25.11.2010, 19:44 | #1 |
Çevrimdışı
|
Galatasaray Spor Kulübü Hakkında Her Şey
Galatasaray Spor Kulübü Kuruluşu 1905 Sonbaharı Kurucuları Ali Sami Yen, Asım Tevfik Sonumut, Emin Bülend Serdaroğlu, Celal İbrahim, Bekir Sıtkı Bircan, Reşat Şirvanizade, Refik Cevdet Kalpakçıoğlu, Abidin Daver Kurulduğu Yer Galatasaray Lisesi 5. sınıfı İlk Renkler Kırmızı-Beyaz (Sonradan Sarı-Siyah ve Sarı -Kırmızı) İlk Lokal Galatasaray`da Bulgar Sütçü`nün Dükkanı İlk Amblem Tobler Çikolatasındaki Kartal İlk Başkan Ali Sami Yen İlk Maç Galatasaray- Kadıköy Faure Mektebi (2-0) İlk Spor Dalı Futbol İlk Şampiyonluk İstanbul Pazar Ligi Şampiyonluğu Kuruluş Hedefi "İngilizler gibi toplu halde oynamak, bir renge ve isme sahip olmak. Türk olmayan takımları yenmek." Ali Sami Yen. [MEDIA]http://localhostr.com/files/mo2XkNK/ynetim-futbolcu-taraftar.mp3[/MEDIA] |
10 Üyemiz Lilium'in Mesajına Teşekkür Etti. |
25.11.2010, 20:42 | #2 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Galatasaray Spor Kulübü Kuruluş Tarihçesi
Galatasaray Spor Kulübü, Türk Spor Tarihi'ndeki öncü olma özelliğini hiç kuşkusuz içinden doğduğu ve gene öncü bir kurum olan Galatasaray Lisesi'nden (Mektebi Sultani) almıştır. Okul ile kulüp arasındaki koparılmaz bağ, yadsınamayacak bir gerçeklik ve övünç kaynağıdır. Devlet adamı yetiştirmek amacıyla II. Beyazıt tarafından 1481'de kurulan mektep, adını kurulduğu bölgeden alır ve "Galata Sarayı" olarak anılmaya başlar. Okul modern konumuna 1 Eylül 1868'de Sultan Abdülaziz döneminde kavuşur. Okul' un yeniden yapılanmasıyla birlikte, Türkiye'de de gerçek anlamıyla ilk sportif çalışmalar başlamış olur ve okulda Beden Eğitimi dersi jimnastikçi 'Monsieur Curel' tarafından eğitim programına konur. Bu atılımlar gerçekten bir devrim niteliği taşımaktadırlar. Curel, modern aletler eşliğinde çalıştırdığı öğrencileri sportif açıdan geliştirirken, onlar için Kağıthane'de bir idman Bayramı düzenler. Yıl 1870'tir. Bu etkinlikte başarı gösteren sporcular değişik ödül ve madalyalar kazanır ve yarışmaların sonunda öğrencilere "kuzulu pilav" verilir. Bu da, sonraki yıllarda bir başka geleneğin başlangıcını oluşturur. Curel'den sonra görevi devralan yabancı spor hocaları (M. Moiroux, Signor Martinetti, Stangali gibi), jimnastik ve atletizmin yanı sıra, değişik branşlara da eğilerek (yüzme, kürek, aletli jimnastik), bir ilki daha başlatmış olurlar. Bu çalışmaların ürünü çok geçmeden alınmaya başlanır ve adı Türk Spor Tarihi'ne altın harflerle yazılan Faik Üstünidman'ın yanı sıra, Binbaşı Mazhar Kazancı, Abdurrahman ve Ahmet Robenson kardeşler GSL'nde görev alıp, izcilik, tenis, hokey gibi spor dallarının öğrenciler arasında yaygınlaşmasını sağlarlar. Özellikle Üstünidman'ın ön ayak olmasıyla, öğrenciler futbolla tanışırlar. Ama oynanan futbol, bir kör dövüşünden farklı olmayan ve kural tanımayan bir koşuşturmayı andırmaktadır. Ama futbol GSL' nin Tören Kapısı'ndan adımını atmış ve tam bir salgına dönüşmüştür. 