Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Kültür | Sanat | Edebiyat > Türk Edebiyatı > Türk Edebiyatı Ustaları


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 14.07.2020, 23:08   #1
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Adalet Ağaoğlu | (23 Ekim 1929 - 14 Temmuz 2020)

Adalet Ağaoğlu
(1929 - 2020)





Adalet Ağaoğlu (23 Ekim 1929, Ankara – 14 Temmuz 2020, İstanbul), daha çok roman ve öykü türündeki eserleriyle tanınan yazar. 20. yüzyıl Türk edebiyatının en önemli romancılarından biri kabul edilir. Türkiye'nin değişik dönemlerini ve bu dönemlerin insan hayatlarına etkisini inceleyen eserler vermiştir. Romanları dışında hikâye, oyun, deneme ve anı türünde eserleri bulunmaktadır.


Yaşamı

23 Ekim 1929'da Nallıhan'da dünyaya geldi. Babası, kumaş tüccarı Hafız Mustafa Sümer'dir. Dört çocuklu bir ailenin ikinci çocuğu ve tek kızıdır. Kardeşleri Dr. Cazip Sümer (1925-1975), oyun yazarı, oyuncu Güner Sümer (1936-1977) ve iş adamı Ayhan Sümer (1930-2020)'dir.

İlköğrenimini Nallıhan'da tamamladıktan sonra 1938'de ailesi ile birlikte Ankara'ya yerleşti. Ortaöğrenimini Ankara Kız Lisesi'nde tamamladıktan sonra 1950 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nin Fransız Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu.


Edebiyata ilgisi lise yaşamında şiirlerle başladı, kısa bir süre sonra oyun yazarlığına yöneldi. İlk defa 1946'da Ulus gazetesinde tiyatro eleştirileri yayımlayarak yazarlığa başladı. 1948-50 arasında Kaynak Dergisi'nde şiirleri yayımlandı.

1951-1970 yılları arasında TRT’de çeşitli görevlerde bulundu. Ankara Radyosu'nda göreve başladığı yıl ilk radyo oyunu olan "Aşk Şarkısı"nı yazdı. Radyo'da görev yaparken tiyatro oyuncusu ve yönetmen dört arkadaşı (Kartal Tibet, Üner İlsever, Çetin Köroğlu, Nur Sabuncu) ile birlikte Ankara'nın ilk özel tiyatrosu olan "Meydan Sahnesi"ni kurdu. Meydan Sahne Dergisi'ni çıkardı. 1953 yılında tiyatro konusunda görgü ve bilgisini artırmak üzere Paris'e gitti. 1953'te Sevim Uzungören'le birlikte yazdığı "Bir Piyes Yazalım" tiyatro oyunu aynı yıl Ankara'da sahnelendi. 1954 yılında mühendis Halim Ağaoğlu ile evlenen sanatçı, ilk romanını yazana kadar oyun yazarlığını sürdürdü. Üst üste yazdığı oyunlarla altmışlı ve yetmişli yılların önde gelen oyun yazarlarından oldu. Çatıdaki Çatlak oyunu 1965 yılında Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahnelenirken yasaklandı; bu olay onu roman yazmaya yöneltti. TRT'nin özerkliğine el konulması gerekçesiyle TRT Radyo Dairesi Başkanlığı'ndan 1970 'te istifa eden sanatçı o tarihten sonra yazarlıktan başka bir işle uğraşmadı. Edebiyat yaşamının bazı dönemlerinde "Remüs Tealada" ve "Parker Quinck" gibi takma adlar kullanmıştır.


