Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türk ve Dünya Tarihi > Türk Tarihi > Türk Tarihinde Yer Alanlar

Türk Tarihinde Yer Alanlar Türk tarihinde yer alan olay ve portreler


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 26.11.2011, 13:16   #1
Çevrimdışı
Banemin
» » » Çapulcu « « «

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Abdülmecit | 25 Karısı ve 43 Çocuğuyla Çağdaşlaşmanın! Öncüsü

Türkiye, vefatının üzerinden 150 sene geçtikten sonra Sultan Abdülmecid’i şimdi yeniden tartışırken, babası İkinci Mahmud ile beraber çağdaşlaşmanın öncülüğünü yapmış olan bu hükümdarı biraz daha yakından tanımanızı istedim... İşte, aşklarından ve zevklerinden gayrıresmî torunlarına kadar uzanan ve pek bilinmeyen bir Abdülmecid portresi...





MECLİS’e bağlı olan Millî Saraylar Dairesi’nin Dolmabahçe Sarayı’nda düzenlediği “Sultan Abdülmecid Sempozyumu” ortalığı karıştırdı... Millet Meclisi’nin bir padişahın adını taşıyan anma programı yapıp yapamayacağı yolundaki gereksiz tartışmaları ve sempozyum için belirlenen günün isabetsizliği meselesini bir tarafa bırakıp bugün daha renkli bir konudan, ölümünden 150 sene sonra tartışmalar yaratan Sultan Abdülmecid’in özel hayatının pek bilinmeyen taraflarından bahsetmek istedim... İkinci Mahmud’un oğlu olan Sultan Abdülmecid tahta 1839’da, henüz onyedisinde iken çıktı; 25 karısı ve 43 çocuğu oldu, 22 sene saltanat sürdü ve bu hızlı hayata 1861’de, 39 yaşında veda etti.

Tanzimat’ın mimarlarından ve Türkiye’de bütün reformların öncülerinden kabul edilen ve devrindeki tarihçilerin yazdıklarına göre içkiye ve kadına son derece düşkün olan Sultan Abdülmecid renkli ve hızlı bir hayat sürdü. İktidar seneleri batılılaşma çabalarının yanısıra tam bir israf ve inşaat histerisi dönemi idi. Saray kadınları maliyenin altını üstüne getirirlerken dört bir yanda yükselmeye başlayan yeni sarayların masrafı yüzünden Türkiye 28 Haziran 1855’te ilk defa Avrupa ülkelerinden borç almak zorunda kaldı ve böylelikle hâlâ devam eden dış borç meselemiz ortaya çıkmış oldu.





Çağdaşlığın Öncüsü

Hükümdarın ölüm döşeğinde son sözü, “Beni kadınlarımla kızlarım bitirdi” olmuştu... Bu sayfada anlattığım hadiseleri okurken Sultan Abdülmecid’in fena bir hükümdar olduğunu iddia ettiğim düşüncesine kapılmayın ve lutfen unutmayın: İdare sistemimizden üniversitelere uzanan çağdaş kurumlarımızın temeli Abdülmecid zamanında atılmış; meselâ modern tıp, mühendislik ve hukuk öğretimi bile onun iktidar senelerinde başlamıştır.




Abdülmecid’in gayrıresmî torunu sosyetenin meşhur bir mensubudur...


SULTAN Abdülmecid, bir ara 14 yaşında bir cariyeye gönül vermişti... O sırada 19 yaşında olan hükümdarın âşık düştüğü cariye dünya güzeliydi ve padişah artık bir başka kadını göremeyecek derecede bu kıza bağlanmıştı. Resmiyeti bir tarafa atmışlar, haremde öteki kadınların gözlerinin önünde birbirlerine gayet samimi şekilde davranmaya ve sadece sözle değil, el ile de şakalaşmaya başlamışlardı. Sultan Abdülmecid, bir gün Dolmabahçe Sarayı’nın erkeklere mahsus olan mâbeyn kısmında hükümeti topladı. Uzun uzun memleket meselelerinden bahsedildi; derken saray imamının okuduğu ezanı işittiler ve hükümdar “Vakit gelmiş, namazımızı edâ edelim de işimize öyle devam edelim. Haremden ibrik ile leğen getirsinler de abdestimi tazeleyeyim” buyurdu. Böyle durumlarda haremdeki yaşı geçkince iki hanımın yüzlerini örterek gelmeleri ve birinin elindeki gümüş ibrikle padişahın abdest alacağı suyu dökmesi, diğerinin de yine gümüş bir leğen tutması âdettendi. Ama bu defa genç bir cariye tek başına geldi. Bir elinde ibrik, öteki elinde leğen, kolunda da küçük havlular vardı. Cariyeyi gören hükümdarın yüzünde gülücükler açıldı, zira gelen gönlünü kaptırdığı henüz ondördündeki son gözağrısı idi...
__________________
Ben hiç insan kaybetmedim...
Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim...