1901 yılında İstanbul'da yaşayan iki İngiliz, James Lafontaine ve Horace Armitage, Rum ve İngiliz oyunculardan oluşan Kadıköy Futbol Kulübü'nü kurmuşlar ama 1903'te takımdaki İngilizler bir anlaşmazlık sonucu ayrılarak Moda Kulübü'nü oluşturmuşlardır. 1904 yılında ise bu kulüpler, Imogen, Elpis, Strugglers takımlarıyla anlaşarak, İstanbul Futbol Birliği'ni hayata geçirmişler ve bugünkü Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı'nın yerinde bulunan "Union Club-İttihat Spor" sahasında düzenli karşılaşmalar yapmaya başlamışlardır. Görüldüğü gibi bu takımlar yabancı ya da azınlık takımlarıdır. Türk olmayan ekiplerin gerçekleştirdikleri bu ilk futbol karşılaşmaları, GSL öğrencilerini hem ilgilendirir hem de çok üzer. Artık onların amacı, kendi futbol kulüplerini kurmak, ölesiye sevdikleri bu oyunun kurallarını "hatmetmek" ve yabancılarla boy ölçüşmektir. Türk OlmayanTakımları Yenmek Galatasaray Spor Kulübü'nün kurucusu Ali Sami Yen, "Ellinci Yıl" kitabında kuruluş öyküsünü şöyle anlatır: "1 Teşrin 1905'te mektebin beşinci sınıfında edebiyat muallimimiz merhum Mehmet Ata beyin dersi esnasında birkaç arkadaş baş başa vererek Galatasaray'da bir futbol kulübü kurmaya karar verdik. İlk müteşebbisler oyuna ve mücadeleye meyyal arkadaşlardan Asım Tevfik Sonumut, Reşat Şirvani, Cevdet Kalpakçıoğlu, Abidin Daver, Kamil... gibi gençlerdi. Mektepde tahsilde bulunan Bulgar ve Sırp talebesinden çevik ve kuvvetli olanlar da bize iltihak etmişlerdi. Asım'ı muhasebeciliğe, Cevdet'i ikinci reisliğe seçmiş, kendim de Reis olmuştum. Asım her hafta arkadaşlardan birer kuruş toplamakda mahir olduğu için kendisini muhasebeci yapmıştık. Ben Reisliği topu yağlayıp şişirmekle almıştım. Topumuza evladım gibi bakardım. Zaten varımız yoğumuz da toptu. Mektebe gelirken, domuz sokağından geçer, domuz yağı alırdım. Topu onunla yağlar, şişirirdim; yamasını yeni pabucumdan kesmiştim. Bunu gören arkadaşlar, bana hepimizden fazla paye vermişlerdi. Yani o zaman Reisliğe ve diğer vazifelere payeyi, en çok çalışan kazanırdı. Cevdet de ikinci Reisliği formaları yıkadığı için almıştı. "Maksadımız İngilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmek."
1905'te Osmanlı İmparatorluğu'nda bir dernekler yasası bulunmadığından, Galatasaray Spor Kulübü yasal olarak tescil edilme olanağını bulamamıştır. 1912 yılında Cemiyetler Kanunu çıkarıldıktan sonra, kulüp yasal bir kimlik kazandı. Yetkili makamlara kulüplerin tüzükleriyle birlikte, kurucu üyelerin ad ve adreslerinin de bildirilmesi zorunlu tutulduğundan, istifa eden ya da eğitimlerini tamamlayarak ülkelerine dönen üyeler ilk listeden çıkarılmış ve 1 Eylül 1913'te kurucu liste yeniden düzenlenmiştir. Kurucu üyelerin yeni sıralaması şöyle gerçekleşmiştir: Renklerin Öyküsü Galatasaray Spor Kulübü'nün ilk renkleri kırmızı-beyaz'dır. Bayrağımızın renklerinden esinlenerek seçilen bu renkler, dönemin baskıcı ve paranoyak yönetimi tarafından kuşkuyla karşılanmış ve futbolcular sıkı bir takibe alınmışlardır. Bu nedenle, sarı-lacivert renkler gündeme gelmiş ama bunlar da kalıcı olmamış ve Galatasaray bugünkü renklerine kavuşmuştur. Bu renklerin öyküsünü Ali Sami Yen'den dinleyelim: |
