Atatürk'ün Tokadı! | Mehmet Türker

@**Cansuyu** · 13.11.2013, 10:13

İnsanın yanlış yaptığı işler bazen ayağına dolaşır…
Başkasına kötülük yapmak isterken, tepe taklak olur!..
Bu gibi durumlarda “Allah’ın sopası yok, adamı işte böyle yapar” derler!..
İktidarın başına da bu geldi!..
AKP iktidarı Atatürk’ü unutturmak istedikçe halkın sevgisi daha da arttı!..
Adını ders kitaplarından sildiler, eğitimde “Atatürkçü eğitim sistemini” kaldırdılar, anayasa teklifinde “Atatürk” adını attılar, sevgiyi daha da büyüttüler…

Bunun son örneğini 10 Kasım’da gördük…
Anıtkabir’i bir günde tam 1 milyon 89 bin 615 kişi ziyaret etti…
Ellerinde Türk Bayrakları, yüreklerinde Atatürk sevgisi…
Genç yaşlı, kadın erkek, çocuk…
Anıtkabir’in tarihinde ilk defa kapanış saati uzatıldı…
Karanlık bastı, meşaleler yakıldı, Anıtkabir daha da görkemli bir hal aldı…
Sabaha kadar açık kalsaydı, ziyaretçi sayısı belki ikiye katlanacaktı!..
Bu, Atatürk’ün iktidara ağır bir tokadıydı!..

Tayyip Bey, 10 Kasım’da “Mustafa Kemal’in toplumu ayrıştıracak en son isim olduğunu” söyledi…
İyi de, insan önce aynaya bakmaz mı?..
Toplumu bu konuda ayrıştıran kim, kimler?..
Bu bir yana, kendisi Atatürk’ü ayrıştırıyor!..
Hiçbir konuşmasında Atatürk adını ağzına almıyor!..
Gerektiği zaman “Gazi Mustafa Kemal” diyor…
Ulu Önder’i Atatürk ve Mustafa Kemal olarak ikiye ayırıyor!..
Birincisi, Kurtuluş Savaşı ve cumhuriyetin kuruluşunda inkar edemediği Gazi Mustafa Kemal;
İkincisi, daha sonra gerçekleştirdiği devrimleri ve koyduğu ilkeleri benimsemediği, reddettiği için karşısında olduğu Atatürk!..
Bu nedenle de “Atatürk” demiyor, hep “Mustafa Kemal” diyor!..

İktidarın Atatürk’ten rahatsızlığı her zaman her yerde kendini çok açık bir biçimde gösteriyor!..
Onun “Ne mutlu Türküm diyene” sözü bile bunlara battı!..
Sonunda PKK’ya Kürtçülere yağcılık olsun diye bu sözün olduğu tabelalar kaldırıldı!..
Atatürk Türkiye Cumhuriyetini kurdu…
Teröristler ve Kürtçüler “Te-Ce” diye akılları sıra Türkiye Cumhuriyeti ile dalga geçiyorlardı, bunlar yine yağcılık olsun diye T.C. ibarelerini sildi!..
11 yılda adım adım bu noktaya geldiler!..

Fakat sonunda Atatürk bunlara öyle bir tokat attı ki yer gök inledi!..
Atatürk’ün de sopası yok!..
Ama 10 Kasım’da Anıtkabir’e sel olup akan 1 milyon 89 bin 615 kişi Atatürk’ün tokadı oldu, bunların yüzünde patladı!..
Bu manzara karşısında cüceleştiler, yok oldular!..

Korsan kitap rezaleti!..

Bir ara yok olan kitap korsanlığı hortladı!..
Buna “kitap kalpazanlığı” da denilebilir!..
Ha sahte para basıp piyasaya sürmüşsün, ha korsan kitap yapmışsın!..
Hatta korsan kitap kalpazanlıktan daha da ağır suç!
Emek hırsızlığı!..