  Alıntı ile Cevapla
12 Üyemiz Banemin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.11.2011, 13:18   #2
Çevrimdışı
Banemin
» » » Çapulcu « « «

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Abdülmecit | 25 Karısı ve 43 Çocuğuyla Çağdaşlaşmanın! Öncüsü

Suyu Kafasına Boşalttı

Salondaki paşalar nezaket gereği başka tarafa dönmüşlerdi... Padişahın cariyenin dökeceği su ile abdest almasını gûya görmezden geliyorlardı... Hükümdar cariyesi ile bir anlığına bakıştı, birbirlerine belki de aralarındaki işaretlerden birini verdiler, salondaki paravanlardan birinin arkasına çekildiler ve abdest faslı başladı...

Cariye ibrikle su döküyor, cihan hükümdarı abdest tazeliyordu. Birdenbire “Kik kih kih!” diye bir kahkaha işitildi ve bir gürültüdür koptu. Paşalar gayrıihtiyarî geriye döndüler ve gördükleri manzara karşısında şaşkınlığa düştüler! Sultan Abdülmecid’in her tarafından sular damlıyor, cariye ise kahkahalarla gülüyordu! Ondördündeki güzel salonda erkeklerin olduğunu unutuvermiş, padişahla yalnız kaldıkları zamanlardaki gibi şakalaşmak istemiş ve ibrikteki suyu abdest alan Abdülmecid’in kafasından aşağıya boşaltmıştı!

Hükümdar böyle bir iş başına cariyesi ile yalnız kaldıkları anda gelse mutlaka eğlenir ve karşılığını da verirdi ama salon paşalarla dolu idi. Hiddetlendi, kükredi, kızı huzurundan kovdu, mabeyincilerin getirdikleri havlularla kurulandı ve toplantıyı tatil etti. Sonra haremağasını çağırdı ve kendisine bu işi yapan cariyenin hemen “çerağ edilmesini” yani evlendirilerek saraydan çıkartılmasını buyurdu! Sultan Abdülmecid, bu emri nasıl güçlükle vermiş, nasıl ıstırap çekmişti, kimbilir! Emir hemen yerine getirildi, cariye genç paşalardan biriyle evlendirildi ve paşa yüksek bir memuriyet ve bol aylıkla Anadolu’da biryere vali olarak gönderildi! Ama bütün bunlar olup biterken hiç kimse meselenin başka bir tarafını düşünmemişti...

Cariye, saraydan kovulduğu sırada iki veya üç aylık hamile idi; karnında Sultan Abdülmecid’in çocuklarından birini taşıyordu, hamile kaldığını kimselere, hattâ padişaha bile söylememişti ve altı ay sonra bir erkek çocuk doğurdu! Ama rezalet çıkmaması, “Padişah gebe bıraktığı kadını başkası ile evlendirdi” denmemesi için saray doğan şehzadeyi gözardı etti, çocuğu genç paşanın üzerine kaydettiler ve beş-altı yaşına geldiği zaman, onu da “paşa” yaptılar.




S
oyu Bugün de Devam Ediyor


Sarayda bilinen ama hiçbir şekilde konuşulmayan bu işi çok seneler sonra, 1880’lerin başında tahtta bulunan Sultan Abdülhamid hatırladı ve endişeye düştü. Babasının, yani Sultan Abdülmecid’in mâlûm cariyeden olan ama bir başkasının çocuğu gibi görünen oğlu yaş itibarı ile kendisinden büyüktü, yani tahtın asıl vârisi o idi...

Herhangi bir tehlikeyi bertaraf edebilmek için paşa ile çocuklarını yani ağabeyi ile yeğenlerini Yıldız Sarayı’na getirtti, unvanlar verdi, altınlara garketti ama hayatlarının sonuna kadar gözünün önünden ayırmadı! Tarihçi Ahmed Cevdet Paşa’nın “Tezâkîr” isimli meşhur eserinde adını vermeden bahsettiği genç cariyenin Sultan Abdülmecid’den olan oğlunun soyu bugün de devam ediyor. Asıl büyük dedelerinin kim olduğunu bilen torun çocukları sosyetemizin şimdi oldukça meşhur bir ailesi ama anlayışınıza sığınıyor ve isimlerini vermiyorum...






S
ultan Abdülmecid’den kızlarına ve damatlarına şefkat dolu uyarılar!



