ın kuruluşuyla ilgili şunlar anlatılıyor:“Fairlight İsveç kökenli efsanevi bir demo ve crack grubu olup, West Coast Crackers (WCC) üyeleri No.1 ve Galahad tarafından 1987 yılının Nisan ayında kuruldu. Kurucuları, eski isimlerini değiştirmeye karar verip Strider ve Black Shadow isimlerini aldılar. Kuruluştan kısa bir süre sonra Gollum adında bir diğer İsveçli cracker, onun ardından da Danimarkalı coder ve cracker Woodo (eski Razor Express) ile Belçikalı grafiker The Hobbit gruba dahil oldu. FLT’nin ilk ayları çok sayıda oyunu cracklemekle geçti. İlk elektronik haberleşme sistemleri (BBS) olan The Pleasure Dome’u 1987’nin üçüncü çeyreğine yaklaşırken İsveç’te açtılar. Black Shadow amiga üzerinde daha aktif hale geldi, fakat zaman zaman C64 crackleri ile de ilgilendi.”

Fairlight, 8 Şubat 1991’de PC platformunda ilk yayınları olan Image Software Ltd.’nin The Hunt for the Red October’ı piyasaya sürdü. Fairlight PC platformunun kurucusu olan Strider, oldukça rekabet içeren bir platform olan Commodore Amiga’da aktifti. Amerika Birleşik Devletleri dışında kalan ve The Humble Guys ile International Network of Crackers’ın kontrolü altında bulunan PC scene ise onlar için muhtemelen bilinmeyen bölgeydi.

İlk başta PC platformunda pek başarılı olamadı Fairlight. The Humble Guys’dan memnun olmayan bazı üyelerle anlaşarak United Software Associates/Fairlight adı altında bir araya geldiler. Fairlight işin Avrupa merkezi olurken, United Software Associates USA) da Kuzey Amerika merkezi oldu.

Bu birliktelik başarılı olmasına rağmen, 1992 yılının Şubat ayında USA’in iki kilit üyesinin tutuklanması nedeniyle pek de uzun sürmedi. Bu olay, PC scene’de çeşitli dalgalanmalara neden oldu ve bunu işi bırakmalar, kendi isteğiyle dağılan gruplar izledi; ki bunlara USA de dahildi. İlginçtir ki bunun Fairlight’a yararı oldu, USA’den geriye kalan üyeleri toparlayıp kendi bünyelerine kattılar.

Fairlight, 1992 yılında PC floppy formatında zirveye erişti. Grup oldukça sağlam ve rekabetçiydi, bünyesinde de birçok tanınmış isim bulunuyordu. Ne var ki, aynı yılın sonlarına doğru Strider ortadan kayboldu, ardından da tartışmalı bir isim olan Ford Perfect başa geçti.

Ford Perfect, Fairlight’ın baş düşmanı olan International Network of Crackers’ın eski kıdemli yöneticilerinden biriydi. Fairlight’da birtakım sürtüşmelere neden olmuş olacak ki, yönetimi devralmasından sonra pek çok kilit isim beraberlerinde birçok BBS’yi de götürerek grubu terketti. Düzgünce hazırlanmış uluslararası elektronik haberleşme sistemleri, o zamanlar PC scene’de yer alan her büyük grup için kritik önem taşıyordu. BBS’ler grupların ana dağıtım ve haberleşme merkezleri olmalarının yanında, grupların software alımında kullandıklarıana gelir kaynaklarıydı.

Bu olaydan sonra grubun tamamen dağıldığına dair söylentiler çıktı. Fakat bu söylentilerin asılsız olduğu anlaşıldı. Zaten grup, çok başarılı geçirdiği 1992 yılındaki performansını sergilemiyordu.

