Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türkiye ve Dünyadan Haberler > Ülkemiz ve Dünya Gündemi

Ülkemiz ve Dünya Gündemi Ülkemizde ve Dünyada yaşanan gelişmelere dair haberler


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 05.08.2013, 09:55   #1
Çevrimdışı
Heliosaga
Cehennem Yolcusu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Ergenekon Davası ve Gelişmeler (Güncel)



Ergenekon Davası’nın karar duruşması bugün görülüyor. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan, Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay’ın da aralarında bulunduğu 23 iddianamenin bir arada görüldüğü Ergenekon Davası’nda, 66’sı tutuklu 275 sanığın hakkında verilen kararlar bugün açıklanacak.

İşte dakika dakika duruşma salonu dışında yaşananlar:
Güncelleme 09:43

Duruşmaya tutuklu sanıkların yakınları dahi alınmıyor...



Güncelleme 09:39
Otoban trafiğe kapatıldı. Halk Silivri'ye yürüyerek ulaşmaya çalışıyor..
.


Güncelleme 09:35
Silivri giden otobüslere izin verilmemesi üzerine binlerce yurttaş yürüyerek Silivri'ye gidiyor...

Güncelleme 09:19
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal ve birçok baro başkanı Silivri'de...

Güncelleme 09:17
Küçük bir grup barikatı aşarak duruşma salonu önüne kadar geldi.

Güncelleme 09:16
Avukatlar "mahkeme salonu cezaevi değil" diyorlar. "Mahkemenin buranın duruşma salonu olmadığını kabul ettiğini" söylüyor avukatlar.

Güncelleme 09:15
Mahkeme cezaevi şartlarını gerekçe gösterek böyle karar aldığı bildiriliyor

Güncelleme 09:14
Savcı, hakim ve avukat eşittir diyen avukatlar, "onlar nasıl aranmadan giriyorsa biz de öyle girmeliyiz" diyorlar.

Güncelleme 09:13
Avukatlar ayakkabıları çıkarılarak aranmalarını protesto ediyorlar ve duruşma salonuna girmiyorlar.

Güncelleme 09:07
Tutuksuz sanıkların duruşmaya kararları aleyhine çıkacağını düşünerek ellerinde küçük bavullarla geldiği görüldü.

Güncelleme 09:03
İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Cengiz, "Hıdır Hokka zor kullanılacak Emniyet'ten Kürşat ismindeki bir kişinin talimatıyla gözaltına alındı."

Güncelleme 08:45
Duruşma salonuna alınmayan gazeteciler var. Bu duruma tepki gözteriliyor...

İşte Silivri'ye gelmeye çalışan yurttaşlar:






Güncelleme 08:40
Jandarma ile basın mensupları arasında içeriye girişlerde tartışma yaşanıyor...



Güncelleme 08:25
Silivri Nöbet Çadırı Sorumlusu, İşçi Partisi MKK Üyesi HIDIR HOKKA gözaltına alındı.

Güncelleme 08:20
Silivri civarında polisler böyle tedbir aldı.



Güncelleme 08:00
Silivri girişindeki üstgeçitte vatandaşlar bayraklarla bekliyor.



Güncelleme 07:55
Jandarma kamera kaydı için tripod kuruyor.



Güncelleme 07:45
Ankara Barosu'ndan gelen yaklaşık 40 avukat mahkeme salonuna alınmıyor. Sarı Basın Kartiıolmayan gazeteciler içeri alınmıyor.

Uygulama alkış ve ıslıklarla protesto ediliyor.



Güncelleme 07:35
Ceza verilmesi ihtimaline karşı tutuksuz yargılanan sanıkların valizleriyle geldiği görüldü.

Güncelleme 07:01
İSKİ araçları TOMA'lar için getirdikleri yedek su ile bekliyor.

Güncelleme 06:45
Silivri yolunda ismi olan avukatlar dışında kimsenin geçişine izin verilmiyor

Güncelleme 06.35:
Salon dışında çatıların üstünde bekleyen keskin nişancılar var.



Güncelleme 06.22:
TOMAlar polisin "Gezi ruhu"nu Silivri'ye getirirken :



Güncelleme 06.21:
İtfaiye araçları içeri giriyor. Ancak basın dışarda:



Güncelleme 06.16:
Yüzlerce otobüsün engellendiği bilgisi var.

Güncelleme 06.15:
Basının bilgisayar sokmasının da yasaklandığı basına bildiriliyor.

Güncelleme 06.04:
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin aldığı "sarı basın kartı" olmayan duruşmaya giremez kararı:



Güncelleme 06.02:
Basın mensupları "sarı basın kartı" iddiasıyla içeri alınmıyor. Jandarma sadece sarı basın kartı olanları içeri alacağını söylüyor. Bu nedenle pekçok basın mensubu dışarıda kaldı.