Damadı Mehmed Ali Paşa'ya: “Kızımın kethudası olacak Eşref katırı senin adamın değil midir? Hain herif! Sen, Aziz Efendi’ye (padişahın kardeşi, veliahdı ve daha sonra tahta geçecek olan Sultan Abdülâziz) dahi taraftarsın. Sen dine, devlete ve padişaha hainsin, hem de katilsin. Avrupa’da düello denen bir âdet var. Seninle birer tabanca alıp karşı karşıya geçelim, birbirimize tabanca atalım”.

Mustafa Reşid Paşa'nın Oğlu Olan Damadı Ali Galip Paşa'ya: “Bu borçlara önce bu köstebek kıyafetli herif sebep oldu. Bunu bir vakit nâzır (bakan) yapmıştık. O vakit babasının fesadından korkuyordum, o cehennem oldu, kurtulduk. Lâkin bu babasından beter olacak!”.

Diğer Damatlarına: “Hain keratalar. Bunların cümlesi namussuzdur. Siz bunları ben kederimden öleyim diye yapıyorsunuz. Lâkin, Abdülmecid düşmanlarını gönderir de sonra gider!”.

Kızı Münire Sultan'a: “Aklını başına toplasın. Artık aşırıp taşırdı. Tekdir şöyle dursun, vallahi dövdürürüm!”.

Diğer Kızlarına: “Sultanlar gece mehtaplarda geziyorlar. Benim gece mehtapta gezen kızım yoktur! Onları da reddedeceğim. Bu heriflerin (damatların) hareketleri artık namusuma dokunur oldu” (Cevdet Paşa’dan). Abdülmecid’i iflâs ettiren kızlarından biri: Refia Sultan.






Serfiraz Hanım’dan çektiğini Moskof’tan bile çekmemişti


SULTAN Abdülmecid’in önce cariyesi, sonra da eşlerinden olan Serfiraz Hanım müsrifliğiyle ve aklına estiği zaman hükümdarı yatak odasının kapısından kovmasıyla bilinirdi. Serfiraz, 1855’te Osmanlı Tarihi’nde eşi-örneği olmayan bir rezalete sebep oldu: Beşiktaş’ta oturan ve “Küçük Fesli” denen genç bir Ermeni kemancıya âşık düştü. Küçük Fesli, günün birinde Beyoğlu’ndaki müzisyenler kahvesinde arkadaşlarıyla çene çalarken içeri giren bir Hırvat tarafından yaylım ateşine tutuldu ama hafif yaralandı. Ailesi, işin bizzat padişah tarafından düzenlendiğini düşünüp Fesli’yi Marmara Denizi’ndeki adalardan birine kaçırdı. Ama, Serfiraz “Fesli’mi isterim” diye tutturunca, kemancı yeniden Beşiktaş’a döndü.

Aşkları bu defa kısa sürdü ve padişaha ortaklık etmeye kalkan Ermeni genci bir gece Beşiktaş’taki Çarşıiçi’nde bıçaklandı, ertesi gün de öldü.

Asıl rezalet, işte bu cinayetten sonra yaşandı. Ermeni cemaati birkaç gün içinde katillerin kimliğini ortaya çıkarttı ve “Bizi saray kiraladı” dediklerini iddiaya başladı. Aile bunun üzerine İngiltere, Fransa ve Rusya büyükelçiliklerine “Oğlumuzu padişah öldürttü” diye dilekçeler verdi. Dilekçelerde “Serfiraz’ın aşkını kıskanan padişah kiralık katiller tutup oğlumuzun canına kıydırdı. Aslında oğlumuz bu kadına başını çevirip bakmazdı ama Serfiraz adamlarını eve gönderip Feslimizi rahatsız eder, saraya çağırırdı. Evlâdımız boş yere canından oldu. Saray bize tazminat versin” diye yazıyorlardı. Ama, neyse ki, Osmanlı İmparatorluğu ile Avrupa’nın üç büyük devleti arasındaki ilişkiler günlerde iyi seyretmeydi ve elçilikler işin üzerine gitmeyince mesele kapandı.


Kaynak; Murat Bardakçı
__________________
Ben hiç insan kaybetmedim...
Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim...

  Alıntı ile Cevapla
13 Üyemiz Banemin'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.11.2011, 18:44   #3
Çevrimdışı
ReaL
Deniz Sevengillerden

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Abdülmecit | 25 Karısı ve 43 Çocuğuyla Çağdaşlaşmanın! Öncüsü

Vay be.. Bilmediklerimi de öğrenmiş oldum...

Neler olmuş, neler yaşanmış..

