Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Bir Yudum İnsan > Sosyal Bilimler > Yaşamıyla İz Bırakanlar


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 12.02.2012, 21:28   #1
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Kadının, Ölen Kocasıyla Diri Diri Yakılması | Hindistan'da Sati Geleneği

Hindistan'da Sati Geleneği


Sati; Hindistan'da bazı Dini topluluklarda kadının yakılma törenine denir.

Erkeğin ölümünden sonra dul kalan kadının kocası ile birlikte yakılması, Hindistan’da hem dini inançtan hem de toplumsal baskıdan dolayı yapılıyordu. Sati'yi uygulayan kadınlar kutsal olarak kabul ediliyor, yüksek itibara sahip oluyorlardı. Geride kalan ailelerinin de toplumda saygın bir yeri oluyordu. Bu geleneğin çıkış nedeni, kadınların genellikle soylu olan eşlerinin savaşta ölmesinden sonra, düşman eline düşmemesi içindi. Bunlar kendilerini kurban eden kadınlardı. İlk başlarda bu gelenek kişisel bir fedakarlıkken, daha sonra halk tarafından da kabul görüp, uygulanmaya başlamıştı. Eşlerin yakılması kuzey Hindistandaki Rajput ve Hint Kast sistemindeki topluluklarda daha fazla görülmekteydi (günümüzde hala az da olsa uygulanmakta).



Dul Eşin Yanma Töreni


Ölen adamın bir gün içinde yakılması gerekirken, bu kısa zaman içinde dul kalan eşin de dini yönden Sati olması için yakılmak isteyip istemediğine karar vermesi gerekiyor. Dini inanca göre, dul kalan eşin bu kısa sürede kocası ile yakılması, evliliğin çok çabuk tekrar başlamasını mümkün kılıyormuş. Böylelikle ölen kadın dul olarak değil de, hala ölen kişinin eşi olarak anılıyor. Karar verildikten sonra bölgelere göre değişen farklı törenler hazırlanıyor. Bu törenlerde mutlaka bir rahip bulunması gerekiyor. Bunun yanı sıra müzisyenler, takılar, güzel kıyafetler ile hediyeler de törenin bir parçası oluyor. Ölüm yöntemi dini bakımdan meşru olan odunlar üzerinde yakılma yöntemi. Çok nadir olarakta dul eş ölen eşiyle birlikte canlı olarak gömülüyor. Eğer ki son anda kurban korkup kaçmak isterse, ya zor kullanılıyor ya da silahla öldürülüyor.


Odunlarla kaplı yer çabuk yanacak olan kumaşlarla örtüldükten sonra dul eş ölmüş kocasının kucağına oturur. Ardından oğlu ya da en yakın erkek akrabalarından biri de kumaşları ateşe verir. Eğer ki, ölüm korkusundan dolayı dul eş kaçmak isterse, üzerine büyük odun parçaları atılır, ya da uzun bambu çubukları ile vücudu bastırılır.

Yakma yöntemi bazen bölgelere göre değişik olabiliyor. Örneğin Hindistan’ın merkezinde yaygın olan yöntem; yakılacak olan yerin üzerine odunlardan ufak bir kulübe yapılıyor, dul eş içine konulup, kulübenin girişi de odunlarla kapatılıyor. Ateş yakıldıktan kısa bir süre sonra kulübe yıkılıyor ve dul eş alevler arasında kalıyor.


Güney Hindistan’da bir başka metot ise; dul eşin önüne ateşin görüntüsünden korkmasın diye bir perde çekiliyor. Diğer tarafta ateş yakılıyor. Ateşin içine dul eş ya kendi atlıyor ya da itiliyor. Atladıktan sonra da üzerine hemen tutuşabilecek malzemeler ya da büyük odun parçaları atılıyor. Dul eş ateş üzerinde bilincini kaybettikten sonra ilahiler okunuyor ve tören sona eriyor.