Güncelleme 06.00
Silivri Nöbet Çadırı'na ilk müdahale gerçekleşti. Jandarma bomba ihbarını gerekçe göstererek nöbet çadırına girdi.

Odatv.com

__________________
Never fade away...
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Heliosaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.08.2013, 09:57   #2
Çevrimdışı
M_KemalinKızı
... I Am Çapuling ...

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ergenekon Davası Ve Gelişmeler (Güncel)

Bütün bu olanlara bakınca kelimeler düğümleniyor boğazlarda, herşeyi özetleyecek tek bir kelime kalıyor geriye.. Yazık..
__________________
Bağımsızlık, Mustafa Kemal'den armağandı bize. Emperyalizmin ahtapot kollarına teslim edilen ülkemizin bağımsızlığı için kan döktük sokaklara.Mezar taşlarımıza basa basa, devleti yönetenler, gizli emirlerle başlarımızı ezmek, kanlarımızı emmek istediler. Amerikan üsleri kaldırılsın dedik, sokak ortasında sorgusuz sualsiz vurdular.

Yirmi iki yaşlarındaydık öldürüldüğümüzde ey halkım, unutma bizi...

  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz M_KemalinKızı'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.08.2013, 09:58   #3
Çevrimdışı
Heliosaga
Cehennem Yolcusu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ergenekon Davası Ve Gelişmeler (Güncel)

__________________
Never fade away...
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Heliosaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.08.2013, 10:00   #4
Çevrimdışı
Heliosaga
Cehennem Yolcusu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ergenekon Davası Ve Gelişmeler (Güncel)



Ergenekon Davası’nda sona gelindi. Bugün Silivri’de gerçekleştirilecek olan duruşmanın ardından 6 yıldır yargılanan 66’sı tutuklu 275 sanık hakkında karar verilecek.

Ergenekon Davası süresince birçok olay yaşandı. Bu olayların birçoğu trajikomik olaylar olarak hafızlarımızda yer aldı.

6 yılda yaşanan trajikomik olayların bazıları şunlar oldu:

CEZAEVİ TAM BANA GÖREYMİŞ

-Ergenekon davasında sanık-eşi ve avukat arasında yaşanan bir diyalog:

Avukat: Efendim bir de müvekkilimin Taksim’de bir garsoniyeri var. Orayı da basmış polisler. Küçük bir yer. İstanbul’a geldiğinde uğruyor.(Salondan gelen gürültüyle susar. Bir kadın avaz avaz bağırmaktadır.)

Kadın Sesi: Seni boşadım! Bana bunu da mı yapacaktın? Senin için saçımı süpürge ettim. Bu kepazelikleri de mi duyacaktım?

Sanık : Karıcım valla yalan söylüyor. Orası işçilerin kaldığı yer. Karyola bile yok. Ranza var.

Kadın Sesi: Sus rezil ettin beni. Alçak hani beni aldatmıyordun? Ay bayılacağım!

Sanık : Allah aşkına tutmayın. İki yıldır tutukluyum. Hayatım karardı. Ailemi dağıttı bu avukat. Boş ol ulan boş ol!

Kadın Sesi: Asıl sen boş ol!

Sanık : Sana değil karıcığım! Canım sana değil. Bu alçak avukata söyledim. Azlettim seni! Sen benim avukatım falan değilsin.

Avukat: Abi valla billa şehven çıktı ağzımdan affet.

Sanık : Ulan şehven Ergenekon, şehven garsoniyer. Sapık mısın (Tutmayın, diğer sanıklar tutar) Şehven öldüreceğim seni.”

-Medyada “Talat Paşa” kod adıyla orduyu yönettiği yazılan tekstil işçisi Fahri Kepek; “Sayın Başganımm! Açılım için meclise müzakere yazdım. GDO’lu gıdalara dikkat edelim. Ben bu paşaları tanımam. Talat Paşa’yı falan bilmem. H1N1 bende yok. Domuz gribi değilim. ANAP ile DP domuz gribi yüzünden birleşemedi. Ben suçsuzum, kimseye H1N1 yapmadım. Beni tahliye ederseniz kışın değil yazın gönderin. Ben kışın ne yaparım. Siz büyüklerimi özlerim. Burada devlet baba aş veriyor, ekmek veriyor, hastalanınca bakıyor. Cezaevi tam bana göreymiş. İşsizdim valla, burayı açlar bilse herkes içeri girer.” mahkemede başkana bunları söyledi.

TERÖRİST OLDUM MU BEN ANNE?

