Cimcimece

[@Cimcimecik]

Orjinal Mesaj Sahibi Sevda

Bayramlaşmaya ülkesine giden gelen insan zavallı değildir.
+
Nereye katılırsa katılsın bu benim sorunum değil ki. Bizim sorunumuz değil ki.

Bayramlaşmaya gidip dönenler konusunu bilmiyorum. O konuda haklı gibi görünüyorsun. Tabii bilmediğim için kesin konuşamıyorum.

Ama "nereye katılırlara katılsınlar" diyemiyoruz. Senin sorunun olmayabilir ama Türkiye dvletinin sorunudur bu. En azından uluslararası sözleşmeler var. Mülteci hukuku diye bir kavram var. Öyle "gidin" demekle olmuyor.

[@Sevda]

Orjinal Mesaj Sahibi Cimcimecik

Bayramlaşmaya gidip dönenler konusunu bilmiyorum. O konuda haklı gibi görünüyorsun. Tabii bilmediğim için kesin konuşamıyorum.

Ama "nereye katılırlara katılsınlar" diyemiyoruz. Senin sorunun olmayabilir ama Türkiye dvletinin sorunudur bu. En azından uluslararası sözleşmeler var. Mülteci hukuku diye bir kavram var. Öyle "gidin" demekle olmuyor.

Haklı gibi görünürüm ben bazen. Huyum kurusun. Ben bildiğim için net ve kesin konuşuyorum. Bayramlaşmak için gidenler sınır kapılarında kuyruk oluşturuyorlar. Ülkelerinde her yerde savaş yok yani.

"Gidin" demekle oluyor aslında. Bal gibi de gidebilirler ama gitmelerini istemeyenler olunca onlar da yayıldıkça yayılıyorlar, sırtımıza bindikçe biniyorlar.

[@Insanlikarayan]

Orjinal Mesaj Sahibi Cimcimecik

Ama vatandaş olacak ya, zaten meslek sahibi falansa vatandaş olabiliyor sanırım. Mesleğini icra edecek, para kazanacak. O parayla da belki de toprak alacak. Ekonomimiz canlanacak işte fena mı?

"Toprak satın alma", senin "toprak isterler" esprine(!) karşılık bir şakaydı. Ama tabii ki toprak satın alacak düzeyde zengin Suriye'li mülteciler halen de var. Hepsi fakir değil. Ama çoğunluk fakir.

Suriye'li mülteciler için "savaş kaçkını" demen büyük haksızlık. Oradaki iç savaştan kaçıp gelmelerinden doğal ne olabilirdi? Bir tarafda hükumet güçleri, uçakları, tankları, topları, diğer tarafda da muhalif güçlerin şehirlerde, sokak aralarında verdikleri silahlı mücadele. Bu muhaliflerin önemli bir kısmı da şeriatçı, dinci güçler.

Bu zavallı halk ne yapsın? Şehirlerinde silalı direniş sürdüren muhalif güçlere mi katılsın? Yoksa tepelerine her gün bombalar yağdıran hükumet güçlerine mi katılsın? Kaçabilen kaçıp geldi işte.

Bunları savaş kaçkını olarak nitelemek büyük acımasızlık. Unutma ki bizlerin de başına gelebilir böyle bir felaket. Umarım gelmez.

Uyuşturucu çeteleri Atina'da var, Taksim'de yok demedim ki. Orada da vardır elbet. Benim sözlerime karşılık neden Taksim'i getirdin ki? Ben Atina ve Paris'i söylerken zaten İstanbul'da olduğu gibi oralarda da var anlamında söylemiştim.

İnsan yerine koyamadığın kitle de insanlardan oluşuyor. İçlerinde savunmasız çocuklar, kadınlar, yaşlılar da var. Onlar acı çekiyor, büyük mahrumiyetler yaşıyor. Bunları kamplarda insanca yaşayabilecekleri şartlar altında yaşatabilmeliyiz.

Sana hiç iyisi denk gelmediyse bu hiç iyisi yok anlamına mı geliyor? Bana iyisi denk geldi. Bu durumda iyisi varmış dememiz gerekmez mi? Sen ırkçı önyargılarını birazcık bırakıp insanca yaklaşsan belki de iyileri sana da denk gelebilir.

Interesant, Humanistligi satmaya calisirken, Fasistligi yapistirmaya kalkman, yeni diyarlar yazmakta!.

Sana hiç iyisi denk gelmediyse bu hiç iyisi yok anlamına mı geliyor? Bana iyisi denk geldi. Bu durumda iyisi varmış dememiz gerekmez mi?

Iyisi derken, Iyi anlamini nasil ölcmekte oldugunu yanlislikla gösterdiginin bile farkinda degilsin galiba, Eee, kac Petro Dolarla iyi olunuyor?.