İlginçtir ki, 1993 yılının büyük kısmında PC platformunda yayın yapan iki ayrı Fairlight görüyoruz. Bunlardan biri dağılan USA üyelerinden oluşuyordu, diğeriyse seçtikeri scene’in yavaş yavaş ölmekte olduğunu farkeden eski Amiga üyelerinin meydana getirdiği Fairlight Europe idi. Bu ikiliden daha iyi durumda olanı, eski Public Enemy’nin bazı üyelerini de bünyesine katan US merkeziydi.

Fairlight’ın PC floppy platformunda çöküşü beklenmedik ama görece hızlı bir şekilde gerçekleşti. 1993’ün sonlarına doğru, Kuzey Amerika biriminin pek çok üyesi ayrılarak Pentagram adında yeni bir grup kurdular. Avrupa birimi ise direnmeye devam etti, fakat coğrafi koşullar nedeniyle oldukça zorlandılar. O dönemde PC oyunlarının çoğu Kuzey Amerika’da üretiliyordu ve grubun bu oyunlara ulaşamaması, yayınlayacak bir şeyin de olmaması anlamına geliyordu.

Fairlight PC, 1994 yılında camiadan çekildiğini açıkladı, fakat Comdodore 64 ve Commodore Amiga demo-scenelerinde görünmeye devam ettiler.


Fairlight’ın 1992 yılında PC art scene için oluşturduğu ayrı bir birim olan Artists in Revolts, bir ANSI tasarım grubuydu. Ne yazık ki elimizde aynı yıl bir tasarım paketi yayınladıklarından başka bir bilgi bulunmuyor.


Fairlight Europe belli bir dönem boyunca konsol kopyalayıcıları sattı. Bunlar, Sega Mega Drive/Genesis veya Nintendo SNES gibi konsollara takılan çevrebirimlerdi ve oyun bilgilerini konsoldan bir floppy diske aktarmayı sağlıyorlardı. Fairlight uzun yıllar boyunca bu tür hardwarelerin bayisi olarak tanındı.

Retrogaming Roundtable forumlarından alıntılanan bir yorumda şöyle deniyor:

“Super WildCard DX’imi 1995 yılında satın aldım. Linki Anthrox aracılığıyla buldum, bu da beni Fairlight’a yönlendirdi. Kendileriyle iletişime geçtiğimde, sattıkları son parça olduğunu söylediler. Aslında multi-konsol kopyalayıcılarından birini almak istiyordum, fakat fiyatları benim için çok yüksekti ( Super WildCard DX o zamanlar 200 dolardı, hem SNES’i hem Genesis’i kopyalayabilen multi kopyalayıcılar ise 350 dolar civarındaydı).”



Fairlight, eski Fairlight Amiga lideri JBM sayesinde 1996 yılında tekrar PC scene’e girdi. JBM’in yeni grubu ROMLight özellike CD-RIP’ler üzerinde yoğunlaşmıştı, fakat rekabet içindeki scene’e yeni bir şey katamadılar. ROMLight ile European Dynasty, kendi adında bir grubu da bulunan Zeus ile anlaşarak birkaç ay içinde Paradigm’i kurdu.


Fairlight Europe, grubun kuruluşunun 10. yıldönümü adına 1997 yılında bir CD-ROM yayınladı. Fairlight’ın Commodore 64 ve Amiga’da o yıla kadar yayınladığı herşeyin yer aldığı diskte artık üretilmeyen oyunlar, crackler, art work, müzik ve hatta kendi web sitelerinin kopyalarını da içeren binden fazla dosya yer alıyordu. Fairlight C64 üyelerinden Bacchus bu diski hala satmaktadır (20 euro veya 30 dolar).


