Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Görsel ve İşitsel Sanat Yapıtları > Resim | Fotoğraf | Heykel > Yabancı Ressamların Biyografileri

Yabancı Ressamların Biyografileri Yabancı ressamların biyografi ve eserlerinden örnekler


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 13.05.2011, 23:33   #1
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Hilaire-Germain-Edgar Degas (1834 - 1917) | Fransız Ressam

Edgar Degas
(1834 - 1917)

Otoportresi (1855) Musée d'Orsay - Paris




Edgar Degas (19 Temmuz 1834 – 27 Eylül 1917), tam adı Hilaire-Germain-Edgar Degas olan, Fransız ressam, heykeltıraş ve çizer. İzlenimcilik akımının kurucularından biri kabul edilse de ressam bu terimi reddedip gerçekçi olarak tanınmayı tercih ettiğini açıklamıştır. Tekniği başarılı bir ressam olan Degas, daha çok dans temalı resimleri ile tanındı. Çalışmalarının yarısından fazlası dansçılarla ilgiliydi. Bu çalışmaları aynı zamanda onun hareketin betimlemesindeki ustalığını gösteriyordu. Dans kadar at yarışları ve çıplak kadınlar çizmekte de başarılıydı. Portreleri de sanat tarihinin en başarılarından kabul edilir.


Dans Sınıfı (1874)
Tuval üzerine yağlıboya - Musée d'Orsay (Paris)





Degas, kariyerinin başlarında tarihi temalar işleyen bir ressam olmayı istedi. Bu sebeple titiz bir akademik eğitim aldı ve klasik sanat üzerine çalıştı. Otuzlarının başlarına geldiğinde kararını değiştirdi. Böylece çağdaş konuları geleneksel metodlarla resmeden, modern yaşamın klasik ressamı haline geldi.


  • Gençlik Yılları
Degas, Célestine Musson De Gas ve Augustin De Gas'nın en büyük çocukları olarak Paris'te dünyaya geldi. Babası bankacıydı. Ressamın ailesi varlıklı sayılırdı. 11 yaşında Lycée Louis-le-Grand'e başlayan Degas, 1853 yılında edebiyat dalında derece alarak mezun oldu.

Ressam çok küçük yaşlarda resme başladı. On sekiz yaşına geldiğinde evindeki bir odayı stüdyoya çevirdi ve Louvre'daki eserlerin kopyaları üzerine çalıştı. Fakat babası, onun hukuk okumasını istiyordu. Kasım 1853'te Paris'teki Hukuk Fakültesi'ne kaydını yaptırdı. Ancak derslerinden geçmek için hiçbir çaba sarfetmiyordu. 1855 yılında Degas çok saygı duyduğu Jean Auguste Dominique Ingres ile tanıştı. Ingres ona "Çizgiler çiz genç adam. Pek çok çizgi." tavsiyesinde bulundu. Aynı yılın Nisan ayında Degas, Ecole des Beaux-Arts'a (Güzel Sanatlar Okulu) kabul edildi. Orada Louis Lamothe ile birlikte çalıştı ve Ingres'nin tarzını takip etti. Temmuz 1856'da İtalya'yı ziyaret etti ve bu ülkede üç sene kaldı. O yıllar boyunca Michelangelo, Raphael, Titian ve Rönesans'ın diğer ressamlarının resimlerini kopyaladı. Akademik ve klasik sanat tekniklerini çalıştı ve bu konularda tecrübe kazandı.


  • Sanat Kariyeri

Büyükbabası Hilaire'inin Portresi (1857)
Musée d'Orsay - Paris



1859 yılında İtalya'dan döndükten sonra Louvre'daki resimleri kopyalamaya devam etti. Orta yaşlarına kadar coşkulu bir kopyalayıcıydı.1860'ların başında çocukluk arkadaşı Paul Valpinçon'u Normandiya'da ziyaret etti. Bu ziyaret sırasında at resimleri çizmeye başladı. 1865 yılında ilk defa Paris Salonu'nda bir eseri sergilendi. Jüri, Scene of War in the Middle Ages isimli tablosunu seçmişti. Bu tablo sergide çok fazla ilgi çekmedi. Gelecek beş sene boyunca Paris Salonu'na resimleri kabul edildi. Fakat Degas daha fazla tarihi resim çizmek istemiyordu. 1866 yılında çizdiği "Jokeyin Düşüşü" artık daha çağdaş konulara eğileceğinin işareti gibiydi. Sanatındaki bu değişikliğin esin kaynaklarından biri de 1864 yılında Louvre'da resim kopyalama çalışması yaparken tanıştığı Édouard Manet idi.



