Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Kültür | Sanat | Edebiyat > Vitrindeki Kitaplar

Vitrindeki Kitaplar Kitap tanıtımları


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 03.12.2011, 18:29   #1
Çevrimdışı
Feriya
Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Anatolya Efsaneleri - Serhan Vural



Arka Kapak

"Yeni Töre"nin birinci yasası,
Hiçbir inanç, hiçbir tanrı hayatın kendisi kadar önemli değildir. Tek bir hayatın var ve bunu en iyi biçimde değerlendirmelisin. Çünkü hayat son bulduğunda geriye kalan toz ve topraktır.'

Karanlık Çağ'ın Sonu…
Tolya Ana'nın günlüklerinden...


Ak Ana'nın, cadıların ve büyücülerin diyarıdır Anatolya…
Tanrıların yeryüzünde yürüdüğü, kehanetlerin dilden dile dolaştığı, büyülü yaratıkların yaşadığı topraklardır.

Anatolya ölümcül bir hastalığın pençesi altına düşmüştür. Alacakaranlık Kardeşliği isimli bir topluluk bu hastalığı iyileştirdiklerini söyleyerek kendilerine yandaş toplamaktadırlar, ancak gerçek arzuları görünenden daha karanlıktır.

Yobaz bir tarikatın çatısı altında çocukluğundan beri hapis kalan güzeller güzeli Sahire Peri Hatun, kardeşinden aldığı mektupla Unutulmuş Diyar'a kaçar. Alacakaranlık burada da ağlarını örmeye başlamıştır. Diyarın koruyucusu Baş Kızıl Cadı Bilge Hatun ve onun oğlu Serkis ile tanışınca hayatı sonsuza kadar değişecektir.


Kişisel yorumum:

İnsanlığın inançları ne amaçla kullanabildiğini, bir inanca körü körüne bağlanmanın hayatları ne kadar kolay yok edebildiğini gösteriyor.

Anlatım çok akıcı. Karakterleri çok canlı. Süper bir senaryo. Fantastik bir öyküde Türkçe isimler, unvanlar kullanılmış olması da cabası. Hiç yabancılık çektirmiyor.

Hikayedeki Alacakaranlık Kardeşliği adlı grup kendi tanrıları olan Aziler'e inanmanın tek doğru yol olduğunu söylüyorlar. Tek haklı yolun bu olduğuna kanaat getirmişler ve bu inancı benimsetmek için bir hastalığı kullanıyorlar.

Dini benimsemeyen insanları öldürüyorlar. Kendi inançlarına göre bunu yapmak hakları.

Bu romana yobazlık karşıtı bir yapıt diyebilirsiniz kısaca. Yazarı düşman bile edinebilir. Çünkü öykünün temelinde inanç değil, sadece hayat önemlidir diyor. Türkiye'deki hatta dünyadaki birçok insan için inanç ve din, hayattan daha önemli. Biraz ateist bir yaklaşım sergiliyor gibi görünüyor. Ama bence değil. Sadece tek bir hayatın var, bunu iyi yaşamaya bak diyor kısacası.

Ama ben fantastik bir romanda böyle bir yaklaşımı çok beğendim. Hiç beklemiyordum böyle bir şeyi açıkçası.
__________________
Forum Gerçek Türkiyeli'nin Resmi Forumu
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Feriya'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 06.12.2011, 22:48   #2
Çevrimdışı
Türkü
...> Ata'm İzindeyiz <...

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Anatolya Efsaneleri - Serhan Vural

Gizemli bir kitaba benziyor önerinizi dikkate alıp en kısa zamanda okuyacağım.

Teşekkür ederim.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Türkü'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 09.12.2011, 12:02   #3
Çevrimdışı
Feriya
Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Anatolya Efsaneleri - Serhan Vural

İnternette bulduğum kitap özeti...

Kitap özeti:

Anatolya Ulu Dünya'nın güneyinde yer alan anakaradır. Adını insanlığın Ak Ana diye isimlendirdiği, Tolya Hatun'dan almıştır. Binlerce yıl önce insanlık tanrıların zulmü altında yaşamış, hayatları sefalet ve yokluk içinde, büyünün emri altında ezilerek geçmiştir. Tanrıların hükmü olan Kadim Töre yaşamı neredeyse yok etmiştir. Tolya Ana bu deli tanrılara baş kaldırarak onların yıkımını sağlamış ve Yeni Töre'yi kurmuştur.