İlk romanı Ölmeye Yatmak, 1973’te yayımlandı. Bu ilk romanından itibaren tüm eserleri yoğun tartışmalara konu oldu. Ölmeye Yatmak, daha sonra yazdığı Bir Düğün Gecesi(1979) ve Hayır (1989) adlı romanlarla bir üçleme oluşturdu ve birçok ödül kazandı. Bir Düğün Gecesi ve Hayır romanları yayınlanır yayınlanmaz, ikinci romanı olan Fikrimin İnce Gülü, dördüncü basımında toplatıldı.Fikrimin İnce Gülü romanı hakkında, "Askeri kuvvetleri tahkir ve tezyif (küçük düşürmek)" suçlamasıyla hakkında 1981 yılında dava açılan Ağaoğlu, iki yıl süren davanın ardından aklandı. Düğün Gecesi ise soruşturma aşamasında kaldı.[7] Dönemin üç önemli roman ödülüne layık görülmüş olan Bir Düğün Gecesi adlı roman için ayrıca Aldous Huxley'den aşırma olduğu suçlaması ortaya atıldı ve uzun tartışmalara sebep oldu.

Öykü kitapları, denemeler, anı-roman türünde eserler de yayımlayan Ağaoğlu 1991 yılında Çok Uzak Fazla Yakın'la oyun yazarlığına döndü. 1983 yılından beri İstanbul'da yaşayan Ağaoğlu, hâlen yazmayı sürdürüyor.

Adalet Ağaoğlu'ile ilgili yazıları bir araya getiren arşiv eşi Halim Ağaoğlu tarafından hazırlandı ve 2003'te Adalet Ağaoğlu'nun yazarlığının 55. yılı anısına Herkes Kendi Kitabının İçini Tanır adı ile basıldı.


1996'da ciddi bir trafik kazası geçiren ve iki yıl hastande yatan Adalet Ağaoğlu[9] için Can Yücel'in söylediği "Sen Türkiye'nin en güzel kazasısın" sözü, Feridun Andaç'ın Adalet Ağaoğlu ile yaptığı nehir söyleşi tarzında bir kitabın adı oldu. Kitap, 2006'da basıldı.

Ağaoğlu, 1986'da kurulan İnsan Hakları Derneği'nin kurucuları arasında yer almış ancak Temmuz 2005'te İHD'nin tek yanlı ırkçı-milliyetçi bir tutum takındığını belirterek ve "PKK yanlısı politika izliyorlar" diyerek istifa etti. 2008'de Özür Diliyorum kampanyasını desteklemiştir.

2010 Anayasa Referandumu sırasında çeşitli katılımcılarla beraber düzenlenen bir panelde Öğrenci Kolektifleri adlı bir grubun yumurtalı saldırısına maruz kalmıştır.

Eşi Halim Ağaoğlu'nun 2018 yılında ölümünün ardından yazmayı bıraktığını açıkladı. Türkçe roman alanındaki özgün ve öncü eserleri ile ülkemizin kültürel ve düşünsel dünyasına yaptığı katkılarından dolayı 2018'de Boğaziçi Üniversitesi tarafından kendisine fahri doktora unvanı verildi.

Ölümü


Yoğun bakım tedavisi gören Ağaoğlu, çoklu organ yetmezliği sebebiyle 14 Temmuz 2020'de hayatını kaybetti.

Eserleri

  • Tiyatro ve radyo oyunları
  • Bir Piyes Yazalım - 1953, oynanmış, basılmamış
  • Yaşamak - 1955-56 radyo oyunu, yayınlanmış, basılmamış
  • Evcilik Oyunu - 1964
  • Tombala - 1967
  • Çatıdaki Çatlak - 1969
  • Sınırlarda 1969
  • Üç Oyun: Bir Kahramanın Ölümü, Çıkış, Kozalar 1973
  • Kendini Yazan Şarkı 1976
  • Çok Uzak - Fazla Yakın 1991
  • Duvar Öyküsü - Çocuklar ve Büyükler için Müzikli Danslı Oyun 1992
  • Fikrimin İnce Gülü - 1996
  • Çağımızın Tellalı 2011

