Ülkemizde kadın ve kadınla ilgili konular konuşulduğunda hem muhafazakâr hem de laik kesimin ilk başlangıç cümleleri kadının manevi olarak değerli bir kimliğe sahip olduğunu izah eden içerikte olmaktadır.

Kadın, yani anne, değerli bir varlıktır.
Kadın, merhametin ve şefkatin sembolüdür.
Kadın, ailenin kurucu üyesi ve temel taşıdır.

Aslında modernizmin bütün parametrelerinin günlük yaşamımıza kadar nüfuz etmesiyle, kadının aile ve toplum içindeki kimliği ve misyonu da değişmiş durumdadır.Ülkemizin en önemli sorunu olarak kabul edilen terör konusunda bile kadın, bazen istismar edilmekte bazen mücadelenin temel aktörü olarak rol biçilmekte ve konuya dahil edilmektedir.

Terörün bitirilmesi çerçevesinde iktidarın bölgeyikalkındırma ve ihtiyaçlarını giderme niyetiyle birçok yatırım yapılırken, terör konusunda ve bölgedeki sorunlar açısından genel anlamda toplumun ancak özelde kadının psikolojisi bugüne dek çok dikkate alınmamıştır.

PKK’nın birçok eyleminde kadınların ön planda rol üstlenmeleri iki hususta önemlidir.
Birincisi, kadın bütün bu eylemlerde ve gösterilerde devletin müdahalesine kalkan olarak kullanıldı ve kargaşa içinde kalan kadının hali devlete karşı tepkinin malzemesi yapıldı.
İkincisi, kadının mağduriyeti ve ailenin parçalanmasına sebep olarak lanse edilerek, teröre reaksiyonun dozunu etki altına alma sonucunu doğurdu.

Terörün bitirilmesi için yapılan müzakerede toplumsal talebin sözcülüğü hususunda kadının ön planda tutulması PKK ve BDP açısından etkili bir propagandanın aracı olacaktır.

Yıllardan beri bölgede uygulanan devlet politikalarında kadınların ve çocukların rolü ve durumu iyi analiz edilip bu kesimin terörün elinde kalmasını önleyici bir politika uygulanmadığından dolayı, PKK bölgede özellikle kadın ve çocuklar üzerinde zoraki bir baskı ve yönlendirici rol üstlenmiştir.

Terörle mücadele ve silahların bırakılması müzakeresi yapılırken özellikle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı aracılığıyla kadın ve çocukları kapsayıcı etkin faaliyetler yürütülmelidir.

Bölgenin sosyal ve kültürel yapısı göz önünde bulundurulduğunda mağduriyetin en keskin verin etkisi kadın ve çocuklar üzerinde görülmüştür.

Aslında belediyeler eliyle yapılabilecek o kadar sosyal ve kültürel etkinlik ve seminerler var ki; ancak BDP bölgedeki bu eksiklik ve taleplerle ilgilenmediğinden kadın ve çocuklar sahipsiz kalmakta ve PKK’nın psikolojik baskısına yenik düşerek devlete karşı eylemlerde ön planda tutulmaktadır.

PKK’nın sokak ve meydan eylemleri dikkatle analiz edildiğinde kadın ve çocuk sayısının ne kadar yoğun olduğu görülecektir.Ülkenin ve bölgenin huzur ve barışı için kadın ve çocukları kapsayacak önemli politikalara ağırlık verilmelidir.

Bu çalışmalar yaygınlaşırsa, silahların bırakılması yönünde bölgede kadınlar aracılığıyla ortaya çıkacak beklenti PKK ve BDP’yi mutlaka etkileyecektir. Sivil toplum kuruluşları, Aile ve Sosyal Politikalar il Müdürlükleri, Kaymakamlık ve aracılığıyla özellikle bölgede yapılacak çalışmalar o yörede ciddi değişikliklere zemin hazırlayacaktır.

Kadının bu süreçte etkin rol üstlenmesi onu kullanmak değil, toplum nezdindeki kimliği ve rolü açısından soruna ayrı bir bakış kazandırmak olacaktır.



YAZAR: Hatice Şahin

KAYNAK: Bursa Şehir Siyasi Gazetesi

Allah akıl,fikir vermiş.

Okuyamamış olabilirsin kabul insan biraz da kendi kendini geliştirir.

Mal gibi yaşamak da neyin nesidir.

Belki haplar ile,uyuşturucular ile kendilerinden geçiriliyorlar ama direnme diye birşey var.

Çoluk,çocukların bile hayatlarını kaybettikleri bu olaylarda bir bakıyorsun çocuğu olan bir anne bile canlı bomba oluyor.

İnsan isterse değişebilir hem de öyle bir değişiri ki.