Danscının Giyinme Odası (1878)
Musée d'Orsay
- Paris



1870 yılında Fransa-Prusya Savaşı çıktı. Degas da askere çağrılmıştı. Paris'i savunmak ona resim yapmak için çok az zaman bırakıyordu. Silah talimi sırasında gözlerinde bir sakatlık olduğu ortaya çıktı. Hayatının geri kalan kısmında da gözlerindeki problemler kalıcı oldu ve ressamı endişelendirdi.




New Orleans Pamuk Borsası (1873)
Musee des Beaux-Arts
- Pau - ABD


Savaştan sonra, 1872 yılında, Degas, erkek kardeşi René ve bazı akrabalarının yaşadığı New Orleans'a gitti ve orada uzun süre kaldı. Esplanade Bulvarı'nda yaşadığı süre boyunca pek çok esere imza attı. Bunların arasında aile üyelerinin portreleri de vardı. Ressamın New Orleans'ta çizdiği resimlerden biri de "New Orleans Pamuk Borsası" idi. Bu eser, Fransa'da büyük ilgiyle karşılandı ve yaşadığı süre boyunca bir müze tarafından satın alınan tek tablosu oldu.




Dilenci Kadın (1857)
Şehir Müzesi ve Sanat Galerisi
- Burmingham (İngiltere)


Degas, Paris'e 1873 yılında döndü. Bir sonraki sene babasını kaybetti. Mülklerin paylaşımı sırasında Degas'nın erkek kardeşi René'nin büyük miktarda iş borcunun olduğu ortaya çıktı. Ailenin ismini koruyabilmek için Edgar Degas'nın evini ve kendisine miras kalan sanat koleksiyonunu satması gerekti. Böylece ressam bir anda kendini gelir elde etmek için sanatsal çalışmalarını satmak zorunda buldu. Paris Salonu'nun büyülü ortamından çıkmak zorunda kalan Degas, kendini bir grup genç ressamla bağımsız sergiler açarken buldu. İzlenimci sergiler olarak adlandırılacak sergilerin ilki 1874 yılında açıldı. İzlenimciler, 1886 yılına kadar yedi sergi daha açtılar. Degas, bu organizasyonların düzenlenmesinde aktif rol alıyor ve çalışmalarını sergiliyordu. Fakat aslında gruptaki diğer ressamlarla ortak özelliği yoktu. Hatta onların dışarıda resim yapmasını alaya alıyordu.



Kardeşi Marguerite Portresi (1858-1860)
Musée d'Orsay - Paris


Sosyal konulardaki muhafazakarlığı yüzünden sergilerin yarattığı skandaldan ve beraber çalıştığı ressamların yaptığı reklamdan tiksiniyordu. Basının kendilerine yakıştırdığı ve popülerleştirdiği "İzlenimci" tanımını reddediyordu. Jean-Louis Forain ve Jean-François Raffaëlli gibi gelenekselci ressamların da bu sergilerde eserlerinin sergilenmesi konusunda ısrar ediyordu.




Monsieur ve Madame Morbilli Edmondo Potresi (1865)
MA - Müzesi Boston Güzel Sanatlar Müzesi - ABD


Eserlerinin satışından kazandığı paralarla finansal durumunu düzelttikten sonra, saygı duyduğu ressamların resimlerini tutkuyla toplamaya başladı. Bu ressamlar arasında eski ustalardan El Greco ve çağdaşlardan Manet, Camille Pissarro, Paul Cézanne, Paul Gauguin ve Van Gogh yer alıyordu. Üç ressamı ise idolleştirmişti: Ingres, Delacroix, ve Honoré Daumier. Bu ressamların eserleri koleksiyonun önemli parçalarıydı.