8 Üyemiz Lilium'in Mesajına Teşekkür Etti. |
25.11.2010, 20:56 | #3 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Galatasaray Spor Kulübü Logosunun Doğuşu
Galatasaray'ın ilk amblemi, 333 Şevki Ege tarafından çizildi. Bu, ağzında futbol topu olan kanatları gerili bir kartaldı. "Kartal", Galatasaraylıların üzerinde durduğu bir amblem örneğiydi. Ancak, kartal adı benimsenmeyince, Şevki Ege'nin kompozisyonu bir kenara itildi. Sonraları, Galatasaray amblemi doğdu ve benimsendi. |
9 Üyemiz Lilium'in Mesajına Teşekkür Etti. |
25.11.2010, 21:24 | #4 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Galatasaray Spor Kulübü Hakkında Herşey
Atatürk ve Galatasaray Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ü "bir takım taraftarı" yapmak çabaları, tarihin gerçekleri karşısında her zaman hüsrana uğruyor. Ulusların yaşamında çok az sayıda kişi önder niteliğini kazanmış ve tüm ulusa mal olmuştur. Bu nitelikteki kişilerin kayıtlı belgeler olmadan sözel tanıklıklara dayanarak birtakım alanlarda tüm ulusun aidiyetinden koparılıp bazı camialara mal edilmesi yanlış bir tutumdur. Bu kişiler tarihsel özellikleriyle, kişiler, topluluklar, gruplar ve camialar üstüdür. Bunun tersini savunmak kişi ve camialara bir öncelik kazandırmayacağı gibi, toplumsal boyutta da onarılmaz yaralar açar. Bunun bilincinde olan gerçek önderler de, toplumun tümünü kucaklamayan ve kurucusu olmadıkları ya da arasında yer almadıkları oluşumlara katılma konusunda büyük hassasiyet gösterirler. Mustafa Kemal Atatürk bu özeni göstermemiz gereken kişilerin başında gelir. Atatürk'ün Galatasaray camiasıyla olan ilişkisi, Galatasaray Lisesi'ni 2 Aralık 1930, 28 Ocak 1932 ve 1 Temmuz 1933 tarihlerindeki ziyaretleriyle somutlaşmıştır. Çok yakın bir tarihte yitirdiğimiz ve bugün örneğine pek rastlanmayan "duayen" gazeteci Metin Toker' in sözleriyle, Evrensel Bir Sevgi Galatasaray camiasının Atatürk'e karşı duyduğu sevginin evrenselliği 956 okul numaralı Celalettin Som' un satırlarında çarpıcı bir biçimde dile gelir: Galatasaray Lisesi'ni İlk Ziyareti 1930 yılında dünyanın ve Türkiye'nin, siyasal ve toplumsal konjonktürü oldukça hareketlidir. Atatürk 18 Kasım'da bir yurt gezisine çıkar ve İstanbul'a döndükten sonra bazı okulları ziyaret ve teftiş eder. Devletin resmi yayın organı Ayın Tarihi mecmuası bu olayı şöyle anlatır (cilt 23-24, sayı 79-81, sayfa 6630-6631): Şarklıların Efsaneye Düşkünlüğü "Ya sekizde ya dokuzda idik. Demek ki otuz, otuz bire rastlıyor. Mektepte bir telaş, bir kıyamet. Taş tablolar boyanıyor, yıkık yerler sıvanıyor. Meğer Gazi Paşa gelecekmiş. İdare her sınıfa Afet Hanımın, baskısı henüz bitmemiş Yurt Bilgisi kitabından üçer nüsha dağıttı. Talebeler kımlanıyor: 'Ah bir bizim sınıfa girse.' Hocalar başka gûna: 'Allah vere bizimkine girmese.' (...) Atatürk'e bakıyorum, resimlerinde sık sık gördüğümüz pozlarından birinde: Sol elinin iki parmağını üst yelek cebine takmış, başı hafif öne eğik, çatık kaşları ve o meşhur bakışıyla gözünün üstünden müdüre bakarak anlattıklarını dinliyor. Biz Şarklılar neden ille her şeyi büyütüp efsaneleştiririz. Aklı başında insanlardan duymuştum: 'Bakılamıyor efendim,' diyorlardı. 