Buradaki paylasimlari takip ettigimde, Parayla bicilemeyen degerlerinde oldugunu görmek, bir baska konu!.


Humanist gözlerle, 7 cocuklu ( Fakir ) Aileyle, Fakir Mültecileri cevirmeden cekmek istedigini göstermis durumda oldugunu göstermis oldun!.


Bu na humanistlik degil, Fasistlik Alet denir!.


Alet oldugunda ortada!.


Sadece, hangi Trol bürosundan desteklendigin belirlenmesi lazim!.

[@HomoLudens]

Cimcimecik esas sen bizi anlamıyorsun. Sen kafanda ırkçılık kelimesini tutmuşsun başka bir şeyde söylemiyorsun. Dediğin tek şey bir kısmı kalacak. Tamamda niye ? 10 sene önce böyle bir durum yokken şimdi gidip ülke büyüklüğünde gelecek insanlarla beraber yaşamaya alışacaksınız. Oldu, başka?

Bu ülke göç alacak diye bir kaidede yok. Ülke sınırları düzgün korunmak zorunda. Korumazsanız böyle göç dalgası yaşanır. Kusura bakma ama sen bildiğin olmaması gereken güvenlik, sağlık, demografik tehlike oluşturabilecek şeylere insanları alıştırmak istiyorsun. Sanki çok normal bir şeyden bahsediyor gibi.

Yanlış anladığın başka bir konu. Kimse bunlar gelmeden önce ülke cennet gibiydi geldikten sonra mahvoldu demiyor. Zaten bozuk olan bir yapı tamamıyla çökmeye doğru gidiyor. Ağır yaralı birini hastahaneye götürmek ve onun kafasına balyoz indirmek arasındaki fark ne kadar keskinse bizim demek istediğimiz şeylerde bu kadar keskin. Bunu gerçekten anlamıyor musun ? Ayrıca burası Türkiye Cumhuriyeti. Pislik her yerde pisliktir buna kimse itiraz etmiyor ancak sığınmacı olarak geldiğin bir ülkede taciz, tecavüz, gasp, hırsızlık vs. gibi suçlar işleyeceksin sonra biri çıkacak "ama Türklerde yapıyor" moduna girecek. Senin gibi düşünenler olduğu sürece yüzsüzlük hızla aratacak, kusura bakma tekrardan.

Yalanlara gelirsek. Söylenen 10 şeyden beşi yalan tamam ama ya doğru 5 şey? Yalana inanan insanları itham ederken bu yüzden gerçekleri de görmezden gelen senin gibi insanlara ne yapacağız biz? Bununla ilgili bir düşüncende var mı?

Kamplarda bekletme diye bir şey yok. Nerede yaşıyorsun sen? Bu insanlar kamplarda değil sokakta olduğu için bunlar oluyor zaten. %10'luk bir kesin şehirde diğerleri kampta olsa tamam ama tam tersi. Sen fazla insanlıktan göremiyorsun sanırım bazı şeyleri.

Almanya'ya giden işçiler ve balkanlardan gelen Türkler aynı değil. Birisi yasal yollarla talep sonucu çalışmaya gitti. Diğerleri bu ülkenin kendi çocuklarıydı. Ayrıca ekseriyetle balkanlardan gelenleri istemeyenler ve Suriyelileri isteyenler aynı kesim. Arkadaş Alman disipliniyle çalışıp Alman ekonomisini Avrupa'nın bel kemiği yapan insanlarla geldiği ülkeye her türlü zararı getirip mevcut her şeyi alt üst eden insanları bir tutmak. Ne kadar mükemmel bir düşünce yapısı. İnsan hayret ediyor gerçekten.

Son olarak mülteci değil sığınmacı! Bu kelimeyi kasti olarak mı yoksa şehven mi söylüyorsun bilmiyorum. Ama sığınmacı geçici süre için bir ülkeye sığınmış insan mülteci belirli sebeplerden dolayı bir ülkeye göç etmiş insan demektir. Daha öncede dedim mülteci dediğin an hukuki olarak kapıları kapatıyorsun. Onlar sığınmacı ve günü gelince gidecek. Kanun böyle söylüyor. Hep haksızlık, hukuksuzluk diyorsunuz ya alın size hukuk.

Ayrıca daha önce dediğim gibi Lübnan ve Afganistan'ın perişan olmasında çok büyük etkisi olan sığınmacılarla ilgili bir şey dememişsin. Lütfen Cimcimecik, bizim gibi ırkçılıktan gözü kararmışları aydınlat!