İşte bu topraklardaki en büyük imparatorluk olan Medrece'nin imparatoru öldürülür. Burada Alacakaranlık Kardeşliği adlı dindar bir topluluk mutlak hakimiyet sağlar. Aziler dedikleri tanrıların inancını yaymaya çalışıyorlardır.

Ölümcül bir hastalık olan Ateş Vebası'nı Ak Su dedikleri bir ilaçla iyileştirdiklerini söyleyerek yavaş yavaş her yeri ele geçirmektedirler. Çünkü ilacı içen insanlar sadece iyileşmiyorlar, aynı zamanda köle oluyorlardır. Ak Su'yu kabul etmeyen insanları ise doğruluğa gönüllü olmadıkları için yok ederler. Kadın, çocuk demeden herkesi katlederler. Çünkü inançları bunu haklı kılıyordur. Kendilerine göre doğrunun ve haklının tarafında olanlar onlardır. Kendilerini tanrıların habericisi olarak görürler ve günahın olmadığı bir dünyada Aziler'e inanmayan iblis tohumlarının işi yoktur. Zira Aziler'e inanmayan hiç kimse masum değildir.

Sahire Peri Hatun Akdes Tarikatı'nın Ay adası mabedinde diğer sahirelerle birlikte yaşamaktadır. Kuzeydeki Alacakaranlık tehlikesinden haberdardır. Tarikat, Ak Ana'nın bir tanrı olduğuna inanıyordur.

Peri aslında bir cadıdır, ancak çocukluğundan beri onu kudsiler yetiştirmiştir, onların yalanlarıyla büyümüştür. Peri'ye damarlarındaki kanın kirli olduğunu ve Araf iblislerinin daima onu ele geçirmek için hazırda beklediğini, çünkü cadıların Araf'ın Efendisi tarafından dünyaya gönderildiğini anlatmışlardır. Öğretilerine göre cadıların hepsi ölümün yani Araf'ın hizmetkarlarıdır, ruhu olmayan canavarlardır. Genç kadın bu yüzden ona verdikleri Akdes Otu'nu yiyerek büyür, bu şekilde cadısal güçlerinden yani kötülükten kurtulmuştur. Ak Ana'nın lütfuna sahip olduğu için sahire olarak yetiştirilmiştir.

Bir gün varlığından bile haberinin olmadığı kız kardeşi, ondan mektupla yardım ister. Unutulmuş Diyar'da olduğunu yazmıştır. Bu topraklar çok gizemlidir, zira Unutulmuş Diyar Tarikat'ın hüküm koyucuları kudsiler tarafından sahirelere yasaklanmıştır. Genç kadın kuzeydeki Alacakaranlık'ın Unutulmuş Diyar'ı da ele geçirmesinden korktuğu için bu diyarın hünkarını uyarmak ister. Bu sırada kardeşini de bulacaktır. Ancak kudsiler buna izin vermediği için mabetten kaçar.

Serkis Unutulmuş Diyar'daki sınır kasabası Merki'de amcasıyla birlikte yaşamaktadır. Serkis Ak Ana'nın gerçek öğretileri ile büyümüştür. Yani hiçbir inancın, hatta Ak Ana'nın bile onun için hayat kadar değerli olmadığını, ona yol gösterebilecek tek şeyin mantık olduğunu düşünmektedir. Annesi Unutulmuş Diyar'ın koruyucusu olan Bilge Hatun'dur, aynı zamanda Güney'in Baş Kızıl Cadısı'dır. Annesi Melis Cadı, bir oğlu olduğu gerçeğini herkesten saklamıştır, sadece Serkis ve amcası bu sırrı biliyorlardır. Zira Serkis bir cadı oğludur, yani bir royadır. Binlerce yıl boyunca cadı oğlu doğmamıştır. (Royanın ne anlama geldiğini kitapta öğrenirsiniz.)

Peri Serkis'le karşılaştıktan sonra Alacakaranlık Kardeşliği Merki kasabasına gelir. Serkis'e Ak Su'yu zorla içirmeye kalkarlar.
__________________
Forum Gerçek Türkiyeli'nin Resmi Forumu
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Feriya'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 05.02.2012, 19:23   #4
Çevrimdışı
Feriya
Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart

Yazarın sayfasından alıntı:

“Hepiniz gönüllü olarak Ak Su içeceksiniz,” diye bağırdı sesini duyurabilmek için. “Size yarın akşama kadar süre veriyorum. O zamana kadar bunu içmekte gönüllü olacaksınız, yoksa hepiniz doğduğunuz güne lanetler okuyacaksınız. Hızlı bir ölüm bahşetmeyeceğimizi de bilin. Şimdi gideceğim ama önce...” -Serkis’e döndü ve sesi tıslamaya dönüştü- “Bu kâfir ve küstah herif Ak Su’yu tadacak ve imana gelecek.”