Ölü Tilki (1861-1864)
Musée des Beaux
-Arts - Rouen


1880'lerin sonunda Degas fotoğrafa da ilgi duymaya başladı. Birçok arkadaşının fotoğraflarını çekti. Bunlar arasında Renoir ve Mallarmê de vardı. Ayrıca dansçıların ve çıplakların da bol miktarda fotoğrafını çekerek bunları resimlerinde ve çizimlerinde kullandı.



Banyodaki Kadın (1886)
Hill-Stead Müzesi - Farmington



Yıllar geçtikçe Degas daha da içine kapanıyor ve çevresinden uzaklaşıyordu. Bu içe kapanmada bir ressamın özel hayatı olamayacağı düşüncesinin rolü vardı. Dreyfus Davası tartışması onun Yahudi karşıtı eğilimlerini ortaya çıkardı ve Yahudi arkadaşları ile arası bozuldu. Hayatının daha sonraki kısmında ressam bu kayıplar yüzünden pişmanlık duyacaktı.



Oturan Danscı (1878-80)
Nerede Olduğu Bilinmiyor



1907 yılının sonlarında heykele ilgi duymaya başladı ve 1910'ların sonuna kadar heykelle ilgilendi. 1912'de ise bu ilgisine tamamen son verdi. Hiç evlenmeyen ressam hayatının son dönemlerini neredeyse kör, rahatsız bir şekilde Paris'in sokaklarını dolaşarak geçirdi. Bütün yakın arkadaşlarından uzakta üzgün ve yalnız geçirdiği yıllardan sonra 1917 yılında vefat etti.



  Alıntı ile Cevapla
12 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 12.06.2011, 11:34   #2
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Edgar Degas (1834 - 1917)

  • Tarzı

Otoportre (1863)
Museu Calouste Gulbenkian
- Lizbon




Degas çoğunlukla izlenimci olarak tanımlandı. Bu tanımlama anlaşılabilirdi fakat ressam için uygun değildi. İzlenimcilik, 1860'lar ve 1870'ler arasında Gerçekçilik akımının bir parçası olarak doğmuştu. İzlenimciler, dünyanın gerçeklerini parlak, göz kamaştırıcı renkler kullanarak, ışığın etkilerine konsantre olarak ve manzaraları doğrudan çizerek göstermeye çalışıyorlardı.


Teknik olarak, Degas, izlenimcilerden, sanat tarihçisi Frederick Hartt'ın dediğine göre "İzlenimcilerin renk parçalarını uygulamayarak" ayrılıyordu. Ayrıca, açık havada resim yapmayı reddediyordu. Bir başka sanat tarihçisi Carol Armstrong ise "Sergileri gezen eleştirmenlere göre o bir anti-izlenimciydi" dedi. Degas ise bu konuda "Hiçbir sanat benimkinden daha anlık olamaz." demişti. Bütün bunlara rağmen başka sanat hareketleri ile karşılaştırıldığında en çok İzlenimci olarak tanımlanabildi. Paris hayatından manzaralar yansıttğı eserleri, renk ve şekille olan tecrübeleri, Mary Cassatt ve Manet gibi izlenimcilerle olan dostluğu onu izlenimci harekete yaklaştırıyordu.



Start Öncesi Jockeyler (1862)
Musée d'Orsay - Paris



Degas'nın stilinde onun eski ustalar Jean Auguste Dominique Ingres ve Eugène Delacroix'e olan derin saygısı görünebiliyordu. Ayrıca, Japon sanatına çok meraklıydı ve koleksiyonunu yapıyordu. Japon resim sanatının kompozisyon kurallarından etkilendi. Atları ve dansçıları çizmesiyle meşhur olsa da "Geç Spartalılar" gibi tarihi resimleri de çok başarılıydı.




Bellelli Ailesi (1858-1867)
Musée d'Orsay - Paris


Gençlik döneminde kişilerin ve grupların portrelerini çizdi. Bunun bir örneği Bellelli Ailesi idi (1858-1860). Bu tabloda ressam, halası, onun kocası ve çocuklarının psikolojik durumlarını da başarıyla yansıtan portrelerini yapmıştı. Bu resimde ve daha sonra çizeceği pek çok resimde, Degas, kadınlar ile erkekler arasındaki gerilimi yansıtacaktı.