- Vücudunda Ergenekon mührü bulunduğu yazılan “Ergenekon’un efsane tetikçisi” Hüseyin Keskin’in savunması:

“Başkanım bir Allah, bir de annem benim her şeyimi bilir. Orada bakın, sorun vallahi ben terörist değilim. Sorun anneme, ben bir gün saklasam ikinci gün derim ona. Annem her şeyimi bilir. (Seyircilerden bir kadına döndü ağlayarak.) Anne ya söylesene ya, ben yapar mıyım ya? Terörist oldum mu ben anne? Efendim sonra, darbe de darbe, darbe de darbe, ben anlamam ama yapılacaksa yapsınlar bana ne Başkanım!.. (Mübaşir ağlayan sanığı alır yerine oturtur)

Mübaşir Hüseyin’i yerine götürürken: “Asrın cengaveri Niyazi! Anasına soruyoruz, teröristmiş! Olacak iş mi?”

SUÇ: EVRİM TEORİSİNE İNANIYOR

-Türkan Saylan’ın evinde yapılan aramanın gerekçesi "2 yıl önce Ümraniye'de bir evde bombalar bulundu, burada da bulunabilir" olarak gösterildi.

-Deniz Kuvvetleri’nden emekli olan bir subayın evinde denizaltı gemisi CD'leri bulundu.

- İddianamede İlhan Selçuk için suç olarak “evrim teorisine inanıyor” ifadesi yer aldı.

- 1943'te ölen Ünlü mucit Nikola Tesla'dan aynı iddianamede "Nikola Tesla isimli şahıs" diye söz edildi.

- İlker Başbuğ'un Mustafa Balbay'a gazetede çıkan TSK ile ilgili haberinin kaynağını sorduğu, Balbay'ın da gazetecilik ilkeleri gereği söylemediği konuşma esas hakkındaki mütalaada bu iki kişi arasında örgütsel irtibat olduğuna delil olarak gösterildi.

- Mustafa Balbay kendisi gazetecilik mesleği gereği askerlerle konuştuklarını hem yazmakla (%100 doğru olduğu Hilmi Özkök tarafından onaylanan "Genç Subaylar" haberi), hem de ("yazılmamak kaydıyla" söylenen, başka kaynaktan doğrulatılmamış bilgileri) yazmamakla suçlandı.

- Balbay 8 yıllık sürede yazdığı söylenen notları içeren bilgisayar belgelerinin tümü aynı gecede 3,5 dakikalık bir sürenin içinde oluşturulmuş görünüyordu
-İlker Başbuğ’un, "dört İnternet sitesi kurulsun" (hiçbiri yayına geçmemiş) demek suçundan müebbet hapsi istendi.

- Birbirini hiç tanımayan insanlar için “birbirlerini tanımadığını iddia eden şu, şu şu sanıklar aynı telefonu aramışlar” şeklinde bağlantılar kuruldu fakat aranan numara Vakıfbank Müşteri Hizmetleri numarası çıktı.

- Ne yaptığını iddia makamına soran Tuncay Özkan’a bir yanıt verilmedi.

- Danıştay Baskını, Ergenekon Davası’nda suç olarak gösterildi. Örgütün baskını yapmak için ( kendi üyesi olan ve emrinde epeyce silah bulunduran Genelkurmay Başkanı varken) çaycıdan tabanca satın aldığı söylendi.

GÖREVİ İHMAL DEDİLER

- Teğmen Mehmet Ali Çelebi'nin telefonuna kendisi gözaltındayken 139 şüpheli numara yüklendi ve bu yüzden 3 yıl tutuklu kaldı. Çelebi’nin bu konu hakkındaki dava dosyası uzun süre dolaştıktan sonra savcı, yüklemeyi yapan polise görevi kötüye kullanmaktan ceza verilmesini istedi, fakat başsavcı "görevi ihmalden ceza istenmeli" diyerek istemi geri çevirdi.

Odatv.com

__________________
Never fade away...
  Alıntı ile Cevapla
7 Üyemiz Heliosaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.08.2013, 10:02   #5
Çevrimdışı
Heliosaga
Cehennem Yolcusu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ergenekon Davası Ve Gelişmeler (Güncel)



Ergenekon davasında bugun gorulecek karar duruşması öncesinde davanın tutuklu sanığı Gazeteci Tuncay Özkan'ın avukatı Serkan Günel müvekkiliyle görüştü. Odatv olarak Günel'e Tuncay Özkan'ın ne yapacağını sorduk. Gunel Özkan'ın mesajını şöyle aktardı:

"Her zorluğa rağmen bize yalnız olmadığımızı göstermek için buralara gelecek insanlara şimdiden canı gönülden teşekkür ediyorum... Beni 4 senedir bir duruşma bile yalnız bırakmayan yarim Duygu dahil hiç bir yakınımın alınmayacağı bu karar duruşmasında sırf usulü yerine getirmek için mahkeme önüne çıkmayı reddediyorum. Çıkartacaklarsa jandarma zoruyla çıkartsınlar. Bu karar duruşması yerine önceden hazır kararın açıklanacağı duruşma olacak."