[@Cimcimecik]

Orjinal Mesaj Sahibi HomoLudens

Cimcimecik esas sen bizi anlamıyorsun. Sen kafanda ırkçılık kelimesini tutmuşsun başka bir şeyde söylemiyorsun. Dediğin tek şey bir kısmı kalacak. Tamamda niye ? 10 sene önce böyle bir durum yokken şimdi gidip ülke büyüklüğünde gelecek insanlarla beraber yaşamaya alışacaksınız. Oldu, başka?

Bu ülke göç alacak diye bir kaidede yok. Ülke sınırları düzgün korunmak zorunda. Korumazsanız böyle göç dalgası yaşanır. Kusura bakma ama sen bildiğin olmaması gereken güvenlik, sağlık, demografik tehlike oluşturabilecek şeylere insanları alıştırmak istiyorsun. Sanki çok normal bir şeyden bahsediyor gibi.

Yanlış anladığın başka bir konu. Kimse bunlar gelmeden önce ülke cennet gibiydi geldikten sonra mahvoldu demiyor. Zaten bozuk olan bir yapı tamamıyla çökmeye doğru gidiyor. Ağır yaralı birini hastahaneye götürmek ve onun kafasına balyoz indirmek arasındaki fark ne kadar keskinse bizim demek istediğimiz şeylerde bu kadar keskin. Bunu gerçekten anlamıyor musun ? Ayrıca burası Türkiye Cumhuriyeti. Pislik her yerde pisliktir buna kimse itiraz etmiyor ancak sığınmacı olarak geldiğin bir ülkede taciz, tecavüz, gasp, hırsızlık vs. gibi suçlar işleyeceksin sonra biri çıkacak "ama Türklerde yapıyor" moduna girecek. Senin gibi düşünenler olduğu sürece yüzsüzlük hızla aratacak, kusura bakma tekrardan.

Yalanlara gelirsek. Söylenen 10 şeyden beşi yalan tamam ama ya doğru 5 şey? Yalana inanan insanları itham ederken bu yüzden gerçekleri de görmezden gelen senin gibi insanlara ne yapacağız biz? Bununla ilgili bir düşüncende var mı?

Kamplarda bekletme diye bir şey yok. Nerede yaşıyorsun sen? Bu insanlar kamplarda değil sokakta olduğu için bunlar oluyor zaten. %10'luk bir kesin şehirde diğerleri kampta olsa tamam ama tam tersi. Sen fazla insanlıktan göremiyorsun sanırım bazı şeyleri.

Almanya'ya giden işçiler ve balkanlardan gelen Türkler aynı değil. Birisi yasal yollarla talep sonucu çalışmaya gitti. Diğerleri bu ülkenin kendi çocuklarıydı. Ayrıca ekseriyetle balkanlardan gelenleri istemeyenler ve Suriyelileri isteyenler aynı kesim. Arkadaş Alman disipliniyle çalışıp Alman ekonomisini Avrupa'nın bel kemiği yapan insanlarla geldiği ülkeye her türlü zararı getirip mevcut her şeyi alt üst eden insanları bir tutmak. Ne kadar mükemmel bir düşünce yapısı. İnsan hayret ediyor gerçekten.

Son olarak mülteci değil sığınmacı! Bu kelimeyi kasti olarak mı yoksa şehven mi söylüyorsun bilmiyorum. Ama sığınmacı geçici süre için bir ülkeye sığınmış insan mülteci belirli sebeplerden dolayı bir ülkeye göç etmiş insan demektir. Daha öncede dedim mülteci dediğin an hukuki olarak kapıları kapatıyorsun. Onlar sığınmacı ve günü gelince gidecek. Kanun böyle söylüyor. Hep haksızlık, hukuksuzluk diyorsunuz ya alın size hukuk.

Ayrıca daha önce dediğim gibi Lübnan ve Afganistan'ın perişan olmasında çok büyük etkisi olan sığınmacılarla ilgili bir şey dememişsin. Lütfen Cimcimecik, bizim gibi ırkçılıktan gözü kararmışları aydınlat!

Benim yazdıklarımı gerçekten okusanız aydınlanacaksınız ama artık ben, sizlerin benim yazdıklarımı okumadığınızı düşünmeye başladım. Aynı şeyleri kaçıncı kezdir tekrar yazıyorum. Bir kere daha mı yazayım?

Ama ben de insanım canım! Ben de etten, kemikten ve sinirden yaratılmışım. Benim de haklarım var.

Mesela bak, Almanya'daki işçilerimiz ve Balkan'lardan gelen Türk soydaşlarımızla Suriye'li sığınmacıları (mültecileri -sığınmacı ile mülteci aynı anlama gelir.) bir tutmadığımı, bazı sebeplerle karşılaştırdığımı daha önce belirttim.

