Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Türkiye ve Dünyadan Haberler > Ülkemiz ve Dünya Gündemi > Yılmaz Özdil


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 10.01.2019, 13:17   #1
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Bir Bira… | Yılmaz Özdil


Bir Bira…



Halk Arenası'nı izleyenler bilir…
Türkiye'nin, gençliğini yaşamamış tipler tarafından yönetildiğini, kendileri yaşamadığı için başkalarının da yaşamasını istemediklerini, bu nedenle özellikle gençlerin cendereye sokulduğunu anlattım.
Akp'nin belediyeler marifetiyle insanların yaşam biçimlerine müdahale ettiğini, mesela Kayseri'de alt tarafı bir bira içmek için Erciyes'e çıkmak zorunda kalındığını, alt tarafı bir bira için Kapadokya'ya gitmek zorunda kalındığını anlattım,
“Bütün kalbimle söylüyorum, en küçük bir kinaye yok, asrın liderimiz bir bira içmiş olsaydı, bugün çok daha iyi bir Türkiye olurdu, çünkü, bunu kötü alışkanlık veya alkol manasında söylemiyorum, bunu yaptığında kötü bir şey olmadığını görmüş olurdu” dedim.



Asrın liderimiz dün Tbmm'de bağırdı.
“Cumhurbaşkanını bira içmeye zorlamak faşistliğin dik alasıdır” dedi.



Sümerler faşistti demek ki.
Birayı onlar icat etti.
Kil tabletler üzerine çivi yazısıyla kaleme alınan Gılgamış Destanı'nda bira anlatılıyor, bira içenin ruhunun sakinleştiği, kalbinin neşe dolduğu, yüzünün ışıldadığı anlatılıyor, milattan önce iki bin yılı!
Louvre Müzesi'ni gezenler, Sümerlere ait kil tabletleri görmüştür mutlaka, işte o tabletlerde Sümerlerin bira yapım tekniği anlatılıyor.
Ekmekle birlikte en önemli besin kaynağıydı, aşçılar ve bira yapımcıları askerlikten muaf tutuluyordu, önemini düşün gari.
Hammurabi Kanunları'nda bira var.
“Bira için fahiş fiyat isteyen satıcının suda boğdurularak cezalandırılacağı” anlatılıyor, kafana göre zam yapamıyordun yani.
Yunanlar, birayı ilk kez Anadolu'daki Frigler'den öğrendi.
Avrupa kıtası birayı bizim topraklardan sonra içebildi.
Osmanlı'da biranın tarihi boza'nın tarihidir desek, pek yanlış olmaz… Dördüncü Murat'ın meşhur yasakları döneminde “boza satıyoruz” ayaklarıyla bildiğin birahane işletiliyordu. Bozacının şahidi şıracı derler ama, aynı zamanda biracının şahidi de bozacıydı!
Osmanlı'da bira'ya dair ilk mevzuat 1847 yılında “arpasuyu” adıyla konuldu, ilk vergi 1861'de konuldu, fiyatı üzerinden yüzde 10'du.
İlk bira fabrikası, İstanbul'da, Abdülhamid döneminde 1890'da kuruldu, 1899'da tüketim 1 milyon 200 bin litreye ulaşmış, 1912'de 10 milyon litreye çıkmıştı.
Cumhuriyet, Osmanlı'nın bira tüketimini anca 1940'da yakalayabildi.



Çivi yazısından beri var.
Asrın liderimiz ben söyleyince sinirlendi.



Birincisi…
İçmeye zorlamadım, teklif var, ısrar yok.



İkincisi…
Hitler ağzına bira sürmezdi, demokrat mıydı?



Üçüncüsü…
Bir bira trafikte bile suç değilken, Halk Arenası'nın bir bira yüzünden üç program kapatılması hangi promil hesabıyla yapıldı?



