15.09.2024, 19:10
|
#1
|
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
|
Türk edebiyatının Devi Orhan Kemal 110 Yaşında... Nazım Hikmet'i Ağlatan Şi
Türk edebiyatının Devi Orhan Kemal 110 Yaşında... Nazım Hikmet'i Ağlatan Şiir
Türk edebiyatının devlerinden Orhan Kemal'in 110. yaşı Cihangir’deki Orhan Kemal Müzesinde kutlandı. Etkinliğe dostları ve okurları katılırken, Orhan Kemal’in şiirlerini besteleyen Tenor Aykut Yılmaz’da etkinliğe renk verdi.
SAKINCALI BİR ADAMIN OĞLU
Orhan Kemal 15 Eylül 1914 yılında Adana Ceyhan’da dünyaya geldi. Gerçek adı Mehmet Raşit (Öğütçü) idi. Yaşamı dünyanın pek çok derdini omuzlayarak geçti. Babası avukattı. Milletvekilliği, İstiklal Mahkemesi Başkanlığı, Toksöz ve Ahali gazetelerinin imtiyaz sahipliğini yaptı. Siyasal olayların merkezinde oldu daima ve Cumhuriyet Fırkasını kurucusuydu. Sürgünlere yollandı, gittiği yerlerde bulaşıkçılık bile yaptı. Bundan dolayıydı Orhan Kemal’in ortaokuldayken okumayı bırakması. Babasının arkadaşının vasıtası ile Milli Mensucat Fabrikası’na girdi ilk olarak ve ilk aşkı Nuriye ile de orada tanıştı. Evlenmek istedi ama vermediler. Çünkü o sakıncalı bir adamın oğluydu. Fakat vazgeçmedi. Nuriye’nin babasının arkadaşını devreye soktu ve 1937 de evlendiler.
1938’de Niğde’de askerlik yapmaya başladı. Nazım Hikmet’ten Hikmet Kıvılcımlı’ya kadar pek çok aydının tutuklu olduğu o günlerde Harp Okulu Davası Orhan Kemal’i de hapse sürükledi. Nedeni bölük sohbetlerinde gazete kupürlerinden kestiği Nazım Hikmet şiirleriydi. Mahkemede ise daha güçlü bir delil ile hakimin karşısına çıktı. Kendi el yazısıyla yazdığı ve Nazım Hikmet için olan şiirleri bir de, kendisini ve emekçilerin hayat hikayelerini bulduğu Gorki’nin kitaplarıyla. Orhan Kemal’in Nazım Hikmet ile bir olup darbe yapacağı iddia edilmesi sonucu 5 yıla mahkûm oldu. Oysa henüz tanışmamışlardı bile…
BURSA CEZAEVİ
Önce Adana Cezaevi’nde yattı. Kısa bir süre sonra Bursa Cezaevi’ne naklini istedi. Çünkü Adana’da eşinin yaşadığı evi taşladılar. Nazım Hikmet’in de sağlık sorunları nedeniyle Çankırı Cezaevi’nden Bursa Cezaevi’ne gelmedi sonucunda 52’nci koğuşta birlikte kaldılar. Ranzaları karşılıklıydı. Nazım ile sıkı dost oldular. Nazım, Orhan Kemal’in yazılarını çok beğendi ve destekledi. Orhan Kemal 26 Eylül 1943 günü tahliye olduğunda cezaevi kapısından bir yazar olarak ayrıldı. Tahliyesinden birkaç gün sonra yolladığı şiir ise okurken Nazım Hikmet’i ağlatacaktı.
“Seni yapayalnız bırakıp hapishanede,
Belki üçüncü mevkii kompartımanında pupa yelken,
Koşacağım memlekete…
Unutabilir miyim seni?
Hala beton malta boylarında duyuyorum,
Takunyalarının sesini!
Unutabilir miyim seni hiç,
Dünyayı ve insanlarımızı sevmeyi senden öğrendim,
Hikaye, şiir yazmayı,
Ve erkekçe kavga etmeyi senden…”
Hapishaneden çıkmasına daha sekiz yıl olan Nazım Hikmet bu şiiri okuduğunda gözyaşlarına hakim olamamıştı.
HALK DOĞUM GÜNÜ
İşte onlardan biriydi Orhan Kemal’in 110’uncu doğum gününde Cihangir’de Orhan Kemal Müzesi’nde şarkı olarak duvarlara yansıyan…
Orhan Kemal üretken bir yazardı. Adana’daki çiftçilerin, işçilerin yaşamlarını da yazdı, İstanbul’da gecekondu mahallesindeki yaşamları da. 72. Koğuş, Hanımın Çiftliği ya da Murtaza onlardan bazılarıydı. Toprağın, emeğin tanımını en iyi yapan ustalardandı.
Oğlu Işık Öğütçü ile konuştuğumda “Orhan Kemal’in 110’uncu yaşı çok önemli. Hiç olmazsa biz gördük bu kıymetli günü” diyerek sözlerine başladı ve çok gururluydu.
Etkinlikte yer alan bir diğer bestelenmiş Orhan Kemal şiiri ise çok sevdiği eşine yazdığı Karıma şiiri idi.
“Erikler çiçek açtı, ilkbahar geldi karım.
Yıllardır bu insanı büyüleyen dünyaya,
Penceresi demirli odalardan bakarım.
Bana, bırak diyorsun cigarayı zarardır.
Halbuki kara gözlüm, onunla senden gayri
Gözlerimin önünde kül olan kimim vardır?
Kulağımdan gitmiyor “Beni unutma!” sesin
Bir tanem aramızda dağlar, taşlar olsa da,
Sen uzaklarda değil, göğsümün içindesin!
Kulağını göğsümün çarpan köşesine koy
Dinle anlatsın sana ne türlü sevdiğimi.
Oy kilitli kapılar, kilitli kapılar ooy.”
İBB Kültür’ün de destek verdiği etkinlikte Orhan Kemal anıldı ve oğlu Işık Öğütçü’nün de dediği gibi bir bir halk doğum günüydü. Halkın adamı, halk adamı Orhan Kemal’e sonsuz saygıyla… İyi ki doğdun usta kalem…
Pınar Saraçoğlu
Odatv.com
|
|
|