  Alıntı ile Cevapla
Eski 17.02.2012, 14:03   #2
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kadının Ölen Kocasıyla Diri Diri Yakılması | Hindistan'da Sati Gelen

Tarihi
En eski dul yakma geleneğinin bulguları antik çağa dayanıyor. M.Ö yaşamış olan tarihçi Didor’un raporlarına göre, Hintli bir kabile reisi olan Keteus savaş esnasında ölüyor. Ölü bedeninin yakılışı sırasında iki karısı da onunla beraber diri olarak yakılıyorlar. Başka tarihçilerin de anlatımından yola çıkarak, Antik Yunan-Roma döneminde bu tür yakılmaların daha da yaygın olduğu görülüyor. Soylu askerlerin dul eşlerinin yakılma geleneği diğer halk kesimi için yasak olduğuna dair hiçbir bulgu yok.


700 – 1100 yılları arasında Kuzey Hindistan’da, özellikle Kaşmir’de soylu ailelerin dul eşlerinin yakılması yaygın bir hale gelmişti. Hint tarihçi Kalhana’nın ‘’Rajatarangini’’ isimli eserinde, ölen adamın namussuz olan eşinin de kendini alevler arasına attığı vakalar olduğundan bahseder. Cariyelerin de kendilerini yaktıkları, hatta bu olay o kadar genişletilmiş ki, annenin, kız kardeşin, baldızın ve hizmetkarların da kendilerini ölen kişi ile yaktıkları vakalar olmuş. Tarihi eserler bu yönde pek çok değişik durumun olduğunu gösteriyor. Kazılarda bulunan anıt taşları Arkeolojik olarak bu olaya ışık tutuyor. Bulunan anıt taşları çoğunlukla evli kadını sembolize eden bilezikli olan sağ elin havaya kaldırılmış haliyle.
1820 yıllarında bir Hindu'nun ölen kocasının cesedi ile kendini yakma töreni

Ortaçağ’da da Hint’lerle ilgisi olmayan raporlara rastlanmış. Bunlar müslümanların Hindistan’ı fethetmesinden sonraki Müslüman yazarların tutanakları. 14. yüzyılda Hindistan’ı ziyaret eden berberi gezgin İbn Battuta, ünlü seyahatnamesinde dul eşlerin yakılmasından bahsediyor. Tutanaklarında, Hindistan’ın Müslüman kesiminde dul eşin yakılması için Sultandan izin alınması gerektiği, bu geleneğin Hintliler arasında övgü aldığı ve sadece dul eşin rızası ile yapıldığı (yapılmadığı takdirde dul eş sadakatsiz olarak kabul görüyordu) yazıyor.



Dul eşin kendini yakma fenomeni olarak Satimata da gösterilir. Satimata yerel bir tanrıçadır ve Rajasthan bölgesinde çok yaygındır.


Hinduizm anlayışına göre, özellikle Rajput etnik gruplarında evlenen kadın Pativrata olarak kocasına sadık olmasının yan ısıra onu kollaması gerekiyor. Bu demek oluyor ki; koca hastalandığı ve öldüğü zaman kadın görevlerini tam olarak yerine getirmemiş oluyor ve bunun sorumlusu olarak gösterilebiliyor. Kadın bu suçlamadan sıyrılmak için de Sati uygulamasını seçiyor. Böylelikle de Pativrata’dan ‘’Sativrata’’ ya geçiş yapıyor ve kocasının ardından onunla ölüme gidiyor. Ölümüyle birlikte Sativrata ''Satimata'' mertebesine yükseliyor, yani '' iyi bir anne'' mertebesine.


