Adalet, Mülk Varsa Temeldir

[@Mustafa Akten]

ADALET, MÜLK VARSA TEMELDİR

Mülk sahip olunan mal anlamında değildir. Burada ifade edilen devlettir, devletin birliği, ünüter yapısı, ulusal yapısıdır. Adalet kavramı, adalet dağıtanların elinde “pert” olmuşsa, adaleti sağlamakla görevli olanlar kürsüye çıktıklarında kürsü hâkimi olma yerine mübaşir olmuşlar sa, adaleti dağıtma görevinde olup, kararlarını Türk milleti adına vermesi gerekenler telefon talimatı ve aracıların, ulakların getirdiği ve verdiği mesaj ve mesaj sahiplerinin talimatı ile karar veriyorsa, mülk denilen devlet yıkılmış, adalet denilen kavram pert olmuş demektir.


Yasama, Yargı, Yürütme,


Yasama; halkın temsilcisi olarak seçilenler tarafından yasama organında, halkın mutluluğu, sağlığı, savunması, eğitimi, huzuru, gençliğinin geleceğe matuf iyi yetişmesi için çağdaş ilim irfan yuvalarında yetişmesi, savaşa hazır olmak için barışın korunması adına savunma da uzmanlardan oluşan komutanların koordine ettiği ordu ve fertlerinin yetiştirilmesi, millet fertlerinin devlet ile olan ilişkilerinin düzenlenmesi, kişi ve kurumların her konuda ilişkilerinin düzenlenmesi, yatırımların ve ekonomik değerlerin millet menfaatine uygun olarak değerlendirilmesi gibi konularda yasalar yapar.


Yargı; yasama organının çıkardığı yasalar ile açmazların ve sorunların hallini vicdani kanaatlerini de katarak millet adına verilecek kararları ile pekiştirir, yasalara uymayanlara verilecek cezalar ile iyileştirme sağlamaktır.


Yürütme; yasama ve yargının kararlarını uygulamak, devletin ve milletin hayrına tecelli edecek işlerin gündeliğini tedvir etmekle görevlidir. Milletin hizmetçisidir, efendisi değildir.


Yürütme anti demokratik düzenlemeler ile yasama ve yargıya müdahil olup, onların yapması gerekenleri ita amirliği pozisyonunda vaaz etmeye hatta emretmeye kalktığında mülk yıkılmış yok olmuş, onun temeli olan adalet ise yıkıntıdan arta kalan molozlar arasında kaybolmuş demektir. Şimdi Türkiye 11 yıldır bu durumu yaşamaktadır.


Diktatörlüğün en bariz göstergelerinden biri iki dudak arasından çıkanlara, verilen kanunsuz ve hukuksuz talimatlara itirazsız uyulmasıdır. Son çıkan ses kayıtlarına bir bakınız! Konuşmalar içinde başbakan oğullarından biri, bir kişiden bir konuyu halletmesini istiyor..İstenen kişi kanunlardan dem vurmaya kalktığında, Ya Hu siz bu kanunları ne kadar ciddiye alıyorsunuz, kanunları yapan biziz gerekirse değiştirir size bir şey olmasını önleriz diyor. İşte mülk’ü ve adalet duygusunu yıkan bu anlayıştır. Hani birileri demiş ki, "hırsıza kanun yaptırırsan, hırsızın saygın, mesleğinin ise abide olmasına mani olamazsın."


Bir düzen düşünün din ve ahlak gibi ulvi ve dini ritüelleri her an zikreden, ama dinin yasakladığı, haramlardan bazılarından uzak dururken bazılarını görmezden gelerek yiyen yedirenlerin elinde olursa orada ahlaki çöküntü ve dine müğayir hareketlerin odağı olma vardır. Türkiye 11 yıldır bunu yaşamaktadır.

İdarede olacaksın, komisyon hesapları yapacaksın, ulufe dağıtır gibi adı ihale olan rant dağıtacaksın sonra oğula telefonda "10 dan aşağı verirse alma bu işler o kadar kolay değil nasıl olsa kucağımıza yine düşerler" diyeceksin. Türkiye bu anlayışın ve uygulamaların sahibi olanlar tarafından 11 yıldır güya idare ediliyor. Bu anlayışın olduğu yerde "adalet mülkün temeli olamaz" 11 yıldır zaten değilde. Hırsızın hırsızdan hesap sorduğu nerede görülmüş.


16.03.2014
Mustafa AKTEN

[@Mustafa Akten]

Hani bu gün adalet için yürüyenlerin, adalet, adalet diye bağıranların aradığı adaleti, nasıl adaletsizliğe dönüştürenleri, adalet sisteminin nasıl pert olduğunu anlatan 16.03.2014 yılında anlatmaya çalıştığım yukarıdaki yazım, bu gün gerçekleri ile örtüşüyor olması nedeni ile yeniden paylaşma gereği duydum.

[@climax]

Naapacaz peki Mustafa emmi

[@Mustafa Akten]

Sn. Climax,

Yapılacaklar çok belli değilmi? Adalet, özgürlük, hukuk üstünlüğü demokrasi için, cinsiyet ayrımı yapmadan her yaştan her insanın, her vasıta, her araç, her mekânı kullanarak mücadele etmesidir..

Lokma çiğneyerek yutulur!
Yol yürüme ökçe ile,
ama iş bitirme akçe ile olmasın.