Şu kadın bombacıların o bombalar diyorum ve kesiyorum.

Konu için teşekkürler.

Coğrafya ülkelerin kaderini belirler demiş Napolyon ..
Bu güzel açıklamaların ve bahsedilen uygulama planlarının etki edeceği mezopatamya kadını sayısı tüm nufusun onbinde biri kadar ancaktır..

__________________

Deniz Koydum Adını

Kederi Bende Kaldı

Uzak Köyler Kurdum Birbirine

Denizine Aldandım

Bana mı dedin yoksa yazı sahibine mi?
Ona göre cevap vereceğim.

Konu sahibine diyeceğim de ..
O da bu yorumumun muhatabı değil o sağolsun bu güzel makaleyi buraya paylaşmış ..
Yazar ın paylaştığı düşüncelerine benim yorumum..

__________________

Deniz Koydum Adını

Kederi Bende Kaldı

Uzak Köyler Kurdum Birbirine

Denizine Aldandım

Terörist kadınlara bakıldığında hemen hepsinin kişisel güvenliklerine olan inançları bozulan,aile içi şiddet gören,ebeveynleri tarafında dövülen,tacize uğrayan,kişisel kimlikleri zedelenmiş gelecekle ilgili ümit etme duygularını kaybetmiş oldukları görülür.
Sivil toplum kuruluşları, Aile ve Sosyal Politikalar il Müdürlükleri, Kaymakamlık belediyeler aracılığı ile bölgede yapılacak çalışmalar kadına sosyal bir kimlik kazandıracak hak ve özgürlüklerini belirleyen ciddi değişikliklere zemin hazırlayacaktır.
Kadına yapılan her yatırım toplumları refah düzeyine ulaştıracaktır.Teşekkürler Gülbade.

__________________
Bazen önemli olmamalı gidecek olan ya da gelmeyen. Çünkü bazen, başlaman gerekir her şeye yeniden.
Nazım Hikmet Ran.

Öncelikli olarak teşekkür ederim , paylaşımınızdan dolayı . Uzun zamandır araştırdığım , ilgimi çeken bir konu üzerinde durmuşsunuz daha doğrusu paylaşımda bulunmuşsunuz . Öncelikli olarak insanlık tarihi boyunca kadın etkin bir rol oynamıştır . Ayrıca toplumda kadının inkar edilemeyecek derecede önemi büyüktür . Pkk , öncelikli olarak üniversite sıralarında oluşmuş bir faşit örgüttür. Temel amacları Türkiye Cumhuriyeti'ni bölmek , parçalamak bunun yanında asker ve polis güclerini zayıflatmaktır . Bunun için Pkk'nın ilk oluşumuna , ilk kadrolarına baktığımız zaman erkek üyelerin çok ve kadın üyelerin ise hiç olmadığını görmekteyiz . Nitekim Pkk oluşumundan yıllar sonra Abdullah Öcalan Kadın'ın gücünü anlayacak ve örgüt içerisinde kadın'ı metalaştıracaktır.Kadınları kimi zaman bir sembol kimi zaman ise bir aktör olarak görecektir. Nitekim ileriki süreçlerde ise canlı bombaların , eylemcilerin genellikle kadın olduğunu görmekteyiz . Zeynep Kınacı örnek verebileceğim Pkk'nın ilk canlı bombacılarından biridir ki Pkk daha sonra bu kişiyi ölümsüzleştirecek ve örgüte yeni insanlar kazanmada etkin bir rol olarak görecektir.


Bu konu üzerine önerebileceğim kitaplar ; PKK'da Semboller Aktörler Kadınlar - Necati ALKAN , Yılmaz ÖZDİL - KADIN , Bal Tuzağı & Bel Altı İstihbarat - Cevheri Güven .

Not : Bu yazmış olduğum kitaplarda Kadının gücünün farklı varyasyonlarını görebilirsiniz . Saygılarımla

__________________

Söylesem tesiri yok, sussam gönül râzı değil. Fuzuli

Dediğiniz çok doğru , Pkk'nın kadınları siyaset üzerinde kullandığı çok açık . Bunu görmemek ahmaklık olur fakat söylemek istediğim tamamen terörizm . Terör faaliyetlerinde , Abdullah Öcalan kadının gücünü sonradan farketmiş ve Özgürleşen Kadın , Özgürleşen Kürdistandır gibi bir söz söyleyerek kadının gücünü ortaya koymuştur . Mamafih yukarıda belirtmiş olduğum kaynaklarda bu konuyu detaylı bir şekilde araştırıp görebilirsiniz . Saygılarımla ..

__________________

Söylesem tesiri yok, sussam gönül râzı değil. Fuzuli