Yazar hem emeğini veriyor, hem de devlete kazandığı paranın vergisini ödüyor…
Yayınevi eser sahibinin ücretini ödüyor, çalışanlarına maaşını veriyor, katma değer yaratıyor, kazancının kuruşu kuruşuna vergisini yatırıyor…
En uçtaki satış noktaları da öyle…
Kalpazanlar eser sahibinin emeğini ve gelirini çalıyor, yayıncıya darbe vuruyor, uç noktadaki satıcının da gelirini baltalıyor…
Bu zincirin hırsızları ise havadan para kazanıyor, kötü kağıt ve kötü baskıyla kitap severleri kazıklıyor…
Ancak, korsan kitapları alanlar da kazıklanmayı hak ediyor ve suça ortak oluyor!..
Geçenlerde baktım, çoktandır görmediğim korsan kitap tezgahları yeniden kurulmuş!..
Hem de Bağdat Caddesi’nde göz göre göre…
Demek ki korsan kitapla mücadele tavsamış!..
Polisin, devleti dolandıran, emek hırsızı bu korsanlarla mücadelede zayıf kaldığı anlaşılıyor!..

------- Sözcü -------

@**Insanlikarayan** · 14.11.2013, 04:31

Alıntı:

Fakat sonunda Atatürk bunlara öyle bir tokat attı ki yer gök inledi!..
Atatürk’ün de sopası yok!..
Ama 10 Kasım’da Anıtkabir’e sel olup akan 1 milyon 89 bin 615 kişi Atatürk’ün tokadı oldu, bunların yüzünde patladı!..
Bu manzara karşısında cüceleştiler, yok oldular!..

Evet sopasi yok, hic bir zamanda olmiyacak!.

Yeniden bu olaylarin önüne gecmeye calismasin, Zira Atamiza Seref borcu olan Milletimizin ayaklarin altinda kalir!.

Artik yaptiklari, en son sirada yasiyan Zihniyete kadar ulasmis durumda.

Tohuma, Mazota, Ekmege, Zam üzerine Zam uygularken, Tel Aviv´deki "Yahudi Mosadin" Elmas Borsasini düsünüp, Türkiye Cumhuriyeti Topraklarinda Mosadin Elmas pazarini acip, bunlarin Vergilerini sifirladigini, artik herkes biliyor!.

Bunlara AVM´ler yaparken, Genclerimize bile Kiydigini, artik en arka siralardan bile görüldü!. Polis teskilatina sizdirdigi Cübbelileri, Karanlik Sokaklarda, Cocuklarimizi Sopalarla Öldürürken, Iftiradan bile geri kalmayip, Arkadaslarinin öldürdügünü, bunuda Cübbeli Polislerinin üzerine atmaya calisildigi ortalara yaydi!.

Artik Yalanlarini örtemiyor!.

Bir dahaki secimlerden sonrada, "Sopayi degil", Tekmeyi görecegi ortada!.