Balkan göçmenlerini istemeyenlerle şimdiki Suriye'lileri isteyenlerin aynı kesim olduğunu yazmışsın. Bu düşüncenin kaynağı ne acaba? Nasıl bir araştırma yaptın veya hangi kaynaklara ulaştın da böyle yazabildin?

O zaman da Balkan göçmenleri İstanbul'da büyük bir kargaşaya, yeni salgın hastalıklara, görüntü kirliliğine, belki işsizliğe vb yol açmıştı ve bu nedenlerle istenmiyordu. Tıpkı şimdiki istenmeyenler gibi...

Aynı şeyleri tekrarlamak istemiyorum. Bu ülke göç yolları üzerinde. Tarih boyunca göçler olmuş. Gelip geçenler, kalanlar olmuş. Buraya gelenler günümüzde burada kalmak da isetmiyor. Hepsi Avrupa'ya göç etmek istiyor. Dün TRT2'de bir film izledim; fildeki küçük Suriye'li çocuk, "Norveç'e bir kaçabilsek, orada bakondan işesen bile kimse karışmıyor, seni rahatsız etmiyor" diyordu. Doğru...

"Yalanlara gelirsek. Söylenen 10 şeyden beşi yalan tamam ama ya doğru 5 şey?" demişsin. Peki rica etsem, o 5 yalanı belirtir misin? Şimdiye dek Suriye'li mültecilerle ilgili yalanlardan bir tekini bile "bu yalandır" diye belirten oldu mu aranızda? Belirtmediyseniz bunun sebebi sizce ne olabilir?

İşinize gelen yalan, kullanışlı yalan, cici yalandır, sevimli yalandır, öyle değil mi?

5 tane de doğru var, evet. Ama o doğrular da, tekrar tekrar belirtiğim gibi, bütün mültecileri değil, içlerinden küçük bir kısmını kapsıyor. Bir kısım Suriye'li mülteci veya sığınmacı, kızlara sarkıntılık diyor veya nargile içiyor. Ama sizlerin gözünde bu bütün hepsinin omuzlarına yüklenen bir suç ve kabahat oluyor.

Türkiye'de mülteci kampları olduğunu bilmiyor musun?

Son olarak, ben size ortak noktalarımızdan da söz ediyorum. Yani sizlerin endişeleri arasında benim de katıldığım, paylaştığım hususlara değiniyorum. Benim bu tabloyu toz pembe olarak görmediğimi, hafifsemediğimi anlatıp duruyorum. Kaç yüzüncü keredir size söylediğim bir şey var. O da şu: mülteci politikamızı eleştirmek ayrı, mülteciler yüzünden kayıplarımızı, zararlarımızı belirtmek ayrı (bunlara ben de katılırım) ama mültecileri toptan düşmanlaştırıp onlardan pislik gibi söz etmek ayrı. Ben sizdeki bu yanlış eğilimle mücadele ediyorum.

[@HomoLudens]

Görüyorum ki seninle tartışmak boşuna Cimcimecik. Laflarımın bu kadar eğilip büküldüğü başka bir mecra hatırlamıyorum.

Şunu yazmışsın;

Kamplarda bekletiyoruz. Ama yine de şehirlere kadar gelip yerleşenler oluyor.

Şu cevabı vermişim;

Kamplarda bekletme diye bir şey yok. Nerede yaşıyorsun sen? Bu insanlar kamplarda değil sokakta olduğu için bunlar oluyor zaten. %10'luk bir kesim şehirde diğerleri kampta olsa tamam ama tam tersi. Sen fazla insanlıktan göremiyorsun sanırım bazı şeyleri.

Bunu yazmışsın;

Türkiye'de mülteci kampları olduğunu bilmiyor musun?

Ne alaka? Dikkatli oku. Ben kamp mı yok demişim yoksa senin aslında çoğu kampta ama bazıları kaçıyor işte tezine çoğu dışarıda azı kamplarda mı demişim?

Kusura bakma ama bizde sana aynı şeyleri 40 kere yazmaya meraklı değiliz.

Göç etmek istemelerine laf eden mi oldu? Elbet gidecekler. Mesele kaldıkları sürede verilen zarar. Veba şimdi çok korkulan bir hastalık mı? Değil ancak yüzyıllar önce milyonları götürdü. Geldi gitti bitti. Verdiği zarar? Sen şimdi çıkıp insanlara veba muamelesi yaptı dersin. Aman aman

Kaynak? Sanırım sen pek dışarıya çıkıp insanlarla sosyalleşmiyorsun. Senide anlıyorum tabii. Bu üslupla kimseyle tartışamazsın sen.

