|
Ülkemiz ve Dünya Gündemi Ülkemizde ve Dünyada yaşanan gelişmelere dair haberler |
|
Seçenekler |
23.10.2013, 19:56 | #1 |
Çevrimdışı
|
Babamın Katillerini Biliyorum
Terör şehidi Kışlalı’nın kızı SÖZCÜ’ye konuştu
Eda Sönmez/SOZCU Ahmet Taner Kışlalı’nın kızı Nilhan Nur, “Onun yokluğunu çok arıyorum ama ardında bıraktıkları gurur verici” dedi… Ahmet Taner Kışlalı, Türkiye’nin en yürekli ve en dürüst akademisyen, siyasetçi ve gazetecilerinden biriydi… 21 Ekim 1999’da Ankara’da evinin önünde bombalı saldırıya uğradı. Faili meçhul bir suikasta kurban giden Kışlalı arkasında pek çok şey bıraktı. Bunlardan biri de şu anda 14 yaşında olan kızı Nilhan Nur Kışlalı. Bu röportaj benim için çok zor oldu. Çünkü katledilerek elinden alınmış bir babanın kızıyla konuşup düşüncelerini almak duygusal anlamda hiç de kolay değil… Babasını kaybettiğinde 29 günlüktü. O artık güzeller güzeli bir genç kız. Nilhan Nur Kışlalı babasının ölüm yıldönümünde hissetiklerini bizimle paylaştı… “14 yıldır aynı evdeyiz” - Baban öldürüldüğünde 29 günlüktün. Şimdi 14 yaşındasın. Duygularını anlatır mısın? Küçüklüğümde, ‘Babam neden öldürüldü’ sorusunu sormadan ailem olayı anlatmaya başlamıştı. Babamın kim olduğunu, herkesin onunla nasıl gurur duyduğunu anlatıyorlardı. Bu sebeple babamın eksikliğini büyük bir boşluk olarak hissetmedim. - Hâlâ o evde mi yaşıyorsunuz? Evet, hâlâ o sokaktayız. Aynı evde oturuyoruz. - Her gün evden çıkıp babanın öldürüldüğü sokakta yürümek kolay olmamalı… Babamın da bir zamanlar buralarda yaşamış olduğunu bilerek yürümek ve burada yaşamak bana güven veriyor. - Ahmet Taner Kışlalı’nın kızı olmak nasıl bir duygu? Herkesin parmakla gösterdiği, gurur duyulan bir babanın kızı olmak tarif edilemez derecede onur verici. Babamla gurur duyuyorum. - Babasını bombalı bir saldırı sonucu kaybetmiş ve onu hiç tanımamış biri olarak nasıl bir çocukluk geçirdin? Bunların beni kötü etkilediğini söyleyemem. Babamı kaybetmek başta olmak üzere, daha başka büyüklerimi de tanıyamadım. Bu acı olay beni ölümle daha barışık bir çocuk yaptı. Ölüm fikri beni, arkadaşlarımı korkuttuğu kadar korkutmuyor. Onun dışında normal bir çocukluk yaşıyorum. Bu duruma gelmemde elbette çevremdeki insanların büyük katkısı var. - Baba, çoğunlukla kız çoçuklarının ilk hayranlık duyduğu erkektir, ergenlik dönemini onsuz geçiriyorsun. Ne gibi olumsuzluklar yaşıyorsun? Diğer kızlar gibi benim de kahramanım babam. Değişen bir şey yok. Hatta diğerlerinden daha etkileyici bir kahraman olduğuna eminim. Yanımda olmasını gerçekten isterdim. Fikirlerimi paylaşmak, onun fikirlerini kendi ağzından duymak isterdim tabii ki. Ama babamın ölümüne yol açanların onu ‘ölümsüzleştirdiğine’ inanıyorum. “Haksızın sesi çok çıkar” - Babanın hayatta olmamasını kendine nasıl izah ediyorsun? Ben babamın ve diğer bilim insanlarının hayatta olmamasını, paşalarımızın, yazarlarımızın, değerli Genelkurmay Başkanımızın hapiste olmasını kendime şöyle açıklıyorum; Şu an başımızdakilerle beraber kendini sorgulamaktan ziyade körü körüne inanmaya adamış