13.11.2013, 10:13	#1
Çevrimdışı @Cansuyu « Gün Batımı » Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır. @Cansuyu	Atatürk'ün Tokadı! \| Mehmet Türker İnsanın yanlış yaptığı işler bazen ayağına dolaşır… Başkasına kötülük yapmak isterken, tepe taklak olur!.. Bu gibi durumlarda “Allah’ın sopası yok, adamı işte böyle yapar” derler!.. İktidarın başına da bu geldi!.. AKP iktidarı Atatürk’ü unutturmak istedikçe halkın sevgisi daha da arttı!.. Adını ders kitaplarından sildiler, eğitimde “Atatürkçü eğitim sistemini” kaldırdılar, anayasa teklifinde “Atatürk” adını attılar, sevgiyi daha da büyüttüler… Bunun son örneğini 10 Kasım’da gördük… Anıtkabir’i bir günde tam 1 milyon 89 bin 615 kişi ziyaret etti… Ellerinde Türk Bayrakları, yüreklerinde Atatürk sevgisi… Genç yaşlı, kadın erkek, çocuk… Anıtkabir’in tarihinde ilk defa kapanış saati uzatıldı… Karanlık bastı, meşaleler yakıldı, Anıtkabir daha da görkemli bir hal aldı… Sabaha kadar açık kalsaydı, ziyaretçi sayısı belki ikiye katlanacaktı!.. Bu, Atatürk’ün iktidara ağır bir tokadıydı!.. Tayyip Bey, 10 Kasım’da “Mustafa Kemal’in toplumu ayrıştıracak en son isim olduğunu” söyledi… İyi de, insan önce aynaya bakmaz mı?.. Toplumu bu konuda ayrıştıran kim, kimler?.. Bu bir yana, kendisi Atatürk’ü ayrıştırıyor!.. Hiçbir konuşmasında Atatürk adını ağzına almıyor!.. Gerektiği zaman “Gazi Mustafa Kemal” diyor… Ulu Önder’i Atatürk ve Mustafa Kemal olarak ikiye ayırıyor!.. Birincisi, Kurtuluş Savaşı ve cumhuriyetin kuruluşunda inkar edemediği Gazi Mustafa Kemal; İkincisi, daha sonra gerçekleştirdiği devrimleri ve koyduğu ilkeleri benimsemediği, reddettiği için karşısında olduğu Atatürk!.. Bu nedenle de “Atatürk” demiyor, hep “Mustafa Kemal” diyor!.. İktidarın Atatürk’ten rahatsızlığı her zaman her yerde kendini çok açık bir biçimde gösteriyor!.. Onun “Ne mutlu Türküm diyene” sözü bile bunlara battı!.. Sonunda PKK’ya Kürtçülere yağcılık olsun diye bu sözün olduğu tabelalar kaldırıldı!.. Atatürk Türkiye Cumhuriyetini kurdu… Teröristler ve Kürtçüler “Te-Ce” diye akılları sıra Türkiye Cumhuriyeti ile dalga geçiyorlardı, bunlar yine yağcılık olsun diye T.C. ibarelerini sildi!.. 11 yılda adım adım bu noktaya geldiler!.. Fakat sonunda Atatürk bunlara öyle bir tokat attı ki yer gök inledi!.. Atatürk’ün de sopası yok!.. Ama 10 Kasım’da Anıtkabir’e sel olup akan 1 milyon 89 bin 615 kişi Atatürk’ün tokadı oldu, bunların yüzünde patladı!.. Bu manzara karşısında cüceleştiler, yok oldular!.. Korsan kitap rezaleti!.. Bir ara yok olan kitap korsanlığı hortladı!.. Buna “kitap kalpazanlığı” da denilebilir!.. Ha sahte para basıp piyasaya sürmüşsün, ha korsan kitap yapmışsın!.. Hatta korsan kitap kalpazanlıktan daha da ağır suç! Emek hırsızlığı!.. Yazar hem emeğini veriyor, hem de devlete kazandığı paranın vergisini ödüyor… Yayınevi eser sahibinin ücretini ödüyor, çalışanlarına maaşını veriyor, katma değer yaratıyor, kazancının kuruşu kuruşuna vergisini yatırıyor… En uçtaki satış noktaları da öyle… Kalpazanlar eser sahibinin emeğini ve gelirini çalıyor, yayıncıya darbe vuruyor, uç noktadaki satıcının da gelirini baltalıyor… Bu zincirin hırsızları ise havadan para kazanıyor, kötü kağıt ve kötü baskıyla kitap severleri kazıklıyor… Ancak, korsan kitapları alanlar da kazıklanmayı hak ediyor ve suça ortak oluyor!.. Geçenlerde baktım, çoktandır görmediğim korsan kitap tezgahları yeniden kurulmuş!.. Hem de Bağdat Caddesi’nde göz göre göre… Demek ki korsan kitapla mücadele tavsamış!.. Polisin, devleti dolandıran, emek hırsızı bu korsanlarla mücadelede zayıf kaldığı anlaşılıyor!.. ------- Sözcü ------- __________________ “Gittin mi büyük gideceksin! Ayrılık bile gurur duyacak seninle..”

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)