Roman
  • Ölmeye Yatmak 1973
  • Fikrimin İnce Gülü 1976
  • Bir Düğün Gecesi 1979
  • Yazsonu 1980
  • Üç Beş Kişi 1984
  • Hayır... 1987
  • Ruh Üşümesi 1991
  • Romantik Bir Viyana Yazı 1993
  • Dert Dinleme Uzmanı 2014

Öykü

  • Yüksek Gerilim (1974)
  • Sessizliğin İlk Sesi 1978
  • Hadi Gidelim 1982
  • Hayatı Savunma Biçimleri 1997

Deneme

  • Geçerken 1986
  • Karşılaşmalar 1993
  • Başka Karşılaşmalar 1996
  • Öyle Kargaşada Böyle Karşılaşmalar 2002
  • Yeni Karşılaşmalar 2011

Mektup

  • Mektuplaşmalar (Memet Baydur ile birlikte) 2005
Anı
  • Göç Temizliği 1985
  • Gece Hayatım 1991

Günce

  • Damla Damla Günler 2004
  • Damla Damla Günler I-II-III 2007

Seçkiler

  • Seçmeler (Kendi Seçtikleri) Ekim 1993

Ödülleri


1974- TDK Tiyatro Ödülü
1975- Sait Faik Hikâye Armağanı, Yüksek Gerilim ile
1979- Sedat Simavi Edebiyat Ödülü, Bir Düğün Gecesi ile
1980- Orhan Kemal Roman Armağanı Bir Düğün Gecesi ile
1980- Madaralı Roman Ödülü, Bir Düğün Gecesi ile
1991- Türkiye İş Bankası Büyük Ödülü, Çok Uzak Fazla Yakın ile
1992- Lebon Kültür Merkezi (Lebon Cinema Clup) Edebiyat Ödülü, Ruh Üşümesi ile
1997- Aydın Doğan Roman Ödülü, Romantik Bir Viyana Yazı ile
2018- Erdal Öz Edebiyat Ödülü

Kaynak
__________________
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 16.07.2020, 21:40   #2
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Adalet Ağaoğlu 23 Ekim 1929 - 14 Temmuz 2020)

Çok Sevdik, Çok Kırıldık Ama Hiç Vazgeçmedik


Yaşamaktan çok sıkılmıştı, uzun yaşamı boyunca çektiklerinden, gördüklerinden de son röportajında “Keşke dünyanın bu halini görmeseydim” diyecek kadar. Ölmeye yatmadı, öldü. Son dileğiydi ama yine de sevenlerini çok üzdü.



Yazgülü Aldoğan


Adalet Ağaoğlu’nun en çok okunan, bilinen kitabı odur; “Bir Düğün Gecesi”. İçinde benim de olduğum o dönemin gençlerini öylesine çarpmıştı ki, kendisinin de şaşırdığı gibi yıllar içinde modası hiç geçmeden kitap okumayı seven herkes tarafından okundu neredeyse! Yaşadığımız kaosu anlatıyordu, acıları, çekilenleri, bunları çekememeyi. Ve çekemeyenlerin, bütün bunlar fazla gelenlerin en sevdiği kitabı: “Ölmeye Yatmak” ve ardından gelen “Hayır!” Bir üçlemenin anlattığı Türkiye!

