Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
|
Efsane Dizi CNBC-e'de Başlıyor
Televizyon tarihinin en öncü yapımlarından The Prisoner, altı bölümlük yeniden yapımıyla CNBC-e'de başlıyor. 1960’ların kült dizisinin 2009 uyarlamasında başrolleri Ian McKellen ve Jim Caviezel paylaşıyor.
Bir çölde uyanıyorsunuz... Etrafınızda tanıdık hiçbir şey yok. Kim olduğunuzu da bilmiyorsunuz. Silah sesleri duyuyorsunuz ve ne olduğuna bakmaya gidiyorsunuz. Yaşlı bir adam, silahlı adamlardan kaçıyor. Yaşlı adamın yardımına koşup, onu bir mağaraya taşıyorsunuz. Ölmek üzere olan adamın sözleri anlamsız; size 554’e gitmenizi söylüyor ve yığılıyor. 1967’de yayınlanan kült televizyon klasiği 'The Prisoner’ın yeniden uyarlaması işte böyle başlıyor.
Hafızasını yitirmiş bir şekilde çölde uyanan Michael’ın (Jim Caviezel), 6 Numara adıyla “Köy” denilen bir yerde kısılıp kalmasının hikayesini anlatan 'The Prisoner', tekinsiz atmosferi, ilginç hikaye anlatımı ve sürprizlerle dolu kurgusuyla altı bölüm halinde CNBC-e ekranlarında.
Herkesin birbirini tanıdığı bu gizemli Köy’de insanlar isim yerine numaralara sahip ve 2 Numara’nın liderliğinde dış dünyanın varlığından habersiz huzurlu yaşamlar sürüyor. Alt metinleri, eşsiz konusu ve gizemli hikayesiyle televizyon tarihinin en kült yapımlarından olan 'The Prisoner’ın yeniden uyarlaması, eski diziden daha tekinsiz ve daha dinamik. Ayrıca hikaye daha güncel bir perspektiften aktarılıyor. Köy’ün dışına çıkmak ve gerçek kimliğini öğrenmek isteyen 6 Numara’nın doğaüstü unsurlarla zenginleşen macerası ve Köy’ü yöneten 2 Numara’nın (Ian McKellen) gücü elinde tutma mücadelesi unutulmayacak bir dizi deneyimi sunuyor.
ORİJİNALİNE SADIK AMA YENİDEN YAPILANDIRILMIŞ
The Prisoner’ın başrol oyuncuları Ian McKellen ve Jim Caviezel, rol aldıkları dizinin bir yeniden yapım değil, yeniden üretim olduğunu öne sürüyor. Orijinal The Prisoner’a son derece sadık kalındığını da ekliyorlar.
Yeni yapımda 6 Numara, İngiliz ajanı değil, insanlar hakkında bilgi toplayan Summokar adında garip bir şirkette çalışan bir New Yorklu. Köy bir okyanusun değil, çölün ortasında. 2 Numara oldukça güçlü bir karakter sergiliyor, etrafındakiler tarafından manipüle edilmesi zor. 6 Numara da eski yapımda Patrick McGoohan’ın canlandırdığı Bond-vari havasından uzak, kararsız bir anti-kahraman portresi çiziyor. Peki eski yapımın çıkış noktalarını oluşturan temalar da değişiyor mu? McKellen, bu yapımın da aynı temaları konu edindiğini söylüyor: “Aynı konuyu ele alıp, yeniliyor, cilalıyor ve bizim zamanımıza uygun hale getiriyor. Ancak bizim anlattığımız aynı hikaye değil, yalnızca orijinal hikayeden ilham alınmış. Bence insanlar izlediği zaman yaptığımızın doğru olduğuna karar verecekler. Orijinali birebir taklit etmek anlamsız olurdu.” Caviezel de bu konuda rol arkadaşıyla aynı fikirde: “Bu dizi içinde bulunduğumuz zaman diliminde olup bitenlerle ilgili. Bence aradan geçen zamanda canavarın yüzü değişti. Ama ne olursa olsun hala bir canavar var.”
Dizinin orijinalinin çekildiği yıllar, Soğuk Savaş dönemine denk geliyordu. İnsanlar o dönemin algısına ve duyarlılığına sahiplerdi. Bu durum bireysellik için mücadele vermelerine neden oluyordu. Peki bu dönemin 60’lara denk sorunları nelerdir? Caviezel’e göre günümüzün sorunları arasında devlet terörü, tekelci iktidarlar ve onlarla birlikte yaşanan güven kaybı yer alıyor. “Sürekli değer yitiren aslında para değil, insan hayatı.” McKellen ise gözetim ve teknolojiden rahatsızlık duyuyor: “Teknoloji hayatımızı etkiliyor ve biz bunun farkına bile varmıyoruz. Bir meclisten ya da parlamentodan geçmeden hayatlarımıza sızıyor. Yeni teknolojileri anlamıyorum ve onlara karşıyım. Gençlere dışarı çıktıklarında telefonlarını kapamalarını söylüyorum. Çünkü siz mesaj yazmakla ya da telefonla konuşmakla meşgulken hayatınızın aşkı yanınızdan geçip gidebilir ve onu göremezsiniz bile. Ben hayatımın en büyük aşkıyla sokakta tanıştım.”
Kimdir bu Köy’ün sakinleri?