Yalan konusuna gelirsek. Benim orada demek istediğim Suriyelilere ithaf edilenlerin bazılarının yalan olması gerçekleri görmezden gelmemizi mi gerektiriyor. Senin bana verdiğin cevap ne alaka? 81 milyonluk insanı bu forumla değerlendirmende insanları kalıplaştırıyorsunuz diyen senin gibi biri için fazla tuhaf.

7 milyondan bir kişi bile olsa o göze batar. Çünkü buraya ait değil ve olmaya çalışmıyor. Bu kadar ufak bir denklemi bile algılayamayan birisinden paragraf yazılarını anlamayı beklemek benim hatam zaten.

Son olarak Lübnan ve Afganistan? Hala bir cevap yok. Neyse bu saatten sonra cevapta beklemiyorum zaten. Başka cevapta yazmıyorum. Onlarca kere Suriyelilerin de özelliklere kadınlarının bu ülkede sanki bir eşyaymış gibi bizim millet tarafından görülmesini de eleştirmiş ve bu konuyla ilgili yazı yazmış biri olarak ben en iyisi ırkçılıkla dönen gözümle baş başa kalayım.

[@Sevda]

Orjinal Mesaj Sahibi Cimcimecik

Benim yazdıklarımı gerçekten okusanız aydınlanacaksınız ama artık ben, sizlerin benim yazdıklarımı okumadığınızı düşünmeye başladım. Aynı şeyleri kaçıncı kezdir tekrar yazıyorum. Bir kere daha mı yazayım?

Ama ben de insanım canım! Ben de etten, kemikten ve sinirden yaratılmışım. Benim de haklarım var.

Mesela bak, Almanya'daki işçilerimiz ve Balkan'lardan gelen Türk soydaşlarımızla Suriye'li sığınmacıları (mültecileri -sığınmacı ile mülteci aynı anlama gelir.) bir tutmadığımı, bazı sebeplerle karşılaştırdığımı daha önce belirttim.

Balkan göçmenlerini istemeyenlerle şimdiki Suriye'lileri isteyenlerin aynı kesim olduğunu yazmışsın. Bu düşüncenin kaynağı ne acaba? Nasıl bir araştırma yaptın veya hangi kaynaklara ulaştın da böyle yazabildin?

O zaman da Balkan göçmenleri İstanbul'da büyük bir kargaşaya, yeni salgın hastalıklara, görüntü kirliliğine, belki işsizliğe vb yol açmıştı ve bu nedenlerle istenmiyordu. Tıpkı şimdiki istenmeyenler gibi...

Aynı şeyleri tekrarlamak istemiyorum. Bu ülke göç yolları üzerinde. Tarih boyunca göçler olmuş. Gelip geçenler, kalanlar olmuş. Buraya gelenler günümüzde burada kalmak da isetmiyor. Hepsi Avrupa'ya göç etmek istiyor. Dün TRT2'de bir film izledim; fildeki küçük Suriye'li çocuk, "Norveç'e bir kaçabilsek, orada bakondan işesen bile kimse karışmıyor, seni rahatsız etmiyor" diyordu. Doğru...

"Yalanlara gelirsek. Söylenen 10 şeyden beşi yalan tamam ama ya doğru 5 şey?" demişsin. Peki rica etsem, o 5 yalanı belirtir misin? Şimdiye dek Suriye'li mültecilerle ilgili yalanlardan bir tekini bile "bu yalandır" diye belirten oldu mu aranızda? Belirtmediyseniz bunun sebebi sizce ne olabilir?

İşinize gelen yalan, kullanışlı yalan, cici yalandır, sevimli yalandır, öyle değil mi?

5 tane de doğru var, evet. Ama o doğrular da, tekrar tekrar belirtiğim gibi, bütün mültecileri değil, içlerinden küçük bir kısmını kapsıyor. Bir kısım Suriye'li mülteci veya sığınmacı, kızlara sarkıntılık diyor veya nargile içiyor. Ama sizlerin gözünde bu bütün hepsinin omuzlarına yüklenen bir suç ve kabahat oluyor.

Türkiye'de mülteci kampları olduğunu bilmiyor musun?

Son olarak, ben size ortak noktalarımızdan da söz ediyorum. Yani sizlerin endişeleri arasında benim de katıldığım, paylaştığım hususlara değiniyorum. Benim bu tabloyu toz pembe olarak görmediğimi, hafifsemediğimi anlatıp duruyorum. Kaç yüzüncü keredir size söylediğim bir şey var. O da şu: mülteci politikamızı eleştirmek ayrı, mülteciler yüzünden kayıplarımızı, zararlarımızı belirtmek ayrı (bunlara ben de katılırım) ama mültecileri toptan düşmanlaştırıp onlardan pislik gibi söz etmek ayrı. Ben sizdeki bu yanlış eğilimle mücadele ediyorum.