Odatv.com

__________________
Never fade away...
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Heliosaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.08.2013, 10:03   #6
Çevrimdışı
Heliosaga
Cehennem Yolcusu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ergenekon Davası Ve Gelişmeler (Güncel)



Orhan Gazi Ertekin bir yargıç. 12 Eylül 2010 Anayasa referandumundan önce iktidarın prensi Anayasa Mahkemesi Raportörü Osman Can’la birlikte “Demokrat Yargı Derneği”ni kurup, eş başkanlık yaptı. “Yetmez ama evet”çiydi.

Referandumdan sonra Hanya, Konya ortaya çıkınca, Osman Can’la yolları ayrıldı. Özellikle HSYK seçimlerinin perde arkasında dönen dolaplardan dehşete düşünce, oturdu tanık olduğu olayları “Yargı Meselesi Hallolundu! Yargının ‘Eşekli Demokrasi’ ile İmtihanı” isimli kitapta topladı. Kendisini Gaziantep’te buldu!

Demokrat Yargı Eşbaşkanı Orhan Gazi Ertekin şimdilerde de şok üstüne şok yaşıyor. Silivri duruşmalarını hiç görmeyen Ertekin, Yargıtay’daki Balyoz temyiz duruşmasında dinledikleri ve gördükleri karşısında dehşete düştü. Ertekin’e, “Siz bir de Silivri’yi görseniz” dediğimi daha önce yazmıştım.

Ertekin’e yarın başlayacak Silivri duruşmaları için getirilen yasakları sordum. Kelimesi kelimesine şunları söyledi:

“Kamu alanını yasaklamak, tam bir faşizmdir. Bunu yapmaya hiçbir kimse yetkili değildir. Duruşma kapalı olabilir. Ancak böyle bir karar da sadece duruşma sırasında alınır. Duruşmadan önce kesinlikle böyle bir karar alınamaz.”

Diğer “Yetmez, ama evet”çiler; Sizler nerdesiniz? Silivri yasakları için söyleyecek bir sözünüz yok mu?

Müyesser Yıldız
Odatv.com

__________________
Never fade away...
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Heliosaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.08.2013, 10:12   #7
Çevrimdışı
Heliosaga
Cehennem Yolcusu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ergenekon Davası Ve Gelişmeler (Güncel)



OYAK Güvenlik davasında Danıştay saldırısının gerçekleştirildiği günden bir gün önce 16 Mayıs 2006'ya ilişkin kamera kayıtlarının geri döndürülemeyecek şekilde silindiği iddiaları bilirkişi raporuyla yalanlandı. Saldırının yapıldığı günün görüntüleri, sanık avukatlarının başvurusu üzerine Adli bilişim uzmanları tarafından kurtarıldı. Görüntüler, davaya bakan İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'ne de teslim edildi. Hukukçular davanın çöktüğünü öne sürerken, mahkemenin kararı merakla bekleniyor.

Ergenekon davası kapsamında devam eden OYAK soruşturması sonucunda hazırlanan iddianamede 10 şüphelinin, "Terör örgütüne yardım etmek ve delilleri karartmak, gizlemek" suçlarından yargılanmaları talep edildi. İddianamede, OYAK Güvenlik eski Genel Müdürü Orhan Çoban, OYAK Güvenlik Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Tarık Özyılmaz, OYAK Elektronik Güvenlik Sistemleri Müdürü Yavuz Selim Kavaklıoğlu, OYAK Savunma ve Güvenlik Sistemleri Şirketi Bilgi İşlem Müdürü Barış Demirtaş, OYAK Montaj ve Bakım Teknisyeni Murat Ünal, OYAK Savunma ve Güvenlik Sistemleri Şirketi Teknisyeni Serkan Akyıldız ve OYAK Savunma ve Güvenlik Sistemleri şirketinde Montaj Bakım Şefi olan Metin Alma'nın şüpheli olarak yer aldı.

Dört bin'e yakın kamera kaydının silindiği öne sürülüyor

Ergenekon davası kapsamında Danıştay saldırısına ait kamera kayıtlarının silinmesine ilişkin OYAK iddianamesinde, 4 bin'e yakın kamera kayıtlarının 'geri dönülmez' şeklinde silindiğine dair delil ve tanık ifadelerine yer verildi. İddianameye göre hakkında dava açılan şüphelilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda ele geçen dijital verilerde ortaya çıkan delillere yer verildi.