Dördüncüsü…
“Bir bira içseydi” dediğim için 15 gündür yandaş medyada linç ediliyorum, “tezek beyinli” diyen var, “mikrop bulaştırıcı yaratık” diyen var, “şizofren” diyen var, “kımıl zararlısı” diyen var, “çukur” diyen var, “ebu cehil” diyen var, “haddini aştı” diyen var, “ayyaş” diyen var, “skandal” diyen var, “küstah” diyen var, “aşağılık” diyen var, “********” diyen var, “ahlaksız” diyen var, “edepsiz” diyen var, “kirli” diyen var, “pislik” diyen var, “müptezel” diyen var, “eroinman” diyen var, “Amerikancı” diyen var, “emperyalist” diyen var.
En son asrın liderimiz TBMM kürsüsünden “faşistin dik alası” dedi.
Ve, kendi gazetem Sözcü bunlarla alakalı tek kelime yazmadı.
Tam sayfa medya köşesi olmasına rağmen çıt çıkarmadı.
Dünyada hangi gazete, o ülkenin cumhurbaşkanı tarafından kendi yazarına “faşistin dik alası” denilmesini haber yapmaz?
Hangi demokrat ülkede, hangi gazete kendi yazarına yönelik iktidar medyası saldırısına sessiz kalır?
Kendi gazetemizi, yazarlarımızı, çalışanlarımızı savunmak için hayatımızı ortaya koyuyoruz, kendi gazetemiz bizim için lütfedip kılını bile kıpırdatmıyor… Çivi yazısı öğrenip kil tabletlere mi yazsam?



__________________
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 10.01.2019, 13:27   #2
Çevrimdışı
Rosebud
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bir Bira… | Yılmaz Özdil

Şimdi Motzart'ın Türk marşını dinlerken bir bira içmek istedi canım.
Üfff ne biçim faşistim ama.
__________________

TEARS AND SOUVENIRS

  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Rosebud'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 10.01.2019, 21:31   #3
Çevrimdışı
Cimcimecik
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bir Bira… | Yılmaz Özdil

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Canan Mesajı göster
Asrın liderimiz dün Tbmm'de bağırdı.
“Cumhurbaşkanını bira içmeye zorlamak faşistliğin dik alasıdır” dedi.

Sümerler faşistti demek ki.

Birincisi…
İçmeye zorlamadım, teklif var, ısrar yok.

İkincisi…
Hitler ağzına bira sürmezdi, demokrat mıydı?
Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Rosebud Mesajı göster
Şimdi Motzart'ın Türk marşını dinlerken bir bira içmek istedi canım.
Üfff ne biçim faşistim ama.
Erdoğan "bira içmek faşistliktir" demiyor. Erdoğan "Mozart dinlemek faşistliktir" de demiyor. Bunların başkalarına dayatılmasını faşistlik olarak niteliyor Erdoğan. Dolayısıyla ona verilecek cevapların da bu kapsamda olması gerekir.

Oysa bakıyoruz, Yılmaz Özdil "Sümerler faşistti demek ki" şeklinde kendince bir "espri" yaparak cevalıyor. Sümerler birilerine zorla bira içirmemişse Erdoğan'ın kastettiği faşist tanımına girmiyorlar oysa.

Rosebud da "Motzart'ın Türk marşını dinlerken bir bira içmek istedi canım.
Üfff ne biçim faşistim ama.
" şeklinde benzer bir espri yapmış. O da aynı mantık hatasına düşmüş oluyor.

Denilebilir ki bunlar sadece espri, şaka, laf dokundurma. Tabii ki öyle, ama bence etkili olabilmeleri için doğru yerden karşılık veren bir mantıkla kurulmuş olmaları gerekir.

Yılmaz Özdil, söylenmesi gereken bir şeyi neyse ki söylemiş. O da "Birincisi… İçmeye zorlamadım, teklif var, ısrar yok." Doğru cevap bu. Kimseye zorla bira içiren veya Mozart dinleten yok. Dolayısıyla Erdoğan'ın faşistlik eleştirisi haddinden fazla haksız ve gereksiz.

Yılmaz Özdil'in "İkincisi… Hitler ağzına bira sürmezdi, demokrat mıydı?" yaklaşımı da konuyla ilgisiz. Bira içenlerin hepsi demokrat mı ki, içmeyenlerin hepsi demokrat veya faşist olsun? Kaldı ki bununla ilgili bir tartışma da yürümüyor zaten.

En basit konuları bile böyle içinden çıkılmaz hâle getirmekte üstümüze yok. Bir değil, binlerce kişi kuyuya taşları atıyor ve çıkarmaya çalışan birkaç kişi artık yorulmuş durumda.

Oysa burada olay basit. Özdil Erdoğan'a bira içmesini önermekle dinci kesim tarafından kolayca suistimal edilebilecek bir malzeme sunmuş. Bu konularda dikkatli olmak gerekir. Sonuçta karşı tarafın eline politik olarak manüple edecekleri malzemeyi vermek kötü bir şey.