Fairlight 1998’in sonlarına doğru tekrardan pirate-scene’e girdi. Zekice bir hamleyle, hayli rekabet içeren CD-RIP scene yerine, ikinci sınıf olan ama geleceği daha parlak görünen ISO scene’i seçtiler. Aslına bakılırsa, ISO formatı üzerinde yoğunlaşan ilk büyük grup Fairlight oldu. Risk aldılar ama aynı zamanda öngörülü davrandıkları da söylenebilir, çünkü o zamanlar ISO scene yavaşlığı ve düzensizliği nedeniyle geride kalmıştı. Yayınların kopyalarını çıkarmak yaygındı ve her ne kadar uygun bulunmasa da daha prestijli RIP yayınlarının cracklerini ‘ödünç almak’ kabul edilebilir bir şeydi.

Bu tercihlerinin karşılığını aldılar. ISO scene kısa zamanda gelişti, PC oyunları da CD-RIP scene’nin zarar görmesine neden olacak şekilde büyüdü. CD-RIP’in katı kurallarına bağlı kalarak çabucak yayın yapmak imkansız hale geldi. Böylece ISO formatı yeni nesil yayınlar için en iyi kaynak halini aldı. Fairlight elindeki avantajı kullanarak çok iyi bir konuma geldi ve takip eden yıllar içinde en büyük ve en bilinen gruplardan biri oldu.


Bütün bunlar 22 ve 23 Nisan 2004’te son buldu. Dünya çapında düzenlenen bir operasyonla, aralarında Fairlight’ın da bulunduğu çeşitli korsan gruplara aynı anda baskın yapıldı. FastLink adı verilen ve Fairlight’ın Birleşik Krallık, Singapur, merkez Avrupa ve Birleşik Devletler’deki pek çok kilit üyesinin yakalanmasına neden olan operasyon, grubun şiddetli bir sarsıntı geçirmesine ve scene’de panik oluşmasına yol açtı. Fairlight, takip eden birkaç hafta içinde korsan birimini belirsiz bir süreyle kapattığını duyurmuştu.


Fairlight sonraki dönemlerde yok denecek kadar az şey yayınladı. Temizlikten birkaç ay sonra Conflict: Vietnam (c) Gathering ile geri döndüler. Fakat bu durum, davaları devam eden tutuklu üyeleri memnun etmedi. Grubun hukuki süreç tamamlanana kadar sessiz kalmasını ve dikkatleri üzerine çekmemesini istiyorlardı.Bir yılı aşkın bir süreden sonra First Encounter Assault Recon (c) Vivendi Universal yayını geldi. Yine kimileri yayın yapmaya başlamak için henüz erken olduğunu söyledi; böylece Fairlight Kasım 2006’da tekrar düzenli yayınlar yapmaya başlayıncaya kadar aradan 2.5 yıl geçti. 5 ay sonra da kuruluşlarının 20. yılını kutladılar.


Fairlight ismi, hem Commodore 64 hem Windows platformlarında birbirinden farklı art, demo ve müzik grupları olarak görünmeye devam ediyor. Geçtiğimiz on yılda her iki formatta da yarışmalar kazandılar ve çok sayıda prestijli ödül aldılar.

Son olarak, FastLink Operasyonu’ndan bahseden ve Scene of the Crime’den alıntılanan şu yazıya da bir göz atmakta fayda var:

“Demo scene ile ilgili olan pek çok grubun üyeleri, yaptıkları şeyler nedeniyle tutuklandılar. İşin aslı, Fairlight ve Razor1911’in crack birimlerinde yer alan pek çok kilit üyesi hala Amerikan hapishanelerindedir. Fakat demo scenerlardan tutuklananlar olmamıştır.

Fairlight’ın ISO birimi 2004 yılında yürütülen ve FastLink Operasyonu adı verilen federal araştırmadan büyük darbe aldı. Panik öyle bir boyuta ulaşmıştı ki, Fairlight’ın üst düzey üyelerinden Bacchus, Mayıs 2004’te kamuya açık bir NFO dosyası yayınladı (sistem dosyası şeklinde gizlenen düz yazı metni). Şöyle diyordu bu yazıda Bacchus: ‘Hepiniz haberleri takip ediyorsunuz. FastLink Operasyonu, camianin merkezini ve Fairlight’ın ISO birimini derinden sarstı. Fakat unutmayın ki, PC ve C64’teki demo aktivitelerine dokunulmadı, çünkü bunların yasal açıdan hiçbir yanlış tarafı yok.’