İSİM SİHİRBAZI


Kitaplarına verdiği isimler Türkçeye yeni deyimler kazandırıyordu adeta. Ölmeye yatmak bunlardan biridir. Yazarın öylesine tutkunu olmuştum ki daha önce yazdığı bütün kitaplarını alıp okumuştum. Yeni bir kitabı çıksın diye bekliyor, çıkar çıkmaz hemen alıp bir solukta okuyordum! İstanbul’a ve gazeteciliğe geri dönüşüm onunla tanışma şansı yarattı. Sarıyer Büyükdere’deki evlerinde saatler süren röportajlar yapınca dost oluverdik. Eşi “Karayolcu Halim Bey”le sade, güzel bir yaşantısı vardı. Birbirini tamamlayan ayrılmaz bir ikili, çınar ve sarmaşığı gibi! Kim kime tutkun, bilinmez, galiba Halim Ağaoğlu çok âşıktı eşine. Halim Ağaoğlu Karayolları Genel Müdür Muavini iken görevden alınmış olsa da Karayolcu olarak bilinen bir mühendisti, çok da esprili olduğunu sonradan öğrendik: Ölüm ilanını ölmeden önce “Ben Öldüm” diye kendisi yazmıştı ve 92 yaşında öldüğünde bu ilan yayımlanmıştı!

Ağaoğlu’nun Kitaplarına koyduğu isimler o kadar anlamlı, o kadar güzeldi ki oğlumu dünyaya getirmeye hazırlanırken kendisinden isim annesi olmasını istemiştim. Galata’da yaşadığım ve çok sevdiğim için kuleden ve Hezarfen Çelebi’den esinlenip uçuk öneriler yapınca iş başa düşmüş, oğlumun ismini kendim koymuştum! Onun isim önerilerini beğenmedim diye aramızda espri konusu olmuştu.

DENİZE UÇTU!


Ve başına gelen o korkunç kaza: 96’da Sarıyer’de, deniz kenarındaki kaldırımda yürürken bir aracın çarpması sonucu denize uçması, neyse ki kurtarılıp ardından uzun bir süre hastanede kalması. Burası Türkiye, başınıza her an her şey gelebilir! Adalet Ağaoğlu’nun da başına sadece trafik kazası gelmiyordu elbet. Kitaplarının başına tuhaf şeyler geliyordu: Yasaklanıyor, toplatılıyor, sansüre uğruyordu. Çünkü Adalet Ağaoğlu, sadece roman yazmakla kalmıyor, etkin bir insan hakları aktivisti olarak “Aydınlar Dilekçesi” gibi tehlikeli bildirilere imza koyuyor, 12 Mart’a, 12 Eylül’e, darbelere karşı çıkıyor, demeçler veriyordu. Zaten yakın dostları da -Emil Galip Sandalcı gibi- İnsan Hakları Derneği kurucularıydı, kendisi de derneğin üyesiydi. Adalet Ağaoğlu’nun özgürlükçü kimliğiyle bildirilere imza atması iyi hoştu da, 2010’da “Yetmez ama evet”çilerle ortak hareket etmesi, AKP’nin yargıyı ele geçirmek için yaptığı referanduma “evet” demesine yol açacak ve bu da sevenleri arasında tartışma ve reddediş yaratacaktı. 12 Eylül baskı dönemini yaşamışlar açısından antimilitarist gerekçelerle gelinen bu oyun, bugün yaşadığımız, yargının tarafsızlığını kaybedip iktidarın etkisi altına girmesine neden olacaktı ki kendisi de daha sonra verdiği demeçlerde bu tavır alışından duyduğu pişmanlığı dile getirecek, adeta günah çıkaracaktı.

EVET DEMEYECEKTİ!


İstanbulLife’da yayımlanan Çınar Oskay’a verdiği röportajında bunun nedenlerini şöyle açıklayacaktı: “Osman Can, anayasanın demokratik raportörü diye takdim ediliyordu. Yargıda böyle bir bakış olması önemli. Kitabını alıp okudum. Bir gün yemeğe çağırdım, baktım kendim şarap içiyorum ama kimse içmiyor. O zaman da anlamadım.” Sonra anlıyor yanlış adamın peşine takıldıklarını ve “Kafamı duvarlara vuruyorum” diyor. Hep daha özgür olma tutkusu. Farklı mahallelerin hoyratlıkları. Çınar Oskay’a “Babam Osmanlı’nın aydın bir adamıydı. Dindar olan babamın sesi çok güzelmiş, hafız kendisi. Sırf ben ortaokulu okuyayım diye Ankara’ya taşındı, okuyabildim ve fakülte bitirdim. Ama Batılılık o kadar ciğerime işlemiş ki, babam hafız demeye utanıyorum, halbuki sanatkâr. Annemin soyu Saraybosna’dan gelme. Kasabada tüccar olan babamla nasıl buluştular da evlendiler? Ayhan (kardeşi) der ki ‘Adalet, bir aile romanı yazmadın!’ İki ayrı kültür yan yana, barış içinde.”

