Forum Gerçek

AnasayfaForumları Okundu Kabul Et Bugünkü Mesajlar
Geri git   Forum Gerçek > Sağlığımız ve Hastalıklar > Engelliler Hakkında Bilgi ve Haberler > Zihinsel Engelliler


Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Eski 29.11.2011, 23:28   #1
Çevrimdışı
AFiLi
Kahraman Tazeoğlu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Otizm ve Tedavisi - Otizm ve Yunus Terapisi

O t i z m
Otizm, yaşamın erken dönemlerinde başlayan ve yaşam boyu süren; sosyal ilişkiler, iletişim, davranış ve bilişsel gelişimde gecikmeye neden olan nörobiyolojik kökenli bir bozukluktur (Beynin işlevlerinde biyolojik ve organik bir bozulma vardır.). Ortaya çıkan sendromun şiddeti ve problem davranışların bir araya gelme şekli her çocukta farklıdır. Otizm; Ruhsal Bozukluklar Tanı ve İstatistik El Kitabı’nda (DSM- 4) Yaygın Gelişimsel Bozukluklar başlığı altında tanımlanır. Yaygın gelişimsel bozukluklar başlığı altında sıralanan diğer bozukluklar şunlardır: Rett sendromu, asperger sendromu, çocukluğun dezintegratif bozukluğu, başka türlü adlandırılamayan yaygın gelişimsel bozukluk. Otizm Ne Değildir ? Otizm, bir ruh hastalığı değildir, ancak belirtileri zaman zaman bazı ruh hastalıklarının (Örneğin, çocukluk şizofrenisi) belirtileri ile karışabilir. Duygusal yoksunluk veya emosyonel stres sonucu değildir. Sosyal temastan kaçınmak için inatçı bir arzu değildir Anne babanın reddinden veya soğuk ebeveynlerden kaynaklanmaz. Herhangi bir sosyoekonomik veya sosyokültürel sınıfa özgü değildir. Bazı dar alanlarda özel yetenekleri olan (örneğin 2-3 yaşında okuyabilen 500 parçalı yap-bozu yapabilen) otistikler üstün zekalı olarak değerlendirilmemelidir.


Belirtileri Nelerdir?

Erken bebeklik çağı otizminde şu bulgulara rastlamak mümkündür, ancak bütün bulgulara tek bir çocukta rastlanmayabilir. Çocuk,

Bebeklik döneminde aşırı ağlar yada aşırı sakindir
Anneye ve diğer insanlara fazla ilgi göstermez
Daha sonraki dönemlerde göz teması kurmaz yada sürdürmez. Oyuncaklarla anlamlı şekilde oynamaz
Vücudun bazı bölümlerini yada nesneleri çevirir, sallar
Konuşsa bile kelimeleri gerçek anlamda iletişim için kullanmaz .Günlük hayatta sıradan kabul edilen duyusal uyarılara aşırı tepki gösterebilir. Sosyal ilişkiye girmektense kendi kendine olmaktan daha mutludur. Çevresini merak etmek yeni şeyler öğrenmek için çaba göstermez


Nasıl Tanı Konur?

Otizm'de tanı DSM IV ölçeği yardımı ile konulur. Tanı Çocuk Psikiatristi tarafından konmalı ve takibi yapılmalıdır. Erken tanı ve eğitim çalışmalarının başlanması çok önemlidir. 5 yaşına kadar kesin tanı koymak yanıltıcı olabilir. 5 yaşına kadar otistik belirtiler ile takip etmek, 5 yaşında ise DSM IV ölçeğine göre durumunda değişiklik yok ise Otizm tanısı koymak doğru yaklaşımdır.


Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Elli yıl boyunca yüzün üzerinde tedavi yöntemi denenmiş ve hala da denenmektedir. Bu yöntemleri; en sık kullanılanlardan itibaren genel başlıklar halinde sıralayacak olursak:

* Otizmin tedavisinde en sık başvurulan tedavi grubu standart özel eğitim tedavileridir ve otistik çocukların yaklaşık % 70'inde uygulanır. Çocuğun bilişsel işlevlerini ve iletişimini güçlendirmeye yönelik kombine eğitim modülleri, sosyal beceri eğitimi, görsel materyaller, davranış eğitimi teknikleri gibi özel eğitim yöntemlerinden yararlanılmaktadır. Bu yöntemler; otistik çocuğun, zihinsel potansiyelini olabildiğince ortaya çıkarmaya ve çevresiyle iletişimini güçlendirmeye yönelik tedavilerdir. Otistiklere en fazla uygulanan tedavi konuşma terapisidir. Müzikterapi de standart özel eğitim tekniklerindendir.