Arslan’ın keşif anı kaydedildi

Yapılan aramalar sırasında şifreli kasalarda bulunan dijital verilerde, Danıştay saldırısı önce ve sonrasına ait belge ve dijital verilerin de ortaya çıktığı kaydedildi. İddianameye göre saldırıyı gerçekleştiren Alparslan Arslan'ın olaydan bir gün önce keşif yaptığına dair görüntülerin kaydedildiği, ancak bir gün sonra silinerek hard disklerin çıkarıldığına dair delillerin ise hazırlanan raporlarla tespit edilerek 4 bine yakın görüntülerin silindiği öne sürüldü. Şüphelilerin kayıtların değiştirilmesi ve silinmesine dair yaptıkları telefon görüşmeleri de iddianamede yer aldı.

Görüntüleri silmekle suçlanıyorlar

Danıştay saldırısının gerçekleştiği dönemde OYAK Güvenlik ªirketi Genel Müdürü olan iddianamenin 1 numaralı şüphelisi emekli Albay Orhan Çoban'ın Danıştay binasındaki güvenlik kamera sistemine ait hard disklerin silinmesinden ve saldırı günü kamera kaydı yapılmamasından suçlandığı ileri sürüldü. Çoban'ın da bulunduğu 6'sı tutuklu 10 şüphelinin, Danıştay saldırısına iştirak etmekle suçlandığına yer verilen iddianamede, şirketin Bilgi İşlem Müdürü olan şüphelilerden Barış Demirtaş'ın ise olay gününe ait görüntülerin silinmesi, hard diskler ve kamera kayıtlarının üzerinde değişiklik yaparak delillerin karartıldığından sorumlu olduğu iddia edildi. Şirketin Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Tarık Özyılmaz'ın şüphelilerden Orhan Çoban ile birlikte hareket ettiği belirtildi.

Görüntülerin dönüşümü olmayacak şekilde silindiği iddia edilmişti

Diğer şüphelilerin bir kısmının ise teknisyen olarak görev aldıkları, hard disklerin sökülmesinİ gerçekleştiren kişiler olduğu, saldırı günü sökülen hard disklerin yerine yeni bir hard disk takarak saldırıyı karartmakla suçlandıkları ileri sürüldü. İddianamede saldırı sırasında binanın çevre güvenliğini sağlayan kameraların bilinçli olarak bozuk olduğundan hiç kayıt yapmadığı ve olaydan bir gün önce ise kayıt yapılan hard dsiklerin de bilinçli olarak geri döndürülemez şekilde silindiği de vurgulandı. Bu nedenle kameraların bilinçli bir şekilde olaydan önce tamir amacıyla OYAK'a gönderiliğini dikkat çekilerek, Danıştay'daki güvenlik kameraların arıza vermesi veya kayıttan çıkması durumunda şirketin ilgili birimine anında sinyal göndererek, yeni durumu bildirmesine dikkat çekildi. Bu nedenle şirketin arıza ile ilgili müdahalede bulunmadığı iddia edildi.

Adli makama bilgi vermediler

İddianamede, delililer arasında başta TÜBİTAK ile diğer kurum ve kuruluşların hazırladıkları raporlara da yer verildi. Şüphelilerin, "Terör örgütüne yardım etmek ve delilleri karartmak" suçlarından 10 yıldan 20 yıla kadar değişen ağır hapisle yargılanmaları talep edildi. İddianamede, Saldırı öncesi yapılan keşiften, 17 Mayıs 2006 günü sabah saatlerinde saldırının yapıldığına, kayıtların öğleden sonra tekrar kurulduğuna, yaklaşık bir hafta sonra Oyak Savunma ve Güvenlik Sistemleri şirketi tarafından Danıştay'a arıza öncesi görüntülerin kurtarılmaya çalıştığına dair bilgi verilirken, adli mercilere bildirilmediğinden geçen döneme kadar yapılan süreç ayrıntılı olarak anlatıldı.

Hukukçular: dava çöktü

İstanbul Emniyet Müdürlüğü, İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nin talebi üzerine Danıştay'ın bilgisayarlarını incelemiş ve görüntülerin geri döndürülemeyecek şekilde silindiğine yönelik bir rapor hazırlamıştı. Bu raporun ardından sanık avukatları, harddiskler üzerinde yeni bir inceleme yaptırdı. Adli bilişim uzmanları Adem Demir ve Özgür Yazı tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda silindiği iddia edilen görüntülerin tamamına yakınının kurtarıldığı ifade edildi. Raporda ayrıca avukatların kullandığı geri döndürme programıyla da tüm verilerin kurtarılabileceğinin altı çizildi. Görüntüler, davaya bakan İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'ne de teslim edildi. Hukukçular davanın çöktüğünü öne sürerken, mahkemenin kararı merakla bekleniyor.