Cb'nin açıklamasına göre bunlara 40 milyar dolar harcadık. Ab'nin bize -mülteciler ya da sığınmacılar adı neyse- verdiği para ise 3 milyar euro O 40 milyar doları sence kim verdi? Kimin cebinden çıktı?

Ağustos ayında Bursa'ya gittim, kalacak olduğum otelin önünde taksiden indim. İndiğim yerde de ptt binası var. Bir baktım ptt bankamatiğinin önünde suriyeliler kuyruğa girmiş. Abartmıyorum en az 25 suriyeli vardı kuyrukta. "Daha iner inmez sinirlerin tepene çıkmasın sakin ol ve bavulunu alıp otele yürü" diye kendime telkin vere vere otele yollandım. Gayet güzel ve rahat bir şekilde, gram utanmadan bankamatikten o 40 milyar doları çekiyorlar.

Yok cici yalan, yok kullanışlı yalan bilmem ne diyerek insanların zekasını hafife alma. Herkesin elinin altında internet var, evinde tv var. Hepimiz haberleri görüyoruz, okuyoruz. Neyin doğru yanlış olduğunu biliyoruz çünkü halk olarak birebir bütün hepsiyle biz muhattap oluyoruz. Bak uyuz hastalığı hortladı. Hangi bürokrat uyuz oluyor? Hangi mv'nin ya da bakanın karısı, çocuğu ya da bizzat kendisi bunların mikroplarıyla muhattap oluyor? Hiçbiri. Bütün pisliklerine maruz kalan bizzat halkın kendisi. Hiçkimse kafasından uydurup yalan söylemiyor burda.

O parada çatır çatır senin, benim, hepimizin cebinden zorla alındı. Artı olarak zorla sırtımıza bindirilen suriyeli ve bilumum 3. dünya vatandaşı ülke insanlarının bakımıda bindiriliyor. Ve bu durum sanki övünülecek bir şeymiş gibi biz mazlumlara yardım ettik diye insanların manevi duygularını tırmalayarak yapılmaya çalışılıyor. Valla kimse kusura bakmasın, benim alım gücüm düşüyorsa, almak istediğim şeyi bunlar yüzünden 5 katı fiyata alıyorsam hiçbirini insan yerine koymam. İsteyen de bu konuda hakkımda istediğini düşünebilir. Hiç umrumda değil valla.

[@Cimcimecik]

Orjinal Mesaj Sahibi HomoLudens

Kamplarda bekletme diye bir şey yok. Nerede yaşıyorsun sen? Bu insanlar kamplarda değil sokakta olduğu için bunlar oluyor zaten. %10'luk bir kesin şehirde diğerleri kampta olsa tamam ama tam tersi.

Orjinal Mesaj Sahibi HomoLudens

Ne alaka? Dikkatli oku. Ben kamp mı yok demişim yoksa senin aslında çoğu kampta ama bazıları kaçıyor işte tezine çoğu dışarıda azı kamplarda mı demişim?

Ben mi yanlış anladım diye dönüp tekrar okudum. Ama işte senin yazdıkların ortada. İlk cümlelerinle, onların kamplarda tutulmadıklarını, kamplarda değil, sokaklarda olduklarını anlatıyorsun. Ben de buna itiraz etme gereği duymuşum.

Bir tek son cümlen, yani "%10'luk bir kesin şehirde diğerleri kampta olsa tamam ama tam tersi" asıl niyetini biraz anlatıyor, ama o da ilk cümlelerin ardından gümbürtüye gitmiş belli ki.

Görüyorsun değil mi HomoLudens, bana kırk kere değil, bir kere doğru düzgün yazdığın zaman ben anlayabiliyorum.

Ne kadarının kampta, ne kadarının şehirlerde olduğunu bilmiyorum. Ancak bu konuda raporlar var ve zahmet edip araştırabilir, öğrenebiliriz. Ama asıl sorunumuz bu değil. Ben de keşke çoğu kamplarda olsa ve orada insanca şartlar altında yaşasalar derim.

Yine vebaya değinmişsin. İyi ama ben de yine değineyim; ben de bu salgın hastalıklar vb konusunda kaygılarınıza hak verdiğimi söyledim; olsun, yine söyleyeyim.

"Kaynak? Sanırım sen pek dışarıya çıkıp insanlarla sosyalleşmiyorsun. Senide anlıyorum tabii. Bu üslupla kimseyle tartışamazsın sen." Evet, pek sosyalleşen biri değilim. Üslubumdan değil, insanların bu olumsuz tavırlarından dolayı kendi isteğimle sosyallikten uzak duruyorum. Mesela seninle dışarıda sohbet etsek ben ne diyebilirim? Bir süre sonra sıkılıp bırakmak zorunda kalırım.