'İmkânı yok gözlerine bakılamıyor. Çenesine kadar hadi neyse ne ama, başınızı daha yukarı kaldırdınız mı, gözleriniz iki kuvvetli projektörle karşılaşmış gibi kamaşıyor, çarpılıp sersemliyor, bir şeyler oluyorsunuz.' Ben bunu duydum ya, şimdi korkudan başımı kaldırıp da yüzüne bakamıyorum. Bütün görebildiğim: Saatinin kösteği, yeleği, sol elinin yelek cebine dalmış iki parmağı, kolalı devrik yakası, hadi bilemediniz biraz da çenesinin ucu...Hepsi bu kadar. Ama çocukluk işte, şeytan dürttü. Ya herrü ya merrü deyip birden daha yukarı bakıverdim. A, ne kamaşma ne çarpılma, işte pekala bakılabiliyordu. Hatta müdür de bakabiliyordu. Hoca da bakabiliyordu. Bu Gözlerden Hiçbir Şey Kaçmaz Gerçi projektör, şimşek filan edebiyat ama, şunu söylemeli ki, bu bakış pek öyle herkesin bakışına da benzemiyordu. Bu gözler bir yere bakıyor ama baktığı şeyden çok daha gerileri çok daha derinleri görüyor gibi idiler. O gün, orada, onun karşısında çocuk kafamın koyduğu ilk teşhis şu oldu: Bu gözlerden hiçbir şey kaçmaz arkadaşlar. Bu adam kandırılamaz, aldatılamaz. Bu adam mugalataya, laf cambazlığına pabuç bırakmaz. Bu adam, bilmek için öğrenmiş olmaya ihtiyacı olmayan, bildiğini bilen, bilmediğini de şıp diye sezen bambaşka bir insandır(...) Atatürk mektepten ayrılmak üzere iken paydos trampeti çaldığından hepimiz bahçeye boşandık. Rahmetli, maiyetindeki mutat zevata bir şeyler söyledikten sonra talebe kalabalığının ortasına dalıverdi. O, tek başına, ortamızda, maiyetindeki zevat ise geride, çok geride, mektebin iki kanadı da açılmış cümle kapısına doğru yürümeğe başladık. Atatürk, yüzünü daha iyi görebilmek için yengeç gibi yampiri yampiri hatta gerisin geri yürüyen bir sürü çocuğun arasında, iki eli ceketinin iki yan cebinde, gururlu ve gülümser ilerliyordu. Büyük kapının önüne binlerce meraklı birikmişti. El ele vermiş polisler kaldırımlardan taşan halk kitlesini zor zaptediyorlardı. Karşı apartmanların her bir penceresinde ben diyeyim, on, siz deyin yirmi baş. Atatürk görününce bir alkış koptu. Aklımıza gelmiş gibi biz de onlara uyduk. Atatürk bu alkışlar arasında otomobiline bindi (...) Akşam, etütte yoklama yapılınca, o kargaşalıkta iki açıkgöz arkadaşımızın neharilere karışıp mektepten kaçtıkları anlaşıldı. Geçmiş zaman, kendilerine idarece bir ceza verildi mi idi, pek hatırlamıyorum. Galiba, bu tarihi günün yüzüsuyu hürmetine, Beyoğlu'nda sürtüp durdukları yanlarına kâr kaldı idi. E, artık o kadar da olmasın mı?" İkinci Ziyaret Mustafa Kemal, 28 Ocak 1932 Perşembe günü Beyoğlu'nda otomobille çıktığı bir gezinti sırasında saat 16'da Galatasaray Lisesi'ni ikinci kez ziyaret ederek onurlandırmıştır. Lisedeki tarihi Tevfik Fikret salonunda verilen bir müsamereyi izlemiş ve oyunda rol alan öğrencilere övgüler yöneltmiştir. Niyazi Ahmet Banoğlu'nun "Atatürk'ün İstanbul'daki Hayatı" adlı yapıtında bu ziyaret hakkında bilgi verilmektedir. Üçüncü Ziyaret Atatürk'ün Galatasaray Lisesi'ne üçüncü gelişinin tarihi 1 Temmuz 