Soruşturma süreci

Birinci Ergenekon Davası'na bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Danıştay saldırısı görüntülerinin silinmesine ilişkin bilirkişi incelemesi yaptırmıştı. TÜBİTAK bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda, sonu 93 ile biten seri numaralı hard diskte dosyaların önemli bir kısmının silindiğini tespit edilerek sadece isimlerine erişildiği vurgulanmıştı. Raporda, firmanın ilettiği DVD'deki dosyaların, 6 Haziran 2006'da oluşturulduğu ya da kopyalandığı, bu tarihle ilgili "DVD'de kamera kayıtları mevcut ama içinde görüntü bulunmuyor" ifadeleri kullanılmıştı. Bundan ötürü o tarihte hard diskle bir işlem yapıldığına dair sonuca varıldı. Alparslan Arslan, Danıştay saldırısını 17 Mayıs 2006'da gerçekleştirmiş ancak saldırıdan bir gün önce Danıştay binasının çevresinde keşif yaptığını söylemişti. Bu rapordan önce hazırlanan ön rapora göre mahkemenin naip hâkimi Hüsnü Çalmuk, Danıştay binasına ait kayıtların silinmesiyle ilgili, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Bunun üzerine 19 Ocak 2010'da Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Süleyman Pehlivan, soruşturma başlatmış, Pehlivan, Yargıtay'da görevlendirilince soruşturma Savcı Muammer Akkaş'a devredilmişti. Hard diskleri inceleyen emniyet de savcılığa raporunu ulaştırmış, bu rapor da TÜBİTAK'ın raporuna benzer bir sonuca varmıştı.

Alparslan Arslan'ın 17 Mayıs 2006'da gerçekleştirdiği kanlı saldırının ardından başlatılan soruşturma kapsamında, geçtiğimiz 3 Ocak'ta Ankara, İstanbul ve Zonguldak'ta OYAK Güvenlik şirketine yönelik 21 adrese baskın düzenlenmişti.

Yapılan aramalarda, 6 jammer cihazı ile çok sayıda bilgisayar hard disklerinin imaj kayıtlarına el konulmuştu. Çoğu şirket yöneticisi 9 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan iki zanlının, Arslan'ın baskına ilişkin görüntülerini "geri dönülemez" şekilde silerken çekilmiş güvenlik kamerası kayıtları ortaya çıkmıştı.

Odatv.com

__________________
Never fade away...
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Heliosaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.08.2013, 10:17   #8
Çevrimdışı
Heliosaga
Cehennem Yolcusu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ergenekon Davası Ve Gelişmeler (Güncel)



Ergenekon Davası’nın bugün Silivri’de yapılacak son duruşmasında 275 sanık için karar verilecek.


6 yıldır süren Ergenekon Davası sürecinde dava sonucunu göremeden hayatını kaybeden sanıklar oldu. Kuddusi Okkır, Türkan Saylan, Ali Tatar, Erhan Göksel, Uçkun Geray ve İlhan Selçuk dava sonuçlanmadan vefat etti.

KUDDUSİ OKKIR:

20 Haziran 2007 tarihinde tutuklanan iş adamı Kuddusi Okkır, Ergenekon Örgütü’nün finansörü olmakla itham ediliyordu. 2008 Nisan ayında “majör depresyon” teşhisi konan Okkır, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne sevkedildikten sonra zatüree ve böbrek yetmezliği teşhisi de konan Okkır’ın “akciğer kanseri” olduğu anlaşıldı. Kanserin beyni ve kemiklerinde metastaz yaptığı Okkır, “delilleri karartabileceği” gerekçesiyle bir süre daha tutuklu kaldı. Nöbetçi mahkeme tarafından 1 Temmuz 2008 tarihinde serbest bırakıldı fakat 5 gün sonra vefat etti. İddianamesi tamamlanmadığı için suçunun ne olduğunu öğrenemeden hayatını kaybetti.

TÜRKAN SAYLAN

Cüzzamla mücadele veren başarılı bir tıp doktor olan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Türkan Saylan, birçok sosyal projeye imza attı. 13 Nisan 2009 tarihinde evi basılan Saylan’ın kişisel evraklarına el konuldu. ÇYDD’nin bürolarına da baskınlar yapıldı. Bir süredir kanser tedavisi gören Saylan, baskından bir ay sonra 18 Mayıs 2009’da vefat etti.

ALİ TATAR

Yarbay Ali Tatar, “Amirallere Suikast Girişimi” iddiasıyla önce tutuklandı ardından yapılan itirala serbest bırakıldı. Savcı Süleyman Pehlivan’ın tutuklama kararına itirazı sonrası hakkında yeniden tutuklama kararı çıkarıldı. Bu kararı öğrendikten sonra 20 Aralık 2009 tarihinde intihar etti. Tatar’ın yazdığı veda mektubunda şu ifadeler yer aldı: “Oramiral Uğur Yiğit Komutanım’a suikast iddiasında adım geçiyor. Babam öldüğü zaman ben seferdeydim. Komutanım (Oramiral Eşref Uğur Yiğit) beni arayarak, ‘Başın sağ olsun, böyle şeyler herkesin başına gelir. Sen rahat ol’ diye bana teselli vermişti. En kötü günümde yanımda olan kişiye karşı nasıl böyle bir şey düşünebilirim. Bana babacan yaklaşan bir insana sadece saygı ve minnet duyabilirim.”