Kadın Şapkacısı (1885)
Chicago Sanat Enstitüsü
- Şikago




1860'ların sonuna doğru Degas, tarzını, tarihi resimlerden modern yaşama ait orijinal gözlemlere kaydırdı. Atlar ve jokeylerin çizimi ressama çağdaş bir bağlamda çizme şansı veriyordu. Ressam, çalışan kadınları, kadın şapkacılarını ve çamaşırhaneleri resmetmeye başladı. 1868 yılında, Paris Salonu'nda Mlle. Fiocre in the Ballet La Source isimli tablosu sergilendi. Bu tablo, dansçıları çizdiği ilk eseriydi.



Absent İçenler (1875-1876)
Musée d'Orsay - Paris




Bu tabloyu izleyen pek çok resimde dansçıları sahne arkasında ya da provada çizdi. Bu resimlerde, dansçıların işlerini yapan profesyoneller olduğunu özellikle vurguluyordu. Degas, kafe hayatlarını da resmetti. Absent İçenler isimli tablosu buna örnektir. Diğer ressamları da mitolojik ya da tarihi tablolar yapmak yerine gerçek hayatı çizmeleri konusunda destekliyordu. Yaptığı birkaç edebi sahneyi konu alan eserlerde bile modern tavrından taviz vermedi. Mesela, İçeride (Tecavüz olarak da bilinir) isimli tablosunda Emile Zola'nın Thérèse Raquin isimli romanından bir sahne çizdiği söylenir.




Tecavüz (1869)
Philadelphia Sanat Müzesi - Philadelphia



Degas'nın değindiği konular değiştikçe tekniği de değişti. Alman resimlerini anımsatan koyu renkler yerine parlak renkler ve koyu fırça darbeleri kullanmaya başladı. Concorde Meydanı gibi tablolar enstantane resimleriydi, izleyende zaman o anda dondurulmuş hissi uyandırıyordu. Renklerinde, fırça kullanımında ve kompozisyonundaki değişiklikler, izlenimci hareketin ve modern fotoğrafçılığın Degas üzerindeki etkisini gösterir.



Operanın Orkestrası (1868-1869)
Musée d'Orsay
- Paris



Portrelerle günlük hayat resimlerini birleştiren Degas, fagot çalan arkadaşı Désiré Dihau'yu Operanın Orkestrası isimli resimde ondört müzisyenle birlikte çizdi (1868-1869). Resmi çizenin dinleyicilerden biri olduğu izlenimini uyandıran bu tabloada müzisyenlerin üst tarafında dansçıların sadece bacakları görünüyordu. Sanat tarihçisi Charles Stuckey, ancak Degas'nın sahnedeki hareketi rastgele bir izleyicinin gözlerinden gösterebileceğini ve bunun kelimenin tam anlamıyla izlenimci bir tavır olduğunu söyledi.



Dansçı (1874)
Krebs Otto Koleksiyonu
- Hermitage - St Petersburg




Degas'nın olgunluk dönemindeki tarzı dikkat çeken bir şekilde bitmemiş parçalardan ayırt edilebilir. Ressam bu bitirememe halini gözlerinin bozuk olmasına bağlıyordu. Stuckey ise bu durumu: "Yetersiz bir bakış açısına sahip insanlar için resimleri infaz edildi." diye açıkladı. Sanatçının bu yaptığının bir tercih olduğunu açıklarken öne sürdüğü sebeplerden biri de "yüzlerce şeye başlayıp hiçbirini bitirememek" oldu.


  Alıntı ile Cevapla
11 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 12.06.2011, 11:36   #3
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Edgar Degas (1834 - 1917)



Ütü Yapan Kadın (1884-1886)
Musée d'Orsay - Paris



Portreye duyduğu ilgi onun kişilerin sosyal itibarlarına, fizyonomilerine, tavırlarına, kıyafetlerine ve diğer niteliklerine dikkat etmesine ve bu konular üzerinde çalışmasına sebep oldu. 1879 yılında Stok Borsasından Portreler isimli bir çalışma yaptı. Bu eserinde bir grup Yahudi iş adamını resmetti. Bu resim onun Yahudi düşmanlığının kanıtlarını da içinde barındırıyor gibiydi. Dansçıları ya da çamaşırhane çalışanlarını çizerken bu insanların sadece kıyafetlerini ya da hareketlerini değil mesleklerini ve vücud tiplerini de ortaya çıkarıyordu. Balerinleri atletik bir fiziksel görünüme sahiptiler öte yandan çamaşırcılar şişman ve dayanıklı görünürdü.



