20.12.2017, 04:08
|
#1
|
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
|
Günün Sözü Olsun
Sosyal yaralar derinleştikçe, yaraların tedavisi için ülkenin yönetimine talip olanlar, sosyal yaraların üzerine tuz biber ekerek yaşanan acıların artmasına neden oluyorsa, yaralar kronik hal alıp, tırnak ete batıyorken, tırnağı çektirmeyenler parmağın kesilmesine razı olmalıdır.
Rant alanları yaratma uğruna ekolojik ve biyolojik çevre hunharca katledilirken duyarlı olanlar sessiz kalırsa, çevre kirliliğinin her türlüsünden kimsenin yakınmaya hakkı olmaz...
Çok mal haramsız, çok laf yalansız olmaz diye bir halk deyimi var... Servetini meşru yollardan kazanmış olanları muaf tutar, servetle birlikte ülke istihdamına, üretimine, kalkınmasına vesile olanlara saygı duyarız..
Son günlerin ve son 15 yılın gündemden düşmeyen haberlerinin başında çabuk, hızlı şekilde servet sahibi olanların
Zenginliği ve kaynakları gündemdedir..
Zenginlik kaynakları toplumsal tartışmaya açık ise, şaibeli ve kuşkulu görülen zenginlik ise, bu zenginliğin kaynağına hukuk kuralları içinde inilemiyorsa ülkede idari açıdan kaos var demektir.
Bir Fransız ata sözü;
"Hırsıza hırsız olduğunu unutturursan, sana ahlak dersi vermeye kalkar! "
Konfüçyüz diyor ki:
*Akıllı insanların duygusuz oluşu,
*Duygulu insanların etkisiz oluşu,
*Etkili insanların akılsız oluşu,
Bu üç unsur toplumsal bedende vuku bulmuş bir hastalık ise, toplumsal dertler, onulmaz yaralar açar..
Cumhuriyet kurucularımızdan rahmetli İsmet İnönü diyor ki; ülkede namussuzlar kadar, namuslu insanlar cesur olmadıkça, sözünden hareketle kamu düzeni sanırım sağlıklı şekilde bina edilemez.
Toplumsal bedene musallat olmuş virüs misali her konudaki haksızlıklar, haksızlıkla dolu bir toplumsal hayata yol açar ki devamında ülke bölünür, yok olmaya ve yıkılışa doğru olan sonun başlangıcı belirir!
Ayrımcılık ve bencillik sınır tanımaz, hukukun üstünlüğü, kişi ve kurum üstünlüğüne bağlanırsa, hukukun üstün olmadığı yerde, adalet sarayları, içinde adalet dağıtılmayan devasa binalar olmaktan öte gidemez...
20/12/2017
Mustafa AKTEN
|
|
|