Tatar’ın hakkında önemli bir delil olan “suikast notu”ndaki el yazısının Tatar’a ait olmadığı “ölümünden sonra” belirlendi.

ERHAN GÖKSEL

Birçok başbakana danışmanlık yapmış olan ve Verso Araştırma Şirketi’nin sahibi Erhan Göksel, 22 Ocak 2009 tarihinde gözaltına alınmasının ardından şirketinin tüm altyapısına el konuldu ve iflas etti. Babası 3 ay sonra kalp krizinden ölen Göksel, ABD’ye çalışmaya gitti ve 21 Mayıs 2010 günü kaldığı otel odasında ölü bulundu. Göksel; Ergenekon 4. İddianamesi Göksel hakkında “kovuşturmaya gerek yok” kararı verdi. Göksel, suçsuz bulundu.

İLHAN SELÇUK

Cumhuriyet Gazetesi başyazarı İlhan Selçuk; 21 Mart 2008 tarihinde “silahlı terör örgütünün üst düzey yöneticisi olmak” suçlamasıyla gözaltına alındı. İlhan Selçuk iki gün sonra serbest bırakıldı. Tutuksuz yargılanmasına devam edildi. Selçuk, serbest kalmasının ardından rahatsızlandı. Bir süre tedavi gören Selçuk 6 Haziran 2010 tarihinde yaşamını kaybetti.

UÇKUN GERAY

"Ergenekon" soruşturması kapsamında Konya merkezli operasyonda Temmuz 2008'de gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan Prof. Dr. Uçkun Geray, 30 Ocak 2009'da hayatını kaybetti. Çoklu organ ve solunum yetmezliği nedeniyle yaşamını yitiren Geray hakkındaki iddianameyi dahi göremedi. İP Merkez Karar Kurulu Üyesi ve partinin Ulusal Strateji Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi olan Geray uzun yıllar Orman Mühendisleri Odası'nda da yöneticilik yapmıştı.

Odatv.com
__________________
Never fade away...
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Heliosaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.08.2013, 10:25   #9
Çevrimdışı
Heliosaga
Cehennem Yolcusu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ergenekon Davası Ve Gelişmeler (Güncel)



Ergenekon Davası’nın son duruşması bugün görülecek. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılacak olan duruşmada sanıklar için verilen kararlar açıklanacak.

Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay’ın da aralarında bulunduğu 23 iddianamenin bir arada görüldüğü Ergenekon Davası’nda, 66’sı tutuklu 275 sanığın hakkında verilen kararlarbugün açıklanacak.

ERGENEKON DAVASI NASIL BAŞLADI ve BUGÜNE KADAR NELER YAŞANDI?

-Trabzon İl Jandarma Komutanlığı’na Haziran 2007’de kimliğini belirtmeyen bir ihbarcı, Ümraniye’de bir gecekondunun çatısında el bombaları ve C4 patlayıcı bulunduğunu, bombaların emekli bir astsubaya ait olduğunu ve Mehmet Demirtaş isimli şahsın sakladığını söyledi.

-Trabzon İl Jandarma Komutanlığı bu ihbarı, İstanbul İl Jandarma Komutanlığı’na iletti. Adres, polisin sorumluluk alanında olduğu için ihbar İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’ne aktarıldı.

- Gecekonduya 12 Haziran 2007 tarhinde polis baskın yaptı. Gecekondunun çatısında ahşap bir sandık içerisinde 27 el bombası bulundu.

Gecekondunun sahibi Mehmet Demirtaş, bombaların emekli astsubay Oktay Yıldırım’a ait olduğunu söyleyince, Yıldırım da gözaltına alındı. Yıldırım’ın emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin ve emekli astsubay Mahmut Öztürk ile irtibatlı olduğu tespit edilince bu iki isim de gözaltına alındı. Bu süreçte operasyonlar “Ümraniye Soruşturması” olarak kayıtlara geçti.

-Soruşturma sürecinin ardından İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi 25 Temmuz 2008 tarihinde Ergenekon Davası’nın iddianamesini kabul etti. 2 bin 455 sayfalık iddianamede 46’sı tutuklu 86 kişinin ismi yer aldı. Bu isimler arasında emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin, emekli Yüzbaşı Mehmet Zekeriya Öztürk, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğlu, Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk, Sedat Peker ve Sami Hoştan’ın vardı.

-İlk duruşmanın 20 Ekim 2008 tarihinde yapıldığı Ergenekon Davası’nda, sanık sayısının fazlalığı ve güvenliğin sağlanması gerekçesiyle yargılamalar Silivri Cezaevi içinde mahkeme salonuna dönüştürülen binada yapıldı.