Evet, kaynak sordum. Kaynak vermedin. Neyin kaynağı, hatırlatayım; Balkan göçmenlerini istemeyenlerle Suriye'li mültecileri isteyenlerin aynı kişiler olduğunu yazmıştın. Onun kaynağını soruyorum. Neye dayanarak bunların aynı kesim olduğunu söylüyorsun?

Bir kere sosyolojik olarak her iki durumda da göçmenleri istemeyenler aynı kesimdir. Yani kısacası bütün bir şehir halkı her iki göçmen grubunu da istememiştir. Çünki her iki grup da kaos, kargaşa, güvenlik ve sağlık sorununa sebep olmuştur. Dolayısıyla şehirli halk da bunları istememiştir.

Her iki olayda da isteyenler sadece benim gibi "asosyal" azınlık kişilerdir.

"Suriyelilere ithaf edilenlerin bazılarının yalan olması gerçekleri görmezden gelmemizi mi gerektiriyor." Gerçekleri görmezden gelmenizi isteyen yok ki. Ben sadece o gerçekleri genelleştirmeyin diyorum. Mesela bazı mülteciler aşağılık işler yapıyorsa, ki yapıyor, bunu bütün mültecilere genelleştirip hepsini nefret objesi hâline getirmeyin diyorum. Bunu kaçıncı kez tekrarladım, biliyor musun?

Bir grup mülteci bir suç işleyince bunun adını hemen "Suriye'liler" koymayın. Bu sıradan insana yakışabilir; ama az çok aydın, az çok bilinçli olduğunu iddia eden kişilere yakışmaz.

Lübnan ve Afganistan konusunu bilmediğim için cevaplamadım. Sen biliyorsan açıkla ve konumuzla, tartışmamızla ilişkilendir. Benden neyin açıklamasını istediğini bile anlayabilmiş değilim ki...

[@Cimcimecik]

Orjinal Mesaj Sahibi Sevda

Cb'nin açıklamasına göre bunlara 40 milyar dolar harcadık. Ab'nin bize -mülteciler ya da sığınmacılar adı neyse- verdiği para ise 3 milyar euro O 40 milyar doları sence kim verdi? Kimin cebinden çıktı?

Ağustos ayında Bursa'ya gittim, kalacak olduğum otelin önünde taksiden indim. İndiğim yerde de ptt binası var. Bir baktım ptt bankamatiğinin önünde suriyeliler kuyruğa girmiş. Abartmıyorum en az 25 suriyeli vardı kuyrukta. "Daha iner inmez sinirlerin tepene çıkmasın sakin ol ve bavulunu alıp otele yürü" diye kendime telkin vere vere otele yollandım. Gayet güzel ve rahat bir şekilde, gram utanmadan bankamatikten o 40 milyar doları çekiyorlar.

Yok cici yalan, yok kullanışlı yalan bilmem ne diyerek insanların zekasını hafife alma. Herkesin elinin altında internet var, evinde tv var. Hepimiz haberleri görüyoruz, okuyoruz. Neyin doğru yanlış olduğunu biliyoruz çünkü halk olarak birebir bütün hepsiyle biz muhattap oluyoruz. Bak uyuz hastalığı hortladı. Hangi bürokrat uyuz oluyor? Hangi mv'nin ya da bakanın karısı, çocuğu ya da bizzat kendisi bunların mikroplarıyla muhattap oluyor? Hiçbiri. Bütün pisliklerine maruz kalan bizzat halkın kendisi. Hiçkimse kafasından uydurup yalan söylemiyor burda.

O parada çatır çatır senin, benim, hepimizin cebinden zorla alındı. Artı olarak zorla sırtımıza bindirilen suriyeli ve bilumum 3. dünya vatandaşı ülke insanlarının bakımıda bindiriliyor. Ve bu durum sanki övünülecek bir şeymiş gibi biz mazlumlara yardım ettik diye insanların manevi duygularını tırmalayarak yapılmaya çalışılıyor. Valla kimse kusura bakmasın, benim alım gücüm düşüyorsa, almak istediğim şeyi bunlar yüzünden 5 katı fiyata alıyorsam hiçbirini insan yerine koymam. İsteyen de bu konuda hakkımda istediğini düşünebilir. Hiç umrumda değil valla.

Mültecilere harcadığımız "kırk milyar dolar" onlar için yaptığımız masraflar, Sevda. Bu para, onların aldığı maaşı kapsamıyor. Onlar maaşı AB fonlarından alıyor.