Ne yazık ki Birleşik Devletler Hükümeti, faillerin yayınladıkları basın bildirilerini ciddiye almadı. Fairlight üyelerinin kullandıkları kanallar hala izleniyor, warezle ilgilenseler de ilgilenmeseler de. Bu durum, Bacchus’un savaşa çağrı gibi görünen diğer yayınları göz önünde bulunduruluğunda pek de şaşırtıcı değil. Yenilmiş ve kılıcını teslim etmiş bir general edasıyla ‘Scene’nin merkezini vurmayı başaran Fastlink görevlilerine saygılar.’ diyen Bacchus’un, generalden gerillaya doğru kayan üslubunu şu cümlelerde görüyoruz: ‘Savaş sırasında insanlar kurşunlara hedef olur. Ceset torbaları görmeye tahammül edemiyorsanız, kenara çekilin ve işi adam gibi adamların halletmesine izin verin.’ Ardından Churchillvari bir kreşendoyla haykırıyor: ‘Biz saldırırız, uyum sağlarız ve hayatta kalırız. Biz Fairlight’ız ve Fairlight olmaya devam edeceğiz.’ Birleşik Devletler Adalet Bakanlığı’nın Fairlight’ın demo üreten bölümüyle hala ilgilenmelerinin nedeni bu cümlelerde açıkça görülüyor.

Adalet Bakanlığı şüphelere dayanarak hareket etmekten de çekinmedi. Fairlight’ın üst düzey lider ve crackerlarından olan Seth ‘Balisk’ Klienberg, kriminal telif hakkı ihlaline yol açan komplo düzenlemekten dolayı suçlu bulunarak mahkum edildi; ki bu suçun cezası federal hapishanede 10 yıl geçirmektir. Bu gerçekten de üzücü bir durum, özellikle de Fairlight’un demo scenerlarının tamamen farklı insanlardan oluştuğunu düşünürsek. Yani tahmin edebileceğiniz gibi, bir Fairlight demo scene üyesine Fairlight cracker scene’den bahsetmenin, kangreni olan birisine peynir gibi koktuğunu söylemekten pek farkı yok.”

• 1987 – Fairlight Commodore 64 ve Commodore Amiga platformlarında kuruldu.
• 1991 – Fairlight PC kuruldu.
• 1992 – The Humble Guys’dan memnun olmayan bazı üyeler ayrılarak United Software Associates’i kurdular.
• 1992 – Fairlight PC, USA ile bir araya gelerek USA/Fairlight’ı oluşturdu.
• 1993 – Biri Avrupa’da diğer Amerika Birleşik Devletleri’nde olmak üzere iki Fairlight PC ekibi çalışmalarını sürdürdü.
• 1993 – Eski Public Enemy üyeleri Fairlight’a katıldı.
• 1993 – Aralarında eski Public Enemy üyelerinin de bulunduğu pek çok kişi Fairlight’tan ayrılarak Pentagram’a katıldı.
• 1994 – Fairlight PC dağıldı.
  
• 1996 – Eski bir Fairlight PC üyesi, Fairlight’ın CD-RIP birimi olan ROMLight’ı kurdu.
  
• 1996 – ROMLight, Paradigm’i oluşturmak üzere Zeus ve Dynasty ile bir araya geldi.
  
• 1998 – Paradigm, ilk ISO gruplarından biri olan PDMISO’yu kurdu.
  
• 1998 – Paradigm’de yer alan eski Fairlight üyeleri, Fairlight’ı ISO grubu olarak yeniden kurdular.
  
• 2004 – Dünya çapında yürütülen FastLink Operasyonu’ndan darbe alan Fairlight, korsan birimini kapattı.
  