* En sık uygulanan ikinci grup farmakolojik tedavileridir ve otistik çocukların yarısında ilaç kullanılmaktadır. Otizmde karşılaşılan davranış problemlerinin üstesinden gelmek, çocuğun zihinsel işlevlerini desteklemek amacı ile bugüne kadar onlarca ilaç kullanılmıştır ve her birinin otizmdeki birtakım sorunlara sınırlı derecede yararı olmuştur. Uyku probleminde melatonin, havalelerde epilepsi ilaçları, davranış problemlerinin türüne bağlı olarak bilinen psikiyatrik ilaçların tamamına yakını, barsak florasına yönelik olarak bazı antibiyotikler, sindirimi düzenleyici olarak bazı enzimler, sekretin, esansiyel yağ asitleri ve probiotikler, dimetilglisin, kombine vitamin tedavisi, ayrıca tek başına C, A ve B6 vitaminleri, L-glutamin, magnezyum desteği, bağışıklık sisteminin otizmde etkilendiği düşüncesi ile immünglobülin ve daha birçok farmakolojik ajan bugüne kadar kullanılmıştır ve kullanılmaktadır.

* Otistik çocukların ortalama dörtte birinde özel diyetler anne babalar tarafından denenmektedir. Gluten ve kazeinden oluşan çeşitli maddelerin otizme kaynaklık edebileceği yönündeki hipotez oldukça rağbet görmüş ve gluten ya da kazein içermeyen diyetler ebeveynler tarafından uygulana gelmiştir. Yine aynı şekilde Feingold diyeti, mayasız gıda içermeyen diyetler de özel diyet örnekleridir.

* Otistik çocuklarda birtakım fizyolojik değişimler yaratmaya yönelik ve bir kısmı da aracı cihazlarla uygulanan terapi teknikleri de geliştirilmiştir ve etkinlikleri tam olarak kanıtlanmamış ise de sıkça kullanılmaktadır. Bu yöntemler içinde en yaygın kullanılanı sinir geribildirim (neurobiyofeedback) tedavisidir. Beyin dalgalarını simgeleyen birtakım video oyunları ile, ekran karşısında çocuğun kendi beyin dalgalarını yönlendirebilme ve bu yolla bazı problemlerini hafifletmeye yönelik bir tedavi şeklidir. Otistik çocuklarda; duyusal iletişimi geliştirmeye yönelik duyusal entegrasyon (sensorial integration), işitsel ve görsel entegrasyon teknikleri bazı merkezlerde uygulanmaktadır. Günlük işlevsel becerileri yönlendirici rehberlik eğitimi, beden egzersizlerine dayanan ve yoga kaynaklı entegre hareket terapisi, otistik çocuğun duyularına tepki veren bir ortamda etkileşime bırakıldığı hegzagonal çerçeve, duyusal uyarım yoluyla ilgili duyusal beyin alanlarını uyarmayı, dolayısıyla çocuğun duyusal zorluklarını bilinç dışı dönüştürmeyi amaçlayan Bolles sensorial öğrenme metodu, sayfa ve kelimeler arasındaki kontrastı değiştirmeye yönelik renkli filtreler (Irlen lensleri), bilgi işleme hızını arttırmaya yönelik interaktif metronom tedavisi, vücut işlevlerinin doğal bir ritm içinde olduğunu ve otistiklerde bu ritmin değiştiği düşüncesinden yola çıkan ritmik dönüştürme tedavisi gibi örnekler çeşitli fizyolojik terapi modülleridir.

*Otistik çocuğu; özel eğitim ve bakım sürecinde uygulanan ilişki odaklı ya da iletişim odaklı terapi teknikleri de vardır; anne sütü verme süresini uzatma, yumuşak dokunuşlar, ebeveynle yakın teması destekleyici kucaklama teknikleri, doğal iletişime fırsat yaratmaya yönelik düz zeminde iletişim saati, düzenli ortak aktivitelerde bulunmak gibi teknikler belli başlı örneklerdir ve otistik çocukların yaklaşık yüzde yirmisinde özel eğitim sürecinde denenmektedir.