insanların korkaklığına veriyorum suçu. Çünkü, haksız olduğunu bilen insan korkar. Hep haksız insanın sesi daha çok çıkar. Kendilerine benzemeyen, konusuna hakim ve bilgili insanlardan da işte böyle korkarak onları ellerinden gelen yöntemlerle sustururlar. - Babanı kimin “öldürttüğünü” merak ediyor musun? Merak etmiyorum, çünkü biliyorum. Bir isim yok ama o insanların kişiliğine ve düşünce yapısına dair birçok delil ve fikir var elimde. "Gezi "bana umut verdi” - Yaşadıkların sende isyan duygusu yaratıyor mu, seni en çok ne üzüyor? Etrafımda da babasını, annesini kaybeden arkadaşlarım var. Bir amaç uğruna ölmesi beni teselli etti her zaman. Bu soruyu geçen sene cevaplayacak olsaydım, üzüldüğümü söylerdim. Fakat, birkaç ay önce yaşanan Gezi olayları bana hâlâ umudun var olduğunu gösterdi. Hâlâ uğruna savaşacak bir şeyler olduğunu gösterdi ve yalnız olmadığımı anladım. - Ailende tanınmış çok gazeteci var. Sen de gazeteci olmak istiyor musun? Gazeteci olmayı isterdim ama özgür gazetecilik diye bir şey kalmadı. Fikrini söyleyen ya işinden atılıyor ya hapse giriyor. Sözcü Gazetesi’ni takdir ediyorum. Yaptığınız işe saygı duyuyorum. Böyle bir gazetede çalışacağımı bilsem gazeteci olmak isterdim. Hayat arkadaşından mektup Ahmet Taner Kışlalı’nın eşi Nilüfer Kışlalı, hayat arkadaşına ölümünün 14. yılında bir mektup yazdı. Okurken gözleriniz dolacak… Canımmm, tam 14 yıl sensiz geçti… Sen buradan çok uzaklara gittiğinde 50 cm, 3.5 kilo olan minocuk, 1.65 boyunda 45 kilo. Benim saçımda beyazlar, yüzümde çizgiler çoğaldı. Sensizliği öğrenemedim ama sensiz yaşamayı öğrendim. Hani sırf evin önünde bir ağaç olsun diye diktiğin, arabayı bu yüzden yola park etmek zorunda kaldığın “Katalpa” ağaç o kadar büyüdü ki kaç kere üzülerek budatmak zorunda kaldım. Hani çok önem verdiğin “Tek Dil” vardı ya artık yok. ATATÜRK’ün AND’ı yasaklandı. TÜRBAN serbest. Anlayacağın canımmm, senin gidişin boşuna, bizlerin çektiği acı boşuna, Nilhan’ın seni tanımadan büyümesi boşuna… Ülkesini seven bütün aydınlar, gazeteciler, paşalar hapiste.. Unutmadan Abdullah Öcalan önümüzdeki günlerde hapisten çıkıp vekil bile olabilir. Yani canımmm sen gittiğinden beri çok sey değişti, değiş-meye de devam ediyor… Değişmeyen şeyler de var. Melih Gökçek hâlâ Belediye Başkanı… Boşuna gittin canım, boşuna… Nilüfer Kışlalı Kaynak
__________________
Bu güzel ülkede elbette özgürlük türküleri söylenecektir. Ve yine kardeşçe paylaşım olacaktır. Görsek de, görmesek de... H. |
23.10.2013, 20:00 | #2 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Babamın Katillerini Biliyorum
vay be biz o zaman halimize ağlamayalım baksanıza adam M.Ö. den beri belediye başkanıymış,eh demek ki hak ediyoruz biz ya başımıza gelenleri
|
23.10.2013, 20:05 | #3 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Babamın Katillerini Biliyorum
Hadi gel de canın sıkılmasın..
__________________
|
23.10.2013, 20:52 | #4 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Babamın Katillerini Biliyorum
Kelimelerin kifayetsiz kaldığı anlardan biri daha!