The Green Singer (1884)
Metropolitan Resim Müzesi - New York





1870'lerin sonlarında Degas artık sadece geleneksel yağlı boya tablolarda değil, pastelde de çok başarılıydı. Karmaşık katlara ve dokulara uyguladığı kuru boyalar, ona etkileyici renkler elde etme konusunda bir hayli yardımcı oluyordu.

1870'lerin ortasında ise on senedir ilgilenmeyi reddettiği asitle resim oymaya döndü. Bu konuda geleneksel yolları değil, taşbaskısını ve deneysel monotiplerle denedi. Monotiplerden aldığı sonuçlardan büyülenen ressam pastelle yaptığı çalışmaları bir kere de bu metodla yaptı.



Banyodan Sonra (1884)
Hermitage - St Petersburg


Bu değişiklik Degas'nın bundan sonra eserlerinin hepsini etkiledi. Degas, kendini havluyla kurulayan, saçlarını tarayan ya da banyo yapan kadınları çizmeye başladı. ("Banyodan Sonra"'ya bakınız) Modeli çizerkenki fırça darbelerini önceye göre özgürleşti ve arka plan basitleşti.



Dört Danscı Hakkında (1899)
The National Gallery of Art - Washington



Gençliğinin titiz doğallığı şeklin soyutlanmasında artışa sebep oluyordu. Parlak teknik ressamlığı ve şekle olan tutkusu haricinde bu son dönemlerinde yarattığı eserler gençlik dönemi eserleri ile yüzeysel bir benzerlik taşıyordu. İronik olarak, hayatının son döneminde çizdiği bu resimler, izlenimciliğin altın çağı geçtikten sonra izlenimciliğin renk tekniklerini ortaya çıkaran en önemli eserler oldular.



Köpeğin Şarkısı (1875-1877) - Fransa



Tarzındaki bütün gelişmelere rağmen, Degas'nın çalışmalarının özellikleri hayatı boyunca aynı kaldı. Her zaman iç mekanları çizdi, stüdyosunda çalışmayı tercih etti ve model ya da hafızasını kullandı. Figür her zaman öncelikli konusu oldu. Çizdiği birkaç peyzajı ise hayalinden ya da hafızasının yardımıyla yarattı. Çalışmaları üzerinde çok düşünen bir ressamdı. Andrew Forge bu konuyla ilgili "hazırlanılmış, hesaplanmış, pratik yapılmış ve bölümler halinde geliştirilmiş eserler" diye yazdı. Resmi parçalara bölüyor ve bu parçaları sırayla yapıyordu. Her bir parça bütünü oluştururken, doğrusal düzenlemeleri sonsuz bir yansıma ve deneyin ürünü oluyordu.



  • Ün
14 Yaşındaki Küçük Dansçı (1879-81)
Metropolitan Sanat Müzesi - New York



Yaşamı boyunca kamuoyunun Degas'nın çalışmalarını kabulü takdir ile küçük görme arasında değişti. 1860'larda geleneksel üslupta umut vaadeden bir ressamken Paris Salonu'na kabul edilen birkaç çalışması oldu. Bu eserler Pierre Puvis de Chavannes'den ve eleştirmen Castagnary'den övgüler aldı.

Degas daha sonraları izlenimcilerle gücünü birleştirdi. Salon'un ve genel olarak halkın sert kurallarını, değer yargılarını, seçkinciliklerini reddetti. Bu da halkın ve Salon'un izlenimcilerin deneyselciliğini reddetmesi ile sonuçlandı.



14 Yaşındaki Küçük Dansçı (1879-81)
Metropolitan Sanat Müzesi - New York




Ressamın çalışmaları tartışmaya açıktı fakat çoğunun tekniği takdir edildi. 1886'da izlenimcilerin sekizinci sergisinde sergilediği çıplaklar olumlu ve övgü dolu tepkiler aldı. 14 Yaşındaki Küçük Dansçı isimli heykeli en çok tartışılan eseri oldu. Bazı eleştirmenler heykeli dehşet bir şekilde çirkin bulurken diğerleri onu güzel buldular.