* Bu sayılanlar dışında; ailenin olanakları ve terapistin yetenekleri ölçüsünde ve değişik sıklıkta o kadar çok terapi yöntemi denenmiştir ki; Azrin 24 saatlik tuvalet eğitimi, hiperbarik oksijen terapisi, akupunktur, dans terapisi, yunusla terapi, kafa kemiklerine masaj yoluyla beyin omurilik sıvısının dolaşımını etkilemek, vagus siniri uyarımı, homeopati yöntemleri, aromaterapi, vücutta biriken çeşitli maddelerin otistik belirtilere yol açabileceği ve otistik çocuğun bedeninin bu maddelerden arındırmaya yönelik şelasyon tedavileri nisbeten düşük oranlarda denenen ve etkinlikleri sınırlı yöntemlerdir.


Görünme Sıklığı Nedir?

Görülme sıklığı konusunda değişik yayınlar olsa da görülme sıklığı olarak % o.2 bildirilmiştir. Son yıllarda görülme sıklığında %1'e varan artış olduğu yönünde yayınlar da bulunmaktadır.
__________________
Bütün şairler sana mı aşıktı ki,
Okuduğum her şiirde sen varsın..


Nazan Bekiroğlu
  Alıntı ile Cevapla
10 Üyemiz AFiLi'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 29.11.2011, 23:32   #2
Çevrimdışı
BuKeT_
Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Otizm ve Tedavisi

Emeğinize sağlık
  Alıntı ile Cevapla
8 Üyemiz BuKeT_'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 27.01.2012, 17:58   #3
Çevrimdışı
Juliet
Tam Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Exclamation Otizm ve Yunus Terapisi

Otizm ve Yunus Terapisi

YUNUS TERAPİSİ NEDİR ve KİMLERE UYGULANIR?

Yunus Terapisi

Yunuslar beyinlerinde bulunan boş bir odacıkta yüksek titreşimli sesler üretirler.Bu ses dalgalarını birbirleri ile iletişime geçmek , yönlerini tayin etmek , balık sürülerini bulmak vb nedenlerle etraflarına yayarlar. Duyma eşiğimizden yüksek olan bu ultrasonik sesleri bizler duyamayız ancak çok tiz sesler olarak ya da su içerisindeyken ense kökümüzde birtakım titreşimler olarak algılarız.

Yüksek titreşimdeki ses dalgalarının maddelerin içinden geçme (ultrason) özelliği vardır.Aynı şekilde yunusların ürettiği bu ses dalgaları da insan vücudunun içinden geçerler.Bu geçiş esnasında omurga ve beynin rezonans titreşimine girdiği ve bunun da sinir sisteminde sistemin daha iyi çalışmasını sağlayan çeşitli biyokimyasal maddelerin üretimini tetiklediği anlaşılmıştır.

Yunus terapisinin etki mekanizmasını açıklamaya çalışan bilim adamları arasındaki yaygın bir teoriye göre yunuslar ultrason özellikleri yardımıyla hastayı yoklarken hasta organlara mahsus karakteristik titreşimleri hissetmektedirler.

Yunus terapisi zihinsel, bedensel ve ruhsal rahatsızlıkları bulunan hastaların sağlıklarına tekrar kavuşabilmeleri ve ya rehabilite olabilmeleri için yeni kapılar açar.

Yunuslarla yapılan hayvan destekli terapi için geliştirilmiş olan yöntemlerin özünü hastayla özel eğitim almış yunusların birbirleriyle teması oluşturur. Hekim ve yunus antrenörünün kontrolü altındaki bu hayvanlar hastalarla temas ve iletişim kurmayı içgüdüsel olarak bilirler. Bu temas esnasında hiçbir ilacın veya hekimin harekete geçiremeyeceği güç ve tesirde olanaklar ortaya çıkmaktadır. Yunusla kurulan doğrudan temas esnasında bu nedenle insanda korku ve gerginlik hisleri azalır. Kişi pozitif enerjilerin akmaya başladığını hisseder ve negatif duygulardan arınır. Bedensel ve ruhsal engelin derecesi saptandıktan sonra 10 seanslık terapinin seyri, bireysel farklılıklar göz önünde bulundurularak belirlenir.

Bir dizi terapi seansı öncesinde ve sonrasında aile, hasta ve terapist arasında yapılan konuşmalar sonucunda kanaatler oluşur. Her terapi seansı sonunda hastadaki pozitif algılamalar, duygular ve davranışlar birlikte kontrol edilir.

Deneyimli terapistler, terapi seanslarını her hastanın bireysel koşullarını göz önünde tutarak adım adım tasarladıkları için hastanın yüklenme sınırları zorlanmaz ve aşılmaz.