• 2006 – Fairlight, tekrar kısıtlı ama düzenli yayınlar yapmaya başladı.
  
• 2007 – Nisan ayında kuruluşunun 20. yıldönümünü kutladı.
  
• 2011 – 20 Mart’ta 1000. ISO yayınını piyasaya sürdü.

Theta, 2007 yılında kurulmuş bir warez grubudur. Bilinen çoğu grubun aksine Theta, Scene’e dahil değildir. Grup bugüne kadar 3000′den fazla içerik sunmuştur. Epey yetenekli olan grup, Steam oyunlarını da kırmaktadır.

Vitality, son derece değişken eleştiriler alan Pacific Fighters için 2005 yılının Mayıs ayında yayınladığı Expansion ile camiaya (Scene) girdi. Sonraki yayınlarının da aynı derecede zayıf olması Vitality’nin camia içinde pek rağbet görmemesine neden oldu. Kuruluşlarından bir yıl sonra çıkardıkları X3: Reunion – Deep Silver yayını ilk kayda değer işleriydi ve camiadaki yerlerini sağlamlaştırmalarına yardım etti.

Vitality gibi ortalama seviyede bir grubun politik kavgalar, tartışmalar ve sataşmalar nedeniyle adının çıkması ilginçtir. Gerçekten de, birçok rakip grup arasında meydana gelen tartışmaların merkezinde yer aldılar; o kadar ki, camia içinde bilerek kışkırtıcı davrandıkları bile düşünülebilirdi.

Bütün bu anlaşmazlıklar, Vitality’nin The Secret of Atlantis: Sacred Legacy sürümüyle başladı. Reloaded’ı, kendi yayınlarından iki tanesini çalmakla suçladılar. Burada çalmaktan kastedilen, bir başka grubun yayınının tekrar yayınlanmasıdır ve yanlışlıkla da olsa, bilerek de yapılsa, ilk yayının tanınmadığını gösterir. Bu da, ortada ilk yayının düzgün çalışmaması gibi geçerli bir neden yoksa, camianın yazılı olmayan kurallarının çiğnenmesi demektir

Vitality’nin The Secret of Atlantis: The Sacred Legacy’de Reloaded için söylediklerine bir göz atalım.

“Bizim yaptığımız işin ne kadar yerinde olduğunu gördüler ve hemen ardından düzeltilmiş bir Crack hazırladılar. Bunlar mı sizin kahramanlarınız? Hayır, bunlar sadece camiadaki konumlarını suistimal eden hergeleler. Peki neden böyle davranıyorlar? Çünkü gittikçe zayıflıyorlar ve bu da kazanmalarının tek yolu.”

Reloaded, bu iddialara The Secret of Atlantis: The Sacred Legacy sürümünü tekrar yayınlayarak cevap verdi. Bu da iki grup arasında birkaç ay sürecek olan yayın savaşlarının başlamasına neden oldu, ki bunların arasında The Sims Life Stories, City Life Deluxe ve The Elder Scrolls IV: Oblivion – The Shivering Isles sayılabilir.

Reloaded’la dalaşmalarının ardından Vitality, Hatred adında bir başka grupla benzer bir durum yaşadı. Bu defa sorun S.T.A.L.K.E.R. –Shadow of Chernobyl, Test Drive Unlimited ve Armed Assault oyunlarının yayınlanmasından çıktı.

Bu gibi örnekler, Vitality’nin diğer grupların yayınlarına el atmaya hevesli olmakla suçlanmasına neden oldu. Vitality ise, her zaman aldatılan ve mağdur olan taraf olduğunu ve büyük grupların zorbalıklarına maruz kaldığını iddia etti.


Grup Ubisoft’un özel korumasının yanında SecuROM kopya korumasını kırma konusunda da epey tecrübeli.


Hoodlum, özellikle Safedisc ve Securom korumalarını kıran bir gruptu. 2005 yılında gerçekleştirilen Site Down Operasyonunda kısmen hedef alınarak yakalandı.