Krizantem ile Kadın (1865)
Metropolitan Sanat Müzesi
- New York




Hayatının son döneminde önemli bir ressam olduğu fark edilen Degas, izlenimciliğin kurucularından biri kabul edildi. Resimleri, pastel çalışmaları, çizimleri ve heykelleri ölümünün hemen ardından müzeler tarafından keşfedildi.


Pek çok ressam Degas'dan etkilendi. Bu ressamlar arasında Jean-Louis Forain, Mary Cassatt, Walter Sickert sayılabilir. Henri de Toulouse-Lautrec ise onun en büyük hayranıydı.


  Alıntı ile Cevapla
10 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 13.06.2011, 00:23   #4
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Edgar Degas (1834 - 1917)



Concorde Meydanı (1875)
Hermitage Müzesi - St. Petersburg






Concorde Meydanı (1875)
Hermitage Müzesi - St. Petersburg (Detay-1)





Concorde Meydanı (1875)
Hermitage Müzesi - St. Petersburg (Detay-2)





Concorde Meydanı (1875)
Hermitage Müzesi - St. Petersburg (Detay-3)



  Alıntı ile Cevapla
10 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 13.06.2011, 21:14   #5
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Edgar Degas (1834 - 1917)



Breaking-In (1860)
Puşkin Güzel Sanatlar Müzesi - Moskova





Kardeşinin Portresi (1863)
Musée d'Orsay - Paris





Semiramis Building Babylon (1861)
Musée d'Orsay - Paris





New Orleans Şehrinde Acı (1865)
Musée d'Orsay - Paris





Degas ve Arkadaşı Evariste de Valernes (1865)
Musée d'Orsay - Paris





Edmondo and Thérèse Morbilli (1865)
Ulusal Sanat Galerisi - Washington



  Alıntı ile Cevapla
10 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 14.06.2011, 02:15   #6
Çevrimdışı
Duayen
Huysuz ve Tatlı Kadın

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Edgar Degas (1834 - 1917)

Başakcam,konu hazırlamadaki ustalığın her zaman takdire değer..

Yine harika bir konu hazırlamışsın tebrikler.. Ellerine yüreğine sağlık..

(Sen sadece ressamları konu al bana yeter..)
__________________
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz Duayen'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 14.06.2011, 11:57   #7
Çevrimdışı
ReaL
Deniz Sevengillerden

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Edgar Degas (1834 - 1917)

Kusursuz ve çok güzel bir konu olmuş...

Ellerine sağlık, teşekkürler Başakça...
__________________



Tüm katılımcı arkadaşların okumasını rica ediyorum... Lütfen Tıklayınız..
* * *
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz ReaL'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 19.02.2012, 23:31   #8
Çevrimdışı
Basakca
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Hilaire-Germain-Edgar Degas (1834 - 1917) | Fransız Ressam



Kırmızılı Kız (1866)
Ulusal Sanat Galerisi - Washington





Collector (1866)
The National Gallery of Art - Washington





Dans Sınıfı (1871)
Metropolitan Müzesi - New York





Plajda (1876)
Ulusal Galeri - Londra




__________________
"Ey egosu boyundan büyük insan..
Bir gün ölüp toprak olacaksın. Bir tohum filizlenecek ot olacaksın, bir öküz seni yiyecek ve atık olacaksın.. Yani hep aynı kalacaksın."

  Alıntı ile Cevapla
9 Üyemiz Basakca'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 20.02.2012, 00:00   #9
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Hilaire-Germain-Edgar Degas (1834 - 1917) | Fransız Ressam

Ellerine sağlık Başakça. İlave resimler de güzel. En çok, yıkanan kadın ile balerinler hoşuma gitti.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 20.02.2012, 11:19   #10
Çevrimdışı
Türkü
...> Ata'm İzindeyiz <...

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Hilaire-Germain-Edgar Degas (1834 - 1917) | Fransız Ressam

Ayrımsız her tablosu hoşuma gitti.

Gerçekçi ve renk seçimleri çok güzel.

Teşekkürler Başakça.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Türkü'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
1834, 1917, degas, edgar


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 19:50.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.