Yunus terapisinde hastaların daha önceki terapilerde başaramadıkları becerileri birdenbire yapabildikleri sıkça gözlemlenir. İlk kez gülmek, ilk sözcüklerini söylemek, cümle kurmaya başlamak, göz teması kurmak veya uzun süre sonra tekrar krampsız biçimde hareket edebilmek gibi.

Yalnız unutmamak gerekir ki yunus terapisi hastalığa kesin çözüm getiren bir tedavi değildir.Terapi esnasında ve sonrasında hasta fiziksel ve ruhsal olarak çok olumlu bir tablo sergiler. Dış dünyayla bağlantısı güçlenir, sosyalleşir. Diğerlerinden farklı olmanın getirdiği stres ve uyumsuzluktan kurtulur. Yaratıcı gücü tetiklenir, paylaşım isteği artar. Merak ve öğrenme isteği artar, öğrenme süreci hızlanır.Terapi esnasında gerçekleşen etkinlikler (yunusu sevme, yunusla oynan oyunlar, yunusla yüzme vb.) kendine güvenini önemli ölçüde artırır.Hayata olumlu bakmasını, mutlu olmasını sağlar.Böylece özel eğitim ve başka (konuşma,davranış vb.) terapiler alanların bu terapilerde çok daha başarılı ve hızlı ilerlemelerine olanak sağlar.Bu nedenle terapistler yunus terapisini özellikle zor geçecek eğitim dönemleri öncesinde tavsiye etmektedirler. Etkisi geçici olduğundan 3 yada 6 aylık periyotlarla tekrar edilmelidir.

Terapi bir yaşın üzerinde hastalara uygulanır. Terapistlerimiz özellikle küçük çocuklarla özel deneyime sahiptirler. Alıştırma sonrası çocuğun korkmaksızın suda kalabilmesi yeterlidir (Bu sağlanamadığı takdirde terapi kürünün süresi uzayabilir).




Terapiye yanıt veren hastalıklar

Otizm

Down-Sendromu

Depresyonlar (endojen olmayanlar)

Nevrotik Bozukluk

Beyin travması: şayet kramp sendromu mevcut değilse

Beyin paralizi: şayet kramp sendromu mevcut değilse

Çocuk cerebral paralizi

Çocuk nevrozları (fobiler, enürezi, asteni)

Ekolojik adaptasyon bozuklukları

Koma sonrası durum

Şiddetli psikolojik ve kompleks travmalar

Cephalgie (baş ağrıları)

Kronik yorgunluk sendromu

Gecikmiş konuşma gelişimi

Gecikmiş psişik gelişim ve 50 yaşına kadar tedavi edilebilir türden diğer hastalık tabloları

YUNUS TERAPİSİNİN SAKINCALI OLDUĞU HASTALIKLAR

Epilepsi, (göreceli)
Akut solunum hastalıkları
Onkolojik hasta çocuklar
Kaplıca şartları altında yapılan rehabilitasyon kürlerinde geçerli olan genel karşı endikasyonlar.


Archives of General Psychiatry

Robert Schechter, Judith K. Grether.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 27.01.2012, 18:19   #4
Çevrimdışı
LaLe
Ne Mutlu Türküm Diyene

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Otizm ve Tedavisi - Otizm ve Yunus Terapisi

Yunus terapisi Antalya'da yapılıyor. Çocukların büyük bir keyif aldığına şahit olmuştum


Teşekkürler Afili ve Juliet.
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz LaLe'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 27.01.2012, 18:29   #5
Çevrimdışı
Juliet
Tam Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Otizm ve Tedavisi - Otizm ve Yunus Terapisi

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi LaLe Mesajı göster
Yunus terapisi Antalya'da yapılıyor. Çocukların büyük bir keyif aldığına şahit olmuştum


Teşekkürler Afili ve Juliet.
Ben teşekkür ederim, konuyu arattım ama bulamadım. Önceden açılmış oysa ki.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 27.01.2012, 18:29   #6
Çevrimdışı
Canan
Çiçekci kız

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Otizm ve Tedavisi - Otizm ve Yunus Terapisi

Yunusla otizmin tedaviedilebildiğini biliyordum ama nasıl ve neden olduğu hakkında bilgim yoktu. Sayende öğrenmiş oldum Juliet.