Ben de buna benzer bir olayı şahsen yaşamıştım. Tartışma böyle bira muhabbeti etrafında oluşmuş ve devam etmişti. Tek başıma tartıştığım dinci ve dindar çevrelerle gayet iyi başa çıkabilmiştim. Çok eğlenceliydi. Ama ben mantık hatası yapmıyordum. Karşı tarafın eline kullanabilecekleri bir koz vermiyordum asla.

Onun dışında Özdil'in birine bira içmeyi önermesi eni konu masum bir harekettir. Yine aynı şekilde diğer kişinin de Erdoğan'a Mozart dinlemesini önermesi de elbette gayet doğal ve masum bir teklif. Tabii ki içerik olarak ikisi de gereksiz ve hatalı. Çünki mesela Hitler Vagner severmiş. Yine onun kurmayları klasik müzik severlermiş. Ama bu onların katliamcı faşistler olmasını zerre kadar azaltmadı maalesef.

Yine de hatalı da olsa masum teklifler bunlar. Ama Erdoğan bunları bile gole çevirmek için değerlendirmek istiyor. Seçimler yaklaşırken gerginlik ve kutuplaştırmayı pekiştirme politikası işine geliyor. Kendi kitlesini blok olarak tutabilmek için bu taktiğin işe yaradığını düşünüyor.
__________________
"Ne kadar az bilirseniz, o kadar şiddetle savunursunuz."

Bertrand Russell
  Alıntı ile Cevapla
Cimcimecik'in Mesajına Teşekkür Etti
Eski 10.01.2019, 22:36   #4
Çevrimdışı
Bursalı68
Yönetici

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bir Bira… | Yılmaz Özdil

Merhaba,

Cumhurbaşkanı tehdit, aşağılayıcı üslup, hakaret etmekte bir sakınca görmüyor, hatta toplumda ayrımcılığı en yüksek perdeden yaparak topluma kin ve düşmanlık aşılıyor...

Yılmaz Özdil'in bahsettiği, kendileri gibi yaşamaya zorlamak da FAŞİST liktir ki aslında bunu Cumhurbaşkanı yapmıyor, belediyeler yapıyor gibi gözükse de suyun menbağı aynı nokta...Zaten bu zihniyetin öyle olduğu su götürmez bir gerçek.Ancak oynamayı yine kendi ÇAKILI OY KİTLESİ için yapıyor.Şu ekonomik durumda seçimlerde tutunabilmek adına...

Sağlıcakla kalınız...
__________________
Kötülüğün galip gelmesi için iyi insanların bir şey yapmaması kafidir...
Edmund BURKE
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Bursalı68'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 10.01.2019, 22:58   #5
Çevrimdışı
Insanlikarayan
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bir Bira… | Yılmaz Özdil

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Cimcimecik Mesajı göster


Oysa burada olay basit. Özdil Erdoğan'a bira içmesini önermekle dinci kesim tarafından kolayca suistimal edilebilecek bir malzeme sunmuş. Bu konularda dikkatli olmak gerekir. Sonuçta karşı tarafın eline politik olarak manüple edecekleri malzemeyi vermek kötü bir şey.




Cok kaba bir durum olmus, ayni kanisindayim.


Eskiden sadece Deve Sidikleri vardi kafa bulabilmeleri icin.



Umreye bile Viagrayi sokabildiklerinden sonra, bunun etkisi dahada yükselmis.



Develere Viagra vermeyin.
__________________

-Gurbet Ellerde Aldatılamadı-





Türkiyede
yasamasa bile!.
Ne Mutlu Türk'üm Diyebilene!.
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz Insanlikarayan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 11.01.2019, 00:45   #6
Çevrimdışı
Rosebud
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bir Bira… | Yılmaz Özdil

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Cimcimecik Mesajı göster
Erdoğan "bira içmek faşistliktir" demiyor. Erdoğan "Mozart dinlemek faşistliktir" de demiyor. Bunların başkalarına dayatılmasını faşistlik olarak niteliyor Erdoğan. Dolayısıyla ona verilecek cevapların da bu kapsamda olması gerekir.

Oysa bakıyoruz, Yılmaz Özdil "Sümerler faşistti demek ki" şeklinde kendince bir "espri" yaparak cevalıyor. Sümerler birilerine zorla bira içirmemişse Erdoğan'ın kastettiği faşist tanımına girmiyorlar oysa.