Michael/6 Numara
New York’ta Summakor adlı bir firma için çalışırken istifa eden Michael, sonrasında kendini Köy’de bulur. Burada ona 6 Numara adı verilir ve buradan kaçmaya çalışmaması, çünkü Köy dışında başka bir dünya olmadığı söylenir. Yeni kimliğinden kurtulmak için her şeyi göze alabilecek kadar savaşçı ruhlu olan 6 Numara, fiziksel ve psikolojik açıdan güçlü bir yapıya sahip, ilkeli, güçlüklerden yılmayan bir adam. İçgüdülerine sarsılmaz bir şekilde güvenen bu adam, her zaman zalimlerin karşısında durmayı biliyor. Bütün bu özelliklere sahip olan 6 Numara’nın hedefi özgürlüğünü edinmek ve Köy’ün ardında yatan gerçekleri ortaya çıkarmak.
Jim Caviezel
Sinema kariyerine Gus Van Sant’in My Own Private Idaho / Benim Güzel Idaho’m filminde küçük bir rolle başlayan Caviezel, filmin ardından gelen iki yıl boyunca bir yandan oyunculuk seçmelerine katılıp bir yandan da garsonluk yaparak hayatını kazandı. Terrence Malick’in The Thin Red Line / İnce Kırmızı Hat’tı, Ang Lee’nin Ride with the Devil / Şeytanla Yolculuk’u gibi prestijli filmlerinden sonra 2001’de Jennifer Lopez’le birlikte rol aldığı Angel Eyes / Aşkın Gücü’yle başrol mertebesine erişti. Katı bir Katolik olan Caviezel’in kariyerinin en büyük başarısı da Mel Gibson’ın yönetmenliğini üstlendiği The Passion of the Christ / Tutku’da İsa’yı canlandırmasıydı. Oyuncu Unknown / Bilinmeyen, Deja Vu ve Outlander / Yabancı gibi filmlerdeki performansıyla gerilim, aksiyon ve bilimkurgu türlerindeki başarısını da ispatlamış oldu.
2 Numara
Köy’ün kötülük saçan lideri 2 Numara, güç sahibi olmaktan keyif duyuyor ve amacına ulaşmak için en tehlikeli yöntemleri kullanmaktan çekinmiyor. O bir aile babası, zeki ve olayların iç yüzünü anlamakta usta. Ancak insanı ürpertecek derecede sakin ve hesapçı. 2 Numara, Köy’ü korumak için en acımasız yöntemleri uygulamaktan çekinmeyecek, kısaca her şeyi yapacak bir adam. Oysa her şey sonsuza dek onun kontrolünde kalamaz.
Ian McKellen
Son yıllarda 'Lord of the Rings / Yüzüklerin Efendisi’ndeki büyücü Gandalf ve 'X-Men’deki kötü adam Magneto rolleriyle zihinlerde yer eden Ian McKellen, farklı türlerden pek çok yapımda sunduğu performansla sinemadaki başarısını ispatlamış bir isim.
'The Lord of the Rings: The Fellowship of the Ring / Yüzüklerin Efendisi: Yüzük Kardeşliği' ve 'Gods and Monsters ’taki performanslarıyla iki kez Oscar adayı olan McKellen’ın tiyatro sahnesindeki başarıları, sinemayı gölgede bırakıyor.
West End, Royal Shakespeare Company, Royal National Theatre sahneleri ve Broadway’deki başarılı performanslarıyla Tony ve Olivier gibi pek çok prestijli ödülün sahibi oldu. 1991’de “şövalye” ünvanı kazanan sanatçı, nükleer silahlara ve ölüm cezasına karşı. Eşcinsel kimliğini 1980’lerin sonunda açıklayan sanatçı, eşcinseller için tüm dünyada yasal ve sosyal eşitlik sağlanması için savaşan bir aktivist.
'The Prisoner’ın ardındaki deha: Patrick McGoohan
1967 yapımı 'The Prisoner’ın yaratıcısı, yapımcısı ve oyuncusu olan Patrick McGoohan, oyunculuk kariyerine sahne amiri olarak çalıştığı Sheffield Repertory Theatre’da bir oyuncu hastalanınca onun rolünü üstlenerek başladı.
1954’te eşcinsel olmakla suçlanan bir rahibin konu edildiği Serious Charge adlı oyunun West End sahnelemesinde Orson Welles’i kendine hayran bırakan oyuncu, Welles’in Moby Dick Rehearsed isimli oyununun kadrosunda yer aldı.
60’lı yıllarda gizli bir ajanı canlandırdığı Danger Man’le Britanya televizyonlarının en sevilen isimlerinden birine dönüşen oyuncu, 67’de dört bölümünü yöneteceği, başrolünü oynayacağı (6 Numara) ve yapımcılığını üstleneceği 'The Prisoner’ı yarattı. 16 bölümden oluşan yapım kısa sürede kült bir projeye dönüştü.
McGoohan’ın dehasının ürünü olan The Prisoner, pop kültürün günümüze uzanan pek çok alanına ilham verdi. 13 Ocak 2009’da hayata veda eden Patrick McGoohan, en son 2002 yılında gösterime giren Treasure Planet’ta Billy Bones karakterine ses verdi ve ardında 60’ın üzerinde eser bıraktı.
'The Prisoner' 13 Aralık’ta CNBC-e’de.
Kaynak : www.ntvmsnbc.com
Konu DarkAngeL tarafından (11.07.2010 Saat 22:50 ) değiştirilmiştir..
|