1933'tür. Gazi bu gelişinde öğrencilerin Tarih-Coğrafya-Yurt Bilgisi grubundan geçirdikleri orta mektep bakalorya sınavlarına bizzat katılmış ve çeşitli sorular sormuştur. Maiyetiyle (Riyaseticümhur Katibi Hikmet (Bayur), Başyaver Celal, Yaver Şükrü ve Cevdet Beyler ve Muallim Afet Hanım) Lise'ye gelen Atatürk talebenin alkışları arasında Müdürlük odasına çıkmış, burada müdür Tevfik Bey ve öğretmenlerle okul hakkında görüştükten sonra doğruca imtahan odasına girmiştir. İlhan E. Postacıoğlu'nun anılarından Gazi'nin imtahan odasına girdiğinde sınavdaki öğrencinin Bandırmalı Ahmet olduğunu öğreniyoruz. Ardından Serbest Fırka'nın kurucusu Fethi Okyar'ın oğlu Osman (Okyar)sınav odasına alınır. Sınavdan çıkan Osman Okyar'a Atatürk tarafından babasına selam söylendiği öğrenciler arasında hızla yayılır ve büyük bir memnuniyet uyandırır. Atatürk'ün Galatasaray Lisesi öğrencilerine yönelttiği bazı sorular şunlardır: Bu yazı, "Dünden Bugüne Galatasaray" (Hazırlayanlar: Vefa O. Semenderoğlu-Osman Tamburacı), "Atatürk Önünde Tarih Bakaloryası" (İlhan E. Postacıoğlu), "Şişhaneye Yağmur Yağıyordu; Ayışığında Çalışkur" (Haldun Taner), "Atatürk ve Galatasaray" (Galatasaray'ın 500. Yıldönümünü Kutlama Komitesi), "Galatasaray Tarihine Ait Belgeler:I (1868-1933) (Orhan Koloğlu) başlıklı kitap ve belgelerden Metin Pınar tarafından derlenmiştir. |
8 Üyemiz Lilium'in Mesajına Teşekkür Etti. |
25.11.2010, 21:55 | #5 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Galatasaray Spor Kulübü Hakkında Herşey
Galatasaray Başkanları Ali Sami YEN (1905-1918) (1925) Refik Cevdet KALPAKCIOĞLU (1919-1922) (1934) Yusuf Ziya ÖNİŞ (1922-1924) (1950-1952) Ali Haydar ŞEKİP (1925) Ahmet ROBENSON (1926) Adnan İbrahim PİRİOĞLU (1927) Necmettin SADAK (1928-1929) Abidin DAVER (1929-1930) Ahmet KARA (1930-1931) (1933) Tahir KEVKEP (1931-1932) Ali Haydar BARŞAL (1932-1933) (1933-1934) Fethi İSFENDİYAROĞLU (1933) Ethem MENEMENCİOĞLU (1934-1936) Saim GOGEN (1936-1937) Sedat Ziya KANTOĞLU (1937-1939) (1944) Nizan NURİ (1939) Adnan AKISKA (1939) Tevfik Ali ÇINAR (1940-1942) Osman DARDAĞAN (1942-1943) Muslihittin PEYKOĞLU (1944-1946) Suphi BATUR (1946-1950) (1965-1968) Ulvi YENAL (1953) (1962-1964) Refik SELİMOĞLU (1954-1956) (1960-1962) Sadık GİZ (1957-1959) Selahattin BAYEZIT (1969-1973) (1975-1979) Prof.Dr.Mustafa PEKİN (1973-1975) Prof.Dr.Ali URAS (1979-1984) (1984-1986) Dr.Ali TANRIYAR (1986-1988) (1988-1990) Alp YALMAN (1990-1992) (1992-1996) Faruk SÜREN (1996-2001) H.Mehmet CANSUN (2001-2002) Özhan CANAYDIN (2002-2008) Adnan POLAT (2008-...) |
8 Üyemiz Lilium'in Mesajına Teşekkür Etti. |
25.11.2010, 22:33 | #6 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Galatasaray Spor Kulübü Hakkında Herşey