Rosebud da "Motzart'ın Türk marşını dinlerken bir bira içmek istedi canım.
Üfff ne biçim faşistim ama.
" şeklinde benzer bir espri yapmış. O da aynı mantık hatasına düşmüş oluyor.

Denilebilir ki bunlar sadece espri, şaka, laf dokundurma. Tabii ki öyle, ama bence etkili olabilmeleri için doğru yerden karşılık veren bir mantıkla kurulmuş olmaları gerekir.

Yılmaz Özdil, söylenmesi gereken bir şeyi neyse ki söylemiş. O da "Birincisi… İçmeye zorlamadım, teklif var, ısrar yok." Doğru cevap bu. Kimseye zorla bira içiren veya Mozart dinleten yok. Dolayısıyla Erdoğan'ın faşistlik eleştirisi haddinden fazla haksız ve gereksiz.

Yılmaz Özdil'in "İkincisi… Hitler ağzına bira sürmezdi, demokrat mıydı?" yaklaşımı da konuyla ilgisiz. Bira içenlerin hepsi demokrat mı ki, içmeyenlerin hepsi demokrat veya faşist olsun? Kaldı ki bununla ilgili bir tartışma da yürümüyor zaten.

En basit konuları bile böyle içinden çıkılmaz hâle getirmekte üstümüze yok. Bir değil, binlerce kişi kuyuya taşları atıyor ve çıkarmaya çalışan birkaç kişi artık yorulmuş durumda.

Oysa burada olay basit. Özdil Erdoğan'a bira içmesini önermekle dinci kesim tarafından kolayca suistimal edilebilecek bir malzeme sunmuş. Bu konularda dikkatli olmak gerekir. Sonuçta karşı tarafın eline politik olarak manüple edecekleri malzemeyi vermek kötü bir şey.

Ben de buna benzer bir olayı şahsen yaşamıştım. Tartışma böyle bira muhabbeti etrafında oluşmuş ve devam etmişti. Tek başıma tartıştığım dinci ve dindar çevrelerle gayet iyi başa çıkabilmiştim. Çok eğlenceliydi. Ama ben mantık hatası yapmıyordum. Karşı tarafın eline kullanabilecekleri bir koz vermiyordum asla.

Onun dışında Özdil'in birine bira içmeyi önermesi eni konu masum bir harekettir. Yine aynı şekilde diğer kişinin de Erdoğan'a Mozart dinlemesini önermesi de elbette gayet doğal ve masum bir teklif. Tabii ki içerik olarak ikisi de gereksiz ve hatalı. Çünki mesela Hitler Vagner severmiş. Yine onun kurmayları klasik müzik severlermiş. Ama bu onların katliamcı faşistler olmasını zerre kadar azaltmadı maalesef.

Yine de hatalı da olsa masum teklifler bunlar. Ama Erdoğan bunları bile gole çevirmek için değerlendirmek istiyor. Seçimler yaklaşırken gerginlik ve kutuplaştırmayı pekiştirme politikası işine geliyor. Kendi kitlesini blok olarak tutabilmek için bu taktiğin işe yaradığını düşünüyor.

Tam tahmin ettiğim cevabı vermişsin.
Bir insan, bira içmek ve Motzart dinlemek gibi insani tavsiyelerde bulunanları yaşam tarzlarını dayatıyorlar diye faşizm ile suçluyorsa, aslında o eylemleri gerçekleştiren kişileri de faşist olarak görüyor demektir.

Bugüne kadar; kaliteli yaşayan herkese, sanata, sanatçıya, aydına, yazara, çizere, entellektüel insanlara, Atatürk'e, kaliteli yaşamak demek olan her kavrama karşı açtığı savaştan, bu düşmanlık anlaşılmıyor mu zaten!
Evet espiri değildi söylediğim; medeniyim diyen herkese faşist demiştir Erdoğan.
__________________

TEARS AND SOUVENIRS

  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Rosebud'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 11.01.2019, 09:40   #7
Çevrimdışı
Cimcimecik
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bir Bira… | Yılmaz Özdil

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Rosebud Mesajı göster
Bir insan, bira içmek ve Motzart dinlemek gibi insani tavsiyelerde bulunanları yaşam tarzlarını dayatıyorlar diye faşizm ile suçluyorsa, aslında o eylemleri gerçekleştiren kişileri de faşist olarak görüyor demektir.
Sen de biliyorsun ki bu önermen zorlama bir mantık içeriyor. "Tüm kuşlar uçar ve devekuşu da bir kuştur, o halde devekuşu da uçar" önermesinden bile daha mantıksız.