-Dava süresince 31’i gizli tanık olmak üzere toplam 159 tanığın ifadesine başvuruldu. Tanıklar arasında iş adamı Mehmet Emin Karamehmet, Ali Avni Balkaner, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök, emekli Orgeneral Teoman Koman, Balyoz davasından 18 yıl hapis cezasına çarptırılan emekli Orgeneral Ergin Saygun, eski MİT mensubu Mehmet Eymür, Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Dairesi Başkanı Bülent Orakoğlu, organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı ve Kürşat Yılmaz, gazeteciler Can Dündar, Aslı Aydıntaşbaş, Celal Kazdağlı, Alper Görmüş, Fehmi Koru gibi isimler yer aldı. 120 duruşmada sadece tanık dinlenildi, tanık beyanları 10 bin 839 sayfa olarak belirlendi.

-2 bin 271 sayfadan oluşan esas hakkındaki mütalaa 18 Mart 2013 tarihinde duruşma savcıları tarafından mahkemeye sunuldu. “Ergenekon terör örgütünün varlığının sabit olduğu anlaşılmıştır” ifadelerine yer verilen mütalaada, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Mehmet Haberal, Mustafa Balbay, Doğu Perinçek’in de aralarında bulunduğu 64 sanığın “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istendi.

-Danıştay saldırısını gerçekleştirdiği iddia edilen Alparslan Arslan ile kendisine Danıştay saldırısına azmettirdiği iddia edilen Veli Küçük ve Muzaffer Tekin hakkında ayrıca Danıştay 2. Dairesi Başkanı ve 4 üyesini taammüden öldürmeye teşebbüs veya azmettirme suçlamasıyla ayrıca 5’er kez daha ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Ancak eylemde sadece bir üyenin hayatını kaybetmesi, diğer 4 kişi için suçun teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle 4 ağırlaştırılmış hapis cezası 80’e yıla kadar hapis cezası olarak uygulanması talep edildi. Bu 3 sanık için toplamda 2’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 20’şer yıla kadar hapis cezası istendi. Mütalaada, diğer sanıklar hakkında “Ergenekon terör örgütüne üye olmak” suçundan 7,5 yıldan 15’er yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi. Mütalaada, Eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, eski Milletvekili Turan Çömez, emekli Tümgenerel Mustafa Bakıcı ve Saipir Deblebidze’nin de firari sanık olması nedeniyle dosyasının ayrılması istendi.

-Esas hakkındaki mütalaaya ilişkin tutuklu ve tutuksuz sanıkların beyanlarının alınmasına 15 Nisan 2013 tarihinde başlandı. Savunmaların alınması yaklaşık olarak 2 buçuk ay sürdü.

-Mahkeme heyeti tarafından birden fazla suçla suçlanan sanıklara avukatıyla beraber 2 saat, haklarında tek suçlama bulunan sanıklara ise avukatlarıyla beraber 1 saat savunma süresi verildi. Bu süre kısıtlamasına tepki gösteren avukatlar duruşmayı terk etti.

-52 tutuklu sanığın 21 Haziran 2013 Cuma günü yapılan duruşmada son sözleri alındı ve Başkan Hasan Hüseyin Özese, yargılamaya son verildiğini açıkladı

- 6 yıl devam eden davada 100 binden fazla telefon izlendi. 60 bin telefon dinlendi. 3 bin kişi hakkında takip yapıldı. Bin 360 kişi ifade verdi. 588 kişi tutuklandı. 7 sanık ifadesini veremeden öldü. 7 sanık kansere yakalandı. Türk Yargı tarihinde ilk kez sanık – tanık – gizli tanık olarak aynı kişiler ifade verdi.

- Ergenekon Terör Örgütü olduğu ve iddianamelerde yer alan tüm suçların bu örgüt tarafından işlendiği üzerine kurulmuş olan davada İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin konu ile ilgili bilgi ve belge istemesinin ardından Genelkurmay Başkanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı tarafından gönderilen yazılarda “kendilerinde böyle bir örgütün varlığına ilişkin veri bulunmadığını “ belirtildi. Ayrıca sorgulanan 3 binden fazla şüpheli de böyle bir örgütün varlığından söz etmedi.

Odatv.com
__________________
Never fade away...
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Heliosaga'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.08.2013, 10:58   #10
Çevrimdışı
Inatci
» İsyankar Zır Deli «

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ergenekon Davası Ve Gelişmeler (Güncel)

Bilgilendirme için teşekkürler.Bakalım bu gün neler yaşanacak,neler göreceğiz neler yaşayacağız?
__________________
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Inatci'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
basın, davası, ergenekon, ergenekonda, gelişmeler, güncel, güncelleme, karar


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 10:55.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.