Paylaşımın için teşekkürler Banemin..
__________________



Tüm katılımcı arkadaşların okumasını rica ediyorum... Lütfen Tıklayınız..
* * *
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz ReaL'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.11.2011, 22:24   #4
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Abdülmecit | 25 Karısı ve 43 Çocuğuyla Çağdaşlaşmanın! Öncüsü

Abdülmecit'in eşlerinin çoğu da kendisi gibi çok genç yaşta vefaat etmişler, hatta kendisinden daha da genç yaşta.


Serfiraz Hanım'ın cesareti de alkışlanacak kadar varmış

Maddi ve manevi sarayı fazlası ile etkilemiş. Gönül ilişkisinde de sadece Ermeni genci cezalandırmaları şaşırtıcı.



Teşekkürler Banemin.
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 26.11.2011, 22:37   #5
Çevrimdışı
Betta
Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Abdülmecit | 25 Karısı ve 43 Çocuğuyla Çağdaşlaşmanın! Öncüsü

Halk sefalet içindeyken zevk ve şatafat içinde yaşayan, sarayın masraflarını karşılayamayacak duruma gelipde yabancı devletlerin güdümüne girdi. Vergiler arttırıldı, gelen vergiler yabancıların borç ödemelerine gitti. O kadar borç takmışlarki Cumhuriyetimizin ilk yılları Osmanlının borçlarını ödemekle geçer.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz Betta'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 27.11.2011, 01:21   #6
Çevrimdışı
Smashmouth
Süper Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Abdülmecit | 25 Karısı ve 43 Çocuğuyla Çağdaşlaşmanın! Öncüsü

25 kadın 43 çocuk hey maşallah bunlardan günümüze direk bir Ankara çıkar yani o derece
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz Smashmouth'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 27.11.2011, 02:07   #7
Çevrimdışı
Karagöz
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Abdülmecit | 25 Karısı ve 43 Çocuğuyla Çağdaşlaşmanın! Öncüsü

Alıntı:
Bu sayfada anlattığım hadiseleri okurken Sultan Abdülmecid’in fena bir hükümdar olduğunu iddia ettiğim düşüncesine kapılmayın ve lutfen unutmayın: İdare sistemimizden üniversitelere uzanan çağdaş kurumlarımızın temeli Abdülmecid zamanında atılmış; meselâ modern tıp, mühendislik ve hukuk öğretimi bile onun iktidar senelerinde başlamıştır.
Murat Bardakçı özel hayatı ve magazinel tarihçiliği çok sever ve en iyi yapan kişidir. Bununla birlikte padişahın hakkını yememesi de çok iyi. Padişahlarda insandır, hatasız kullar değildirler. Bizim ülkemizde nedense bir kısım onları evliya haline getirirken bir kısım da onları günahkar fanilerden başka bir şey değilmiş gibi tasvir eder. Kendi içerisinde kendi değerlerine bu kadar düşman olan başka bir millet daha yoktur.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Karagöz'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 27.11.2011, 14:29   #8
Çevrimdışı
Türkü
...> Ata'm İzindeyiz <...

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Abdülmecit | 25 Karısı ve 43 Çocuğuyla Çağdaşlaşmanın! Öncüsü

Başlık tam ters köşe


Kılavuzu karga olanın burnu ....... çıkmazmış.

Sözü anlayana oldukça iyi ifade. Yoruma ne hacet ki.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz Türkü'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 11.12.2011, 20:30   #9
Çevrimdışı
GeceLuna
... Kartaliçe ...
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Abdülmecit | 25 Karısı ve 43 Çocuğuyla Çağdaşlaşmanın! Öncüsü

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Banemin Mesajı göster
25 karısı ve 43 çocuğu oldu, 22 sene saltanat sürdü ve bu hızlı hayata 1861’de, 39 yaşında veda etti.


Biraz daha yaşamış olsaydı bu sayı kaç olurdu acaba ?
__________________
Bir Siyah-Beyaz kaşkoldur aşk.
Bir çubuklu forma dünyamız.
Meşalelerde duman duman.
Bir deli yangındır sevdamız.



Her şeyde biraz Ceyhun Yılmaz...




♥...BEŞİKTAŞ
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz GeceLuna'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 11.12.2011, 21:22   #10
Çevrimdışı
Gece
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Abdülmecit | 25 Karısı ve 43 Çocuğuyla Çağdaşlaşmanın! Öncüsü

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi CeMKaN Mesajı göster
Okuya okuya bağdat bulunurmuş demi hazırlayıp sunanların ellerine sağlık teşekkürler.
Aynen öyle...
Benden de hazırlayıp sunanlara kocaman teşekkürler...
__________________
"Aşk nasıl da kırılgan, sus dedim ama olmadı
Kalbimden ismin geçti , kimseler duymadı"
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Gece'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
abdülmecit, çağdaşlaşmanın, çocuğuyla, öncüsü


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 20:24.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.