FİLME ÇEKİLEN KİTABI


Tiyatro oyunları da yazmış, oyunları yasaklanıyor diye roman yazayım bari demiş! Yasaklayan zihniyet, oyunu da yasaklıyor, romanı da sansürlüyor oysa! Ne kadar isterdim, kitaplarının filme alınmasını. Adalet Ağaoğlu’nun çok yerinde saptamasıyla “işçi olsun diye Almanya’ya gönderdiğimiz köylüler” bir araba, bir radyo, bir şapka alıp dönüyordu ülkeye, köyünde hava atıyordu! Fikrimin İnce Gülü, Sarı Mercedesiyle köyüne dönmeye çalışan Bayram’ın yolda başına gelenlerin öyküsüydü. Tunç Okan 1992’de, İlyas Salman ve Menderes Samancılar’ın oynadığı “Sarı Mercedes” ile Fikrimin İnce Gülü’nü sinemaya taşıdı. Film birçok festivalden ödüllerle döndü.

Adalet Ağaoğlu, çok sevdiği ve su içer gibi yazdığı eseriyle sürdürdüğü edebiyatı yaşamının son yıllarında “takati kalmadığı için” devam ettiremedi. Eşinin kaybından ve ülkenin geçirdiği çalkantılardan bunalıyor, yaşamaktan bile sıkılıyor, ölemiyorum diye dertleniyordu. Ama günlük tutuyordu. Dilerim ki o günlükler yayımlanır ve biz heyecanlı bir Cumhuriyet aydınının gözünden ülkenin son dönemini nasıl değerlendirdiğini okuma fırsatı buluruz.
Kaynak
__________________
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 17.07.2020, 01:18   #3
Çevrimdışı
Sevda
Dönersen Islık Çal..

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Adalet Ağaoğlu 23 Ekim 1929 - 14 Temmuz 2020)

Okuduğum kitaplarının hepsini sevmişimdir. Edebiyatımızın usta isimlerinden biriydi. Mekanı cennet olsun.
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Sevda'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 17.07.2020, 01:30   #4
Çevrimiçi
Insanlikarayan
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Adalet Ağaoğlu 23 Ekim 1929 - 14 Temmuz 2020)

91 Yasinda.


Topragi Bol Olsun.
__________________

-Gurbet Ellerde Aldatılamadı-





Türkiyede
yasamasa bile!.
Ne Mutlu Türk'üm Diyebilene!.
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Insanlikarayan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 17.07.2020, 01:36   #5
Çevrimdışı
OkyanusunKalbi
WoodStock

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Adalet Ağaoğlu 23 Ekim 1929 - 14 Temmuz 2020

Hayatını okuyunca kendimden bir şeyler buldum.
Arkasından sınırlı sayıda eser bıraksa da yeri dolmayacak kalemi sağlam yazarlarımızdan.
Ölüme yatmak kitabı beni de çok etkilemiştir.
Mekanı cennet olsun, sevdiğine kavuşmuştur artık.
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz OkyanusunKalbi'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 17.07.2020, 13:06   #6
Çevrimdışı
ruyaguclu
Yeni Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Adalet Ağaoğlu 23 Ekim 1929 - 14 Temmuz 2020)

allah rahmet eylesin çok severdim
__________________
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz ruyaguclu'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
1929, 2020, adalet, ağaoğlu, ekim, temmuz


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:10.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.