Dul eşlerin kendilerini yakma geleneği bugün hala, çok sık olmasa da, uygulanıyor. En bilindik olanı; 18 yaşındaki Roop Kanwar’ın ölen eşinin yakılması esnasında binlerce kişinin önünde kendini aniden ateşin üzerine atıp, yanması. Kendi isteği ile mi, yoksa buna zorlanarak mı ateşe atladığı tam olarak bilinmiyor. Bu olaydan sonra binlerce Sati taraftarı olay yerini adeta bir kutsal yer gibi ziyaret etmişlerdir. Roop’un ölümü büyük tartışmalara yol açmış, Sati geleneğinin yasağı daha da sıkılaştırılmıştır. Ne kadar yasak olsa da, yine de bu geleneği sürdürenler oluyor. 1947 – 1999 yılları arasında tahmini olarak 40 dul eşin kendini ölüme attığı, bunlardan 28’inin, hatta daha fazlasının Rajasthan’da olduğu tahmin ediliyor. Bu yıllardan sonra kayıt edilen ölümler ise şöyle: 11 Kasım 1999, kuzey Hinstan’in Satpura köyünden 55 yaşındaki Charan Shah; 18 Mayıs 2006 yılında Rari-Bujurg köyünden 35 yaşındaki Vidyawati isimli dul eş; 21 Ağustos 2006 yılında Tuslipar köyünden 40 yaşındaki Janakrani Narayan; 11 Ekim 2008 yılında Chhattisgarh şehrinden 75 yaşındaki Lalmati Verma.


Bugün Hint kanununa göre, her ne kadar çok fazla engellenemese de, dul eşlerin kendilerini dolaylı ya da kendi rızaları ile yakması yasak.

Kaynak: Tercüme bana ait
(Kaynağın tercümesini bazı yerlerde birebir olarak yapmadım, kısmen aldım)
  Alıntı ile Cevapla
Eski 17.02.2012, 14:16   #3
Çevrimdışı
Caren
Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kadının Ölen Kocasıyla Diri Diri Yakılması | Hindistan'da Sati Gelen

Saçma
__________________
  Alıntı ile Cevapla
Eski 17.02.2012, 14:20   #4
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ölen Koca İle Kadının Diri Olarak Yakılması | Hindistan'da Sati Gele

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi caren Mesajı göster
Saçma
Caren, senin sacma olarak gördügün bazi insanlarin gercegi maalesef.
  Alıntı ile Cevapla
Eski 17.02.2012, 14:25   #5
Çevrimdışı
Damon
Ne Mutlu Türk'üm Diyene
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Ölen Koca İle Kadının Diri Olarak Yakılması | Hindistan'da Sati Gele

Çok korkunç...
O zamanlar toplumsal yaşam farklıymış bu kabul, önemli birinin eşiysen, ele geçirilmemen gerekebilir ama önce öldür kendini veya birine yaptır bunu sonra cesedini atsınlar ateşe.
Cesedine dokunmalarını istemiyorsan.
Canlı canlı yanmak ne demek yaaa.
Bazı kadınlar hakikaten beyinsiz.
Bizim Milli Mücadele zamanımızda; kadınlarımızdan bazıları intihar etti, düşman askerleri tarafından tecavüze uğramamak için. Buna mantıklı derim ben. Ama bu akla hiç yatkın değil. Din uğruna yapılıyor olması da saçma. Cahillik işte, zamanımızın hastalığı değil yani sadece. Eskiçağlardan beri varmış. Peki kadın öldüğünde niye erkekler canlı canlı ateşe atlamıyor?
Cahil toplumun baskısı bu. Toplumda şerefli olma vaadi ile kandırılmış kadınlar.
  Alıntı ile Cevapla
Eski 17.02.2012, 14:30   #6
Çevrimdışı
Caren
Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Damon Mesajı göster
Çok korkunç...
O zamanlar toplumsal yaşam farklıymış bu kabul, önemli birinin eşiysen, ele geçirilmemen gerekebilir ama önce öldür kendini veya birine yaptır bunu sonra cesedini atsınlar ateşe.
Cesedine dokunmalarını istemiyorsan.
Canlı canlı yanmak ne demek yaaa.
Bazı kadınlar hakikaten beyinsiz.
Bizim Milli Mücadele zamanımızda; kadınlarımızdan bazıları intihar etti, düşman askerleri tarafından tecavüze uğramamak için. Buna mantıklı derim ben. Ama bu akla hiç yatkın değil. Din uğruna yapılıyor olması da saçma. Cahillik işte, zamanımızın hastalığı değil yani sadece. Eskiçağlardan beri varmış. Peki kadın öldüğünde niye erkekler canlı canlı ateşe atlamıyor?
Cahil toplumun baskısı bu. Toplumda şerefli olma vaadi ile kandırılmış kadınlar.


Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi LaLe Mesajı göster
Caren, senin sacma olarak gördügün bazi insanlarin gercegi maalesef.
Bunu biliyorum.Ancak dul olanları yakmaları çok saçma ve korkunç
__________________
  Alıntı ile Cevapla
19 Üyemiz Caren'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 17.02.2012, 15:30   #7
Çevrimdışı
Öykü
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kadının, Ölen Kocasıyla Diri Diri Yakılması | Hindistan'da Sati Gele

Olmaz olsun, böyle gelenekler. Okurken bile ürktüm iyimi.
  Alıntı ile Cevapla
Eski 17.02.2012, 15:43   #8
Çevrimiçi
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kadının, Ölen Kocasıyla Diri Diri Yakılması | Hindistan'da Sati Gele

Korkunç bir gelenek, kanım dondu okurken. Ve hala, az da olsa bugün de devam etmesi ilkellik.
İyi ki de yasaklanmış şimdi. Erkeğine bağlılık, dış tehlikelerden korunmak için çare bu mudur

Geçmişimizde, buna benzer vahşi geleneklerimiz yokmuş bari. Herşeye rağmen iyi yerde yaşıyoruz

Acı bir teşekkür LaLe.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
Eski 17.02.2012, 15:57   #9
Çevrimdışı
Türkü
...> Ata'm İzindeyiz <...

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kadının, Ölen Kocasıyla Diri Diri Yakılması | Hindistan'da Sati Gele

Kan donduran, cinsiyet ayrımı yapan, ilkel bir gelenek.

İyi anne mertebesine yükseliyorlarmış bumudur annelik kavramı anlamadım. Bu nasıl bir ayrımdır ki böyle adamlar öldüğünden kadınlardan biliniyor. Peki kadınlar adamlardan önce ölmüş olsa nasıl bir gelenek uygularlardı acaba.

Acımasızca ama tüm bunlar gerçek.

Teşekkürler Lale,çok az kişi tarafından bilinen bilgileri gün yüzüne çıkarmışsın.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
Eski 17.02.2012, 18:46   #10
Çevrimdışı
Rukia
« En Akıllı Bızdık »

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Kadının, Ölen Kocasıyla Diri Diri Yakılması | Hindistan'da Sati Gele

Gerçekten inanamıyorum. Nasıl bir gelenektir bu. Kadının resmen ölüme itilmesi.
o intihar eden kadınlar gerçekten yakılmak, ölmek istiyorlarmıydı acaba? Kim diri diri yakılmak ister ki. Toplumun en acı dayanağı olsa gerek.

Eğer ölmezsen sadakatsizsin ya ölürsen? Ölürsen sadakatli olup cemale mi eriyorsun. Çok acıyorum çok. Bir kadının hayatını resmen eşine bağlamışlar. Bu gelenek töre geleneklerinin bile kat kat üstünde, acımasız.

En korkutucu tarafı ise hala yaşanıyor olması. Bu da gösteriyorki gerçekten yerleşmiş bir gelenek. Hangi çağdayız neler yaşıyoruz.

Çocukların kendileri yakıyormuş anne babasını. Düşünmesi bile çok ürkütücü. Kadın her dönemde ezilmeye mahkum malesef.Üzücü hem de çok...

Lale paylaşımın için çok çok teşekkürler. Emeklerin için de Bilmedğim belki de sen buraya yazmasan hayatım boyunca haberimin olmayacağı bir şeyi göstermiş oldun.
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
ateşin, diri, diri yakılması, dul kadın, dul kadının, geleneği, hinduizm, korku, odunlar, ölüm, sati, tören, yakma, yakılması


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 01:52.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.