Teknik Direktörler 1905-1906 - Nikolof (Futbolcu)-(Bulgaristan) 1907 - Emin Bülend (Futbolcu) 1908-1911 - Horace Armintage (Futbolcu) 1911-1914 - Emin Bülend (Futbolcu) 1915 - Sadi Bey 1916-1917 - Ali Sami Yen 1919-1921 - Necip Şahin (Futbolcu) 1922-1923 - Adil Giray (Futbolcu) 1924-1928 - Billy Hunter- (İskoçya) 1929 - Nihat Bekdik (Futbolcu) 1930-1931 - Lamberg- (Macaristan) 1931-1932 - Fred Pegnam- (İngiltere) 1933-1936 - S. Pedeafoot- (İngiltere) 1937 - Hans Baar- (Avusturya) 1938 - Peter Szabo- (Macaristan) 1938-1939 - Peter Tandler- (Avusturya) 1939 - Hayman- (İngiltere) 1939-1940 - C. Zaharczuk- (Polonya) 1941-1945 - Jhon Begget- (İngiltere) 1945-1946 - Miço Dimitriyadis 1947 - J. Szweng- (Macaristan) 1947-1949 - Pat Molloy- (İngiltere) 1950-1952 - D. Lockhead- (İngiltere) 1952-1953 - Gündüz Kılıç 1953-1954 - Lazlo szekelly- (Macaristan) 1954-1957 - Gündüz Kılıç 1957-1958 - George Dick- (İngiltere) 1959-1961 - Remondini- (İtalya) 1961-1963 - Gündüz Kılıç- Çoşkun Özarı 1964-1967 - Gündüz Kılıç 1967-1968 - Eşfak Aykaç- Bülent Eken 1968-1970 - Kaleperoviç- (Yugoslavya) 1970- 1971 - Coşkun Özarı 1971-1972 - Brian Birch- (İngiltere) 1972-1973 - Brian Birch- (İngiltere) 1974-1975 - Don Howe- (İngiltere) 1975-1976 - Mansell- (İngiltere) 1976-1977 - M. Allison- (İngiltere) 1977-1978 - Fethi Demircan 1978-1979 - Coşkun Özarı 1979-1980 - Turgay Şeren 1980-1982 - Brian Birch- (İngiltere) 1982-1983 - Özkan Sümer 1983-1984 - Tomislav İviç- (Hırvatistan) 1984-1988 - Jupp Derwall- (Almanya) 1988-1990 - Mustafa Denizli 1990-1991 - Sigfried Held- (Almanya) 1991-1992 - Mustafa Denizli 1992-1993 - Karl-Heinz Feldkamp- (Almanya) 1993-1994 - Rainer Hollmann- (Almanya) 1994-1995 - Reinhard Saftig- (Almanya) 1995-1996 - Graeme Souness- (İskoçya) 1996-2000 - Fatih Terim 2000-2002 - Mircea Lucescu- (Romanya) 2002-2004 - Fatih Terim 2004-2005 - Gheorghe Hagi 2005-2007 - Erik Gerets 2007-2008 - Karl-Heinz Feldkamp 2008 - Cevat Güler 2008-2009 - Michael Skibbe 2008-2009 - Bülent Korkmaz 2009- Frank Rijkaard 2010- Gheorghe Hagi |
9 Üyemiz Lilium'in Mesajına Teşekkür Etti. |
25.11.2010, 22:47 | #7 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Galatasaray Spor Kulübü Hakkında Herşey
En'ler ve İlk'ler Türkiye'nin Avrupa'da kupa kazanan İLK ve TEK futbol takımı GALATASARAY Dünya sıralamasında 1. sıraya yükselen İLK Türk Takımı. Devlet üstün hizmet madalyası alan İLK Takım UEFA Kupası'nı hiç yenilgi almadan kazanan İLK ve TEK Türk Takımı Üç yıldızı alan İLK takım Türkiye Süper Ligi'nin İLK Şampiyonu Dünya Kulüpler Şampiyonası'nda Avrupa'yı temsil eden İLK ve TEK Türk Takımı Şampiyonlar Ligi'nde Çeyrek Final'e yükselen İLK Türk Takımı Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası'nda Yarı Final oynayan İLK ve TEK Türk takımı İstanbul Şampiyonluğu'nu kazanan İLK Türk Takımı (1908-1909) Yurt dışında galibiyet alan İLK Türk Takımı (1911) Yurt dışında maç yapan İLK Türk Takımı (1911) Şampiyonlar Ligi'ne katılan İLK Türk Takımı Avrupa'da, UEFA Kupası'nı hiç yenilgi almadan kazanan İLK Takım Balkanlar'da UEFA Kupasını kazanan İLK ve TEK Takım Uluslararası maçlarda kendi sahasında ardarda EN çok galibiyet alan TEK Türk Takımı (20 kez) UEFA Kupası'nı kazanan İLK ve TEK Türk Takımı Süper Kupa'yı kazanan İlk ve Tek Türk Takımı İnternet sitesine sahip İLK Türk Takımı Bir İspanyol takımını deplasmanda yenen İLK Türk Takımı (Real Mallorca - Galatasaray: 