Kaynaklar - Teknopat

__________________
Never fade away...

Şunu biliyorum ki . Activision , EA , Microsoft , Valve gibi dev şirketlerin herzaman rakipleri vardır. Ben eminimki rekabetin parmağı vardır bu işte. Özellikle oyunu oynamak için değil onu çoğaltma amacı için satın alıp üzerinde binbir çeşit deney yaparak uğraşacak birisi var mıdır ki varsa adamın nasıl bir hobisi var merak ettim

__________________
Gerçek şu ki; saat 12:12 olduğunda kimse seni düşünmüyor, şifreleri 1234 yapan insan hala yaşıyor, noel baba yok, tam karşıya geçerken kırmızı yanacak, istediğini alsan da aklın alamadığında kalacak, az kalan yemek daha lezzetlidir, pastayı kesen pasta yiyemez, gece tırnak kesersen ömrün kısalmaz ve sakın kendini başka dünyadan zannedip triplere girmeye kalkma. ne yazık ki pizzanın ambulanstan önce geldiği bir ülkenin en nadide vatandaşlarından birisin sen de.. Hayat işte. O bakımdan diyeceğim o dur ki ; Başımız toprak, sonumuz toprak; mühim olan, çamurlaşmadan yaşamak..

Dönen bir para piyasası vardır tabi..

Gerçi konsollarda kırılmış olarak kullanılabiliyor multiplayer kullanmadığınız sürece..

Ama bu dönen çarktan en büyük pastayı alanlar donanım firmalarıdır (ATI-NVIDIA neden oyun firmalarına sponsor oluyorlar sanıyorsunuz?)

Crack grupları masumdur da diyemeyiz (SKIDROW VE RAZOR1911 sabıkalı işleri var) ama fakir ülkelerin oyuncu kesimlerinede çok kolay ulaşıyorlar..

Şahsen ben şüphe ettiğim bir oyunu önce deniyorum yani korsan kullanıyorum sonra beğenirsem satın da alabiliyorum.

Grupların vizyonlarından en çok RELOADED'i beğendiğimi söyleyebilirim (IF YOU LIKE THİS GAME BUY IT!!) bu onların sloganı..

__________________
Never fade away...

İndirdiğim oyunlarda çoğunlukla skidrow ve razoru görüyordum. Ama böyle teşkilat kuracaklarını tahmin etmiyordum.

Reloaded 'e hak veriyorum. Kendimce C# ve vb.net ile ilgili şeyler yazarım küçücük bir programın bile ne kadar zahmetli ve zaman aldığını biliyorum. Program ve oyunların başka alternatif kazançları yok . Bir film veya müzik gibi alternatif kazançları yok. O yüzden korsan yazılım vardır benim için .

Nvidia ve ati olaylarını biliyorum . Zamanında onlarda bu alanda rekabete girmişti. Hatırlarsan Tomb raider'in bir sürümünde bilgisayarın nvidia chipset destekliyorsa oynayabiliyordun . Sonradan ne geliştiyse yama paketi çıkardılar o sorunu ortadan kaldırdılar.

__________________
Gerçek şu ki; saat 12:12 olduğunda kimse seni düşünmüyor, şifreleri 1234 yapan insan hala yaşıyor, noel baba yok, tam karşıya geçerken kırmızı yanacak, istediğini alsan da aklın alamadığında kalacak, az kalan yemek daha lezzetlidir, pastayı kesen pasta yiyemez, gece tırnak kesersen ömrün kısalmaz ve sakın kendini başka dünyadan zannedip triplere girmeye kalkma. ne yazık ki pizzanın ambulanstan önce geldiği bir ülkenin en nadide vatandaşlarından birisin sen de.. Hayat işte. O bakımdan diyeceğim o dur ki ; Başımız toprak, sonumuz toprak; mühim olan, çamurlaşmadan yaşamak..