Serkis bir aşağılama ve acıma ifadesiyle ona baktı. “Tanrıların bunu mu yaptırıyor sana büyücü? Masum insanları tehdit ederek mi onları dinine çeviriyorsun? Zorbalıkla mı?”

Vaiz senelerin biriktirdiği kinini kusar misali konuştu. “Aziler’e inanmayan hiç kimse masum değildir. Hilkat Kitabı’nda der ki: Yaşam ve ölüm, iyilik ve kötülük, aydınlık ve karanlık, merhamet ve intikam... Bu uçurumların yaratıldığı gün Aziler yeniden dirildi. Fakat doğru yoldan saptıranların nefret tohumları, kendilerinin de sürgün edildiği Araf’ın en karanlık köşelerine serpilmişti. Bu yüzden doğruluğa gönüllü olmayanlar yok edilmelidir zira onlar bu tohumların beslenip yeşermesine sebep olurlar. Dokundukları her şeyi zehirleyerek ölüm, karanlık ve sefalet getirirler. Kurbanlarının ruhları hiçbir zaman huzur bulamaz. Ama uyanın artık çünkü son yaklaşıyor. Sizi ancak Aziler ve Ak Su kurtaracak.”

Genç adam yılmadı.

“İman dediğin şey zorbalıkla olmaz. İnsan ya inanır, ya da inanmaz.”
Kasaba sakinlerinden onaylama sesleri yükseldi.

“Aziler’in düşmanları hepimizi doğru yoldan saptırmak için amansızca saldıracaklardır, aynı şekilde biz de bize verilmiş bütün güçle saldırmalıyız. Zira Aziler’in büyüklüğü ve gücü inkâr edilemez. Büyük Aydınlanma’yı ve Aziler’in bahşettiği ebedi mutlu hayatı ancak yüreklerinde Araf’ı ve Efendisi’ni barındıranlar reddedebilir.”

Genç adam tek eliyle gözkapaklarına masaj yaparak başını önüne eğdi. “Bir şeyi içmek neyi değiştirecek?”

Vaiz pis bir sırıtmayla “İçince anlayacaksın kâfir,” dedi.

“Peki, ver şunu bana!” Serkis kızgınlıkla, şişeyi adamın elinden koparırcasına aldı. “Gönüllüyüm.”

Peri birden gözyaşlarına boğuldu. Onun da aynı kadere mahkûm olmasını istemiyordu. Eğer o esrarengiz gölün yanında karşılaştıkları zaman ona inansaydı, bütün bu olanlara engel olabilirdi. Ama şimdi bunu nasıl durdurabilirdi ki?

Serkis şişenin mantarını çekti. Önce çevresindeki kalabalığa, sonra vaize doğru baktı. Genç adam teslim olurcasına başını önüne eğdi. Son bir alay ifadesiyle vaize sırıttı ancak adam buna ilgisiz kaldı. Şişeyi kadeh kaldırırcasına kalabalığa doğru tuttu. “Hadi sağlığınıza canlar,” dedi. Sonra başını geriye atarak dudaklarına götürdüğü şişeyi tek dikişte bitirdi.

Peri parmaklarıyla yanaklarına düşen gözyaşlarını sildi, artık yapabileceği hiçbir şey yoktu. Tanımaya fırsat bulamadığı bu genç adam sonsuza dek kaybolmuştu.

Vaiz bir zafer edasıyla kalabalığa döndü, kollarını onları kucaklarcasına açtı. Kendince haklı gururunun mutluluğunu onlarla paylaşıyordu.

“İşte şimdi bir kâfirin nasıl tövbe ettiğine şahit olacaksınız. İşte şimdi Aziler yani Yüce Kızagan, Erlik’Han ve Mergen’in gerçek gücünü göreceksiniz. Bir kâfiri nasıl aydınlatacak anlayacaksınız.”

Posta Gazetesi 4 Şubat...

__________________
Forum Gerçek Türkiyeli'nin Resmi Forumu
  Alıntı ile Cevapla
Feriya'in Mesajına Teşekkür Etti
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
anatolya, efsaneleri, serhan, vural


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:37.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.