İkinize de teşekkürler.
__________________
  Alıntı ile Cevapla
5 Üyemiz Canan'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 06.02.2012, 15:30   #7
Çevrimdışı
Damon
Ne Mutlu Türk'üm Diyene
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Otizm ve Tedavisi - Otizm ve Yunus Terapisi

Paylaşımlar için teşekkür ediyorum. Benim kızım da otizmli. 4 yıldır özel eğitime gidiyoruz.
Eğitimin çok çok faydası var, özellikle otizmlilerde eğitim şart.
Yunus terapisi yardımcıdır, benim kızım at binmeye de gidiyor. kısacası hayvanların, normal çocuklar üzerindeki olumlu etkileri otistikler için de geçerli. Karada yaşayan hayvanların etkileri başka suda yaşayan hayvanların etkileri başkadır.
Ama tek başına bu terapiler özellikle otizmliler için diyorum, yeterli değildir. Eğitim almaları şart.
  Alıntı ile Cevapla
6 Üyemiz Damon'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 06.02.2012, 16:35   #8
Çevrimdışı
Juliet
Tam Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Otizm ve Tedavisi - Otizm ve Yunus Terapisi

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi damon Mesajı göster
Paylaşımlar için teşekkür ediyorum. Benim kızım da otizmli. 4 yıldır özel eğitime gidiyoruz.
Eğitimin çok çok faydası var, özellikle otizmlilerde eğitim şart.
Yunus terapisi yardımcıdır, benim kızım at binmeye de gidiyor. kısacası hayvanların, normal çocuklar üzerindeki olumlu etkileri otistikler için de geçerli. Karada yaşayan hayvanların etkileri başka suda yaşayan hayvanların etkileri başkadır.
Ama tek başına bu terapiler özellikle otizmliler için diyorum, yeterli değildir. Eğitim almaları şart.

Allah yardımcınız olsun..

İhtiyaç duyanlar için soruyorum ve bende merak ettim karada yaşayan hayvanlarla sudakilerin ne gibi bir farkı oluyor?
__________________
  Alıntı ile Cevapla
4 Üyemiz Juliet'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 15.02.2012, 22:47   #9
Çevrimdışı
Damon
Ne Mutlu Türk'üm Diyene
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Otizm ve Tedavisi - Otizm ve Yunus Terapisi

Alıntı:
Orjinal Mesaj Sahibi Juliet Mesajı göster

Allah yardımcınız olsun..

İhtiyaç duyanlar için soruyorum ve bende merak ettim karada yaşayan hayvanlarla sudakilerin ne gibi bir farkı oluyor?
Sağolun
Bilimsel olarak söylemedim, belki kısmi bilimsel olabilir. Hani suyun sakinleştirici etkisi var, toprağın da vücuttaki elektriği alma etkisi var.
Eskiden evimde akvaryum vardı, akşamları lambayı kapatıp izlerdim akvaryumu. Sinirliysem, stresliysem uçar giderdi bir süre izledikten sonra.
Yunusu suyun içindeyken okşamak yunusun beynindeki boş odacıktan yollanan titreşimlerin etkisi dışında, tensel temas kurmak,parmaklarımızın ucunda hissetmek bambaşka bir duygudur, kayganlığı, iriliği, ona tutunup yüzmek...duyusal ve duygusal olarak etkiler.
Karada ise; kızımı hafta sonları at binmeye götürürüz. Atı yürürken izlemek bile güzel oluyor. Bir de okşamak daha güzel, size tepki veriyor, parmaklarınızın altında güçlü kaslarını hissediyorsunuz. Başını okşarken gözleriyle size bakıyor. Binmesi daha da keyifli.
Umarım anlatabilmişimdir. Kafamdan geçen cümleleri bazen yazıya dökmeyi beceremiyorum
  Alıntı ile Cevapla
3 Üyemiz Damon'in Mesajına Teşekkür Etti.
Eski 06.12.2012, 21:22   #10
Çevrimdışı
AFiLi
Kahraman Tazeoğlu

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Otizm ve Tedavisi - Otizm ve Yunus Terapisi