Yani boşuna sinirleniyorsun; o bankamatik kuyruğundaki mülteciler bizim cebimizden çekmiyorlar o parayı. O para da çok az bir miktar.

Onun dışında bu "40 milyar dolar" tabii ki bizim cebimizden çıkıyor. "Bizim", yani devletin kasasından...

"Yok cici yalan, yok kullanışlı yalan bilmem ne diyerek insanların zekasını hafife alma. Herkesin elinin altında internet var, evinde tv var. Hepimiz haberleri görüyoruz, okuyoruz. Neyin doğru yanlış olduğunu biliyoruz..." Maalesef doğruyla yanlışı ayırdedemiyorsunuz. Okuduğunız kimi gazetelerde, girdiğiniz internet sitelerinde karşınıza bol bol yalan haberler, bilgiler çıkıyor. Siz de bunlara, inanmak istediğiniz için sorgulamadan inanıyorsunuz.

İnternet bilgi çöplüğü. Bol miktarda uyduruk haber var. Bunlar sürekli bizi kışkırtmak için karşımıza çıkarılıyor.

Mesela mülteci raporu var. Ama otuz sayfa. O rapor incelenip doğru bir fikir edinilebilir. Ama o zor geliyor. Oysa kısa ve asılsız haberleri okuyup dolduruşa gelmek kolay.

Mesela teyit.org sitesi var. Bu siteyi incelemenizi öneririm. Bu sitede güncel bütün haberlerle ve bilgilerle ilgili, titiz bir araştırma sonucu edinilen doğru bilgiler dürüstçe paylaşılıyor. Surie'liler konusundaki yalanlar da bu sitenin içinde kanıtlarıyla birlikte verilmiş.

Size tavsiyem, önyargılarınızın esiri olmayın. İşinize gelse de gelmese de önce araştırın. Önyargılarınızı desteklemeyen ipuçlarını özellikle inceleyin, dikkate alın. Önyargılarınız hatalı olabilir. Aykırı ipuçlarını incelerseniz doğru bilgiye kavuşma şansınız olabilir.

tey,t.org sitesinde arama yaparak arştırma imkanı da var. İşte mesela ben "Suriye" diye yazdım ve karşıma çıkan yalan haberler:

https://teyit.org/?s=suriye

[@Sevda]

[QUOTE=Cimcimecik;958023]

Mültecilere harcadığımız "kırk milyar dolar" onlar için yaptığımız masraflar, Sevda. Bu para, onların aldığı maaşı kapsamıyor. Onlar maaşı AB fonlarından alıyor.

Ciddi misin sen? kırk milyar doları sanki iki buçuk kuruş gibi söylemiş aldıkları maaşı da dağlar kadar yazmış ab veriyor demiş.

Yani boşuna sinirleniyorsun; o bankamatik kuyruğundaki mülteciler bizim cebimizden çekmiyorlar o parayı. O para da çok az bir miktar.

Sinirlenmiyorum. Sana bir şeyleri açıklıyorum. Açıklamaya çalışıyorum. Sen de anlamaya çalışırsan mükemmel olacak.

Onun dışında bu "40 milyar dolar" tabii ki bizim cebimizden çıkıyor. "Bizim", yani devletin kasasından...

Eee kendini keriz yerine konmuş hissetmiyor musun? Durup dururken suriyeli savaş kaçkınlarına bakmak zorundasın çünkü. Yoksa garip gurebaya, savaştan kaçmış masum insanlara -ama bayramlaşmaya gidiyorlar ülkelerine- yardım ettiğin için çok mutlu ve için rahat mı yaşıyorsun?

Maalesef doğruyla yanlışı ayırdedemiyorsunuz. Okuduğunız kimi gazetelerde, girdiğiniz internet sitelerinde karşınıza bol bol yalan haberler, bilgiler çıkıyor. Siz de bunlara, inanmak istediğiniz için sorgulamadan inanıyorsunuz.

Nasıl da biliverdin hiçbir şeyi ayırt edemediğimizi. İyi ki ulu manitu Cimcimecik geldi de bize doğru yanlış neymiş öğretiyor.



Sen biraz o at gözlüklerini çıkar bir kenara koy, insanlar ne diyor diye etrafına bak. Suriyeli seviciliği yapmandan sıtkım sıyrıldı valla. Hastalık diyorum "olur ama şöyle böyle," hırsız diyorum "bizde de var hırsız." Ne biçim mantık bu yahu? Ben suriyenin iti kopuğunun bekçisi miyim de hoş göreyim nasılsa bizde var diye. O zaman bütün ülkelerin hırsızını uğursunu biz alalım nasılsa bizde bi sürü var onlardan. Fazla gelmez bize.