Mozart dinlemesini ve bira içmesini önerenlerin bu tavsiyesini faşistlikle suçlaması da çok zorlama ve saçma bir önerme. Ama biliyoruz ki bunu kasten yapıyor. Ama karşısındaki kişiler bilmeden onun bu tuzağına düşüyor.

Mantık önemlidir. Artık okullarımızda mantık dersleri okutulmuyor.

Sözün özü, "Bir insan, bira içmek ve Motzart dinlemek gibi insani tavsiyelerde bulunanları yaşam tarzlarını dayatıyorlar diye faşizm ile suçluyorsa, aslında o eylemleri gerçekleştiren kişileri de faşist olarak görüyor demek" değildir.

Klasik müzik dinlemeye ve bira içmeye abartılı bir anlam yüklemek de hatalı. Bu tavsiyeyi verenler böyle bir hataya kapılmış. Tabii biraz da espri olsun diye öyle yazmış ve konuşmuşlar, belli. Ne de olsa artık her şeyimiz esprilik...

Bu abartılı anlam atfedilmiş tavsiyeyi faşistlik olarak nitelemek de abartılı bir tepki, ama kasten öyle yaptığını biliyoruz.

Bu kasten abartılı tepkiyi ciddiye alıp "medeni olan herkesi faşist olarak görüyor", "ben de bira içip Mozart dinledim" şeklinde konuya yaklaşmak da mantık tutarlılığından yoksun bir yaklaşım.
__________________
"Ne kadar az bilirseniz, o kadar şiddetle savunursunuz."

Bertrand Russell
  Alıntı ile Cevapla
Eski 11.01.2019, 09:49   #8
Çevrimdışı
Cimcimecik
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bir Bira… | Yılmaz Özdil

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Aristo Mesajı göster
Biz ağzımızdan çıkan her lafı ''dinci kesim suistimal eder'' ya da ''dindarlar ne der'' diye ölçüp biçerek gerici ve totaliter bir rejimin tepkilerine endeksleyerek söyleyecek veya yazacaksak, tamamen susalım daha iyi...
...

Yani senin aklına göre Gezi Direnişi' nde ''camide bira içtiler'' veya ''başörtülü bacımızın üzerine işediler'' yalanları gibi yalanlar atılacak diye Gezi Direnişi yapılmasa mıydı?
...

Ve sen de bize her alanda bunların kabul edebildiği bir tarzı tasfiye ederek bunların yelkenine kendi çapında üflemeye devam ediyorsun.
Rosebud mantık bilimi açısından hatalı önermeler kuruyor. Sen ise mantık biliminin uzağından geçip gidiyorsun. Mantıkla bir yakınlığın yok.

Benim yukarıda yazdıklarımla senin verdiğin cevap hiç örtüşmüyor. Tam "dam üstünde saksağan" bir durum olmuş bu cevabın.

Ben size susun demiyorum, mantık biliminin kapsamı içinde birkaç hususa değindim. Hem sen karşı tarafa malzeme vermek ister misin? Kabataş yalanı ve camide içki yalanı nasıl ellerinde patladı ve o konulara pek girmiyorlar artık. Ama Yılmaz Özdil, Bekir Coşkun gibilerin AKP'ye oy veren halkımız için "bidon kafalı", "göbeğini kaşıyan adam" gibi aşağılayıcı laflarını hâlâ kullanıyorlar.

Ayrıca Aristo; bir tartışmada karşındakinin laflarını hep abartılı biçimde en olmadık yere çekerek cevap verme tarzı etik değil. Ben bunu umursamam, ama sen kendi saygınlığın için böye yapmamalısın. Ben ne demişsem, ona cevap ver. Tabii gerçekten itirazın varsa. Bunun için önce biraz düşün, gerçekten yanlış mı, yoksa doğru olabilir mi diye.
__________________
"Ne kadar az bilirseniz, o kadar şiddetle savunursunuz."