Otizm Çeşitleri
1-ASPERGER BOZUKLUĞU ;
Bu çocuklar genellikle ilk başlarda yanlış teşhis edilirler., Obsesif-Kompulsif Bozukluk, ya da belki Dikkat Eksikliği Bozukluğu olduğu düşünülmektedir. Asperger'li çocukların sosyal etkileşimleri güçsüzdür ve iletişim ile ilgili sorunları vardır. Bu çocukların tekrarlayıcı hareketleri ve her türlü kalıplaşmış davranışları vardır.
ses tonları monoton ve mekaniktir.,sosyal ortamlarda kullanamasalarda ortalama dil becerileri epeyce gelişmiştir.,
Asperger'li çocuklarda.,HANTAL motor gelişimine bağlı beceriksizlik ., el-göz koordinasyon bozukluğu olabilirken., sadece birşeye odaklanmak gibi bir yetenekleri vardır.,
test edildiği zaman ortalamadan yükseğe kadar uzanabilen zeka
düzeyi bulguları ile karakterize edilirler.,
Son bulgular,
Albert Einstein'de Asperger Bozukluğu durumu olabileceğini gösteriyor.,
--------------------------------------------------------------------------------------
2- Kanner's Syndrome KANNER SENDROMU ( Klasik
Otistik Bozukluk)
Otizmin yaygın olarak en iyi bilinen türüdür.
Sosyal ilişki, iletişim ve hayali oyunlar kurma konularındaki
bozukluklar, ilk üç yaş içinde ortaya çıkar. Basmakalıp davranışları vardır., kişilerle duygusal bağları sınırlıdır ve kendi küçük Dünyalarında çok içine kapanık bulunmaktadırlar. Rutin olarak Her şeyin her zaman hep aynı olmasını isterler., ( giyim, gıda, ve televizyon ya da film her ne olursa.,.) Onlar derin seslerden ve
parlak ışıklardan çok etkilenerek., korkarlar.,
. Genellikle düşük olan zihin çalışmaları büyük ölçüde sosyal iletişim becerilerindeki
güçsüzlük nedeniyle bilinmemektedir.
-----------------------------------------------------------------------------------------------


Pervasive Developmental Disorder--Not Otherwise Specified (PDD-NOS) .Yaygın Gelişimsel Bozukluk -)
Bu terim klasik otizm ile aynı belirtileri gösteren çoğu çocukları
tanımlamak için kullanılır. bu çocuklara da Otistik çocukların ihtiyaç duydukları aynı müdahaleler gerekmektedir., YGB ve otizm
arasındaki farklar genelikle küçüktür.,
------------------------------------------------------------------------------------------------
Rett's Syndrome (RETT SENDROMU );
Otizme göre nadir görülen., ve az bilinen bir türüdür., sadece
kızlarda olur gibi görünmektedir.,
Otizmin Bu dalı Dr. Rett tarafından tanımlanmıştır. Bu hastalar genellikle kas atrofisi ile ilgili sorunlar yaşarlar ve tekrarlayıcı el hareketleri yapmak eğilimindedirler.,
İlerleyen bir bozukluktur. Çocuk ilk yıllarda normal bir gelişim
gösterirken. 1- 4 yaşlarından itibaren kazandığı pek çok becerileri gerilemeye başlar.,
ellerinin amacına uygun kullanımı giderek yerini tekrarlayan el
hareketlerine bırakırlar., Bu hastalar hemen hemen her zaman
zihinsel engellidirler ., ve hayatları için her zaman bakıma ihtiyacları olacaktır. Otizmin Bu özel tipinin 1960 lı yıllarda tanısı konulmuştur ancak
1990'ların sonunda bu duruma neden olabilecek bir gen bulunmuştur.,
-----------------------------------------------------------------------------------------
Childhood
Disintegrative Disorder Çocukluk Dezintegratif Bozukluğu;
Oldukça nadir görülen bir durumdur.,Bu çocuklarda doğumdan itibaren normal gelişim vardır., Genellikle iki ile dört yaş civarında bu durum değişir. Bu çocukların gelişiminde gerileme olmaya başlar., diğer çocuklarla iletişimi ve etkileşimi kaybetmeye başlarlar ve oyunlara olan ilgilerini kaybederler.,
Ayrıca aynı zamanda motor becerileri ile ilgili sorunlarda başlar., iletişim becerilerinde bir dereceye kadar gerileme olmaya başlar ve konuşmayı durdururlar.
Fatma Kısakürek
__________________
Bütün şairler sana mı aşıktı ki,
Okuduğum her şiirde sen varsın..


Nazan Bekiroğlu
  Alıntı ile Cevapla
2 Üyemiz AFiLi'in Mesajına Teşekkür Etti.
Cevapla

Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz

Etiketler
otizm, tedavisi, terapisi


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı

Hızlı Erişim


WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:05.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Önemli Uyarı
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz.