Necip Fazıl Kimdir?

[@alkanaga]

Ahmet Necip Fazıl Kısakürek, araştırıldığında Türk şair, romancı, oyun yazarı ve İslamcı ideolog karşımıza çıkar.

İktidar çevreleri birkaç senedir dağıttıkları Necip Fazıl ödülleri vesilesiyle “üstadı” anıp kıvanç duydular. Siyasi ve ekonomik iktidarlarını, kültürel iktidarla perçinlemek için umutlandılar.

http://www.youtube.com/watch?v=srcBb5N--g4

Sayın Erdoğan’ın birçok defa dile getirdiği üzere, Necip Fazıl’ın rehberliğinde “dininin ve kininin davacısı bir gençlik” yetiştirme amacı yatıyor. Hangi kinin davacısı? Elbette Necip Fazıl’ın kin duyduklarının. Yani üstadın “Allah’ın, Kuran’ında ‘belhüm adal-hayvandan aşağı’ dediği cüce taklitçiler” diye betimlediği Cumhuriyetin kurucuları. Bkz.

[@alkanaga]

Peki Necip Fazıl Kimdir?
Türk Edebiyatı'nın Muhafazakarlar'ından, şair, hikaye ve piyes yazarı, gazeteci, düşünürdür kendileri. 26 Mayıs 1905'te doğmuştur. Necip Fazıl'a göre;

-Milli mücadeleyi Vahdettin başlatmıştır. bkz
-İskilipli Dindar olduğu için Asılmıştır. bkz.
-Dersimde Katliam yapılmıştır bkz.

CHP'ye yaptığı mebusluk başvurusu reddedilince yalan tarih anlatısı başlar Üstadın..

Necip fazıl, 1940 yılında Chp ye adaylık başvurunda bulunmuştur.

Adaylığı reddedilmiş 6-7 yıl sonra 2. defa tekrar başvurmuştur.Ancak iki başvuru da İnönü tarafından veto edilmiştir.

[@alkanaga]

Ayrıca bkz.


Necip Fazıl'ın Fransa'da okuduğu yıllarda kadın,alkol ve kumara düşükünlüğünden dolayı kaldığı evin kirasını bile ödeyemeyip sokakta kalmış, yurt dışında sefil bir hayat sürmüştür. Kumar tutkusu din tutkusunun çok üzerindedir.

ÜNLÜ ÜSTAD "Benim geçmişim bir çöplüktür.Ama çöplüğü kediler ve köperkler karıştırır diyor ama tövbe ettikten sonrada kumarhanelerde basılıyor. Neymiş kumarhanede "edebi tetkik için gitmiş.

[@OkyanusunKalbi]

Pislik adamın teki. Ölünün arkasından kötü konuştuğum kişilerden biridir, zirâ din hakkında o kadar büyük konuşan adam, genel ev düşkünü, kumarbaz, şarapçı oluyorsa üstüne üstlük, Atatürk'e deccal diyebiliyorsa pisliktir..

Pisliğin de pisliği var. 21. yy'ın decalleri diyorum onlara da...(dinen deccal diye birşey varsaa..)

Teşekkürler konu için.

[@alkanaga]

Ayrıca Adnan Menderesdöneminde Adnan Menderes'e para için yakaran bu kalemşör üstad, Menderes Döneminde Örtülü ödenekten 147 bin lira para aldığı ayrı bir konudur. Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Erinç, O dönem İstanbul’da gazetecilerin asgari ücretinin 450 TL olduğunu belirtiyor.


Necip Fazıl'a 147 bin lira aktaran Adnan Menderes'in yargılanması esnasında yaptığı savunmasında bürün salon gülüyor.

http://www.youtube.com/watch?v=46OILoXnwJ4

Örtülü ödeneğin nereye harcandığı dair belge tutma zorunluluğu bulunmamasına rağmen Menderes, tüm harcamaları Müsteşar Korur'dan kayıt altına almasını istemiş, şahsi harcamaları da kendi banka hesabından karşılanmasını emretmiştir. Daha sonra ortaya çıkan mektuplarda,enderes'e gönderilen mektuplar arasında başta Necip Fazıl Kısakürek olmak üzere Peyami Safa, Yahya Kemal Beyatlı, Hamdullah Suphi Tanrıöver, Cemal Kutay, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Mesut Cemil Bey, Yusuf Ziya Ortaç ve ressam İbrahim Çallı'nın mektupları var, genelde para istiyorlar. Bakalım üstad neler yazmış mektuplarında;
Necip Fazıl Kısakürek

21 Ocak 1954
'MUHTEREM EFENDİM'
- "Muhterem efendim" diye başlayan mektupta Emniyet Genel Müdürü'ne kovuşturmalarla ilgili gerekli talimatın verilmesini, huzura kabul edilmesini ve kendisine yardım yapılmasını talep ediyor.

26 Aralık 1956
'HER ŞEYİ UĞRUNUZA RİSK ETTİM'
"Müsteşar Bey'den 2500 lira ve 'Mecmuanı çıkar da görelim ve sonra yardım edelim' cevabı aldım. İlk defa bir itimatsızlık sezer gibiyim. Ben parayı alır da mecmuayı mı çıkarmam veya çıkarırım da uygunsuz bir istikamet mi tutarım? Ben ki her şeyi uğrunuza riske etmiş, her defa mükemmel eseri vermiş ve bu kadar tecrübe ve çileden geçmiş bir adamım. Şahsım, kalbim ve kalemim her türlü teminatın üzerindedir.

'SÜRÜNMEKTEYİM'
Benim yaptığımı yapanlara hükümetler ve rejimler servetlerini ve nimetlerini yağdırır. Bütün bunlara karşı 15 bin lira zarar çarpıtılmış ve daha nice kasıt ve sabotaja karşı yalnız bırakılmış olarak sürünmekteyim. Haftalardır Ankara'nın bu hücra ve münzevi otelinde cinnet buhranları içinde çırpınmaktayım. Bütün istediğim zarara birkaç bin zamla 20 bin lira temininden ibarettir. Bunca muvaffakiyetten sonra uğratıldığım bu hal ve düştüğüm şeref kırıklığı hayatıma mal olabilir. (...) Artık Necip hakkında olmak mı olmamak mı kararı sizi de üzüntüden kurtaracak şekilde verilmeli ve bu iş bitirilmelidir. Ben kararlıyım ve her şeye razıyım."

14 Ocak 1958
'HESABI NASIL VERECEKSİNİZ'
"Ben hastayım. Şekerliyim. Ayrıca çıldırmak üzereyim. Bütün hastane halime acıyor. Bu vaziyette emrin uzaması benim ölüme ve cinnete terk edilmem demektir. Başıma bir hal gelecek olursa Allah'a, Türk Milletine ve "Allah bir" diyenlere karşı hesap nasıl verecektir. Kadiri mutlakın üzerine yemin ederim ki yalan söylemiyorum, mübelağa etmiyorum, rol oynamıyorum, edebiyat yapmıyorum."

14 Haziran 1958
'10 BİN LİRA LÜTFEDİLİRSE'
Reklam ve sair ihtiyaçlarım için 10 bin lira lütfedilirse... Ayda 6 bin lire tahsis olunursa... Akis, Kim, Form gibi mecmuacıklarla bütün muhalefet matbuatını saf fikirle çürütücü, muazzam bir içtimai ve edebi, ideoloji, bina edici kaalara ve yüreklere nüfuz edici bir mecmua kuracağıma emin olunabilir. Bu da olmazsa tam altı aydır bir tek yardım görmeyen beni vazife günüme kadar her ay muayyen ve mukarrer bir mikyas altında kurmaktan ve göz yaşları içende yalnız ibadet ve mücerret eserler kaleme almaya terk etmekten başka iş kalmaz."


Kaynak: https://www.haberturk.com/kultur-san...aran-mektuplar

[@alkanaga]

Kısakürek, 1943-1978 arasında 512 sayı yayımlanan Büyük Doğu dergisi yoluyla İslamcı görüşlerini kamuoyuna duyuran ve Büyük Doğu Hareketi'ne önderlik eden biridir.1960 darbesinden sonra 6 Haziran’da evinden alınan Necip Fazıl, 4,5 ay Balmumcu garnizonunda tutuldu. Basın Affı nedeniyle tahliye edilse de Atatürk’e hakaret suçu içerdiği iddia edilen bir yazısı nedeniyle mahkûmiyet kararı o Balmumcu’da iken kesinleştiği için, tahliye edildiği gün tekrar tutuklandı ve Toptaşı Cezaevi’ne sevkedildi. 1 yıl 65 günlük cezayı doldurduktan sonra 18 Aralık 1961’de serbest kaldı. Ardınadan ise Serbest kaldıktan sonra, önce Yeni İstiklal, sonra Son posta gazetelerinde yazarlığa başladı. 1963-1964’te Türkiye’nin çeşitli yerlerinde konferanslar vermiştir. Bkz.

Kitap yazmak için 1981 yılında Erenköy’deki evinde odasına kapanmış,ayrıca Yeni bir parti kurmak üzere bulunan Turgut Özal’ı sık sık odasına kabul edip tavsiyelerde bulunmuştur.


Zaten Necip Fazıl Kısakürek'in vefatından sonra 1983 yılındaki cenaze namazına, bir süre sonra başbakan olacak olan Turgut Özal da katılmıştır. Bkz.

[@ReaL]

Necip Fazıl Kısakürek hakkında pek bilinmeyen yok.Bir güruhun bu zat'ı yüce görmesinin nedeni belli. DİN.

Konu başlığına yanıt vermem de gerekirse; Kuzu kılığına girmiş çakal...