Bertrand Russell
  Alıntı ile Cevapla
Cimcimecik'in Mesajına Teşekkür Etti
Eski 11.01.2019, 14:07   #9
Çevrimdışı
Rosebud
Müdavim

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bir Bira… | Yılmaz Özdil

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Cimcimecik Mesajı göster
Sen de biliyorsun ki bu önermen zorlama bir mantık içeriyor. "Tüm kuşlar uçar ve devekuşu da bir kuştur, o halde devekuşu da uçar" önermesinden bile daha mantıksız.

Mozart dinlemesini ve bira içmesini önerenlerin bu tavsiyesini faşistlikle suçlaması da çok zorlama ve saçma bir önerme. Ama biliyoruz ki bunu kasten yapıyor. Ama karşısındaki kişiler bilmeden onun bu tuzağına düşüyor.

Mantık önemlidir. Artık okullarımızda mantık dersleri okutulmuyor.

Sözün özü, "Bir insan, bira içmek ve Motzart dinlemek gibi insani tavsiyelerde bulunanları yaşam tarzlarını dayatıyorlar diye faşizm ile suçluyorsa, aslında o eylemleri gerçekleştiren kişileri de faşist olarak görüyor demek" değildir.

Klasik müzik dinlemeye ve bira içmeye abartılı bir anlam yüklemek de hatalı. Bu tavsiyeyi verenler böyle bir hataya kapılmış. Tabii biraz da espri olsun diye öyle yazmış ve konuşmuşlar, belli. Ne de olsa artık her şeyimiz esprilik...

Bu abartılı anlam atfedilmiş tavsiyeyi faşistlik olarak nitelemek de abartılı bir tepki, ama kasten öyle yaptığını biliyoruz.

Bu kasten abartılı tepkiyi ciddiye alıp "medeni olan herkesi faşist olarak görüyor", "ben de bira içip Mozart dinledim" şeklinde konuya yaklaşmak da mantık tutarlılığından yoksun bir yaklaşım.

Senin en büyük hatan insan karakterini doğrusal bir bütünlükten koparıp parçalara ayırman, hiçbir insan kusursuz değildir ama öyle kusurları vardır ki varsa yaptığı güzel onları affetttiremez...
Meselâ sana göre Patagonya'da ülkesine ihanet etmiş ve etmekte olan birisi sırf çevreye faydalı bir kanun çıkardı diye takdir edilmesi gereken birisidir.
Elbette bir insanın yanlış yaptığı da olur doğru yaptığı da, yanlışını söylemeli ama doğruyu da takdir etmeliyiz ancak bu; söz konusu olan durum yanlışlıksa geçerlidir kötülükse değil.

Bilerek, isteyerek sergilenmiş hatalı söylem, eylem, davranış ve tutumlara yanlışlık değil kötülük diyoruz ve bu anlamda kötü olan bir insanın varsa eğer yaptığı iyilik gibi görünen şeylerin hükmü yoktur, tabii ''tövbe'' edip doğruyu bulmamışsa.
Şimdi böyle mantıksız değerlendirmeleri olan birisi bana diyor ki: ''Mantıksız bir önermede bulunmuşsun...''
Tayyip Erdoğan eğer kendi yaşam tarzını bana karşı savunduğu için bunları söylüyorsa ki öyledir, benim önerdiğim yaşam tarzını kendisine düşman görüyor demektir çünkü ben yaşadığım şeyi öneriyorum.

Erdoğan'ın insanlara önerdiği hatta baskıladığı kendi yaşam tarzı için bizler ne diyoruz?

Faşizimdir, hem yaşamıyla hem önerisi ile çünkü hem yaşıyor hem öneriyor... Ancak yaşam tarzı faşist olan bir insan bunu dayatır, bu bir bütünlük arz eder, dolayısıyla bu; biber acıdır gerçekler de acıdır o halde gerçekler bir biberdir cinsinden bir Aristo mantığı içermiyor kaldı ki Erdoğan'ın bir geri planı var saydım onları: Sanatı, sanatçıyı, entellektüeli, aydını, yazarı, çizeri, kaliteyi, öz cümle medeniyeti; her türlü tutum ve davranışıyla hor gören üstelik de bunu eyleme dönüştüren birisi için Motzart dinleyen bira içen, yılbaşı kutlayan, mini etek giyen insanlarin yaşam tarzı da faşizmdir, zaten böyle gördüğü için dayatma sayıyor ve kabullenmiyor.