1-4) Bir sezonda 2 İtalyan takımını eleyen İLK Türk Takımı (Milan ve Bologna) Bir sezonda 2 İngiliz takımını eleyen İLK Türk Takımı (Leeds United ve Arsenal) Türkiye 1. Ligi'ni namağlup bitiren İLK Takım (1985-86) Profesyonel ligde EN fazla aralıksız şampiyon olan Takım (4 kez üst üste) Profesyonel ligde yerli hocayla EN çok şampiyon olan Takım (8 kez) EN fazla şampiyonluk yaşayan futbolculara sahip olan Takım (Hakan Şükür ve Bülent Korkmaz 8 kez, Suat Kaya ve Arif Erdem 7 kez) Bir sezonda EN fazla Avrupa kupası maçı yapan Takım (17 maç) Avrupa'da Şampiyonlar Ligi'ne EN fazla katılan Takım (10 kez) Türkiye Kupası'nı EN fazla kazanan Takım (14 kez) Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı EN fazla kazanan Takım (10 kez) Avrupa kupalarında 1 sezonda EN fazla puan toplayan Takım (17 maç 34 puan) Bir sezonda Avrupa kupalarında EN fazla galibiyet alan Türk Takımı (9 kez) Bir sezonda Avrupa kupalarında EN fazla gol atan Türk Takımı (29 gol) Deplasmanda aralıksız EN fazla yenilmeyen Takım (40 kez) Bir sezonda EN fazla maç yapan Takım (58 kez) Avrupa kupalarında EN çok tur atlayan TEK Türk Takımı Avrupa kupalarında EN fazla maç yapan TEK Türk Takımı (17 maç) Türkiye liglerinde bir sezonda EN fazla gol atan Takım (1962-1963 sezonu 105 gol) Avrupa kupalarında EN çok gol atan Türk Takımı Teşekkürler GALATASARAY! Teşekkürler gurur veren bu tablonun yaratılmasında emeği geçen herkese... |
8 Üyemiz Lilium'in Mesajına Teşekkür Etti. |
25.11.2010, 23:00 | #8 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Galatasaray Spor Kulübü Hakkında Herşey
|
8 Üyemiz Lilium'in Mesajına Teşekkür Etti. |
25.11.2010, 23:15 | #9 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Galatasaray Spor Kulübü Hakkında Herşey
Galatasaray 2010-2011 Profesyonel Futbol Takımı Kaleciler 1 Aykut ERÇETİN 12 Emirhan ERGÜN 86 Ufuk CEYLAN Defans 2 Lucas NEILL 3 Çağlar BİRİNCİ 4 Ali TURAN 5 Gökhan ZAN 6 Emiliano INSUA 22 Hakan BALTA 23 Serkan KURTULUŞ 76 Servet ÇETİN Orta Saha 7 Aydın YILMAZ 8 Barış ÖZBEK 9 Elano BLUMER 10 Arda TURAN 16 Mustafa SARP 18 Ayhan AKMAN 19 Lorik CANA 20 Juan Pablo PINO 21 Zvjezdan MISIMOVIC 35 Musa ÇAĞIRAN 52 Emre ÇOLAK 55 Sabri SARIOĞLU 77 Serdar ÖZKAN 99 Harry KEWELL Forvet 11 Mehmet BATDAL 15 Milan BAROS |
8 Üyemiz Lilium'in Mesajına Teşekkür Etti. |
25.11.2010, 23:22 | #10 |
Çevrimdışı
|
Cevap: Galatasaray Spor Kulübü Hakkında Herşey
|
9 Üyemiz Lilium'in Mesajına Teşekkür Etti. |
Bu Sayfayı Paylaşabilirsiniz |
Etiketler |
herşey, kulübü, spor |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|
Önemli Uyarı | |
www.forumgercek.com binlerce kişinin paylaşım ve yorum yaptığı bir forum sitesidir. Kullanıcıların paylaşımları ve yorumları onaydan geçmeden hemen yayınlanmaktadır. Paylaşım ve yorumlardan doğabilecek bütün sorumluluk kullanıcıya aittir. Forumumuzda T.C. yasalarına aykırı ve telif hakkı içeren bir paylaşımın yapıldığına rastladıysanız, lütfen bizi bu konuda bilgilendiriniz. Bildiriniz incelenerek, 48 saat içerisinde gereken yapılacaktır. Bildirinizi BURADAN yapabilirsiniz. |