Hüznü çıkarmaya çalışmıştım kaç gündür, lakin bu yazı hüznün en büyüğünü dikti yakama.. Nilüfer Kışlanın mektubu çok ağır geldi bana Şunu söylemeyi çok isterdim; Boşuna gitmedin Kışlalı,, bütün soysuzlar ve Cumhuriyet düşmanları temizlendi yurdumdan.. Evlat katilleri gerekli cezayı aldı.. Memleketimi satanlar, hak ettikleri yerde demir parmaklıklar arkasında pişmanlıklarını kusuyorlar, idamlarını beklerken.. Anaların, babaların başı dik artık, telef olmadı çocukları, Cumhuriyet adına yatıyorlar mekanlarında.. Rahat uyu... |
23.10.2013, 21:05 | #5 | |
Çevrimdışı
|
Cevap: Babamın Katillerini Biliyorum
__________________
Ben hiç insan kaybetmedim... Sadece zamanı geldiğinde, vazgeçmeyi bildim... |
|
23.10.2013, 21:05 | #6 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Babamın Katillerini Biliyorum
14 yaşında, bu denli büyük bir yarası olan kız çocuğu için ergenlikten önce bu röportajın yapılmaması gerekirdi kanaatindeyim..
__________________
Tanrılar, erkeklerin ''balıkta'' geçirdiği zamanı ömründen saymaz. (Babil Atasözü) |
23.10.2013, 21:40 | #7 | |
Çevrimdışı
|
Cevap: Babamın Katillerini Biliyorum
Alıntı:
Eğer onlarsa, kan emici katillerse niyet! Onlar zaten ruhunu şeytana satmışta şeytan bile kabul etmemiş..Burda bile bu kan emici katillerin savunucusu varken, bu ruhunu şeytana satmış iblislerin gözü bu kadar dönmüşken, babasının acısıyla büyüyen bu masum çocuğun duygularını ifade etmesinin kime ne faydası var? |
|
23.10.2013, 23:12 | #8 | |
Çevrimdışı
|
Cevap: Babamın Katillerini Biliyorum
Alıntı:
Babası öldürülen çocuklar çabuk büyür. Bu kızın, babalı bir hayatı hiç olmadı. Bu gerçekle büyüyor. Belli ki, arabesk bir şekilde değil de, bilinçli yaklaşıyor çevresindeki herkes ona. Ülkemizde yıllardır mağdur edebiyatı yapıp, cilalı köşklerde yaşayan insanlarla arasında ne çok fark var baksana. Oysaki bundan daha büyük bir mağduriyet var mıdır yeryüzünde? Ne sağlam bir kafa, ne yüce bir yürek... Sonuç olarak bu röportajın yapılması son derece isabetli olmuş bence. Bu ülkede bir şeylerin sorgulanması, maşalardan ziyade o maşayı tutan ellerin kime ait olduğunun gündemde tutulması, bu tip acı olaylardan kimlerin kazanç sağladığı konusunda tekrar tekrar düşünülmesi için, hamur kıvamındaki beyinleri hangi ellerin yoğurduğuna kafa patlatmak için, bu tür röportajlar, acı yaşayan çocuk ya da yetişkin herkesle yapılmalı. Hiç bir röportaj, acı veren olayın kendisi kadar acıtmaz insanı...
__________________
Bu güzel ülkede elbette özgürlük türküleri söylenecektir. Ve yine kardeşçe paylaşım olacaktır. Görsek de, görmesek de... H. |
|
24.10.2013, 08:32 | #9 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Babamın Katillerini Biliyorum
Sevgili CadII
__________________
Tanrılar, erkeklerin ''balıkta'' geçirdiği zamanı ömründen saymaz. (Babil Atasözü) |
24.10.2013, 11:11 | #10 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Babamın Katillerini Biliyorum
Ahmet Taner Kışlalı suikastını gerçekleştirenler, Uğur Mumcu'yu öldürenler tarafından yapıldı. Derin devletin desteklediği hizbullah'ın işidir bu.. Bugün bu iki gazetecinin failleri bulunamıyorsa devletin sayesindedir. Kara kitaplar açılmadıkça da bulunması zaten imkansız..
Öldürülmeseydi bugün kemalist akımın geçmişe saplanmasından kurtarabilecek gazetecilerden biriydi. Kemalist reformcu bir çizgisi vardı.
__________________
Never fade away... |
5 Üyemiz Heliosaga'in Mesajına Teşekkür Etti. |
Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz |
Etiketler |
babamın, biliyorum, katillerini, kızı, olduğunu, olmak |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
Önemli Uyarı | |
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz. |