Kısacası Erdoğan'ın geri planını, ideolojisini görmezden gelerek yaptığı faşist tanımlamasını tartışamayız.
__________________

TEARS AND SOUVENIRS

  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Rosebud'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 11.01.2019, 21:04   #10
Çevrimdışı
Cimcimecik
Uzman Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Bir Bira… | Yılmaz Özdil

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Rosebud Mesajı göster
Senin en büyük hatan insan karakterini doğrusal bir bütünlükten koparıp parçalara ayırman, hiçbir insan kusursuz değildir ama öyle kusurları vardır ki varsa yaptığı güzel onları affetttiremez...
Meselâ sana göre Patagonya'da ülkesine ihanet etmiş ve etmekte olan birisi sırf çevreye faydalı bir kanun çıkardı diye takdir edilmesi gereken birisidir.
Elbette bir insanın yanlış yaptığı da olur doğru yaptığı da, yanlışını söylemeli ama doğruyu da takdir etmeliyiz ancak bu; söz konusu olan durum yanlışlıksa geçerlidir kötülükse değil.

Bilerek, isteyerek sergilenmiş hatalı söylem, eylem, davranış ve tutumlara yanlışlık değil kötülük diyoruz ve bu anlamda kötü olan bir insanın varsa eğer yaptığı iyilik gibi görünen şeylerin hükmü yoktur, tabii ''tövbe'' edip doğruyu bulmamışsa.
Şimdi böyle mantıksız değerlendirmeleri olan birisi bana diyor ki: ''Mantıksız bir önermede bulunmuşsun...''
Tayyip Erdoğan eğer kendi yaşam tarzını bana karşı savunduğu için bunları söylüyorsa ki öyledir, benim önerdiğim yaşam tarzını kendisine düşman görüyor demektir çünkü ben yaşadığım şeyi öneriyorum.

Erdoğan'ın insanlara önerdiği hatta baskıladığı kendi yaşam tarzı için bizler ne diyoruz?

Faşizimdir, hem yaşamıyla hem önerisi ile çünkü hem yaşıyor hem öneriyor... Ancak yaşam tarzı faşist olan bir insan bunu dayatır, bu bir bütünlük arz eder, dolayısıyla bu; biber acıdır gerçekler de acıdır o halde gerçekler bir biberdir cinsinden bir Aristo mantığı içermiyor kaldı ki Erdoğan'ın bir geri planı var saydım onları: Sanatı, sanatçıyı, entellektüeli, aydını, yazarı, çizeri, kaliteyi, öz cümle medeniyeti; her türlü tutum ve davranışıyla hor gören üstelik de bunu eyleme dönüştüren birisi için Motzart dinleyen bira içen, yılbaşı kutlayan, mini etek giyen insanlarin yaşam tarzı da faşizmdir, zaten böyle gördüğü için dayatma sayıyor ve kabullenmiyor.

Kısacası Erdoğan'ın geri planını, ideolojisini görmezden gelerek yaptığı faşist tanımlamasını tartışamayız.
Bu çok hatalı bir yaklaşım. Mantık açısından kabul edilebilir bir yanı yok bunun. Aslında sen de bunun farkında olmalısın. Ama şu an işine böylesi geldiği için bu şekilde konuşabiliyorsun.

Bir kere sen bunu savunuyorsan, senin karşındaki adamların da böyle düşünmesini makul göreceksin demektir. Yani senin karşındakiler de seni (veya kendi gibi olmayanları) "ateist", "dinsiz", "gavur" vb olarak niteleyip, sen ne yaparsan yap makbul olmadığını söyleyebilir, ki bunu diyen dinciler var.

Mesela A. Dilipak "bir insan müslüman değilse, isterse sevap üstüne sevap işlesin, yine de bizim gözümüzde mekruhtur demişti"

Sen de bunun karşı tarafdaki simetriğini söylemiş oluyorsun hemen hemen.

Bir insan tüm diğer işleri kötülükle dolu da olsa, tek bir iyilik yaparsa o yaptığı işin vasfı iyilik olur. Kötü biri yaptı diye iyilik olmaktan çıkmaz.

Ama biz bunu niye tartışıyoruz, anlamadım. Konumuz bu değil ki. Biz burada kimseyi tartışmıyoruz ki.

Tartışmalarda böyle böyle tıkanıp kalıyoruz.

İşimiz çok zor. Çoookkk....
__________________
"Ne kadar az bilirseniz, o kadar şiddetle savunursunuz."

Bertrand Russell
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
bira…, özdil, yılmaz


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:23.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.